-
126.
0beni düşünün çok sinirliTümünü Göster
normal şartlarda herhangi bir erkek beni böyle rencide etse
çirkefliğin nirvanasına çıkarım
ama hem yalan söyledim
hemde utanıyorum artı ailesi de orda
ve muhattap olacağım kişi de bir deli
sustum içime attım
elbet elime düşücekti bu uyuz
evet artık ordan gitmem gerekiyordu
zaten nasıl oluyorda bu sıklıkla onlara gidiyordum onu bile anlamıyordum
ayazın bana söylediklerine bozulmuş olarak gitmek
hem annesini hemde ablasını üzer diye düşündüğüm için
hemen gitmek için müsade istemedim
aslında ayaz'a misafiri kaçırdın diye yüklenmelerini istemedim
ne de olsa ayaz yalan söylediğimi anlamıştı
nasıl yapmıştı bilmiyorum ama anlamıştı
bir bildiği varsa
bunu da annesi ve ablasına anlatırsa
yalan attığım iyice ayyuka çıkar
ve karşı balkon komşularıma
masum görünümden
yalancı artı sarhoş bir kız izlenimine dönüşebilirdim
ablası ortamı yumuşatmak ister gibi ayazın resimlerinin olduğu telefonunu açtı
tamam iyi güzel hoş çocuğunuz komikti ama hayvandı
resmen onun yüzünden özgüvenimi kaybettim ben
haftalarca yoksa artık yaşlanıyor muyum
kimse beni beğenmeyecek mi düşüncelerine kapıldım
saçlarıma yeni modeler aradım
çirkinleştim mi acaba diye bir sürü kreme para verdim
ama keşke parayı vermeden önce dışarı çıkıp gezseymişim
herkes yine bana bakıyor
yani gayet normal alımlıydım hala
onun güzel kızdan haberi yoktu
öküzzzzzzz
bu muhabbet aynı zamanda uzun süre onlarla görüşmememi de sağladı
hem ortada onların tekrar yanına gidicek bir sebepte kalmamıştı
artık nadiren annesini görürsem gülümsüyordum
ayaz aynı ayaz balkonda oturuyor saçmalığa devam ediyordu
bir cuma akşamı yine dışarı çıktım
çok eğlenceli ortamdı aslında ama nolur nolmaz diye 3 bardaktan fazla içmedim
bu beni sarhoş etmezdi
ayaz da beni tekrar taşımak zorunda kalmazdı
gece bir kız arkadaşımı bizim evde kalması için ikna ettim
sanırım öğlene kadar uyumuştuk
daha sonra beraber kahvaltı yapıp alışverişe gitmeyi düşünüyorduk
kahvaltıyı hazırlarken arkadaşım güzel havadan yararlanmak isteyip
balkonda yapalım kahvaltıyı teklifini yaptı
olmaz dedim önce ama ayaz nasıl olsa kalkmamıştır diye de neden olmasın dedim
kahvaltıyı yaptık
gerçekten de yoktu balkonda
annesi vardı
elinde el işi yapıyordu
kahvaltı bitti ben hem duş yapıp hemde üzerimi giyinmek için içeri geçtim
arkadaşım balkonda kalıp kahvesini içmeye devam etti
ben banyodayken ayaz elinde tavla ile dışarı çıkmış
annesi ile oynamaya başlamış
hani normal karşılıklı bir oyun olsa arkadaşımın da dikkatini çekmezmiş ama
ayaz annesine sadece fincan içinde zar attırıp
hem annesinin hem kendi yerine oynuyormuş
ayrıca dudağının kenarlarındaki sakal diğerlerini henüz yakalayamadığı için de
hala komik görünmesinden dolayı arkadaşımın ilgisini çekmiş
aynı zamanda annesinin durup durup ayazın konuşmalarından kahkalar atması
gözlerini ayırmadan onları izlemesine sebep olmuş
hadi gidelim hazırım diye geri geldiğimde bu kim dedi
-amaan delinin teki boşver hadi gidelim dedim
-çok hoş çocukmuş bu ya kirpikleri ne güzel dedi
insan bir saniyede arkadaşından soğur mu?
soğumaz tabi
ben neden soğudum o zaman bu kızdan
bir anda neden bir daha evime gelmesin bu dedim içimden
hatta dışarı çıkma hevesim bile kaçtı
kıskanmak mı bu yok bee
daha neler bir deliyi mi kıskanıcaktım -
127.
0kıpkırmızı oldumTümünü Göster
sanki o eşofmanlara muhtaçmışım gibi oldu
-kızım geldi de akşam burda kalıcak o yüzden sordum yoksa önemli değil dedi
ayaz'ın ablası da
-gerek yok anne eşref'i (kocası)ararım getirir dedi
yok öyle şey mi olurdu
hemen zütürmem lazımdı
onlara gelin alın demek te ayıp olurdu
hemen getiriyorum diyerek içeri geçtim
hakkımda kötü düşünmemeleri için de biraz parfümümden sıktım
plan çok basitti
kapılarına gidip eşofmanları verip geri gelicektim
çaldım kapıyı
merhaba merhaba
ablası karşıladı
geçsene içeri dedi
yok canım gelmiyim dedim
ama ne tak yemeye giriyorsam yine girdim
annesinin de daveti mi etkili oldu ne
bi baktım balkona geçmişim bile
-ayaz uyuyor korkma dedi annesi gülümseyerek
bu arada olanlardan da ablası haberdar edilmiş
çok rezil olmuştum
yine sarhoş olduğum mevzuu açılmıştı çünkü
olaydan sıyrılmak ve onlara kötü bir kız izlenimi vermemek için sanırım
içkime ilaç attılar o gece yoksa sadece iki bardak içmiştim yalanını attım
inandılar
vah vah dediler
ucuz kurtulmuşsun dediler
evet artık bir yalanla sarhoş kız izleniminden
masum ve o gece için üzülünen kız rolüne geçmiştim bile
ablası da çok iyiydi bu ayazın
kız muhabbeti bilirsiniz
saçların ne güzelmiş
boyası bilmem nerden
ojeler küpeler
alışverişlerin nerden yapıldığı
birbirimizi inceler iltifatlar eder olduk
erkeklerin kadınlar hakkındaki
çenesi düşük deyimine genelde kızarım aslında ama
galiba haklılar
en azından bazen
konuları esnettikçe esnettik
bitirdiklerimizin üstüne yeni konular ekledik
derken bela yine uyandı
2 saat ne ara konuşmuştuk ki
içerden bağırmaya başladı ayaz
-saygıdeğer yavşak hırsız hazretleri
işin gereği sessiz olman gerekiyor
sessiz çal ne çalacaksan amk bıdı bıdı uyuyamıyorum
bu cümleler ayaz a ait
gülsen bi dert
gülmesen başka
ablasının öyle bir sorunu olmadığı için güldü
gülme sesine
-lannn bu ablaların adriana liması değil mi dedi koşarak balkona geldi
aralarında çok büyük bir bağ olduğu belliydi
beni hiç farketmeden sarıldılar
belki de görmezden geliyordu
ablasına elini öptü harçlık istedi
ablası bildiğimiz 50 kuruş verdi
allah bereket versin derken beni görüp
-bu sarhoş bizle yaşamaya mı başladı anne dedi
ablası kızdı nasıl konuşuyorsun misafirle çok ayıp diye
-neyse adaşım nerde dedi
adaşı kimdi ki bunun?
