/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    +15
    sıradan bir anadolu lisesine gidiyordum. Lise 2. sınıfta tamda ergenliğimin zirvelerinde Ayşe diye bir kızı seviyordum. Seviyorum dediğim o yaşta
    ne kadar olabilirse artık. Kızla konuşmaya bile cesaretim yoktu. Derste sürekli bakıyordum arada bana gözü çarpıyordu direk kafamı çeviriyordum.
    Asosyal, sivilceli, gerizekalı bir tiptim. Sınıfta silik bi tip değildim, sıradan bir öğrenci gibi daha çok. Buralar sıkıcı olduğu için detay pek
    vermeden geçeceğim.6 ay boyunca kızın peşinde koştum, yüzüme bakmadı bile bakmadı huur. Sonra öğrendim ki üniversite 1e giden biriyle çıkıyormuş.
    O an ki duygularla içim acıdı haliyle, ama ona bile birşey diyemiyordum. 1 hafta sonra bir haber daha geldi çıktığı çocuğun yeğeniyle çıkmaya başlamış.

    Beyler, devam et diyen bir kaç kişi varsa sabah 6ya kadar devam edebilirim.
    ···
  2. 2.
    +4
    Bir anda çat diye aklımdan çıktı kız, soğudum anında. Şimdilerde anlıyorumki sevgi filan değilmiş o. Bu olaylar bittikten sonra okulların kapanmasına
    2.5 - 3 ay filan vardı. Ben iyiden iyiye tamamen boşvermiş, tek başıma takılıyordum sınıfta. Yine böyle boş günlerden birisinde, cansu diye bir
    kız vardı sınıfta yeşil gözlü, sarışın, hafif balık etli ama tatlı bişey. Geldi yanıma oturdu;
    Cansu : Naber babaz
    Babaz : iyidir Cansu senden naber?
    Cansu : Sağol babaz bende iyiyim çıkışta bi 10 dakika konuşabilir miyiz?
    Babaz : Konuşuruz Cansu
    Cansu : Tamamdır

    Bu cansu Ayşenin çok yakın arkadaşıydı, ne konuşabilir acaba diye düşünürken çıkışta Cansu geldi yanıma. Sigara uzattım aldı, sigarasını yaktı
    konuşmaya başladı;

    Cansu : Babaz bak Ayşeyi çok sevdiğini biliyorum ama artık üzülmeni istemiyorum seninle az çok muhabbetimiz var iyi birisin boşver
    Babaz : Cansu bu muydu diyeceğin o mesele tamamen bitti artık Ayşe diye birisi kalmadı hayatımda
    Cansu : Emin misin?
    Babaz : Eminim Cansu
    Cansu : Tamam o zaman diyeceğim buydu, sonra görüşürüz ben gidiyorum.
    Dedi ve kalktı. Bende dershaneye gidip akşama kadar kafam gibildikten sonra eve geldim, tam uzandım telefona mesaj geldi Cansudan.
    ···
  3. 3.
    +16
    Cansu : Nasılsın Babaz, müsait misin?
    Babaz : Müsaitim Cansu. iyiyim sen nasılsın?
    Cansu : Bende iyiyim öyle hal hatır sorayım dedim
    Kafamda binbir türlü şey dönüyor acaba amacı ne kızın filan diye. Ayşe huur çıktı çünkü güven olmaz, arkadaşıydı bide. Kaybedecek neyim var
    diye düşündüm. hiçbirşeyim yoktu direk mesaj attım Cansuya.
    Babaz : Cansu senin amacın ne konuşmaya çalışıyorsun benimle?
    Cansu : Sadecee arkadaş olmaya çalışıyorum.
    Babaz : Emin misin?
    Cansu : Eminim. Ben yatıyorum yarın görüşürüz iyi geceler.
    Babaz : iyi geceler.
    ···
  4. 4.
    +2
    beyler okuyanlar sadece son entryi şukularsanız kaç kişi okuyor göreyim.
    ···
  5. 5.
    +11
    Cansu yattıktan sonra yatağa uzanıp Cansuyu düşünmeye başladım. Çok garip bir his vardı içimde. Hormonları zirveye ulaşmış bir ergenin
    düşünceleri gibi değil beyler, içimde göğüs kafesimin oralarda veremediğim bir nefes varmış gibi.

