1. 651.
    0
    yaz lan bin
    ···
  2. 652.
    +8
    bilgi yarışması elemelerine gittik.
    melis beni izlemeye geldi
    fevziyle adem biz de bi şansımızı deneyelim dediler.
    elemelerde okuldan çok kişi vardı
    tek tek kürsüye alıyordu jüri
    jüride edebiyatçı, matçı, bi de fizikçi vardı.

    ilk adem çıktı.
    edebiyatla ilgili bi soru geldi
    sonra bi matematik sorusu geldi.
    bi de genel kültür.

    pek bişey yapamadı, teşekkür ettiler, yolladılar.

    sonra fevzi çıktı.
    ben o sırada acıkmıştım, kantine gidip bişeyler alayım dedim.
    fevzinin çıktığını görünce durdum izleyelim şimdi ayıp olur dedim.

    fevziye gelen soruyu hatırlıyorum.
    "cumhuriyetin kurulma aşamasında, meclis, ankara tehlike arz ettiği
    zamanlarda, nereye taşınmak istenmiştir?"
    fevzi cevabı yapıştırdı.
    -kayseri.
    sonra bi mat sorusu geldi, yapamadı.
    genel kültürü de bilemedi.
    3 de 1 yapmıştı
    ben kantine gittim.

    döndüğümde jürinin karşısındaki adam
    servetten başkası değildi.
    üstelik yeni çıkmıştı
    "bu ne ayak lan" falan dedim.
    dur bakalım izliyoruz dedi adem.

    fevziye ilk soru geldi.
    "cezair önceden kimin sömürgesiydi?"
    -fransa
    "matematik sorusu."
    onu da bildi.
    ardından genel kültür sorusu geldi.
    gürcistanla olan sınır kapımızın adı?
    servet durdu.
    düşündü
    birden "sarp" dedi.

    3 de 3 yapmıştı, hocalar başlarını salladılar.
    teşekkür ettiler
    ve adını listeye yazdılar.
    ···
  3. 653.
    +6
    ardından ben çıktım.
    moralim bozulmuştu.
    şimdi servetle aynı takımda olacaktık
    işin yoksa uğraş'dı benim için.

    çıktım jürinin karşısına.
    il soru geldi.
    "çalıkuşu kimin eseridir?"
    reşat nuri güntekin dedim.
    1 de 1 .

    ardından matematik sorusu geldi.
    kağıt kalem olmadan çözemem dedim.
    verdiler yazdım soruyu
    1 dk süre istedim
    tamam dediler, soru 1 dk da çözülürdü gerçekten
    kafadan yapılacak bişey değildi.
    kağıda yazdım hesapladım olmadı
    kafam durdu
    lan dedim bi yardım dıbına koyim kafamı kaldırdım
    fevzi, meireles'in hakeme yaptığı hareket gibi bişey yaptı.
    jüriye döndüm.
    "sıfır" dedim.
    matçı doğru dedi.
    2 de 2 olmuştu.
    ah ulan fevzi dedim içimden yine..

    genel kültür sorusu geldi.
    "sınırları olmasına rağmen, merkezleri birbirine en uzak illerimiz hangileridir?"
    aklıma ankara-konya geliyordu.
    haritayı gözümün önüne getirdim
    bi fikir parladı kafamda
    bulmuştum.
    "antalya-mersin" dedim.

    doğru.
    3 de 3 .
    benim de adımı yazdılar.

    devdıbını izlemedik seçmelerin.
    bildiğim 4 kişi alacaklardı biri ben biri servetti.
    çıktık, ertesi gün öğrendim ki 2 kişi de 12 lerden alınmış.

    ilk yarışma 1 hafta sonraydı.
    ···
  4. 654.
    +7
    çıkışta tebrik ettiler beni
    yalnız, servetin ne işi vardı elemelerde anlayamamıştık.
    melis, umursama dedi.
    aranızda tatsız şeyler oldu ama sonuçta bi ömür sürmez bu
    sen yarışmaya konsantre ol.

    okulda 3 asil 1 yedek kişi olacağını söylediler.