-içerde uyuyor sakın kaldırma zorla uyuttum ayaz dedi
-bi öpim olm dedi
ablası yine mani olmaya çalıştı yalvarır sözlerle
-sakalların batar uyandırırsın gece uyutmuyor nolursun dedi
bu arada ablası da bana oğlunun isminin de ayaz olduğunu söyledi
ayaz içeri geçti 5 dakika sonra geri geldi
ben dahil hepimiz krize girdik
çünkü geri geldiğinde traş olmuştu ama sadece
dudaklarının birer cm kenarlarını
oval bi şekilde traş etmişti
dudakları ve dudaklarının etrafı parlıyordu sadece
diğer sakallar olduğu gibi duruyordu
şimdi mazeretin yok kızım öpücem dedi
içeri koştu ablası gülmekten cevap da veremedi
içerden yine seslendi ayaz
-anneee cetveli nereye koydun diye
annesi ile ablası sakın yapma uyandırıcaksın dedi
ben ne yapıcak cetveli diye düşünürken
tekrar balkona geldi
zaten dudaklarının kenarı bıyıklarının altı traş edilmiş oldukça komik duruyor bir de
-bu çocuğun pipisi hiç uzamıyor lan deyince iyice koptum ben
artık güldüğümü görmesin diye elimi bile koyamıyordum ağzıma
komikti lan bu çocuk ama deliydi de
-gel otur dedi annesi
-ben biraz daha yatayım siz ayıltırsınız bunu dedi beni imaa ederek
yine kalkmak istedim ama hem annesi hem ablası yine kızdı ona
-oğlum kızın içeceğine ilaç atmışlar 2 bardak bile içmemiş,
ondan öyle olmuş dedi
-sizde inandınız öyle mi?dedi -
128.
0kendi içgüdülerinde ne kadar haklı olsalar daTümünü Göster
benim için anlayışta bir erkekte bulunması gereken özelliklerden bir tanesiydi
sözün özü arkadaşlığımızın başkalaşımı
beni olumlu yönde etkilemedi
hem aşkı yine yine yine yaşayamadığıma yandım
hemde artık tekrar arkadaş olabilme saçmalığının sıkıntılarını çektim
öyle ki doldukça taşan bir kap gibi
periyodik aralıklarda tekrar mı denesek boyutlarına gelmesi de beni ayrıca üzdü
anladım ki emin olmadan aynı çevrede bulunmaya devam edeceğin hiç kimse ile çıkmayacaksın Nisa
olacak olsaydı benim de hissetmem lazımdı
hem üzmemek hemde hatayı kendimde aramak adına tekrarlarımız oldu ama
her seferinde onunla dalga geçtiğimi düşünmesi
onu oyaladığım fikri
hayatını çaldığım iftirasına maruz kaldım
sonuç olarak büyük bir ahh alarak ilişkiye nokta koymuş olduk
üniversitenin ilerleyen yıllarında artık doğru kişinin gelmemiş oluşundan
yanlış yerlerde arıyor olduğumu düşünmemden
çevreye zütü kalkmış bir kaltakmış gibi davranmaktan kurtulmak adına
bi kaç kez daha deneyimlerim oldu
ama olmadı
her seferinde ah aldım
aşkı bilmez aşktan anlamaz olarak adlandırıldım
doğru tabi adam üniversite de okuyordu
ve manita yapmalıydı
yaptıktan belli zaman sonra da onu yatağa atmalıydı
altına yatınca elaleme göre huur
yatmayınca yatmadığıma göre huur olabiliyordum
zaten cinselliğe ufacık bir kızın orasını burasını ellemeye çalışan
karısını bile becermekten aciz şu an muhtemelen cayır cayır yanmakta olan
bir huur çocuğu yüzünden soğuktum
bir de sürekli hadi amaaaaa diye ısrar edince olmuyordu
tek kabaran sen değilsin ki
bende arzu sahibiyim
ama eşşeğin arkasından iteceğine
önüne geçip karpuz kabuğuyla çağırmayı denesene ey erkek cemaati
lezbiyen olmayı bile denedim ama kısa sürdü tabi o da değildim
okul dönüşü artık aynı aile ile yaşamak olmuyordu
ailemin de başka bir şehirde olan kuzenimle beraber başka bir eve geçmeme onay vermesi ile
Oun olduğu ile taşınmış oldum
taşındıktan sonra 2 sene aynı şehirde yaşamışız
birbirimizden habersiz
girdiğim iş yerinde yükselme olarak gösterdiğim ivme
iyi bir iş kadını olabileceğimin sinyallerini veriyordu
maaşım gereğinden fazla olduğu için
ve sürekli artmakta olduğundan ipin ucunu eğlence anlamında kaçırmalarım olduysa da
bu kaçışların hiç birisini bir erkekle yapamıyordum
üniversitedeki önce arkadaş sonra sevgili olduğum kişiden dolayı
iş yerindeki kişilerle olacak olan bir ilişkiye sıcak bakmıyordum
bana bakan çoktu
hediyeler davetler notlar sıkıcıydı
be adam bi dik dur karşımda
aradığın kişi benim
o benim diyebil gözlerime bakarken
ne o elindeki çiçeği aşk yalvarışı ile verme deneyimsizliği
nedir abi konuşurken ki ses titremeleri heyecan mı?
yemişim heyecanınızı
iftar sofrasına olan ezan öncesi bakışlarınız gibi bakmayın o zaman
karın doyurulacak olan ben değilim
ben de senin gibi ezanı bekleyenim
çok ukalayım dimi
kendimi beğenmiş
ya da nasıl yorumlarsanız artık
24 yaşıma kadar sürdü herşey
kuzenim evlendi
tek kalmama ailem işimin devamı için müsade etti
zaten artık kocaman kızdım onların gözünde
üniversite döneminde başarmıştım bunu
ben ayrı eve taşındım
ilk iki ay hiç haberim bile olmadı varlığından ama
tüm erkeklerden aldığım bedduaların acısını
tek bir erkek çıkardı benden
hemde fazlası ile
karşı komşum Ayaz
-ablaaaaa
-ne var cemre
-ilaçlarını aldı mı diye soruyor annem... -
129.
0şimdi reklamlar .
--spoiler--
dppp swf deposu ailenizin swfcisi 1982den beri.
evet şuan aklımızdan geçen şeyi çiziyoruz
--spoiler--
çooook değerlenicek -
130.
0lan adam gerı dondu amk
-
131.
0Ayaz'ı anlatmak kendimi anlatmaktan daha zor olucakTümünü Göster
hani bi erkek nasıl tarif edilir az çok bilirim ama
ayazın benim için olan değeri çok farklı olduğu için
ve yaşanmışlar üzerine anlatacağımdan dolayı
yanlı bir tarif yapmak istemiyorum
tek kelime olarak onu tarif et deseler
bin kurusu ile dünyanın en değerli insanı arasında gider gelirim
benimle ne kadar hem fikir olursunuz bilmiyorum ama
anlattıkça anlamanız daha kolay olucak sanırım
ayaz karşı komşum
balkonlarımız arası daha sonra yaptığımız hesaplara göre 7 metre var
annesi ile yaşıyor
yeni evime taşındıktan sonra hiç farkına varmadığım bi komşu aslında
bazen göz ucu ile görmüşlüğüm olsa da
yeni bir eve taşınmış namuslu genç kız dalgasına
çevredeki kimseyi gözetlemiyordum
zaten işte yükselme ve kariyer derdine düştüğüm için
evle de pek alakam yoktu
evin yalnızlığına alışamadım da diyebiliriz aslında
akşama kadar bilgisayar başında proje hazırlamak
kağıt evrak işleri
akşamları yeni yeni edindiğim kız arkadaşlarla zaman öldürmece derken
balkona çıkıp ta onun varlığından haberdar olma şansım olmuyordu
eve de yeni taşındığım için balkonda bir oturma lüksünü henüz hazılamamıştım
hem iş stresinden kurtulabilmek
hemde yeni çevrede bir türlü bulamadığım aşk huzurunu arararken
bir takım kız arkadaşlar edinerek aslında
hayattan gün öldürüyordum
o kadar hızlı akıyordu ki zaman
yalnızlığım bir seri katildi farkında olmadığım
kız arkadaşa sahip olmak ne kadar hoş olsada
kötü yanları da mevcuttu tabiki
sürekli değiştirdikleri veya sabit kaldıkları erkek mağduriyetlerini
benimle paylaşıyorlardı
ulan ben zaten erkekten muaf yaşıyorum hayatı
bana ne anlatıyorsun
yani bazen o kadar gıcık ediyorlardı ki
sırf onlara garezimden birini bulup böyle yaptı böyle dedi
kafalarını şişirmek istiyordum
iyi bir kız arkadaş olmakta ayrı bir zorluk zaten
içimden her ne kadar oh olsun sana
öyle mallık yapıp elindekinin değerini bilmezsen böyle olur
da diyesim geliyordu
madem erkeklerden bu kadar dertlisin
neden bırakıp hem beni hemde kendini kurtarmıyorsun da
ama diyemiyordum işte
geçer-düzelir-üzülme-ağlama vs vs
işin daha garip tarafı kendileri bu kadar dertliyken
bana da birini bulma çabalarıydı
hoş bende istiyordum sevicek birini ama
ne o öyle görücü usulü gibi
aha sana bu sapı bulduk
bi deneyin der gibi tanıştırmalar falan -
132.
