Be halt ediceğimi şaşırdım aradan 1.5 yıl geçmiş, dahada güzelleşmişti, yanında bir kız arkadaşı daha vardı tanımıyordum. Siyah bluz ve mavi kot gitmişti çok iyi hatırlıyorum. içimden Allahım dedim, tam unuttum derken neden karşılaştırdın bizi... Mekanın içeri kısmında oturuyorduk sigara içmek yasaktı bende sigara içmek için dışarı çıktım. ilk nefesi aldım ve telefonum çalmaya başladı

Halısaha maçına gitmiştim dersane arkadaşlarımla, maçtan sonrada bir arkadaşımızın doğum günü vardı. Çok sevdiğim bir kızdı normalde halısahadan sonra hiç bir güç beni kaldıramaz ama onun doğum günü olduğu için gittim, gitmez olaydım. Aceleyle hazırlandım dilaranın bana en çok yakıştırdığı kombini yapmıştım neden bilmiyorum içimden öyle geldi. Siyah kot, beyaz tişört, siyah ceket... Ona çıkma teklif ettiğimde üstümde yine bunlar vardı çok severdi böyle giyinmemi. Giyinirkena aklıma geldi ama derler ya her şeyde var bir hayır diye, buda öyle birşeydi

O benden daha iyi bir yeri kazanmıştı akıllı kızdı. Çok sağlam dostlarım oldu lisede, hiç bir zaman yarı yolda bırakmayan adam gibi adamlar. Bu işler hep aynıdır zaten itin teki havlar durur, susturunca bir daha orda hiç kimse havlayamaz. Bizde de aynı durum oldu. Dilarayı rahatsız eden 2-3 kişiyi ayıkladıktan sonra okulunda bir daha kimse sarkıntılık etmedi. Aramız git gide soğumaya başlamıştı. Anlamadığım bir şekilde aramıza mesafe giriyordu.

Ben utandığımda kıpkırmızı olurum saklayamam hiç. Gizemin dediği yüzünden yine kıpkırmızı olmuştum. O sabah bir daha hiç konuşmadık. Çift idman bittikten sonra yine odama gittim uyumak için, tam kapıyı açarken gözüm sağa kaydı, Bizim takımdan utku diye bir çocukla dilara asansöre biniyordu ve ikiside gülüyordu. Normalde uyumak için gittiğim odadan üstümü değiştirip çıktım. Duş almadığım içinde deodorantı boşaltmıştım üstüme. indiğimde lobide oturuyorlardı başbaşa. Utku laftan anlamayacak çocuk değildi akşam konuşurum diye düşündüm çünkü o an gitsem çok belli edecektim. Yani kimdim ki ne hakla karışıyordum, Sadece 1 kere aynı masada oturup sohbet etmiştik. Bende bizimkilerin yanına gittim. Yarım saat sonra beraber içeri girdiler. Utku masaya geldikten sonra kardeşim yemekten sonra konuşalım bi seninle dedim. Anlamadı ne olduğunu tamam kardeşim konuşuruz dedi.

Gittim 2. Babam gibi gördüğüm ihsan amcanın yanına anlattım olan bitenleri. Olayın aslını bi anlasaydın oğlum fevri davranmasaydın keşke ben seni öz oğlum gibi görüyorum artık kızımı emanet edemem başkasına dedi. Kusura bakma ihsan amca ben sana saygımdan hürmetimden dolayı geldim sana bizzat anlatmak istedim ama artık oluru yok bu işin ben sıkıntıdan sigaraya başladım artık kaldıramıyorum dedim. Sigarayı duyunca kızdı adam ama nasıl sevdiğimi biliyordu çok üstüme gelmedi. Onunla bizzat konuştuğum için teşekkür etti, sen artık benim oğlumsun ister dilarayla ol ister olma hep öyle kalacaksın dedi. Bende elini öpüp çıktım dükkandan bir daha girmemek üzere

Günün her saati telefona bakar olmuştum mesaj varmı ondan diye, numarasını kaydetmiştim. Ama yazan yoktu beyler. Hani kendinizi salak gibi kullanılmış gibi hissedersiniz ya öyle hissettim o gün. Duramadım işte izin alıp çıktım eve geldim annemler yoktu yine artık klagib olan 50 liği yapıştırdım o kafayla dilarayı aramışım ertesi gün farkettim. Tekrar arayıp ne dediğimi sordum, beni sevdiğini ve hala unutamadığını söyledin dedi sesi çok mutlu geliyordu. insanlar sarhoşken ne dediğini bilmezmiş dedim, tam aksine doğruyu söylerler dedi. Çok hazır cevap akıllı bir kızdı. Annenler yokmuş heralde size geliyim istersen bi çorba yaparım kendine gelirsin dedi tamam dedim bende zaten diyeceğimi demişim koza sonuçta. Kapıyı açtım, saçlarını at kuyruğu yapmıştı, kocaman mavi gözlerinin içi gülüyordu resmen, tekrar tekrar aşık oluyordum ben bu kıza