    Sonraki gün okula gittim sabah arkadaşlarla sigara içiyorduk. Cansu geçti yanımızdan, günaydın babaz diye seslendi. Günaydın cansu dedim güldüm.
    Bizim binler güldü dalga filan geçtiler. Orda kapandı olay içeri girdik, bir baktım Cansu benim her zaman oturduğum sıraya oturmuş. Zaten
    kim nerde oturuyor belli değildi. Gittim oturdum yanına hayırdır Cansu? dedim. Artık kanka değil miyiz dedi güldü. Öyleyiz dedim güldüm. Daha fazla
    detay vermeyeceğim arkadaşlar, bildiğiniz süreçler. 2 hafta sonra filan çıkmaya başladık. Cansu, Ayşeyle muhabbeti tamamen kesmişti. Arada
    sırada Ayşenin bize bakışlarını yakalıyordum, ama umrumda değildi. Cansuyla çok mutluyduk.2 ay gibi bir süre geçti, sakin aynı tempoyla. Yavaş yavaş okul kapanıyordu ve benim 5 tane zayıfım vardı.
    Kurtarma sınavlarına girecektim. Cansunun dersleri iyiydi sanırsam teşekkür belgesi ile geçmişti sınıfı. Kurtarma sınavları bir yazın başında
    birde yazın sonunda oluyordu. Okul kapandıktan sonra haftada 4 gün Cansu ile buluşuyordum, 3 gün ders çalışıyordum. Ders çalışmam gereken günlerden
    birinde Cansu mesaj attı, babaz istersen bize gel ev müsait ben sana ders çalıştırayım diye.
    ···
  6. 6.
    +11
    Durur muyum; direk duş aldım, üstümü giydim, elime ders notu aldım
    çalışacakmış gibi. Gittim evlerine. Hoş geldin babaz dedi, hoşbbulduk dedim. Direk mutfağa geçtik, sigara yaktık muhabbet etmeye başladık.
    Biraz konuşalım sonra çalışırız dedi, uyar bana dedim. Beyler muhabbet ederken, soğuk su var mı dedim var babaz dedi kalktı su verdi tam içiyordum
    buda tepemde dikiliyordu. Tam uzattım birden öpmeye başladı, dedim fırsat bu fırsat. Direk ellemeye başladım. Gel yatağa gidelim dedi elimden tuttu
    ilk defa bir kızla cinsel anlamda birşeyler yaşıyordum, gairp bir heyecan vardı. Gittik yatağa, gibiş olmadı ama sevişme tarzı şeyler daha çok.
    Buranın detayını anlatmadan geçiyorum. Yazım böyle devam ediyordu, arada bir gidiyordum evlerine filan derken sınavlar geldi. 5 dersin sadece
    birini verebildim. Artık mecburen yazın sonundaki sınavı bekleyecektim. Okullar açılmadan 2 hafta önce yapılacak sınava 1.5 ay varken, Cansu
    benden durduk yere ayrıldı. Gibiyim böyle hayatı deyip iyice salladım herşeyi. Ders çalışmıyordum mal gibi geçiriyordum vaktimi. Sonra babam
    durumu anlamış olacak ki konuşmak için odama geldi. Gibiş dışında herşeyi anlattım. Boşver kafana takma filan dedi, şu derslere çalış
    geç benim umutlarımı kırma dedi. Babadır, kanıma dokundu dediği. Tamam baba dedim. Sonraki gün ders çalışmaya başladım. Sınav vakti geldi çattı,
    okulun bahçesinde beklerken bir baktım Cansuda gelmiş. Yanıma geldi, babaz bakar mısın dedi. Hayırdır? dedim. Sınavdan sonra burda olacağım konuşabilir miyiz? dedi
    Olur bekle dedim. Sınava girdim çıktım konuşmaya başladık.
    ···
  7. 7.
    +6
    Babaz : Noldu Cansu hayırdır?
    Cansu : Babaz aramızda hiç bir sorun yokken ayrıldım durduk yere, sebebinide açıklamadım. Anlatmamı ister misin?
    Babaz : Dinliyorum anlat bakalım.
    Cansu : Senin sınavların vardı ve ben senin vaktini çaldığımı düşünüyordum, tek sebebim buydu. Senden bir süre bu yüzden uzak kaldım. Özürdilerim beni affedebilir misin?
    Babaz : Başka bir sorun yok bu yani tamamen deği lmi?
    Cansu : Evet çok özürdilerim gerçekten.