0gel zaman git zaman kız aklına uyup denediklerimden deTümünü Göster
kalbimle ortak karar olarak olumsuz cevaplar verdik, tekliflere
kabullenmeye başlamıştım artık
seçim daha doğrusu mecburiyet olarak da
denememeye karar verdiğim dönemlerdi
hiç yanılmamışım
bir arkadaş ortamında tanıdığım kız arkadaşım
tanımadığım erkek arkadaşına
benden bahsederken
ayrı arkadaş ortdıbına davet edildim
can sıkıntısından gittiğim
bu davet-sinema-yemek olayları esnasında
yine korktuğum başıma geldi
bariz bir şekilde asılınıyordu bana
hoş bi çocuktu aslında
ağırdan da alıyordu ama
yoldan geçen bir köpeği sevdim diye
evimin adresini kız arkadaşımdan alıp
eve hediye köpek göndermek nedir?
hiç mi düşünmezsin be adam
ben yokken o köpeğe kim bakıcak?
sen tut köpeği akşam üzeri benim işten çıktığım
ve eve gideceğim saatlere yakın köpeği evime getir
tasmasından kapıya bağla
sonra da çek git
akşamın bilmem ne vakti eve gel
köpek kapıda içeri alsan bi dert
almasan bi dert
çok düşünceli ya arkadaş!
mamasını da almış sağolsun!!
bi de üstüne üstlük kız arkadaşım beni arıyor
eve geldin mi canım diye
sen böyle ararsan anlarım tabi senin de bu işte parmağın olduğunu
sıçtım ağzına deyimini burda müsadenizle kullanıyorum
telefonu da suratına kapatmadan önce kim getirdiyse söyle yarın zütürsün burdan
yazık hayvana nasıl bakıcam
ben gündüz işteyken diye düşünürken daha akşamdan bakamayacağımı anlamıştım zaten
tuttu çişini salona bırakıverdi
2 aylık ya var ya yok kıyamıyor da insan bir temizle iki temizle
hadi bi gecelik eyvallah da
sürekli sevilmek istiyor
koltuklara çıkıyor düşücek diye korkuyor insan
rahat durmuyor ki hayvan enerji patlaması var
bhavanın da güzel olmasından faydalanarak balkona bir minder atıp
taşınırken kullandığım kutulardan birinden bir köpek kulubesi yaparak
yatmadan önce onu balkona bıraktım
sabah ola hayrola derken
şerrin sesiyle uyandım
ben nerden bileyim köpeğin sabahın köründe kalkıp yalnızlıktan ağlayacağını
ağlarken uluyacağını-havlayacağını
bu sesleri çıkarırken tüm komşuları rahatsız edeceğini
tüm komşular içinden mırıldanabilirken
Ayaz öküzünün balkona çıkıp köpekle köpek olacağını
ufacık hayvana sussana huur çocuğu diyeceğini?
köpeğin altta kalmayıp havlamaya devam edeceğini
ayazın küfürleri ve köpeğin havlaması ile balkona çıkacağımı?
ve bana kuracağı ilk cümlenin
sustur şu itiolacağını
sakalı uzamış saçlarının bi tarafı yastıktan olsa gerek kabarmış
maganda gibi böğüren bi adama karşı sessiz kalmalıydım ama
-ufacık hayvana küfür etmeye utanmıyor musun dedim
-ufacık hayvanı annesinden ayırırken sen utanmıyorsun da benim küfürüm mü battı dedi
ve içeri yöneldi
sinirlendim
-pardon kış uykunu böldük dedim arkasından
ama bunu derken çok korktuğum kalp atışlarımdan belli oluyordu
ya adam bir sapıksa karşı balkonunda duran
yalnız bi kadına zarar vermeye gelirse diye düşünemeden söylemiştim bunu
adama resmen ayı demiştim
-bekle orda dedi
ne yapacağımı bilmiyordum
kaçmaya mı çalışsam yoksa kapıyı kıramacağından emin mi olsam diye düşünürken
salona doğru yönelmişti aslında ama mutfak kapısından girmeye karar verdi
ve köpekte hala havlıyordu
ben beklerken aşşağı da bakıyordum
eğer bizim binaya doğru gelirse bağırıp yardım isteyecektim aslında
tekrar balkona geldi
elindeki muhtemelen kurban dan kalmış ve buz tutmuş
1 kilo civarındaki et parçasını benim balkona attı
-bu ikinize de yeter deyip içeri geçerken ne diyeceğimi bile bilemiyordum
annesi de dışarı çıkıp onu içeri almaya çalıştı
kusura bakma kızım deyip içeri geçtiler
bu olayın yaşandığı gün
hem köpekten hemde o kız arkadaşımdan kurtuldum aynı zamanda
o evden de bir an önce ayrılmayı düşünüyordum
ama ayazın annesi beni apartmanın girişinde bekleyip
kusura bakma günlerdir uyuyamıyordu
o yüzden sinirlenmiş özür dilerim onun adına derken
ayazdan bir zarar gelmeyeceğine o anlık inanmıştım
hem çocuk oyuncağı değildi bir kız için sürekli yeni bir ev bulmak
ama nolur nolmaz bir kaç gün başka bir kız arkadaşımda yatıp
ilerleyen günlerde de eve gizli gelmeye başladım
gizlice gelip yatıyordum
uyuyamadığım zamanlarda ise perde arkasından onların balkonu gözetliyordum
artık bende refleks haline gelmeye başlamıştı
ayaz her akşam üzeri neredeyse sabaha kadar balkonda oturuyordu
bazen televizyonu açıyor
bazen bilgisayarda oyun oynuyordu
annesi ona çay yemek su getirirken
konuşmalarına şahit oluyordum ve annesi genelde ayazın her söylediğine katılarak gülüyordu
ama kendisi hiç gülümsemiyordu
ya annesi çok güler yüzlüydü
ya da ayaz çok komik
1 hafta kadar süren saklambaç oyunumdan sıkılmaya başlamıştım artık
ne olucaksa olsun diyerek
biraz da ayazın beni görünce tepkisinin ne yönde olacağını merak ettiğim için
başka bir kız arkadaşımı da bende kalmasına ikna ettiğim bir akşam
balkona bende çamaşır asma bişey silkme gibi bahanelerle çıkmaya başlamıştım
işin garip tarafı ise ayaz
bana bir kez olsun dönüp bakmıyordu
çoğu zaman
koltuğa oturuyor baş parmağı kulağının altında
diğer parmakları kulağının üstünde olucak şekilde durgun durgun dalıyordu
bazen birden canlanıp bilgisayarı açıyor oyun oynuyor
içeri giriyor çıkıyor yemek yiyor
geri geliyor çay içiyor
tekrar düşünüyor
balkondan aşşağı bakıyor
annesi ile konuşuyor kısacası herşeyi yapıyor ama bana hiç bakmıyordu
bu olay o kadar uzadı ki artık
balkona kitap okuma bahanesi ile çıkıp
yan gözle onu izlemeye
balkonda internete giriyormuş gibi yapıp yine gözümün onda olmasına
hatta ve hatta odamın perde arkasından belirli aralıklarla ona bakmaktan vazgeçemediğimi farkettim
korkudan mıdır?
