1. 1.
    0
    Gündemde olan Hayvanları Koruma Kanununa ilişkin değişiklik yasa tasarısı, Türkiye’de bir hayvan kırımına yol açacak düzenlemeyi barındırmaktadır.

    Ben, siz değerli Milletvekillerimizin, bu yasa tasarısının içeriğini bildiğinize inanmıyorum. Çünkü yasa tasarısının içeriğini bilseniz, hiç birinizin böyle bir ölüm fermanının altına imza atmayacağınızı biliyorum.

    Maalesef, bu yasa tasarısının gündeme gelmesi ile birlikte başta Sokak Köpekleri olmak üzere binlerce hayvanın yok edileceği bir sürecin başlangıç noktasına gelmiş bulunmaktayız.

    Buna, SiZLER, engel olabilirsiniz. Hayırsız ada ayıbından sonra Türkiye’nin bir ayıp daha yaşamaması için bu tasarıyı yasalaşmadan durdurabilirsiniz.

    Sizlere çok kısa Hayırsız ada olayını (alıntı yaparak) hatırlatmakta büyük fayda görüyorum:
    “…19. yüzyılın ilk çeyreğinde, II. Mahmud zamanında yaşandı. Hükümdar istanbul'da ne kadar köpek varsa yakalanıp adaya gönderilmesini buyurdu, istanbul'daki bütün köpekler (80 bin civarında), birkaç gün içinde çatanalara yüklenip mecburi bir ada yolculuğuna çıkartıldı...

    Hayırsız Ada sadece kayaydı, üzerinde dikili tek bir ağaç bile yoktu ve 80 bin köpeğin feryadı söylendiğine göre geceleri istanbul'dan bile işitilir olmuştu... Sesler birkaç gün sonra kesildi, zira yaşayabilmek için birbirlerini yiyen köpeklerden artık bir teki bile açlığa ve susuzluğa dayanamayıp ölmüştü...

    Ama istanbul halkının beklediği uğursuzluk da gecikmedi: Balkan Savaşı patladı... ”

    Bugüne geldiğimizde, kapıya dayanmış bulunan ölüm yasa tasarısının çarpıcı maddelerine ilişkin kısaca bilgi vermek istiyorum. Yasa tasarısının içerdiği maddeleri gördükten sonra dahi hala eliniz, yüreğiniz, vicdanınız bu tasarının altına imza atabiliyorsa, sizlere tek diyebileceğim, “binlerce ölecek canın vebali ve tüm uğursuzluğu üstünüze olsun” olur.

    Tasarının çarpıcı maddeleri:

    MADDE 1’e (p) bendi ile “doğal hayat parkı” diye bir kavram getirilmiştir. Bu doğal hayat parklarının, “orman” olduğu bugüne kadar yaşadığımız tecrübelerimizle sabittir.

    Kaldı ki tasarının ilerleyen metninde; “..Orman Kanununa tabi alanların, bu amaçla bedelsiz olarak tahsisine Bakanlık tarafından izin verilebilir... ” şeklindeki ifadesi, korkularımızı ve endişelerimizi teyit etmektedir.

    Şu anki yasada yer alan “Aşılanan kısırlaştırılan sahipsiz hayvan mahalline geri bırakılır” cümlesi dahi hayvanları koruyamazken, hayvanlar ormanlara atılırken, bir de şimdi “doğal hayat parkı” adı altında düzenlenen “orman” kavramı, şehirleri hayvanlardan temizleme amacını ortaya koymaktadır.
    Ormanlar, hayvanların açlığa terkedildiği, birbirlerini parçaladıkları, şehirlere geri dönebilmek gayesi ile yollara çıktıklarında trafik kazalarına kurban gittikleri, avcıların canlı hedefi oldukları gözden ırak, yabani yaşam ortamlarıdır ki, köpek yüzyıllar önce evcilleştirilerek bu hayata tamamen yabancılaşmıştır.
    Kedi, özellikle köpek gibi evcil hayvanlar, Ormanda yaşayamazlar.
    Hiç bir şüphe yoktur ki, gözden ırak bu ormanlarda, bu hayvanlar ölüme terk edilecektir. Yıllar önce yaşanan hayırsız ada felaketi, 21. Yüzyılda yeniden yaşanacaktır.

    Madde 2 ile getirilen düzenleme, yasanın bir başka korkunç yüzüdür.
    "Meskende barındırılabilecek ev ve süs hayvanı tür ve sayısı, barındırılacak hayvanların etolojik ihtiyaçları, mekânsal şartlar ile çevre ve insan sağlığı göz önünde bulundurularak Bakanlıkça çıkarılan yönetmelikle belirlenir." Denilmektedir ki; bu madde sokakta sahipsiz hayvan kıyımı gerçekleştikten sonra sıranın sahipli hayvanlara geleceğini işaret eder.

    Evde beslenen sahipli hayvanın türüne ve sayısına sınır getirilmesi ihtimalinin varlığı bile korkunçtur. Bu tür bir sınırlama, hukuka kesinlikle aykırıdır. Bu sınırlama, insan hakkına ve mülkiyet hakkına da açıkça aykırılık teşkil eder.