    Babaz : Tamamdır sorun yok.
    4 senede yaptığım hatalardan 1.si buydu. Anında birşey olmamış gibi affetmek. Bi dur düşün önce, sonra affedeceksen affet.
    Neyse beyler dediğim gibi sınavlara giriyordum ve 4 dersim vardı. Babamda gelip benden istediği için çalışmıştım zaten. Derslerini ikisini verdim ve 2 dersi sorumlu bırakarak
    lise 3. sınıfa geçtim. Kimse okulu sallamıyordu, bilirsiniz ilk hafta muhabbeti. Ben sürekli cansuyla takılıyordum, tenefüslerde beraber sigara içiyorduk, çıkışta beraberdik,
    akşamları mesajlaşıyorduk. Herşey mükemmel gidiyordu anlayacağınız.
    ···
  8. 8.
    +7
    Ta ki, 1. ayın sonuna kadar. Bu huur yine benden durduk yere ayrıldı. Hiçbirşey yokken birdaha görüşmeyelim
    yazdı ve daha cevap bile vermedi. 1 hafta filan konuşmaya çalıştım, ne yüzüme baktı ne mesajlara cevap verdi. Bir hafta sonra pes ettim, bende umursamamaya başladım.
    Kendi halimde takılıyordum yine. Kulüp seçimleri yapılmıştı okulda ve ben Gezi tanıtım kulübündeydim. Gittik çoğu kişiyi tanıyordum, başkan seçimi yapıldı. Adaylığımı koydum
    sağolsunlar başkan yaptılar beni. Mehmet diye bir çocukla tanıştım kulüpte. Aramız samimi oldu bir müddet sonra. Cansu muhabbetini biliyordu tamamen. Birgün geldi babaz sana birşey
    söyleyeceğim ama sakin ol dedi. Söyle Mehmet noluyo lan dedim, senin Cansu Ufukla çıkıyormuş dedi. Kız umrumda değildi ama dellenmiştim. Ufuk benim çok yakın arkadaşımdı. Ufuğu buldum
    Cansuda yanındaydı. Direk ikinizinde anasını gibiyim huur çocukları dedim, ufuğa salladım bir tane. Dudağı patladı. Hiç karşılık vermedi, biliyordu haksız olduğunu. Bizimkiler
    zütürdü beni orda kapandı olay. 2 gün kendi içimde sinir krizi yaşadıktan sonra onuda umursamamaya başladım.
    ···
  9. 9.
    +5
    Aradan 4 5 ay geçti sıradan bir şekilde. Okulla ilgileniyordum, bir tane tavşan almıştım. ismi Caferdi onunla ilgileniyordum.
    Bir şekil vakit geçiriyordum anlayacağınız. Birgün yine saçma sapan kulü toplantılarından birindeydik okulda. Kulüp hocası istanbula gezi düzenlenecek diye bağırdı. Sonra beni yanına çağırdı.
    Yanına gittim;
    Babaz : Buyrun hocam
    Hoca : Oğlum bu gezi işleriyle kim gelecek, kim para verdi sen ilgileneceksin
    Babaz : Tamam hocam hallederim
    Beyler hoca elime liste verdi. Buralar gezilecek, fiyat şu, şu gün gidilecek vs. sınıfları tek tek gezip anlatıyorum. Hem dersede girmiyordum, daha ne. Bir kaç kişi adını yazdırmıştı.
    Ben yinede tenefüslerin bir kısmını nöbetçi masasının orda geçiriyordum, adını yazdırmak isteyen olur filan diye. Ondan sonra yanıma 9. sınıflardan kübra diye bir kız geldi. Bende geziye
    gidiyorum dedi gülümsedi. Ne güzel dedim tebessüm ettim. Kübra ben dedi elini uzattı, Babaz dedim elini sıktım. Memnun oldum dedi o sırada zil çaldı sınıfına gitti.
    ···
  10. 10.