meraktan mı?
ya da hep beklediğim gibi bana asılması gereken bir erkeğin
hiç benimle ilgilenmemesine anlam veremeyişimden mi bilmiyorum ama
ayaz çok garip birisiydi
bir hafta sonu balkonda otururken
cinsi olmayan 3 aylık civarında bir sokak köpeğini evine çıkarmış
köpeği masanın üzerine koymuş
kuyruğundan bastırıp otur diyor
alttan kaldırıp kalk komutu veriyordu
köpek eğitim şekli pek takdire şayan olmasada komik olduğu kesindi
o eğitimi en az 2 saat tekrarlaması olayı komiklikten çıkardı
annesi müdahale edip köpeği elinden alınca
hem köpek hemde benim ayaz hakkındaki şüphelerimde ortadan kalmış oldu
bir diğer huyuda sabahları gün ağarırken
balkon kenarlarına ekmek-salatalık-mısır-bezelye parçaları koyması
ve kuşların onları yemesini izlemesiydi
belkide bunu her sabah yapıyordu ama
ben sadece hafta içi hava nasıl diye bakmak için dışarı baktığımda denk gelirse farkediyordum
işlerdeki yoğunluk da devam ederken
ayaz benim için bir nevi eğlence kaynağı olmuştu
tiyatroda tek kişilik performans sanatçısı izler gibi onu izliyordum
bu dönemlerde projeler için
e-mailleri kontrol edip projenin takviyelerine
evimin balkonunda devam edebiliyordum -
133.
0edindiğim izlenime göre ayaz bir deliydiTümünü Göster
tam olarak deli denemese bile zihinsel sorunları olduğu ve çok farklı bir dünyada yaşadığı belliydi
bir kere çalışmadığı kesindi
ve annesinin onunla çok fazla ilgilenmesi
onun yardıma ihtiyaç duyan bir insan olduğunu gösteriyordu
böyle birisine aşık olmuyacaktım tabiki
ben bir iş kadınıydım ve hayalimdeki evlilikte
en az benim gibi çalışan
daha mantıklı şeyler yapan bir adam olmalıydı
hem annem de beni ziyarete geldiği zaman
ayaz ı görmüş
-kim bu diye sorduğunda mahallenin delisi işte demiştim
ailem de böyle birini kabul edemezdi
yok yok bu iş kesin olmazdı
hem bi hafta sonu
bir kız gelip nerdeyse sabahtan akşama kadar çocuğuyla beraber onun yanında oturup
ona olan sevgisini fazlası ile belli etmişti
ayaz a sarılıyor sürekli onunla konuşuyor
elini ise nerdeyse bırakmıyordu
kız bana sık sık bakıyor
bazen imalı gözlerle de süzüyordu
ama ayaz hiç bakmıyordu
tahminlerime göre karısı ve çocuğu olabilirdi
ama bu durumundan dolayı ayrı yaşıyor olmaları çok muhtemeldi
bu dönemlerde ayazın bana en büyük faydası
kaybettiğim kitap okuma alışkanlığımı geri kazandırması olmuştu
o kız yine gitti ve kendimce hem sıkılmışlıktan
hemde meraktan ayazın dikkatini daha farklı şekilde çekmeye çalıştığım da oldu
aslında bunu yaparken ki amacımı hiç bilmiyordum
tipim olmayan ve hayallerimde yer barındırmayan bir erkeğin ilgisini neden çekmek istiyordum ki?
hemde perdeyi aralık bırakıp sadece onun göreceği açıda soyunup giyinerek
adrenalin diye özeteyeyim de huur demeyin arkamdan
ama ayaz hala bana bakmıyordu
utanıyor olabilir miydi?
annesi kızmış, oğlum bi bayanla nasıl konuşuyorsun dediği için
kendisinden utanıyor olabilir miydi?
balkona çıkıp soyunup giyinemezdim
ona heyy naber de diyemezdim
aslında onunla konuşup konuşmamak istediğimi bile bilmiyordum
ayaz yaptığı şeyler konusunda sabırlı insandı
ama ben aynı sabırda değildim
onun gibi hep evde kalamıyordum
çünkü dışarlarda bir yerlerde benim de atlı bir prensim duruyor olmalıydı
aramaya çıktım mı tabiki
gezdim dolaştım eskisi kadar ayazı gözlemez oldum
bazen onu sabahın köründe aparmanın önüne inmiş
kaldırımı süpürür görüyordum iş servisini beklerken
süpürmekten daha çok sabah sporu yapıyormuş gibi gözükmesi
faraş kullanmaması da ayrı konuydu
ayaz da espirisini kaybetmeye başlamıştı benim için
çünkü bir deli olduğuna inanmaya başlamıştım
bi insan film veya maç izlerken çekirdek kabuklarını bi sağa bi sola atıp
her on dakikaya bir kalkıp yerleri süpürür mü
atmasana manyak
tuttuğu takımın bayrağı da balkon korkuluğunda asılı dururdu
sanırım kazandığı hafta dışarı sarkıtıp
kaybettikleri zaman ise balkonun içine alıyordu
türk bayrağı sabitti ama
hem annesine hem de ayaz a acır ve üzülür bile olmuştum
onlara yardım etmek bile geçiyordu aklımdan ama
gidip ben sizin oğlunuza yardım etmek istiyorum desem
ve bunu yanlış anlasalar
karşı apartmanda yaşamaya devam etmek zor olabilirdi
bananeydi
ben hayatıma devam etmeliydim
ettimde azalmış arkadaş çevrem vardı
tekrar erkek arkadaş rezaleti istemiyordum
ama gerçekten sevecek birisini istiyordum
ne zor şeydi ya doğru kişiyi bulmak
hayat benim için
ayaz'ı bir aklı havada komşu olarak görmeye devam ederken
bir sabah onların evinde uyandım -
134.
0reklam alanı
-
135.
0korkunç bir baş ağrım vardı
gözlerimi açtığımda uyandığım yerin
kendi evim ve yatağım olmayışı
beni hafızamı zorlamaya iterken
düşüncelerim hatta hafızam bile titriyordu korkudan
nerdeydim ki ben
hem bu giydiğim kıyafetler de kimindi
bulunduğum odadan çıktım
ayazın annesi mutfaktaydı
bir an rahatlasam mı?
yoksa daha mı çok korksam hiç bilemedim
-uyandın mı kızım dedi
gece de yavaş yavaş canlanmaya başlamıştı gözümde
doğruya dışarı çıkmıştım ben arkadaşlarla
eğlenirken oturur olduğumdan sarhoşluğunda farkına varamamıştım
daha sonra wc ye gitmiş
ve midemin bulandığımı farketmiştim
geri masaya bile dönemeyecek kadar kötü hissedip
kusunca rezil olmamak için
taksiye atlayıp eve dönüyordum
offf çok hızlı sürüyordu
midemi allak bullak etti
arabaya da kustum dimi ben?
yoksa neden bağırıp çağırsın ki taksici bana
haa evet çantam da masada kalmıştı
yoksa kayıp mı etmiştim nerdeydi?
ee taksiciye parayı nasıl vericektim bu kim?
ayaz'ın ne işi vardı aşşağıda
hemde annesi ile
ayaz taksiciye niye sövüyordu
taksi paramı ödemişlerdi sanırım
-tut oğlum deyip beni kaldırmaya çalıştı ayaz
bağırdım bana dokunma diye
-bırak anne sarhoşlamı uğraşcam ne tak yerse yesin mi dedi o ayı bana
yok canım dememiştir herhalde
annesi kızdı ayaza
ayıp kız böyle bırakılmaz burda
off ayaz benim hakkımda
-yarı çıplak sarhoş olurken düşünseymiş dedi
evet evet hatırlıyorum dedi bunu pislik
evime taşıyorlardı beni çok sarsıyordu ayaz
hiç kibar değildi
annesi de görünmesi muhtemel mahremlerimi örtmeye çalışıyordu
bırakın da yürüyeyim desem ayakta duracak halim yoktu
ne ara sarhoş olmuştum ben bu kadar - 136.