Yani hala seviyorduk birbirimizi en azından ben öyle düşünüyodum çünkü deli gibi aşıktım ve bu aşkım hiç bir zaman azalmadı. Benim bu kadar kavga etmemden rahatsızdı başıma bir şey gelmesinden korkuyordu, onun için ettiklerimin içinde sopa bıçak, hiç emanet yoktu, çünkü gerek olmadı hiç. Ama semtte çıkan mevzularda ekgib olmazdı bunlar. Aslında hiç sevmem emanetle kavga edilmesini, hırsın vardır bire bir açılır halledersin işini adamlık budur yani bence işin içine emanet girdiği zaman Allah korusun hayatın kayar bir bıçak darbesiyle. Haklıydı o konuda sonuna kadar hiç bir şey diyemem ama kardeşim dediğim adamları yalnız bırakamazdım, hepsi canımdan candı onlara ben yokken bir şey olsa kendimi affedemezdim

Döndüm arkamı uzaklaşmaya başladım seslendi arkamdan hızlı hızlı yürümeye devam ettim arkamdan koşarken düştü, arkamı döndüm yanına gittiğimde ağlıyordu. istifimi bozmadan iyimisin dedim, ağlamaya devam etti cevap vermedi. Bende kaldırıp bi banka oturttum dizi kanıyordu. Büfeden su alıp üstüne döktüm özür dilerim diyip duruyodu. Şeytan diyo sarıl unut her şeyi çek kokusunu içine doya doya eskisi gibi ol, ama yapamadım...

Gittikçe soğumaya başladı benden ve bir gün hep beraber gittiğimiz cafe de bir çocukla otururken gördüm onu. Donakaldım hiç tepki veremedim, gözümden bir damla yaş aktı sinirden, ilk sigara paketimi aldım o gün. Daha önce denemiştim ama hiç başlamamıştım. Bizim çocukları aradım her zaman oturduğumuz çardaklara çağırdım, ona çıkma teklif ettiğim çardaklara...

O akşamın gecesinden itibaren bir daha bizimkilerden hiç birine laf ettiğini görmedim. Bizim çocuklar mutluydu baya. 2-3 gün böyle geçti son gecemizdi kampta. O gece izin vermişti koç saat sınırımız yoktu. Milli Basketbol Maçı vardı o gece. Batu bu arada işi ilerletmiş Ece diye bir kızla çok yakınlaşmıştı. Lobide otururken Batu aradı, kardeşim ben ecelerin odaya gidiyorum maçı izlemeye giyin gel çok bekletme dedi. Ne diyeceğimi şaşırdım tamam ulan adamsın sen dedim. Çünkü ece dilarayla beraber kalıyordu. Çıktım odaya hazırlandım parfümü dayadım. Gittiğimde maç başlamıştı. Odada batu ece ben ve dilara vardık. Batu ve ece sevgili gibi davranıyorlardı zaten tek yatağa yatmışlar sarılmış maçı izliyorlardı. Ben koltuktaydım dilara öbür yataktaydı. Çok heyecanlı maçtı beyler son saniye basketiyle kazandık yanlış hatırlamıyorsam. Hepimiz çok mutlu olmuştuk milli maç sonuçta. Dilara işte bu bee falan diye bağırıyordu sırayla herkes birbirine sarıldı sonra dilarayla göz göze geldik. Kollarını açtı bana doğru geldi, sarıldım bende anasını satıyım. Hemde ne sarılma, ilk o zaman çektim burnuma o güzel saçlarının kokusunu.