    +7
    Sınıfta Ayşe diye
    bir arkadaşım vardı. Ayşe demin böyle böyle birşey oldu dedim. Aa Kübra o bizim serviste çok iyi kızdır filan dedi. Sonra eve gittikten sonra Ayşenin arkadaşlarından Kübrayı bulup
    arkadaş olarak ekledim. isteği kabul edip mesaj attı Kübra. Nasılsın babaz diye. iyiyim filan öyle boş sohbet yaparken bana numarasını verdi ben dershane için evden çıkacağım
    istersen mesajdan devam edelim dedi. Olur dedim, mesajlaşmaya başladık. Okulda kendimi çok yalnız hissediyorum filan dedi. Hayırdır dedim. Okulda beni sevmediler, arkadaş edinemedim
    filan dedi. Bende kızı düşürcem ya ben senin yanında olurum kimse sana bişey diyemez 3. sınıfım ben filan kızla voltranı kurdum. Okulda filan ben sigara içerken sevgilimmiş gibi
    koluma giriyordu yanımda duruyordu, benle takılıyordu hep. Geziye tam 1 ay vardı. Cuma günü okul çıkışında konuşuyorduk, haftasonu bişeyler yapalım mı dedim. Olur bana uyar ayarlayalım dedi
    o sırada servisi geldi bindi gitti. Pazar günü öğlen 2 de buluşacağız diye sözleştik. Pazar günü geldi çattı, buluştuk yemek için biryere gittik. Kasada elimi cüzdana attım yok ben hallederim filan
    dedi. Bu ciddi anlamda ilk buluşmamz, bu konuyu tartışırız sonra şuan çekil dedim. Tamam dedi, hesabı ödedim çıktık. Bir kafeye gitik çay içmek için filan. Ben kızla takılıyordum ama
    hayatı hakkında birşey bilmiyordum pek. Analt dedim. Neyi? diye sordu. Hayatını dedim, baban ne iş yapıyor kaç kardeşsiniz filan anlat herşeyi dedim. Babam vefat etti dedi. Gözleri doldu
    duygusal garifp bir ortam oldu. O sırada elini tuttum, üzülme filan teselli ediyorum. Babaz ben seni çok seviyorum dedi boynuma sarıldı. Beyler o anki ortamın duygusallığı ile bir garip oldum
    bende seni çok seviyorum deyip sarıldım. Çıkma teklifi etmedim ama çıkıyorduk artık resmen. O ana kadar yaşamadığım duyguları hissediyordum kıza karşı beyler. Benimle çocuğuymuş gibi ilgileniyordu.
    Her insanın hoşuna giderdi bu. Sonuçta senin kendini gördüğünle hayatını dışardan birinin görüp eleştirmesi aynı şeyler değil. 2 hafta bana ters davranmaya başladı. Sorun ne dedim. Ailevi filan geçiştirdi.
    Derste mesaj attım tenefüste konuşmamız lazım diye. Tamam sizin sınıfa mı geleyim? yazdı. Evet dedim. Tenefüs oldu ne gelen var ne giden. Sınıfına gittim bakmaya. Bir baktım Kübra arkada
    bir kaç kızla gülüyor eğleniyor. Gördü beni yanıma geldi, ya özürdilerim dalmışım filan dedi. Bi an sinirim zıpladı arkadaşlarıyla gülüyor eğleniyor bana gelince surat asıyor diye. Gibtirgit
    bidaha gelme yanıma dedim çıktım sınıfıma. Öğle arasından önceki ders mesaj attı. Öğle arasında okulun arkasında konuşalım diye. Tamam dedim. Öğle arası geldi, okulun arkasında konuşmaya başladık.
    Babaz : Ne var Kübra?
    Kübra : Babaz ben seni ölmüş babamın yerine koydum nolur böyle yapma.
    Ağlamaya başladı birden sarıldı beyler. inanın gaddar bir insan bile olsanız öyle bir anda tersleyemiyorsunuz. Zaten duygusal bir yapım var anında. Seni bırakmayacağım söz veriyorum deyip
    alnından öptüm.
    Tümünü Göster
    ···
  11. 11.
    +3
    Sanırım şuan okuyan yok beyler. Yarın akşam yoğunluğa göre devam ederim. Hikayeyi buraya kadar okuyanlar ilk entryi şukularlarsa sevinirim.
    ···
  12. 12.
    +1
    Yarım saat sonra işe gidicem beyler bir part daha yazarım
    ···
  13. 13.
    +8
    Bu olay olduktan sonra 2 hafta hiç bir problem yaşamadık. Hatta ortak ufak bir not defteri aldık sürekli bir gün o, bir gün ben içine afilli
    cümleler yazıyorduk. Birbirimizi şişiriyorduk anlayacağınız. Neyse gezi günü geldi çattı. Gece 4 te okulun önünden kalkacaktı otobüs. Ablası
    bırakacaktı Kübrayı. Ben okula yürüyerek gelmiştim arası pek yoktu zaten. Sonunda geldi kübra, uykudan uyanamamıştı bile direk otobüse geçtik omzuma yattı uyuyakaldı.