-
137.
0-ee anahtar dediklerine göre anahtarımı bulamıyor olsalardı gerekTümünü Göster
telefon açsam o da yok
çalınmış olduğundan şüphelendiler
çilingir çağırmayı düşündüler
hafızamda numara olup olmadığını sordular
sonra ayaz
-bırak koyalım buraya sabaha kadar burda sızsın aklı başına gelsin anne dedi
annesi kızdı tabiki
tut zütürelim bizde yatsın
yarın kendisi ayarlar anahtarını dedi
hayvan ya
insan kucağında zütürür
itfaiyeci taşıma tekniği ile omza almak nedir
nereye zütürüyorsunuz diye kızmıştım sanırım onlara
direnmeye çalışıyordum ama
sallanmaktan ayazın kolunun arkası ile sırtına kusunca
utancımdan sesimi de çıkaramaz oldum
tak vardı o kadar içecek
sonrasını hatırlamıyorum zaten
-günaydın diyorum
-aaa merhaba ben şey çok özür dilerim dün gece için
-dert etme gençsin olur öyle şeyler
-çok mahçup oldum sağolun
-gel kahvaltı yap
-yok ben gideyim
-nereye gideceksin kızım anahtarın yok otur bi kahvaltı yap önce
tüm mideni boşalttın dün gece
o utançla oturulur mu orda teyze yaa
hem bu üzerimdekiler kimin
ne salaş şeyler bunlar
-kızımın bunlar,iyi denk geldi sana
dur şurda bi çilingir numarası olucak arıyalım da açsın kapını
istersen duşunu da al dicem ama rahat edemem dersen sen bilirsin
bu kadın ne iyiydi yahu
o iyiydi de ben ne kötüydüm
hala başım çatlıyordu
o manyak ayazı görmeden kaçmam lazımdı
gece bana bişey yapmamıştı dimi deli
yok yapsa hissederdim
yok yok bişeyim yok çilingir çağırıldı
kapım açıldı
biraz daha uyudum
öğlenden sonraya doğru kız arkadaşım
çantamı ve anahtarlarımı getirdi
gece getirmemesinin sebebi onların da çantayı unuttuğumdan haberdar olmaması
ve benim telefon rehberimden
en son aranan arkadaşımın bulunması
aman allahım bi ayıya bi deliye muhtaç kalmıştım
muhtaçlıktan öte ona mahçuptumda
adamın resmen üzerine kusmuştum
ona bir t shirt almalıydım
almalıydım da alınca nasıl ve ne diyerek vermeliydim
off şimdi gerçekten o evde duramazdım
aramızda bi muhabbet oluşacaktı
ve bir delinin bana aşık olması ile uğraşıcaktım
kargo ile göndersem ayıp olur du dimi?
amaaan hiç göndermese miydim yoksa
beni bir oraya bir buraya taşıyan bir adama gerçekten ayıp olurdu
off ağzına sıçayım nisa
hem nasıl bi tshirt alıcaktım ne giyerdi ki bu adam
kürk alsam çok mu manidar olurdu
ya beğenmezse nolur nolmaz diye bi gömlek bir t shirt almaya karar verdim
gittim lüks mağazadan lüks birer seçim yaptım
bu aynı zamanda benim erkeklerin giymesinden hoşlandığım tarzda gömlek ve tshirttü
alışveriş tamamdı
ama asıl sorun ne yüzle vereceğimdi
üzerine kustum kardeş kusura bakma kendimi affettirmek için bunları sana aldım
güle güle kullan desem miydi acaba
yok en iyisi ayaz a hiç bulaşmamaktı
annesine verip kurtulabilirdim
bu arada balkona veyahut pencereden
ayaz a da hiç bakamıyordum
ayazın uyuduğunu tahmin ettiğim bi vakitte kapılarını çaldım
annesi açtı buyur kızım dedi
yok yok bu anne çok iyi bir kadındı bu kesindi
tam ağzımda eveleyip gevelerken içeri davet ediliverdim
aslında korkuyordum
yaptığımın ve attığım her adımın yanlış olup olmadığını sorguluyor gibiydim
hiç bilmediğim bir patikada
karanlıkta yol almak gibiydi herşey
girmesem bu iyi niyetli kadına ayıp olur diye girdim
salona buyur edicek sandım
mutfağa geçtik
mutfak masalarına oturduk
elimdeki paketlerden bişeyler getirdiğimi anlamıştı kadın
ama keşke kahvaltılık börek falan da mı alsaydım
sonuçta annesi olmasa ayaz ın beni orda bırakacağı kesindi
aşşağı bile ineceğinden şüpheliydim
esas teşekkür annesine edilmeliydi
sözü uzatmadan ve beni kötü tanımaması için
direkt olarak aldığım şeyleri vererek ortamı yumuşatmak istedim - 138.
-
139.
0-bunları ayaza aldım sanırım o gece üzerini mahvettim dedimTümünü Göster
-boşuna zahmet etmişsin dedi
ben ne zahmeti demeye çalışırken
-ayaz almaz bunları kızım dedi
-niye diyebildim
-yanlış anlamanı istemem ama kendin dene istersen, almayacağından nerdeyse eminim dedi
ee şimdi napıcaktım
ona mı verseydim
orda bırakıp gidip şansımı denesem daha mantıklı göründü
ama annesi ona da izin vermedi
-bana da kızar,o tshirt derdinde değil,hem yıkadım tshirtünü aldırış bile etmeden giydi tekrar dedi
yuh ya ben giyemezdim şahsen midem bulanabilirdi pofff
annesi de ne yapacağımı bilmez bi halde olduğumu gördüğü için
istersen akşam gel ver kendisine dedi tekrar
bi dakika bunun altında bi art niyet aramalı mıydım??
annesi acaba beni bir gelin olarak beğenmişte deli oğluna yamamaya
bi nevi onunla tanışma zemini yapmaya mı çalışıyordu?
olabilir miydi?
