1. 1.
    0
    eğer bi kaç kişi anlat diyosa başlıyorum beyler
    ···
  2. 2.
    0
    burda, yaşanılan en acıklı, en masumane, en delice aşk hikayeme başlıyorum. 4 yılda platonik bişeylerin ötesine gidememeside cabası maalesef..

    onu son gördüğümde herşey yolundaymışcasına etrafına gülücük atıyodu. benim neler hissettiğimden bihaber, kafasına göre takılıyodu yani. belki kulagına bişeyler gitmişti ama yinede umursamaz tavırlarıyla beni kendine dahada bağlamaya devam ediyodu. memleketine gitmeden 10 dakka yüzünü görüp, açılmak istediğim kız össden 1 saat erken cıkmama sebep olmustu. sınava girdiği okula gittiğimde yaşadıgım hayal kırıklıgı.. sınavdan bi saat erken cıkıp hayallerimi elimin tersiyle itmeme mi yanmalıyım yoksa 4 yıllık bi hasrete mi.. kafam karışık bi şekilde oldugum yere çökmüştüm. bundan sonra hayatımı nası devam ettireceğimi düşünmeye başlamıştım.. görünen köy kılavuzu bu seferde reddetmişti..
    ···
  3. 3.
    0
    var mı beyler dinleyen
    ···
  4. 4.
    0
    neyse devam ediyorum
    ···
  5. 5.
    0
    öss puanları açıklandıgında doğru düzgün bişey beklememe rağmen gayet heyecanlıydım. bodrumda bi otelin internet kafesinde ösym sitesine girdiğim saat 09:03 ü gösteriyodu. kendi geleceğimden cok onunkini düşünüyodum yine. her zamanki gibi. o'da girmiştir şimdi diyodum. aynı erkana bakıyoruz şuan. o bile heyecandan kıpır kıpır olmama yetmişti. saat 09:15 i gösterdiğinde tc kimlik no ile giriş yaptım. beklediğimden iyi puan almıştım. yinede ailemin beklentilerini karsılayamayacagımdan emindim. cebimden telefonu cıkarıp kapadım. odama cıktım. duşa girdim. acaba 'o' ne yaptı diyodum kendime. duştan cıkıp valizimi toparladım. otelden cıkıs yaptım. araba bindim ve yola cıktım. nereye gittiğimi bilmiyodum gerçekten. bi süre sonra finike tabelasını gördüm. antalya sınırları içindeymişim. deniz kenarında bi yere çektim. küçük bi iskele. bagajdan olta takımlarımı ve küçük iskembemi aldım. attım oltayı, yattım güneşin altına. aynı havayı solumamız bile beni heyecanlandırmaya yetiyodu. böle bi manyaklıktı. oltaya bişey takılmadı bi süre at çek yaptım. bişey tutamadım. zaten maksat biraz kafa dinlemek. bindim arabaya yine. kafaya koymuştum. memleketine gidip onu bulucaktım..
    ···
  6. 6.
    0
    burdur civarı bi yerde mola için durdum. benzin aldım. yüzüme su çarptım. hava hafiften kararıyodu. öle amaçsızca nereye gittiğimi bilmiyodum. memleketinde nası bulucam ki onu? bulsam ne diycem ? iyi bi yeri kazanacagı muhtemeldi. ben ise ortalama bi öğrencinin üstüne cıkamayan, kalın kafalı ve umursamaz yaramaz öğrenciydim. ailemi merakta bıraktıgımı biliyodum. yaptıgıma o an bi anlam veremedim. telefonumu açtım. açtıgım gibi bi telefonm calmaya başladı. isme bakmadan açtım. telefondaki babamdı. oğlum nasılsın dedi. özür dilerim baba dedim. sınavda bekleneni yapamadım. önemli değil oğlum özele gidersin dedi. baba dedim özel cok masraflı olur boşver onu. oğlum biz daha ölmedik dedi. ailemin durumu iyi allaha şükür. fakat yük olmak istemiyodum. senelik herşey dahil en az 30-35 bin lira masrafım olcaktı. en az. yinede yola cıktıgımda hayallere başlamıştım. o'na bi şekilde ulaşıp nereleri tercih ediceğini, ona göre benmde tercihleri yapıcagımı düşünüyodum. 7 saat sonra evdeydim.. kimsenin yüzüne bakıcak halim yoktu. cok geçmeden tercih zamanı geldi. babam tercihlerimi coktan yapmıstı bile..