    MADDE 3 ile
    " Mahalli idareler sahipsiz veya güçten düşmüş hayvanları hayvan bakımevlerine zütürmekle yükümlüdür. Bu hayvanların öncelikle hayvan bakımevlerinde oluşturulacak müşahede yerlerinde tutulması sağlanır. Müşahede yerlerinde kaydedilen, rehabilite edilen, kısırlaştırılan ve aşılanan sokak hayvanlarına sahiplendirilinceye kadar hayvan bakımevlerinde bakılır. Bakımevi kapasitesi mevcut hayvan sayısını karşılayamadığında, hayvan bakımevinde rehabilite edilen sahipsiz hayvanlar, sahiplendirilinceye kadar doğal hayat parklarında barındırılır.” Denilmektedir.

    Bu ifade, “küpelenen ve aşılanan hayvan alındığı mahalle bırakılır” cümlesini tamamen yürürlükten kaldıracaktır.

    Bugün, kanunda yer alan ifadeye rağmen hayvanların ormanlara atıldığı düşünülürse, bu yasa tasarısı Meclisten geçtikten sonra istanbul’da tek bir sokak hayvanı kalmayıncaya kadar hayvanların ormanlara atılacağı ve orada ölüme terk edilecekleri aşikardır.

    Yine, "Sahipsiz ya da güçten düşmüş hayvanların, 5996 sayılı Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanunu ile 1593 sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanununda öngörülen durumlar dışında öldürülmeleri yasaktır." Şeklindeki ifadenin, çok yakında önünüze gelecek yasa tasarısında yer alıyor olması, abesle iştigaldir.

    Lakin, “Hayvanları Koruma Yasası” içinde hayvanların ölümlerinin yer alması, kabul edilemez bir yasa düzenleme sistematiği hatasıdır.
    Kaldı ki bu ifade çok geniş bir tanımdır ve toplu itlafların önünü açabilmek için çekinmeden her defasında yersiz ve mesnetsiz olarak kullanılacaktır.

    Yine yasa tasarısı ile Pitbull Terrier, Japanese Tosa, Dogo Argentino, Fila Brasileiro ve bunlar gibi tehlikeli köpek ırklarını ve melezlerini üretmek, sahiplenmek, ülkemize girişini, satışını ve rekldıbını yapmak, takas etmek, sergilemek ve hediye etmek yasaklanmış olmakla birlikte
    Geçici madde ile de tehlikeli köpek sahiplenenlerin dışında; tehlikeli köpek bulunduranlar, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren üç ay içinde köpeklerini bakımevlerine teslim etmek, bakımevleri de bu hayvanları öncelikle almak zorundadır." ibaresi eklenmiştir.

    Bunca hayvan hangi barınağa alınıp da tutulacaktır? Ülkede bir çok yerde barınak olmadığı gibi olanlar da ağzına kadar doludur. Yine yasa tasarısı metninde yer alan “Pitbull Terrier, Japanese Tosa, Dogo Argentino, Fila Brasileiro ve bunlar gibi tehlikeli köpek ırkları” ifadesi, toplanacak köpek ırklarının çeşitlendirilebileceğine işaret etmektedir. Bu da en çıplak haliyle; tam bir ırklar soykırımına gidileceğini göstermektedir.

    Bu konuda hep anlatmaya çalıştığımız husus olan; tehlikeli hayvan olmadığı, insan eli ile tehlikeli hale getirilen hayvan olduğu, hayvanın değil, hayvanı bu hale getiren insanların cezalandırılması gerektiği fiili gerçeği, tek bir yetkili tarafından dahi içselleştirilememiştir. Çünkü, insanı cezalandırma yoluna gitmek daha zor gelmiştir.

    Herkes şunu bilmelidir, bugün pitbull insan eli ile vahşileştirilip dövüş köpeği haline getiriliyorsa, yarın elinden pitbullu alınan köpek dövüştürücüsü, başka bir ırka yönelecektir. Mesela herkesin aile köpeği olarak bildiği golden retriever, o vahşi ve acımasız eğitimden geçirilerek saldırganlaştırılacak ve bu sefer o, dövüş köpeği olarak kullanılacaktır.

    Suçlunun insan olduğunu kabul etmeyen mantalitenin önüne geçemezsek, bu ırk itlafı yavaş yavaş köpek ırklarının tamdıbını yok edecektir.

    Görüldüğü üzere, yukarıda çok kısa ve öz değindiğim bu maddeler doğrultusunda, bu yasa tasarısı, sahipsiz hayvanlarımız için ölüm fermanı, sahipli hayvanlarımız için de potansiyel ölüm fermanı niteliği taşımaktadır.

    Bu nedenlerle, bu yasayı imzalamayın! Ölüm fermanı altına imzanızı atmayın!
    istanbul hayvan hakları barosunun yazısı..

    Eğer bu yasa çıkarsa sokak hayvanları ormana ölüme atılacak..