olabilirdi tabiki
olmayabilirdi de
yok be napsın kadın sarhoş gelini
daha fazla utanmadan gitmek istedim bir an önce ama çayı çoktan doldurdu kadıncağız
içmemek ukalalık ve ayıp kaçar diye düşündüğüm için
en azından hızlı hızlı içerek o zaman zarfında bi bahane bularak kaçmayı düşünmeye başlamıştım bile
çayı yudumlarken bi kaç soru sordu annesi
nerelisin çalışıyor musun
seri kısa cevaplar verdim
-hangi okuldan mezun olduğum konusuna girdik birden
söyler söylemez de ayaz konuya müdahil oldu
inanmayacaksınız ama o da üniversite mezunuydu
hemde yabana atılmayacak bir üniversite
-nasıl yani çıktı ağzımdan gayri ihtiyari olarak
bu nasıl yani deyiş bi nevi ayaz'ı aşşağılayıcı bir laftı da
nasıl olur da böyle biri üniversite mezunu olur der gibiydim ayaz için
annesi gocunmadı anlattı
-kötü günler geçirdi ayaz
çok başarılıydı okulda bir çok arkadaşı vardı
sonra bişeyler oldu çocuğa
eve bi kapattı kendini bi daha dışarı çıkartamadık
derdin sorunun ne olduğunu da anlayamadık
doktorlara mı gitmedik
doktorlar da mı getirmedik
ama çözüm bi kaç sakinleştirici vermelerinden öte gitmedi
hiçbiri de fayda etmedi
delirdiğini düşündük ama daha çok içine kapanmış gibi gözüküyordu
ne yaptık ne ettik evden çıkmasını başaramadık
konuşmak da istemiyordu
yemekte, içmekte
odasını kilitliyordu
babası kaç defa kapısını kırdı
oturup bağırdı çağırdı
sorunu anlatması için
ama ayaz tokat bile yemesine rağmen konuşmadı hiç
benimle ve ablası ile konuşuyordu ama
sorunun ne olduğunu
neden birden böyle olduğunu hiç anlatmıyordu
yok bişeyim anne merak etme abla
daha sonra babası ile de aramız yavaş yavaş bozulmaya başladı
çok üstüne gidiyordu
aslında babası da haklıydı
ondan çok büyük umutları vardı
en iyi dostuydu babasının
onun bu haline o da çok üzüldü
daha sonra bir arkadaşı oldu
öyle sıradan bir arkadaş değil
odadan çıkmadığı dönemlerde
mahalleye bi aile taşındı
senin oturduğun daireye
bi çocukları vardı 16 yaşında bulut
zihinsel engelleydi
vücudunu kontrol sorunu çekiyordu
yürüyebiliyordu
elleri ile kavrayabiliyordu
ama yavaştı biraz
aynı zamanda konuşma güçlüğü ile zihinsel olarak geriliği de vardı
mahallecek üzüldük bulutun haline
en çok sevdiği şey ise arabalardı bulutun
balkona çıkar araba görünce de avaz avaz bağırırdı
sevinme nidalarıydı bunlar
rahatsız edici ses çıkarsada şikayetçi olmak vicdana aykırı olucaktı
kimse de olmadı
iyi ki de olmamış
ayazın odasından çıkmasına bulut vesile oldu
bulutun bağırmasından rahatsız olan ayaz dışarı çıkıp onu izliyordu
bulutun annesi de o kadar iyi bir kadındı ki
hem haline üzüldüğüm
hemde benzer ortak kaderimiz olduğu için yakınlaşmıştık
bize ailecek gelirlerdi
gündüzleri oturur balkonda konuşurduk
ayaz bulutu çok sevdi
o kadar sevdi ki aylar sonra ilk kez evden
bulut grip olduğu için yataktan kalkamayınca yanına ziyarete gidecek kadar
ayaz vicdanı çok yüksek bir çocuktur
acıklı film izleyemez çocukluğundan beri
o yüzden soramıyordu da kimseye
ama bana anne hiç mi düzelmezmiş bu çocuk diye sordu -
140.
0ona sarılıp
-bana oğlun hiç mi düzelmiyecek diye soruyorlar ben ne cevap vereyim ayaz diye sordum
ama konuyu hemen kapattı
bende bulutun annesinden öğrendiğim kadarı ile zaten tedavi için bu ildelerdi
ama çözüm maalesef yoktu
doğuştan gelen bir engeldi bu
bulut haftada iki gün engellirlerin okuluna gidiyordu
ama daha 10 a kadar bile sayamıyordu
bulut da ayazı çok sevdi
ayaz a gülümsüyordu
onu görünce araba görmüş kadar seviniyordu
ayaz ona filmler izlettirmeye çalıştı
beraber oturdular çizgi film izlediler
araba yarışı olan filmlere baktılar
ayaz ona araba yarışı oynatmaya çalıştı
ayaz ona uydu arabalara beraber bağırdılar balkondan
o dönemde başladı ayazın buluta saymayı öğretme çabası
bıkmadan usanmadan hergün her geçen araba sonrası
bir-iki-üç saydı
tekrarlamasını söyledi hiç vazgeçmedi
6 ayda saymayı öğretmişti
ama bulut hep karıştırıyordu
en büyük zevkleri çekirdek yemekti
ve bulut ayazın espirilerine ve komikliklerine çok gülüyordu
bazen biz de yanlış anlıyorduk ayaz ı
çünkü bişey yerlerken o da ağzını tutturamıyormuş gibi yapıp
dalga geçiyor gibi gözüküyordu
bi kaç kez uyardım yapma oğlum ayıp annesi üzülür dedim
ama bana cevabı
-dalga geçmiyorum ki anne,zor yemesinden utanmaması için bende onun gibi yiyirum diyordu
çekirdekleri sağa sola atarlar sonra sırası ile faraş ve fırçayı alıp süpürürlerdi
maç izlerlerdi
bulutun babası çok kızardı ayaz a tuttuğun takımın formasından buluta da almıştı çünkü
ama babası aynı takımlı değildi
kimse de sorun etmedi
çünkü bulut ilgilenildiği zaman bağırmıyordu
bu da herkes için iyi birşeydi
futbol izlerlerken onları görmeliydin
ayaz ortada hiç bişey yokken
gooool diye bağırıyordu
bulut da onu taklit ediyor gibiydi
bi maçta en fazla 20 kere gol sevinci yaşarlar
futbolcuları taklit ederlerdi
maçta hiç gol olmasa bile
ayaz onu alıp animasyon filmlerin yeni çıktığı dönemlerde sinemaya bile zütürür oldu
babaları ile bi gün kavga bile etmiş sinemada
buluta sessiz ol diyen birine
-elinde olan bişey değil kardeşim bunu izlemek onunda hakkı demiş
-cd sini alıp evde izlet o zaman bilader diye diklenince adam
sinemadaki diğer insanlar homurdanmaya başlamışlar
tartışmaya susun sessiz olun diye -
141.
0sinema görevlisi ışıkları açıp filmi durdurmuşTümünü Göster
bulutun babasıda üzülmüş kalkmışlar
bulutun halini görmesine rağmen hala konuşan adamın yanına gidip kulağına bişey söylemiş ayaz
-ne söylemiş?
-onu bir bulut bir de o adam biliyor bi de ayaz tabi
bulutun babası gidelim ayaz çok rahatsız ettik milleti zaten sıkıldı sanırım demiş
bu sırada o adam yanına gelmiş koşarak
adam sorgusuz sualsiz vurmaya başlamış ayaz'a
ayaz hiç karşılık vermemiş
ben dayağı sende o lafı hakettin demiş
bulutun babası da kavgaya girecek olmuş ama hiç gerek kalmamış
zaten o bulutu zorla tutuyormuş
adamı tutmuşlar sinirden bişey diyememiş
tam giderlerken adam koşarak tekme atmış ayaza
kolu ters gelmiş çatlamış
en çok bulut üzülmüş
ayaz düşüp kolunun ağrısından sancılanınca
bulut sinir krizi geçirmiş
ayaz da sırf bulut orda diye bişeyim yok hadi gidelim demiş
çatlak koluyla bulutu eve bıraktıktan sonra kolunu alçıya aldılar
ayaz'ın kolundaki alçıya
sadece bulutun bişeyler yazmaya veya çizmesine izin veriyordu
oğlum aylar sonra sadece ve sadee bulutun suratına karşı gülümsüyordu
otururlar karşılıklı tavla oynarlardı
bulut her seferinde tavla zarlarını yere düşürürdü
ama ayaz hiç üşenmez kalkar toplar geri gelir
yine attırırdı buluta
komiklik yapıcak ya
kendisi de dışarı atardı
bulut da artık evladımız gibi olmuştu
ama bir gün hepimizi üzdü
ayaz'ın üzüleceğine mi üzüleyim
bulutun annesine babasına mı üzüleyim
yoksa benim de benimsediğim bir çocuğun ölmesine mi üzüleyim
öncelik veremedim hiç birine
-ayyyy hadi yaa
-evet maalesef bunu en kabullenemeyen ise ayaz oldu
yine kapandı içine
günlerce konuşmadı bulutun ailesini bile görmek istemedi
birgün kahvaltıda ayazın babası
-kurtuldular dedi bulutun ailesi için
çok sinirlendi ayaz
balkona çıkıp bağırmaya başladı
bu aslında buluttan sonra ağlayamadığı ve içine attığı acıydı
babası susturmaya çalışırken durduramadı
vurmaya başladı ayaz a
hiç karşılık vermedi ama
bağırmaya devam etti
içeri sokmaya çalıştı ayazı
girmedi
ben araya girmeye çalıştım
bana da vurdu
sen yüz veriyorsun bu çocuğa diye beni suçladı
daha da delirdi ayaz
kolu alçıdayken tekrar kırdı kolunu balkon korkuluğuna vurarak
büyük kavga ettik babası ile
sizle mi uğraşcam dedi
bi baktım boşanma davası
zaten çalıştığı işyerinden uzun süredir beni aldattığını düşündüğüm bi kadınla olan ilişkisinden şüpheleniyordum
bu bir mazaret olmuştu onun için
boşanalım dedi bana
zaten aynı evde kalmaya devam etmesi
ayaz için de kötü olucaktı
nafaka anlaşması ile kabul ettim
bende dolmuş olan emekliliğimden faydalanarak emekli oldum
o günden beride böyleyiz
bi kızım var evli arasıra gelir
bi de büyük oğlum var
o da evli ama o hiç gelmez
ayazla konuşmuyorlar
daha doğrusu ayaz onunla konuşmuyor - 142.