    ···
  7. 7.
    0
    elektronik haberleşme yada elektrik elektronik iyidi. istediğim bölümdü ayrıca. babamın yaptıgı tercihlere bi göz attım. hepsi istanbuldaki özel üniversiteler. onca şeyden sonra gururuma yediremiyodum açıkcası özele gitmeyi. özele gitmek bana göre kafası çalısmamaktı. lgs sınavında 942 puan yapıp türkiyenin iyi bi fen lisesinden özele gitmek ise dahada onu kırıcı bişeydi. tercih kitapcıgını açtım. devlet üniversitelerinin bazıları tutuyodu ama ankaranın ötesi diyim işte. babamın baskılarına rağmen yazdım devlet üniversitesini. 1 tane yazdım sadece. doğru sıraya tabiki. tercihlerin açıklanacagı sabah 7bucuk gibi kalktım.o'nu düşünmeye koyuldum istemsizce. dalmışım. ölece kalmışım. telefon çaldı. saat 9 bucugu biraz geçiyodu. eyvah dedim bakmadım daha ! arayan babamdı. oğlum devlet üniversitesi tutmuş. oraya kim gidicek şimdi ? napıcaksın tek başına dedi ve kapattı. sevinçten cılgına döndüm herşeye ragmen. hemen hazırlanıp dersaneye gittim. o'nun nereyi kazandıgını merak ediyodum..
    ···
  8. 8.
    0
    upupupupupupupup
    ···
  9. 9.
    0
    upupupupupupupupupupuup
    ···
  10. 10.
    0
    olum sizin iyliğiniz için bi bölümünü böle yaptım
    ···
  11. 11.
    0
    gördüklerim karşısında şoka girmiştim. yakındoğu tıp fakültesi. kurdugum bütün hayallerin suya düştügünün farkına varmıştım tabi. ama bu bi son değil bi başlangıç olcaktı benim için. zamanla herşeyi unutacagımı zannederken, bi kaç ay sonra sadece onu düşündüğümü farkettim. her gördüğüm kızı o'na benzetme çabası.. ama 4 yıl boyunca kimse o'nun yanında bile geçemeyecekti benim için. bazen o'na benzetmeye çalıstıgım bi kızla el ele geziyodum, sırf ona benzediği için. bazen ses tonu benzeyen bi kızla ıssız bi yerde buluyodum kendimi. pgibolojik olarak çökmeme yetmişti bi kaç ay. o'nu görmeden geçen bi kaç ay..
    ···
  12. 12.
    0
    hayati faaliyetlerimi devam ettiremediğimi anladıgımda hastaneydim. kolumda serumlar, 2 paket sigaranın sonucu oksijen maskesi ve başımda annem babam. hastaneden cıkıp memlekete gittiğimde herşey güllük gülistanlık gibi geldi sadece bi kaç saat. yine kafam kaymıstı. bi kaç fikir alışverişi sonrası, benim 1 yıl amerikaya dil kursuna gitmem gerektiği kararı alındı. hocalarımla konusmuslar. orda okuycaktım yani 1 yıl. vize görüşmelerine gidildi, okul ayarlandı, biletler alındı. ve hemen, ardından, aynı gün, en erken şekilde thy uçağında buldum kendimi. yeni bi başlangıç gibi bişeydi bu. hem heyecanlıydım hem üzgündüm. oraya stres atmaya gönderdiklerini biliyodum. gitmeden önce 'bulaşıkları eldivensiz yıkama' önerisini bile almıştım. amerikada geçirdiğim zaman bana zehir olacaktı. o an farkında değildim tabiki.
    ···
  13. 13.