    Sabaha doğru uyandı, herkes uyanıktı bağıran şarkı söyleyenler filan vardı. Ben bir taraftan öğrencilerin kontrolüyle bir taraftan Kübrayla uğraşıyordum.
    Bitmiyordu huurun isteği. iyi kötü derken istanbula vardık. Ayşede otobüsteydi, hatırlarsınız sınıftan Kübrayı tanıyan yakın arkadaşım. Şilenin o taraflarda sahile gelmiştik ben bişeyler almak için
    markete gittim o sırada Ayşe geldi yanıma.
    Ayşe : Babaz günün nasıl geçiyor?
    Babaz : iyidir kardeşim senin?
    Ayşe : Benimde iyi ama, ya bak babaz demin kübrayı gördüm oturduğunuz yerde bir kaç erkekle konuşuyordu
    Babaz : Nasıl lan dur gidip bakayım sende gel
    Beyler bi hışımla gtitim Kübra tek başına oturuyodu bağırmaya başladım sen napıyosun filan noluyo babaz yok öyle birşey diye inkar etti. Ayşe dedi, dedim. Yalan söylüyo o filan diye
    Ayşeye küfretmeye başladı. Ayşeyle tartışmaya başladı Kübra. Ayırdım, uzaklaştırdım Ayşeyi. Ve 2. hata, 3 senedir can ciğer kardeşim dediğim insanın yerine 2 haftalık bir huuru tercih ettim.
    O günden sonra Ayşeyle hiç konuşmadık.
    ···
  14. 14.
    +1
    eve yeni geldim beyler, 10 dakika içinde yazmaya başlıyorum. Sonuna kadar hikayeyi anlatacağım.
    ···
  15. 15.
    +4
    istanbul gezisi dönüşü resmen kendimi tamamen kıza kaptırmıştım. Garip bir heyecan vardı içimde. Sanki bigiblet sürmek gibi. Dengede kalmanın
    verdiği hazdan bahsetmiyorum, bigibletten düşerken ki o korku gibi. Kaybetme korkusu. O zamanlar farkedemiyordum ki, çevremdeki çoğu arkadaşımı
    yavaş yavaş kübra yüzünden kaybediyordum. Çevremdeki arkadaşlarım sürekli onun hakkında kötü anlamda uyarıyordu, hep yanlış anlıyordum aram
    bozuluyordu. Gün geçtikçe kübra ile aramızdaki bağ arttı. Gerçi ben öyle sanıyormuşum. Kübra bana herşeyini anlatmıyordu, birşeylerden şüpheleniyordum.
    ne olduğunu bilmiyorum ama insan sezer ya hani, o biçim. Bir gün yanyana otururken telefonu çaldı. Can arıyor yazıyordu ekranda. Meşgule attı
    kim o dedim. Sapık dadandı başıma aradı öylesine açtıım adım can diye kendini anlatmaya başladı beni tanıyormuş ama nerden tanıştığımızı söylemedi
    dedi. Ver numarasını dedim, vermem bozma huzurumuzu dedi. Sanki ben Alirıza beyim, huur evladı. Mırın kırın etti ama en sonunda aldım numarasını
    aradım kimsin dedim can sen kimsin dedi babaz ben bilgenin sevgilisi ne arıyosun lan kızı huur çocuğu dedim. Adresini ver dedi küfretti
    verdim adresi ne zaman geleceksin dedi akşam 6 gibi ordayım görüşücez dedi kapattı. Mahalleme gittim akşam 6 oldu 7 oldu gelen giden yok.
    Bilirisiniz numarayı facebookun arama kısmına yazınca bazı profillerde bulabiliyorsunuz. Çocuğun profilini bulup mesaj attım. Neden gelmedin diye
    gibtirgit dedi engelledi beni. Bende çok umursamadım, sonuçta adres isteyipte gelecek yüreği olmayan insanlara vuracak kadar aciz değiliz.
    ···
    1. 1.
      0
      Ne bilgesi kubra degilmiydi kizin adi
      ···
      1. 1.
        0
        Gerçek isimlerini vermedim hiç bir karakterin kızın ismi ifşa oldu dıbınakoyuyum
        ···
  16. 16.