Kaybettik maçı anasını satıyım bi darbede Beşiktaşımdan geldi ama canı sağolsun sevinmek için sevmedik der geçerim. Kız resmen beni 8. Sınıftan aldı üniversiteye taşıdı. Ulan hayatımı düşünüyorum ben başka ne yaptım diye aklıma bir şey gelmiyor. Ben ona dokunmaya kıyamazken elin bebeleri kim bilir neler yapmıştı 1.5 senede. Aklıma bunlar geldikçe sinirleniyordum. Ona geri dönmememin tek sebebi bana yaşattıklarıydı, hayatım boyunca unutamazdım onları, her zaman içimde bir güvensizlik olurdu ona karşı ama beni kendine öyle bir çekiyordu ki, onun yüzünden basketbola başladığım güne lanet ettim. Annem bana üzülüyordu bir kız için üzme kendini daha niceleri gider gelir diyodu. Ah be anam bi bilsen o kızın benim herşeyim olduğunu. Gurur denen şeye lanet olsun be dostlar, benim mutluluğuma engel olan şeydir bu gurur. Günlerim böyle geçmeye devam ediyordu ben aklımın bir köşesinde sürekli onunla yaşamak zorundaydım, kendini unutturmamayı o kadar güzel başarıyordu ki anlatamam. Ortak bir arkadaşımız vardı ahmet, ona 1.5 yıl kimlerle birlikte oldu diye sordum hiç kimseyle kardeşim dedi senden sonra kimseyle 1 haftadan fazla görmedim onu dedi. Kafam rahatladı be beyler, resmen mutlu oldum kimsenin onu incitmemesine, duyguları samimi olabilir mi diye düşünmeye bile başladım. Olmuştu işte ağına bir kere daha takılmıştım

Çocuğu dövemezdim, zaten benden soğuma sebebi buydu. Yanlış anlamayın beyler kavgacı bir tip değilim son çaredir benim için ama arkadaşlarım öyledir, bende yalnız bırakamam hiç. 1 hafta boyunca ne o yazdı ne ben yazdım. iyice koptuk birbirimizden ama ben o 1 hafta sadece sızdığım zamanlar uyuyabildim. En son okul çıkışına gittim çıkmasını bekliyodum ki yanında yine o çocuk vardı. Gördü beni suratı asıldı yanıma doğru gelirken arkamı döndüm yürümeye başladım, çünkü orda biraz daha kalsam işin boyutu değişicekti. Arkamdan koşarak geldi zannettiğin gibi değil dedi. Cafede öyle gözükmüyodunuz dedim ağlamaya başladı. Dayanamam ben hiç bir kızın ağlamasına oda bunu biliyor, ama o an umursamadım çünkü öfkem acıma duygumun önüne geçmişti

Merakımdan instagrdıbına bakıyım dedim kilitli değildi, baktıkça yaktım, baktıkça yaktım. Ne tak yediğim belli değildi yüzyüzeyken kızın ağzına sıçıyodum ama kendini bana hatırlatmıştı bir kere dönüşü yoktu artık. O gece Affeti tekrar aldım taktım kulaklığı uyumaya çalıştım ama olmadı, tutmadı uyku bende kalktım dışarı çıktım. O gün Beşikataş-fener derbisi vardı iyi hatırlıyorum. Şu hayatta 2 aşkım oldu biri dilara biri Beşiktaşım. Giydim formayı çıktım dışarı. Simit çay yaptıktan sonra işe gittim akşam maça gidebilmek için gündüz çalışmayı planlamıştım. Öğle yoğunluğunu atlattık ben dışarı sigara içmeye çıktım. Bu arada patron işleri büyütmüş, büyük bir mekana taşımıştı cafeyi. Artık oda öz abim gibi olmuştu. içeri girdim üstümü değiştirip çıkmak üzereydim ki şef garson olan mustafa abi yanıma geldi miles 3 kız geldi özellikle seni sordular 2 dk bakabilir misin dedi. Merak ettim tamam abi dedim gelen dilara ve 2 arkadaşıydı. Bir insan neden bu kadar vicdansız olabilirdi ki. istemediğimi açıkça belli etmeme rağmen, ağzıma sıçmış olmasına rağmen hala bana işkence çektiriyordu. Gittim siparişinizi alabilir miyim dedim 3 kahve bir de sen dedi dilara. Mesai saatim bitti arkadaş getirir kahvelerinizi iyi akşamlar dedim arkamı döndüm giderken dilara seslendi arkadan, "Eğer sen getirmezsen içmeyiz". Bende müessesemizde zorlama yok keyfiniz bilir hanımefendi diyip mustafa abiyle vedalaştıktan sonra çıktım maçı izlemeye gittim

Bu kız benim her şeyimdi beyler, tüm hayatım, ilk sevgilim, en sevdiğimdi. Ama hani onların gözünde hep biz üzen tarafızdır ya, bizde öyle olmadı be kardeşlerim.. Hiç bakmazdım telefonuna güveniyodum çünkü ona, ama sarsmıştı bi kere artık işkilleniyodum her durumdan. Bir gün çardakta otururken eve çıktı su almak için o sırada telefonuna mesaj geldi. Bakmam normalde ama dedim ya artık her durumdan şüphe etmeye başlamıştım. Açtım whatsappı Ali diye kayıtlı birinden tek bir mesaj

'Yarın boşmusun hayatım'