    2 12.sınıf ve ben asil, servet yedek yarışmacı olmuştu.
    erdem ve haticeydi 12 lerin ismi.

    ilk yarışma için bi okulda, diğer okulla buluştuk.
    rakibimiz olan okul, semtin en iyi lisesiydi.
    hababam sınıfına dönmüştük dıbına koyim
    kendimi birden bire bi yarışmanın içinde bulmuştum

    5 soru sorulacaktı.
    aynı anda kağıtlara yazılan cevaplar jüriye sunulacaktı.
    başladık sorular geldi
    1'de ikimiz de bildik.
    2'de biz bilemedik.
    3'de tekrar bilemedik.
    4 ve 5'i de onlar bilemedi.

    3-3 tü durum
    yedek sorular tek tek sorulmaya başlandı.

    birinci soruyu sordu sunucu matematik sorusuydu
    12.sınıf.
    karşıyı bi telaş aldı
    bizim 12 ler çözdü verdi soruyu hocaların ellerine.
    eledik rakibi.

    ilk turu geçtik.
    ···
  5. 655.
    0
    ne gerek var buna ?
    ···
  6. 656.
    +9
    ikinci turda
    rakibi 3-1 yendik
    servet bu yarışmalara gelmemiş
    mazeret bildirmişti.
    hocamız idare ediyordu.

    komşu ilçeden bi okulla çeyrek final yapacaktık.
    1 hafta sonra tekrar oraya gittik.
    servet gelmişti bu sefer.
    sorular soruldu
    rakip dişliydi
    2-2 bitti normal sorular.
    yedeklere geçtiler.
    ilkini iki taraf da doğru cevapladı
    hoca erdem'in yanına geldi
    sen yoruldun geç kenara otur, servet gelsin dedi.
    servet geçti oturdu yanıma
    hiç konuşmuyorduk.

    soru soruldu.
    gib gibi kalmıştık.
    çok alakasız yerden geldi soru.

    "1998 dünya kupası nerede düzenlenmiştir."

    bende bişey yoktu
    yanımda kız vardı, zaten o soruyu duyunca şok oldu.
    servet kendi kendine fısıldadı.
    ne diyosun lan dedim
    "fransa" yaz fransa çabuk
    sunucu sayıyordu 5 4 ..
    yazdım
    rakip kağıdı boş bırakmıştı.
    bizim cevap yanlış olursa onlar kazanacaktı.
    kaldırdım kağıdı.
    sunucu karşıya baktı, boş.
    bizde "fransa" yazıyor.

    doğru cevap.
    "fransa" dedi.
    servetle ben sarılmıştık.
    ···
  7. 657.
    +1
    @529 oku diye zorladığımı hatırlamıyorum.
    ···
  8. 658.
    0
    panpa bitircektin devam
    ···
  9. 659.
    +7 -1
    yarı finalde rakip istanbulun taşaklı liselerinden.
    pertevniyaldi.
    onda da yanlış hatırlamıyosam
    3-2 yenildik.

    elendik.
    servet o yarışmada asil yarışmıştı.
    okula geldiğimizde biraz konuşabilir miyiz? dedi.
    peki dedim
    geçtik bi köşeye anlatmaya başladı bu.

    "kardeş lafı hiç dolandırmıycam" dedi.
    ben sana bulaştığım zamanlarda, hani o ilk sınıfa gelmiştin de
    bu kim melis seni rahatsız mı ediyor falan demiştim
    o zamandan beri ben melisi seviyorum dedi.
    "eee" der gibi baktım, devam ediyordu.
    "sonra, senin bu olaylar oldu
    maminin davası falan
    sen gerçekten bu kıza aşıksın hem de deli divane
    yani ben hoşlantıda kaldım sadece, ötesine geçmedim.
    çok uğraştım senle, hakkını helal et" dedi.
    "helal olsun" dedim.
    bunları bana anlatıp konuşman bile büyük erdem.