    +5
    Beyler kaç kişi okuyor ona göre yeni entry gireceğim.
    ···
  17. 17.
    +3
    Herşey güzel gidiyordu, ben öyle sanıyormuşum meğer. Okul kapanmadan bir iki hafta önce ayrıldık. Sebebide sadece facebook profilinde olan
    erkek sayılarıydı. Yaz başlamıştı, ama ben unutamıyordum. Zaten çoğu arkadaşımıda kaybetmiştim. Sadece 2 arkadaşım kalmıştı resmen dert anlatabileceğim.
    Odamdan dışarı çıkmıyordum ve gerizekalı gibi ağlıyordum * Düşündükçe hala utanırım. Ailem bu durumumu fark etmiş olacak ki konuşmak istediler benimle.
    Olayları anlatmadım ama depresyonda olduğumdan bahsettim. Pgibiyatri yardımı almak isteyip istemediğimi sordular, kabul ettim.
    Ankara/Kavaklıderede Madalyon Pgibiyatri Merkezi var, bilen bilir. Oraya gittim, 1 ay kadar doktorlar muhabbet ettik resmen. Ondan sonra
    hap tedavisine başlamak istedi, onuda kabul ettim. Battı balık yan giderdi sonuçta. xanax, prozac ve concerta adlı ilaçları yazdı. ilaçları
    kullanmaya başladım 2. haftadan sonra gördüm etkilerini. Rahattım resmen, hiçbirşeyi umursamıyordum. Şöyle örnek vereyim, sıhhıyede otobüs
    beklerken - ki 30 dakikada bir gelir- sigaramın yarısı vardı, otobüs geldi ve sigarayı atamam dedim binmedim. Rahattım anlayacağınız. Ama ilaçların
    yan etkileri vardı resmen günde 3 saatten çok uyuyamıyor, ve adam akıllı yemek yiyemiyordum. ilaçlara başlamadan 80 kilo olan ben 1 ay içinde
    65 kiloya düştüm. Ve 1. ayın sonuna doğru vücudumda garip değişiklikler oldu, kalbim birden bire hızlı hızlı çarpıyor, birden acıkmışım hissi
    geliyor elim ayağım boşalıyordu. Doktora gidip danışmaya karar verdim.
    ···
  18. 18.
    +3
    Ve o sırada kübra mesaj attı beyler. Haklı olduğumdan aynı şey onun
    başına gelse aynı tepkileri vereceğinden ve özürdilediğinden bahsediyordu. Ve yine aynı hata direk affettim. Doktora gitmek yerine Kübrayla
    buluştum geçen zamanı telafi etmek adına, olan biteni anlattım. Bir kaç gün sonra pgibiyatrime tekrar gittim ve anlattım yaşadıklarımı.
    ilaçların yan etkisi olduğunu ilacı bırakıp bir kardiyologa görünmemi tavsiye etti. Hacettepe kardiyoloji bölümüne gittim. Birsürü test yaptı huur
    çocukları. Boynuma garip bi alet bağlayıp 24 saat boyunca kalp atışlarımı ölçtüler vs vs. Ve beyler bu sıralarda yeni birşey daha başlamıştı.
    Hiçbirşey yokken, hatta gülüp eğlenirken birden bire sol kolum kaskatı oluyor ve titremeye başlıyordu, acıdan hareket dahi ettiremiyordum.
    Direk acile zütürdüler ve bir kaç gibik test daha yaptılar ve sonuç belli oldu. insanlar doğduğunda kalplerinde bir açıklık olurmuş ve
    zamanla onun kapanması gerekirmiş, bende o kapanmamış. Yani dedim doktora kalbinde 9 milimetre delik var dedi.
    ···
    1. 1.
      0
      Holter testi o boynuna bağlanan cihaz aynısı banada takıldı 2 hafta önce
      ···
      1. 1.
        0
        Geçmiş olsun kardeşim. Aynen ismi aklıma gelmemişti
        ···
  19. 19.
    +5
    Önemli olup olmadığını sordum
    önemli değil ama kendini yormayacaksın üzmeyeceksin, sigara alkolden kesinlikle uzak duracaksın dedi. Tamam dedim, bide hipertansiyon olduğunu
    söylediler. Durduk yere çat diye tansiyonumun 18e çıktığını bilirim beyler. Allah kimseye vermesin çok zor birşey. Kübraya durumu anlattım,
    anlattıktan sonra ona birşey oldu sanki. Bana acıyormuş gibi davranıyordu. Sanki ölümüme az kalmış son demlerimi yaşıyormuşum gibi.