    Oda yetmezmiş gibi

    eğer evinizde 2 tane kedi veya 2 köpek varsa 1ini devlet zoru ile alacaklar..
    Eğer evinizde 1 köpek besliyorsanız yine alabilecekler..

    20 kg üstüyse vahşi hayvan diye etiketlenip öldürülücek.

    http://sphotos-d.ak.fbcdn...64757537_1364282600_n.jpg
    ···
  1. 2.
    0
    sadece sonunu okudum 20kg nin üstüyse öldürülcek yazmışsın kardeş özet geçermisin çok bahsediliyor bu yasadan nedir bu söyle ciddiyim saçma geldi
    ···
  2. 3.
    0
    up.
    beyler uzun ama önemli bir yazı amk..5 dk'nızı ayırın
    ···
  3. 4.
    0
    @2 panpa ben yazmadım istanbul hayvan barosunun yazısı.
    ···
  4. 5.
    0
    oha bunca yıldır yobazım böyle bir şey görmedim. yazık , yobazda olsam hayvanları severim , istanbulda olanlar yürüyüşüne falan gitsin
    ···
  5. 6.
    0
    @5 ne biçim yobazsın lan sen..
    hayvanlara dokunmak günah amk.
    öyle diyolla..
    ···
  6. 7.
    0
    @6 modern yobazım ben modernlik şart mübarek
    ···
  7. 8.
    0
    önce insan haklarını koruyun amk. ota taka yürüyüş düzenleniyor mal mal ciddi bir şey için yürüyüş düzenlense eyvallah. yürüyeceksin de ne olacak amk 2 gün sonra yağlayıp ballayıp farklı bir tasarıyla yürürlüğe koyacaklar. kimse kendini kandırmasın, boşuna da o yürüyüşe gitmeyin. hee giderseniz de bi taksim havası aldığınızla kalırsınız çünkü bi gibe yaramayacak o yürüyüş.
    ···
  8. 9.
    0
    @7 asdadasdad modern yobazlık he mi? hem yobaz hem modern asdasdadasdasda
    ···
  9. 10.
    0
    @8 ananı ormana zütürüp imam nikahı kıyıp gibeyim.
    ···
  10. 11.
    0
    devlet eyiye gidiyoh
    ···
  11. 12.
    0
    @8 panpa o zaman meclisi basalım..
    insan haklarıymış amk.. hayvan ırkı insan ırkından daha vicdanlı daha vefalı..
    dili olmayanı öldürmek kolay değilmi amk
    ···
  12. 13.
    0
    onu bunu bırak da biz ne yapacaz onu söyle var mı bi fikir
    ···
  13. 14.
    0
    @13 vallaha bir tepki göstermek lazım.. taksim'e mi çıkarız bilmiyorum..
    ama böyle göz göre göre de kıyım olmasına tahammül edemiyorum ki bir de kendilerine müslüman diyenlerin bunu yapmasına ifrit oluyorum.
    ···
  14. 15.
    0
    onlysatancanjudgeus
    ···
  15. 16.
    0
    uplayam
    ···
  16. 17.
    0
    bi daha uplayam
    ···
  17. 18.
    0
    bu tasarıya göre 20 kg'dan büyükler öldürülecek , diğerleri ormana atılacak. ha bazı zekiler var ki eee sokakta yaşayan ormandada yaşar gibisinden saçma sapan konuşmaktalar. şimdi , o sokaktaki hayvanların çok büyük kısmı yavruyken eve alınıp atılan (ana bacı küfrederim bu tiplere) hatvanlar ve yavruları , çöplerden beslenen hayvanlar. ormanda ne çöpü bulacakta beslenecek? haftasonları dışında ormanda insan ne arar? bu kafa insan şehirde yaşar çöle gönder yine yaşar kafası gibi birşey. ayrıca hayvanlar ormanda donmayacak mı? sonuçta hayvanlar ya açlıktan , ya soğuktan ya da birbirlerini yemekten sayıca azalacaklar , zaten yasanın yapılış kafasıda bu.

    ormana göndermeseler bu seferde barınağa kapatıp açlıktan öldürecekler. amaç bu yani. hayvanları koruma yasası altında hayvan katliamı yapan arap ülkeleri ve bizim dışımızda ülke yoktur muhtemelen.

    ha birde avrupada böyle yeaaa diyenler var , avrupada ormana mı atıyorlar , yoksa barınakta mı besliyorlar bi düşün. bizde barınağada göndersen yine aç bırakacaklar , gerçi dertleri bu zaten.

    hala itten enikten banane yeaa diye gezen insanlıktan çıkmışlar , yazmayın bile. yazacak kadar geliştiyseniz mümkünse burada yazmayın , gidin yolla panpa diyin , hikayenizi anlatın ama gelipte burada saçmalamayın. ekşiye baktım orada bile sayfalarca destek var yürüyüşe , incisözlükte ki entry sayısına bak , yazık. oysa ferre yasaklancakk koşun yürüyüş var dense buralar en az 30 sayfa olurdu ona eminim.
    ···
  18. 19.
    0
    ferre desek koşarsınız amk
    ···
  19. 20.
    0
    up up up up
    ···