-
143.
0-tamam da hediyeyi neden almaz peki? sonuçta kirlettim ve hatamın bir bedeli olarak vermek istiyorumTümünü Göster
-birgün bulutun annesi ayaz a hediye almış yeni takım forması
ve 10 kilo çekirdek
ilgilendiği için hemde sevdikleri için
-eee
-o zamanda almadı, küçükken de almazdı doğum günlerinde elinde hediye ile gelenleri içeri almazdı
-tamam ama bir sebebi var mı?
-doğum günlerinde bana değil annemle babama alın hediyeyi der hep
bulutun annesine de bunları siz verirseniz
bakıcı gibi hissederim
ama bulut kendisi verirse dostu olarak alırım dedi
sonra buluta vermiş annesi
bulut gülerek gülümseyerek verdi ayaz a
ayaz t shirtünü çıkardı bulutun
sonra da kendisinin kini
formayı giydi hemde en nefret ettiği takımın formasını
bulut a da kendinin kini giydirdi
bulut ne kadar kavrayabiliyordu yaşananları bilmiyorum ama
en büyük dostunun ayaz olduğunu anlayamayacak kadar da almamıştır rab aklını
-çok üzüldüm buluta
-sonra yine gülmeyi bıraktı ayaz
odasından yine çıkmıyordu
balkonun kapılarına çivi çaktı
ağlamalarıma dayanamadı
yine ablasının yalvarmalarına dayanamadı
kırmadı bizi dışarı çıkar oldu
sonraları sokakta bulduğumuz köpeği boynuna ip takıp gezdirmeye çalışan çocuklar gibi olduk
zorla sürükledik oraya buraya ayazı
ama zevk almıyordu
yanlış yaptığımızı düşündüğümüz için vazgeçtik
biliyoruz ve inanıyoruz ki bir gün yine düzelicek
gülmeye başlayacak
şimdilik de baya yol katettik bizi güldürüyor hala eskisi gibi ama
kendisi gülmüyor
hiç gülmesin en azından yaşıyor olması bile mutluluk bizim için
annesi ile bunları konuşurken daha doğrusu annesini dinlerken
ayaz lavaboya kalktı
onun varlığı çok garip bir duyguydu
hem ondan kaçasım hemde içine girip onu yaşayasım vardı
belki bende acıyordum
ya da çok merak ediyordum anlatılan insanın nasıl bu hale gelmiş olabileceğini
kimse ile konuşmadan lavaboya geçti
annesi arkasından seslendi
uyuyamadın mı oğlum diye
-odaya çiş yapma yasağını kaldırma konusunda ciddi ciddi konuşmalıyız anne dedi
annesi gülümsedi ve bana dönüp
-böyle yapıyor ya deli de diyemiyorum ona manyak ta
normalde olsa derdim ama kafasında bu izin oluşmasını istemiyorum
sonra lavabodan çıktı beni farketti
annesi sanırım ters tepki vermesinden korktuğu için
-oğlum nisa sana tshirt getirmiş senin kini kirlettiği için dedi
bakmadı bile bana
gözlerini bile açmıyordu nerdeyse
-anneme ver bana kalsa orda bırakırdım seni, taksi parasını ver yeter çekirdek paramdı o benimdedi
ve içeri gitti
annesi kusuruna bakma dedi
hasgibtir yanıma hiç para da almamıştım
rezilik
ben önemli değil deyip müsade istedim ama
önemliydi kimdi lan o
bana bu artislikleri yapıyordu
kendini beğenmiş
ukala soğan cücüğü pislik
ulan zaten hiç bir erkeğe işin düşmesin
-ablaaaa
-ablanın ağzına sıçayım cemre
-onu yapabilmen için yemen lazım gel çabuk sofra hazır
-yemicem
-iyi annemi arıyorum o zaman
-kimi ararsan ara git başımdan
-yeter ama sıkıldım senin bu nazlarından sana iyilik yapmaya çalışıyoruz burda
-iyilik isteyen yok cemrecim gidebilirsin
-blöf te mi yapmayalım canım ablam benimmmm
ablacımmm ablaların bir tanesi hadi kırma beni
-tamam tamam
az bi yemek yeyip geliyorum ben -
144.
0ayaz'ın bu tepkileri
benim alışkın olduğum ve kaldırabileceğim tepkiler değildi aslında
tamam bana yardımcı olmuş olabilirdi
ama beni aşşağılamaya ,
sürekli sarhoş muamelesi yapmasına da gerek yoktu
gençtim sonuçta
ve içmekte de br sıkıntı görmüyordum
ayrıca kendi kazandığım parayı harcıyordum
senin yaptığın insaniyetlik ndıbına
tuttun evime getirdin
hoş ben olsam yapar mıydım
taşımazdım tabiki ama
en azından polis çağırır açıkta o halde bırakmazdım
tamam biraz fazla içmiş olabilirdim ama
ne olursa olsun bir bayan olarak
sürekli kibar davranılmasına alışkındım
ayaz'ın annesi arkamdan
kusuruna bakma dedi
ben de artık bakmıyacaktım zaten
deli ile mi uğraşcaktım
deli olmasının yanısıra
yaptığı şeyleri sürekli başa kakan
ve bundan bir beklenti içinde olan birisine de benziyordu ayaz
ne hali varsa görsün moduna geçtim
hafta içi çalışmaya vermiştim kendimi
hafta sonu ayazın uyuduğu gündüz vakti
balkona çıkmamda bir sakınca yoktu
nasıl olsa gündüzleri uyuyordu
balkonda otururken onların balkonundan
ayaz'ın annesi bana seslendi
efendim dedim
-kızım eşofmanları bulamıyorum getirmiş miydin dedi
haydaaa vermemiş miydim onları geri ben yaa -
145.
0ben aklı başında güzel bi kızdım akıllı bi hamle yapmam lazımdıTümünü Göster
konuşup sakinleştireyim
vazgeçireyim diye uğraşsam olur muydu ki?
-ablana da ulaşamıyorum
... (cevap yok)
-sabah ameliyata alıcaklarmış
..
-üzülme
...
-konuşmuyacak mısın?
...
-ayaz sana diyorum eniştenin numarası var mı sende
...
-iyi oturalım böyle
ölüm suskunluğu sanırım senin ki
ölsede sıra bana gelse diye düşünüyorsun
belki de korkuyorsun ölümden
ölmesin istiyorsun
sabah da işe gidicem
niye duymuyor ki telefonumu acaba
-gibtir git burdan
-efendimmm???
-yalnız bırak beni
-ne diyosun sen bee sana yardım etmeye geldim buraya
kullandığın kelimeye bak
kimse bana onu diyemez tamam mı?
-ne sanıyon kızım sen kendini?
nesin amk?
-terbiyesiz
-terbiye başkalarının hayatına burnunu sokmak mı?
sanane?
sana mı ölüyom amk
seni mi bırakıyom arkamda
-ne halin varsa gör bee, yüz vermedim ya sana mundar olduk şimdi
hem neden benimle geçen gün konuşmak istedin acaba?
güzel bi kız olmamdan dolayı olabilir mi?