    Bunun sebebini sordum ve yine tartışmaya başladık.. En son cümlesi 5 dakika koşsa kalbi durma ihtimali olan biriyle gelecek yapmak zaten zor
    daha üstüme gelme dedi. Hiçbirşey demedim, birsürü özürdiledi kabul etmedim. Görüşmek istedi görüşmedim. Ama üzülüyordum, gururu filan hiçe
    saymıştım resmen. Aşık olduğumu sanıyordum o sıralar, takıntıymış meğer ötesi değil. Okulun açılmasına yakın dayanamadım en sonunda görüşmek istedim.
    Birsürü yalvardı ve yine yine affettim. Neden? Çünkü gerizekalıyım? Neden? Çünkü seni asla bırakmayacağım diye söz verdim. Birsürü karaktersiz
    insanın ortasında adam'ı oynamaya çalıştım çünkü. Ama efendilik asla prim yapmayacaktı. Okul açıldı, sanki Kübra değişmişti. Artık daha anlayışlıydı
    ve benim üniversiteye giriş senemdi. Ders çalışmam lazımdı, kafamı toparlamam lazımdı. Yavaş yavaş hastalığada alışmıştım. Sonuçta hayatta
    herşey gelebilir insanın başına beyler. Devam etmek gerek.
    ···
  20. 20.
    +4
    Ekim yaklaşıyordu. 12si onun 15i benim doğumgünümdü. Hediye almak gerekti. Ve aramız mükemmel gidiyordu beyler karı koca gibiydik resmen. Ben Ankaranın kenar mahallelerinden birinde oturuyorum. Biraz daha açık olmak gerekirse kuzey tarafında. Bilen bilir oraları; çinçin, doğantepe, siteler tarafları. Evim bu taraflarda bir gecekonduydu. Ve ben uyşyturucu içinde büyüdüm beyler. Yan komşumuz 65 yaşında kendi yetiştirir kendi içerdi. Sokaktaki 3 insandan birine sorsanız bulabileceğiniz birşeydi uyuşturucu. Mahalleden tanıdık abiler vardı bu işle uğraşan. Banada hızlı ve çok para lazımdı. Mahallenin abisiyle konuştum birgün yardımcı olmam karşılığında 150 lira para vereceğini söyledi, kabul ettim. 150 liramı aldım beyler. Hediye bakıyordum Kübraya bir fikir geldi aklıma. Zaten aramız çok iyiydi, ve ben hep böyle gideceğini sanıyordum o zamanlar. Altın 8 ayar bir tektaş aldım. Ergenler gibi nişanlandık muhabbeti değil sadece bazı şeylerin daha net anlaşılması için. 12 ekim sabahı okulda kalan bir kaç arkadaş grubunun içinde uzattım yüzüğü. Ağladı boynuma sarıldı, aşırı mutlu görünüyordu. Bak dedim, bu sene benim lisem bitiyor, üniversiteyi kazanacağım sonra sende yanıma geleceksin. Üniversitede bu meseleleri ailemize açıp sözleneceğiz dedim. Seve seve kabul etti. Senin doğum günündede kutlamayı ortak yaparız dedi. Uyar dedim. El mecbur dayımdan para istedim beyler, sağolsun beni kırmadı 200 lira para verdi. Özel yapım pasta yaptırdım, kalanlarınıda gün içnideki giderler için kenara koydum. 15 ekim günü geldi, toplandık bir kaç arkadaşla. Hediyeni vermeye geldi sıra dedi ver bakalım dedim. ikimizin fotoğraflarının olduğu bir albüm yaptırmış, hediyenin iyisi kötüsü olmaz zaten beğendimde. O gün öyle geçti ve yavaş yavaş yılbaşına yaklaşıyorduk. Yine hediye almak gerekti - ki şükür ailemin maddi problemi düzelmişti-. Bir kutu içine bonibon vs doldurdum birde mektup yazıp verecektim. Yılbaşında arkadaşlar ve kübrayla beraber içmeye başladık. Benim zor maddi zamanlarımda beğenipte alamadığım pahalı bir monr vardı, unutmamış onu almış getirmiş. Ve ben bunu önemseyen bir insanın kötü olamayacağı fikrine iyice kaptırdım kendimi.
    ···