    elimi sıktı.
    bundan sonra tatsız olaylar olmasın aramızda dedi.
    eyvallah dedim.
    ···
  10. 660.
    +8
    tüm bunlar olurken 1-1,5 ay gibi bir zaman geçmiş
    babam kendini tamamen toparlamıştı.
    emeklilik yaşı yaklaşıyordu
    ve ben emekliliğinden 1 gün bile fazla
    çalışmasını istemiyordum
    gerekirse yazın ben de çalışacaktım
    ama babam artık evde durmalıydı
    hem yıllarca çok yorulmuş
    hem de son kalp rahatsızlığından sonra
    herkesi korkutmuştu.

    okulda bize seminerler, broşürler verilmeye
    ve şu dersane fikri iyice kafamıza empoze edilmeye devam ediliyordu.
    sonunda başardılar.
    ben bi gece evdekilerle konuşmaya karar verdim.

    bu arada okulu bu yıl temsil ettiğim için
    müdür bize jest olarak
    birer plaket yaptırmıştı
    çok onure edici bir anı oldu benim için.
    ···
  11. 661.
    0
    yaz yaz
    ···
  12. 662.
    +2
    10 dk sigara içicem, hemen gelicem beyler.
    ···
  13. 663.
    0
    reserved
    ···
  14. 664.
    0
    up up up up !! Devam et panpa
    ···
  15. 665.
    +2
    geldim beyler yazıyorum.
    ···
  16. 666.
    0
    yaz knk
    ···
  17. 667.
    0
    devam panpa
    ···
  18. 668.
    0
    hadi panpa bekliyoruz
    ···
  19. 669.
    0
    haydin panpa yaw yter
    ···
  20. 670.
    +9
    melis bana
    ne zamandır birlikte vakit geçirmiyoruz aşkım dedi.
    gerçekten de dedim, seni çok özledim ben,
    bi türlü baş başa kalamıyoruz artık.
    işte ben de bunu düşünerek,
    böyle bişey yaptım dedi
    çantasından 2 bilet çıkardı.
    ismini hatırlamıyorum, ama yine bir aşk filmiydi.
    biletin tarihi ise bu akşamda.
    melis, sinemadan sonra bana bi sürprizinin olduğunu söyledi.

    akşam sinemaya gittik.
    film yine melisin zevkine göre ve uyutucuydu
    takıldım biraz,
    aşkım ben uyuyorum bitince uyandır falan diye
    durmadan dürttü film boyu,
    ya izle, yaa şuraya bak falan diye.
    neyse zor bela izledim filmi.
    çıkışta bi kafeye oturduk çantasından bi kutu çıkardı.
    "sen unuttun dimi" dedi.
    vay amk.
    herşeyi tutuyodum aklında doğum günü
    sevgililer günü falan geçmişti.
    neydi neydi derken
    kutuyu masaya koyup söyledi
    "bugün 3.yıldönümümüz" dedi.

    nasıl aklında tutmuştu bilmiyorum.
    ben herşeyi hatırlamama rağmen bunu unutmuştum
    unutmak değil de hiç kutlamamıştık aslında.
    o yüzden, hatırlamıyordum
    melis de tesadüfen rastlamıştı
    9.sınıftaki bir defterini karıştırırken bişey bulmuş
    onu kutuya koymuştu
    bu benim yazımdı, onun defterine yazmıştım.

    yazıyı görünce eski bir dostumu görmüş gibi oldum
    hayatımda sadece bir kere böyle birşey yapmıştım
    defterin bi yanını açıp günlük tutmak değil de
    düşüncelerimi kusmak istemiştim
    melisle yan yana oturuyorduk
    o dalgınlıkla onun defterine yazmışım
    sonra ara ara bulamadım bu yazıyı.
    meğer ondaymış 3 yıldır
    o da bu hafta bulmuş.

    yazıda melise olan aşkımdan
    onun bana yüz vermeyişinden falan bahsetmişim
    okuduk okuduk güldük o akşam
    bol bol öpüştük.
    melis, tek gerçeğim.
    ···