    0
    önceden ayarlanan kiralık arabayı teslim aldıgımda ufak bi kıpırtı oldu içimde. etrafa izlemekten arabayı kullanamıyodum. gps i takip ettim bi süre. aradıgım yeri buldum. arabayı park edip okula girdim. karşılamaya kimse gelmediği için sinirliydim ama bu pek uzun sürmemişti. yanıma bi adam verdiler. kalacagım yere zütürdü beni. odaya girdiğimde oda arkadısımın bi uzak dogulu oldugunu gördüm. bi yanlıslık oldu heralde dedim, danısmaya gittim. bi problem yok dediler. eşyalarımı dolaba yerleştirirken o'nun bi karalama kağıdını buldum eşyalarımın arasında. yatağa uturup uzunca süre baktım. özlediğimi hissettim. ikiye katlayıp kağıdı dolaba koydugumda gözlerim buğlanmıstı. ben neredeyim o nerde.. ve onun cocuksu gülüşünü, gül yüzünü görebilmek için öss'den 1 saat erken cıkıp hayatımın az da olsa gidişatını değiştirdiğim aklıma geldi. öfkelendim. bi sigara yaktım. dısarı cıkıp bi tur atıcaktımki görevli orda sigara içmemem gerektiğini söledi. yere attım sigarayı üstüne bastım. arkamı döndüm ve yürümeye devam ettim..
    ···
  14. 14.
    0
    biraz turladım dısarda, hayvan gibi herifleri görünce biraz çekindim açıkçası. haftada 30 saat ingilizce dersim vardı. geri kalan bana aitti. arta kalan vakitler için bi spor salonuna ödeme yaptım. 2 cadde altta. genelde zenciler oldugunu anlamam geç olmadı. sürekli sigara ve para istiyolardı. başımın belaya girmesi an meselesiydi. 2 aylık ücreti yakıp başka salona geçtim. daha nezih ama daha pahalı bi yerdi. biraz daha uzaktı ama problem değildi. kafamı dağıtıyodum. o ağarlıkları kaldırdıkça bişeylerden kurtuluyodum. o'nun suan yanında kesin bi kaç lavuk vardı. ve onlara inat onlara şov yaparcasına her gün hayvan gibi çalıstım. kafamı sadece o şekilde boşaltabiliyodum gerçekten. yaklasık 1 ay hiç bi gece klübüne gitmedim. yurtta kim kimi gibiyo belli değil zaten. hiç karışmadım. her aksam 8-10 biram yada 3-5 joosem vardı. kendi köşemde demlenirdim kimseye bulaşmadan. yazıcıdan çıkarttırdıgım 2cm e 2cm küçük bi msn avatarı vardı sadece elimde. karşıma koyup onunla dertleşirdim, karşımda o varmış gibi..
    ···
  15. 15.
    0
    @24 öle bi cocuk yoktu. olsa emin ol anlatırdım.

    dersler iyi gidiyo gibiydi. yani bişeyler öğreniyodum. pratik fırsatımda oldugu için pekiştirme şansım vardı. yurtta kalan bazı türklerle tanıstım. tanıstıgım gece beni köhne bi klübe zütürdüler. maksat eğlence işte. içersi leş gibi döl-içki kokuyo. pek eğlenemedim o aksam. ama değişiklik işte. kimin yüzüne çevirsem kafamı ona benzeticek bişeyler buluyodum ya. hala bulmaya calısıyorum gerçi. maddi yönden bi sıkıntım yoktu cok şükür ama artık sıkılmaya başlamıstım. bi işe girdim. bi türk lokantasına. adamla gidip muhabbet ederdim sürekli. yardım ederdim. para için değil yani. haftada bi kaç gün rakı sofrası kurardık bu abiyle. patron derdim. aslen ankaralı bi amizdir kendisi.
    rüyalarımda bile gördüğüm çeşitli hayaller kurdugum insanın, naaptıgından bi haber şekilde yaşamak gerçekten cok koyuyo adama. acaba erkek arkadası var mı, elini tutmus mudur, ne yer ne içer gibi cocuksu ve aptalca tripler baya yıprattı beni orda. kendime yakın hissettiğim birileri yoktu. tek derttaşım o'nun resmiydi. umursamazca gülüşü. çocuksu..