Patronumu arayıp izin istedim sağolsun izin verdi, eve gitmek için dolmuşa bindim son durakta iniyorum genelde kimse kalmıyor. Çok kafa dolmuşcuya denk geldim, döktüm içimi rahatladım, adam koydu müslüm babanın kasedini açtı Affet'i. O gün bu gündür ne zaman dinlesem aklıma o abi gelir. Annemler memlekete gitmişlerdi eve geçerken aldım bi 70lik bide meze. Aradım kardeşimi çağırdım şişenin dibini gördük yine. Kendi tak yememdi aslında, ne güzel düzenimi kurmuşken gidip sırf onu 10-15 saniye görmek için okul çıkışına gidiyordum. Ne kadar kabul etmek istemesemde hala deli gibi aşıktım ben bu kıza

Basamıyordu yada kendini taşıtmak için yaptı bilmiyorum ama evine kadar kucağımda taşıdım yakındı zaten evi 500-600 metre mesafe vardı. O an kollarımın arasında o kadar masum duruyordu ki sarılıp öpmemek için kendimi zor tuttum, yol boyunca hiç konuşmadık. Evine çıkardığımda annesi açtı kapıyı öyle görünce panik oldu ama hafif bi yaraydı bir şey yoktu yani. içeri davet etti teşekkür edip işe gitmem gerektiğini söyledim. Dilara seslendi lütfen 5 dakikanı ayır bana diye neden bilmiyorum kabul ettim bende girdim içeri

Çok fazla sigara içmeye başlamıştım, önceden içenlerle dalga geçerdim ama derde rakıdan sonra en iyi gelen şeymiş sigara. Dilara bundanda şikayet etmeye başlamıştı, aramız düzelmeye başlamıştı ama hala monotondu. Sanki onu zırluyormuşum gibi hissetmeye başlamıştım. Çok sinirliydim son zamanlarda basketboluda bırakmıştım ama o kadar sene yaptıktan sonra spor yapmayınca insan kendisini ekgib hissediyor. Bizimkilerin gittiği bir salon vardı orada Ninjutsu dersi almaya başladım. Meğer ne yumruk atmayı ne de kavga etmeyi biliyormuşum, sokaktan çok farklı beyler kendimi savumayı burada öğrendim ben. Önceden yiyoduk ama vuruyoduk ya dayak yiyoduk ya dövüyoduk. Ama başladıktan sonra farkettim ki asıl marifet kendini savunmadaymış

Biraz düzene sokmuştum işleri sigarayı azaltmıştım, işten erken çıktığım günler spor yapıyordum, derslerimde fena değildi. Çok yakışıklı olmasamda spordan dolayı iyi bir fiziğim vardı ve ilgilenen 1-2 kız oldu ama yapamadım. Denemek bile istemedim çünkü o kızları üzmek istemiyordum. Olmazdı çünkü ben başkasına aşıkken, onunla düşünerek yatıp onunla uyanıyorken bu o kızlara haksızlık olurdu. Çünkü ne zaman onlara baksam aklıma dilara gelecekti. Saçma gelebilir size ama gerçekten aşık olan anlar bu yazdıklarımı. Bazen okuluna gidiyor uzaktan çıkanları izliyordum. Çoğunlukla farketmiyordu beni ama 1 kere gördü orada olduğumu ve koşarak yanıma gelmeye başladı

Bıraktı gitti be kardeşlerim gözünüzü seveyim ısrar etmeyin onu anlatacak durumda değilim şimdi, bi oğlu olmuş ama 2 ay önce, adımı vermiş oğluna bu kadarı kafi hadi Eyvallah

Tam döndüm arkamı gidiyorum o lavuk geldi kıza niye ağlıyosun canım dedi. Kan beynime sıçradı o an kontrol edemedim kendimi, döndüm arkamı 1 kelime etmeden koydum kafayı ite. Arkadaşları geldi bunun hemen bende bizimkileri aradım. O sırada dilara yanıma geldi, kendini benden soğutmaya devam mı etmek istiyosun dokunma ona kavga etmeyin dedi. O 1 haftalık lavuğu benden çok önemsiyordu lan. Dayanamadım bende eğer sevgilin olduğunu unutmasaydın bunlar olmazdı dedim. Tekrar ağlamaya başladı, ama tutamıyodum artık kendimi kontrolü kaybettim resmen, geldi bizimkiler teke tek açıldık ağzına sıçtım lavuğun birdaha seni dilaranın yanında görmiycem dedim yolladık çocukları, yanındakiler laf edemedi zaten bizimkilerin hepsi at hırsızı gibi. Sonra dilaranın evine gittim kapıyı annesi açtı tabiki tanıyodu beni. Nasıl dedim, kötü gel istersen dedi. Gittim odasına kitliydi kapısı 10 dk sonra açtı ve konuşmaya başladık