-bence aşırı kendini beğenmişsin
ayrıca güzel değilsin
-haha çok komik bunu düşünen ilk erkeksin
-sana güzel olduğunu düşündüren erkeklerin sana güzelsin demesi mi?
-aynaya da bakıyorum ve kör değilim
-ona güzelim denmez kendimle barışığım denir
hem neyin yüzünü veriyon kızım bana?
nefes alman bile yeterli değil benim için
-o ne demek
-yokluktaki erkek anlar o lafı daha da açıklayıcı olayım nasıl olsa terbiyesizim
dünya nesli ikimizin elinde olsa kürdan bile sokmam sana
-allah seni bildiği gibi yapsın terbiyesiz, seviyesiz manyak
dışarı çıktım başladım ağlamaya
ağlamamın asıl sebebi sinirli oluşum
normal şartlarda beni katil edebilecek o cümleleri
sırf bana zarar verir korkusundan dolayı
sineme çekmek zorunda kalışım
eve gitmek için taksiye binmiştim ki
ablası beni aradı
-hayırdır dedi ama ağlıyor oluşumdan cevap vermekte zorlandım
ağlar halde durumu anlatıp
annesinin hastenede olduğunu
ayaz'ın kendisine bişey yapmasından veya başına bişey gelmesinden dolayı arkasından gittiğimi
ama ayazın bana kurduğu cümleler yüzünden bu halde olduğumu söyledim
-nolursun orda bekle
hastaneden çıkarsa haber ver bana
hemen geliyoruz eşrefle dedi
kalamazdım kalmamalıydım kalmadım da
-kusura bakma duramam burda dedim
bakmadı kusuruma
eve gidip sinirden uyuyamama
ayrıca evden acilen taşınma konusunda ciddi düşünceler sahibiydim artık
ertesi gün ablası beni aradı ve
ayazın annesinin durumu netleşinceye kadar onlarda kalacağını söyledi
evden taşınma aciliyetim ortadan kalkmıştı ama
aynı gün akşam balkonlarının ışığı yanıyordu
balkonlarının bana yakın kısmına bir mum dikip, yaktı
sonra içeri girdi
eniştesi eşref onu aşağıda bekliyordu
o ablası ile inip bavulunu arabaya yerleştirdi
ayça tekrar tekrar arayıp ayaz'ın bana söyledikleri için özür dilerken
arasıra da internet üzerinden yazıyordu
ve ben internet üzerinden hiç bir yazdığına
ayaz olduğunu düşündüğüm için cevap vermeden
önce telefon ile onun olduğunu teyit ederek devam ediyordum
ve her seferinde gerildiğim için yavaş yavaş
ablasından da uzaklaşmak istiyordum
ablası da zeki bir kadındı
sanırım niyetimi anladığı için
seni yeterince üzdük deyip
aramamaya ve yazmamaya başladı
aslında tek bir merakım kalmıştı artık
annesi öldü mü?
eğer öldüyse ayaz kendini öldürdü mü?
annesi öldü mü bilmem ama
ayaz henüz kendini öldürmemişti
-ben ayaz müsait olduğunda bana geri dön seninle bişey konuşmam lazım
-seninle konuşcak bişeyim yok beni rahatsız etme
-konuşalım demedim, konuşmam lazım dedim
-böyle devam edersen polise haber veririm
-son bir şey konuşmam lazım
-istemiyorum diyorum anlamıyor musun?
-karşı cinste aradığın en önemli özellik nedir?
-ya sen salak mısın ayaz? geçen gün bana neler söylüyordun hala bana utanmadan
nasıl asılıyorsun anlam veremiyorum
-senin erkek arkadaşın var, benim de başkasının hayatına bağlı bir ömrüm
ben de hala neden benim sana asıldığımı düşünmene anlam veremiyorum
-ne bu şimdi anket işine mi başladın saçma saçma sorular soruyorsun
-cevap vericek misin?
-rahat bırakıcak mısın sonra
-söz
-karşı cinsten ilişki olarak mı?ne yani onu da anlamadım
-evet seveceğin kişide olması gereken en büyük özellik
-dürüstlük, güven,sadakat, temizlik,titizlik, saygı,KiBARLIK, küfür etmeme seç içinden bi tanesini yaz
-yanlış cevap hadi eyvallah
-doğrusu neymiş
...
uyuz bu soruma cevap vermedi
amacı beni meraklandırmaktı
meraklandırdı da
off ya nerden öğrencektim ki
-cemreeeeeee
-efendim abla
-bişey sorabilir miyim
-aha yemin et sor tabi ablam benim, heyecanlandım ama zor olmasın
-seveceğin kişide olması gereken en önemli özellik nedir?
-kişiye göre değişir abla o
ben ne diyim ki şimdi
-de bişey alla alla
-bilemedim
-bende
bu soru aklıma çok takılmıştı
belki bende bu soru yüzünden aradığım aşkı bulamıyor olabilir miydim
aklımın bir köşesinde bu soru varken
ablası ile yine internet üzerinden
annesinin durumunu sorma bahanesi ile konuşmaya başladım
teyit istemiyordum bu defa
çünkü konuşacağım kişinin ayaz olması benim daha çok işime gelirdi
bir müddet konuştuktan sonra
bana ilişkimin nasıl olduğunu sordu
bunu sorduğuna göre konuştuğum kişi ayaz olabilirdi
hemen sorumu ekledim
-ayça sence seveceğin kişide olması gereken en önemli özellik nedir
verdiği cevaba bakılırsa
ayça da bilmiyordu
-yanlış cevapmış dedim
-doğrusu neymiş ki diye sordu
-bilmem ayaz sormuştu bende söyledim senin söylediklerini ama yanlış cevap dedi dedim
ayazla ne zaman konuştuğumuzu
yine ayçaymış gibi mi konuştuğunu? sordu
ayçaya olanları anlattım
günler geçti bir yazı aldım ayaz'dan
• rahatsız etmeyeceğime söz verdim
o yüzden mektubun dışına büyük harflerle
ismimi yazdım
okumasan sadece ismimi okuyacak kadar rahatsız edicektim seni
eğer açtıysan ve bunları okuyorsan
rahatsız ediyor olmam senin sorunun artık
sorduğum sorunun cevabı kişiden kişiye değişir
o yüzden aslında tam net tek bir cevap yok gibidir
sadakat ve dürüstlük cevabını veren aldatılmış ya da aldatılmaktan korkanlar için
kibar ve küfürlü konuşmayan cevabını benim yüzümden söyledin
çünkü senin gibi bir kıza küfür etmeyecek bir sürü amsalak tanıyorum
sende haklısın aslında
hiç çalışmadığın yerden sordum soruyu
bi kere sevseydin
deli gibi aşık olsaydın
mutlu olsaydın yine aynı cevapları verirdin
ama seni seven kişinin
seni aslında hiç sevmediğini anlasaydın
ve sevginle ortada tek başına kalsaydın
sadece tek bir cevap verirdin
sevilmek
-
ccc rammstein ccc günaydın diler 29 01 2025
-
vikings şu acayipe çaylak at artık sol frameyi
-
beyaz adam siyahilerin diçkini görür
-
online kadın yazar olmayınca erketeye yatan
-
dünyadan 100 bin kilometre uzaklıkta kuş
-
insan beyninde bir başkasının beyninde
-
geldim suku icin sende biraz
-
öyle boş şeylerle enerjimi harcıyorum ki
-
üveyit baba burda servet yatıyor
-
elimizde bir fatih altaylı kaldı
-
zalinazurt tayyibin adayı kim
-
dinini derken neden akliniza
-
iki gündür yataktan ilk defa kalktım
-
ceki çen jet li yi yenebilir mi
-
zakinazurt sen şeriat istiyorsan
-
beyler bazen lanetlendiğimi düşünüyorum
-
uzun zaman sonra ilk kez adıyaman içiyorum
-
inci sözlük internetin göd deliğidir
-
bbc pournolardaki yapraklara
-
ağzına ampul sokann karı
-
zalinazurt chp bu sefer kazanırsa
- / 1