sene 2013 kış ortası, istanbul'un güzide semtlerinden birine yeni taşınmışım. Güzel mi güzel manzaralı evimde ilk keyif sigaramı yaktığımda akşamüzeriydi, sabahtandır taşıdığım eşyaların verdiği yorgunluk tam üzerimdeyken kapı çaldı, 13-14 yaşlarında bir kız çocuğu elindeki tabağı bana uzattı "bunu annem gönderdi afiyet olsun abi" dedi "teşekkür ederim" dememle gitmesi bir oldu, karşı daireye gitti kapıyı açık bırakmıştı ve içeriden sesler geliyordu 40 lı yaşlarda bir kadının sesi gibiydi tam anadolu kadınıydı ama belliydi şiveden, kapattım kapıyı yumuldum hemen tabaktakilere. Bir sigara daha yaktıktan sonra yıkadım tabağı ve gittim karşı daireye. Kapıyı bembeyaz tenli bir afet-i devran açıverdi gülümseyerek "buyrun" dedi ama nutkum tutuldu icabında bozuntuya vermeden hafiften gülerek "teşekkür ederim, elinize sağlık" dedim o da "annem yaptı, ben de öyle maharetler yok" dedi o arada tanıştık ve o gün öyle bitti.

Sonraki gün öğle suları kalktım, malum dolap bomboş hem kahvaltılık birşeyler alırım dedim hem de sigaram kalmamıştı en yakın markete girdim ama afyonum daha patlamamış, ben reyonlara göz atarken birden önümden geçiverdi cilveli manitam. Usulce onun olduğu reyona doğru gittim hemen. Önümdeki kahvelere bakar gibi yapıyordum ama kolpadan gözüm ondaydı o da manav reyonunda göz gezdiriyordu. Önümdeki kahveyi kaptığım gibi hemen yanında bitiverdim, selam verdim o da yeni görmüş gibi şaşırdı ve selam verdi, bakışlarını kaçırabiliyordu belki ama jest ve mimikler tam anlamıyla bendeydi işte o an sol elindeki yüzüğü fark ettim şaşırmaya vakit bile kalmadan "gitmem lazım" dedi ve çekti gitti.

aynı gün geceye doğru eve geldim ama apartman sesten inliyor giblemez bir tavırla merdivenleri tırmanıyorum kafam zaten hafif dumanlı, lavuğun biri bağırarak kapıyı vurdu çıktı yanımdan da öylece geçiverdi tam da benim daireye gelmiştim zaten de son kattı ama kafa yormadım tabi kimdir neyin nesidir. Eve girdiğim gibi hemen balkona geçtim ve yaktım sigaramı mehtabı seyreder gibi tüm mahalleyi seyrediyorum az önce gördüğüm lavuk gözüme çarptı birden karşı apartmanın önüne park ettiği taksiye bindi ve gitti ama bendeki ampul anında ışıldadı. 25-30 lu yaşlarda bir herif karşı dairemden çıkıyorsa ve ev harp haliyse bu olsa olsa kocasıdır bunun diyorum içimden yüksek ihtimalle de gece çalışıyordur diye onlarca tespiti yapıştırıyorum sherlock holmes kıvamında ama lavuk kızın ailesiyle yaşıyorsa içgüveysiliğin verdiği bir ezilmişlik de vardır dememle taşlar yerine oturdu.

Off şimdiden 3 posta attım bile

Taşınalı 2 hafta olmuştu herşey rutin devam ediyor olsa da kafam işveli afetimdeydi merhabamız bile olmamıştı ikinci günden sonra. işte o gün galiba vardiya değiştirmişti ki kocası erkenden çıkıverdi tesadüfen denk geldim ve akşamüzeriydi ben o saatlerde evde olmazdım genelde. Gece 12 den sabah 8 e kadar çalıştığı mıh gibi aklımda olan kocasını neredeyse dna sarmalına kadar çözmüştüm 2 haftada, girişim için bahanem de çoktan hazırdı.

arkadaş yöresel bir tatlı getirmişti memleketten tabağa koyduğum gibi soluğu kapıda aldım. Kapıyı açan dilberimle göz göze geldiğim ana yüzlerce methiye düzsem azdır. "Tabak boş gönderilmez derler ama kusura bakmayın o gün evde bişey yoktu, afiyet olsun" dedim. Gülümseyerek teşekkür etmekle yetinebildi arkadan seslenen annesi yüzünden. Parazit etme be kadın, bozma şu anın ahengini desem de içimden geri dönüş sinyalleri vardı gelecek saatler için.

Hikayenin sonunda atyarraginaconanobrien adli yazar dunyaya geliyor.

Anani tum rez alanlar gibsin nokta

anana avradina kufur etmek icin geldim orrospu cocugu tamam gotuden uyduruyon da uydurdugun hikayeyi gibeyim babası belirsiz kerhane mahsulu. ne demek lan evli kadini gibtim yavsak zütveren

Reeezzz

Saat 22 suları falandı kapı çaldı açtım ama ne manzara. kırmızı saten bir gecelik ve o iri gözlerinde her darbesi ciksapeline ciksapel katan maskara, kertme de yanında yat vesselam.
Elindeyse birkaç saat önce verdiğim tabak içinde de ay çöreği, içeri davet ettim reddetti ilk önce tabi işveli sevgilim ama ısrarlarıma dayanamayıp 5 dakika olur demekle yetiniverdi gamzesini marizlediğim.
Halvet odasına giren daha akapulko çıkarması yapılmamış bir kız edasındaydı. Kahve ikram ettim ama utangaç tavırları bende hafiften orgazm etkisi yaratmıştı ki yanına sokulduğum an yapışıverdim kiraz dudaklarına hafiften itiverdi omuzlarımdan ama dudaklarımızdaki ateş vücudumuzu çoktan sarmıştı bile narince soydum saten geceliğini ama göz göze geldiğimiz andaki kıpkırmızı olan yanakları öpülüp okşanasaydı yavaş buseler kondurarak indim göğüslerine simsiyah meme uçlarını ısırıyor ve zevkten inleyen bedeni daha fazlasını istiyordu yek vücut olmuşuz salonun ortasında çırılçıplak, indim o zevkten sırılsıklam olan dıbının fasülyesine dil darbeleriyle çıldırtıyordum artık kadınımı. "Sok artık" adlı komutu da aldığım gibi sert bir giriş yaptım o daracık pespembe dıbına. Nasıl inliyor kadınım altında anlatamam "yavaş lütfen" adlı komutta geldi ama geçersizdi tabiki komut. Doruğunda olduğum zevkle şeref madalyamı akıttım tatlı sevgilimin göbek deliğine. 2 saat boyunca yaşadığımız bu unutulmaz dakikaların üzerine zafer sigaramı yakıp bir çentik daha atmış bulundum skor tabloma ve tarihe gömdüm tatlı sevgilimi.
Gitmeden önce anlattı temmuz ayında görücü usulü evlendirildiğini ve onu sevmediğini lakin eşyaları taşırken ilk gördüğü anda aşık olmuş bana ve o gün ebeveynleri uyuduktan sonra yanıma geldiğini, baktım mevzu dallanıp budaklanacak 1 aya kalmaz boşalttım evi.

devam panpaaa

at yalani gibeyim inanayi

Hikaye mi ne hikayesi, hikaye ne arar la sözlükte. Haaa gibiş disen, gibiş varsa yalan olsa da olur panpa.

Rezz yarram

yaz panpa dinliyoz

devam panpa

Rez aqq

Rez amk devam etsene bin

Devam et takunu yiyim devam et