    ···
  16. 16.
    0
    dersleri aksatmaya başladım bi ara. bi daha toparlayamayacagım belliydi az cok. günün yarısı spora diğer yarısı lokantadaydım. cok geçmeden bi alkoliğe dönüştüğümü, derslere hiç gitmediğimi, köpek gibi para yediğimin farkına vardım. bi odada bütün gün içip zütü devirip yatıyodum yani. bi gün babamı aradım dönmek istediğimi söledim. biraz daha dayan dedi. bi kur daha geçmeye çalış. peki dedim.

    yan odada kalan seyf le birlikte bi gece dısarı cıktık. kafalar cok fena tabi. o gece aklımda kalan bi kaç sahne var. birinde yerde emeklemeye çalısıyorum, birinde 3-5 çift ayak tarafından yerde tekmeleniyorum. uyandıgımda yurttaydık. seyf bana göre daha dayanıklıydı. yerimden doğrulmaya çalıstım ama eklemlerim, kaslarım berbattı. yavaş yavaş kalktım. aynaya baktıgımda biraz hırpalanmıs bi surat gördüm. bu kadarla kurtuldugum için şanslı hissettim kendimi gerçekten her ne yaptıysam..
    ···
  17. 17.
    0
    bi türk kızla tanıstım. tanıstıgımız ilk gece bi ormanlık arazide, bi arabanın içinde dogi style gömcürdüm. kız peşimi bırakmadı bi türlü. onun evine taşındım. standart bi evdi ama kendine aitti. 2. kat sayılabilirdi ev. kızın evi arabası bankada yüklü miktarda parası vardı. gibmek için değilde muhabbeti güzel diye takılıyodum. her gece içip anlatırdım ona yaşadıklarım. meğer o yaşadıklarım hiç bişeymiş. omzunda ağlardım her gece. hem arkadasımdı, hem yoldaşımdı artık bi yerde. yinede onunla karşılaştıgım için şanslı hissederim kendimi..

    aylar birbirini kovaladı derken baktım ki kızla ciddi bi ilişki yaşıyoruz artık o'nu anlatmıyorum bu kıza. aynı yatakta yatıyoruz. istisnasız her gün sevişiyoruz..
    ···
  18. 18.
    0
    kız eve kendi kendine alış veriş yapardı. durup dururken bana bissürü hediye alırdı. bende onu tatmin ederdim. giberdim hunharca yani. ve işin garip tarafı ne biliyo musunuz? bu kız o'na gerçekten cok benziyodu tip olarak. fakat benim için harcadıgı onca para beni ona borçlu çıkarıyodu ve bi süre sonra gördümki onu terk etmem biraz zor olacaktı. cok defa valizimi toplayıp uzamayı düşündüm fakat hep bi vicdan azabı çektim. bi ebeveyn gibi davranırdı yeri gelince. yeri gelince arkadas, sevgili, escort. her rolü kendi üstlenmişt. bende 4 yaş büyüktü. kendine has bi hayatı vardı ve düzenini bozup benide o düzene ortak etmişti. yada benim düzenimi bozmustu kendi düzeni için..
    ···
  19. 19.
    0
    kıza yavaş yavaş bişeyleri belli ediyodum. yani bunun bi sonunun olmadıgını, başkasını sevdiğimi, türkiyeye döneceğimi. anlamamak için elinden geleni yapsada bazen gattarca sözlerle kendimden uzaklastırıyodum onu. yapmam gereken buydu. bana aldıgı giysiler telefonlar zorla verdiği harçlıklarla beni satın alamazdı. amk mallık bende ya. verdi almam dedim yinede cebime koyunca harcadım. aldı giydim yedim içtim gezdim. sonra benim sahibim gibi hissetmeside doğaldı yani. bi gün havuzdayım. kafama esti cıktım havuzdan. telefonu elime aldım. o günden 12 gün sonrasına uçak bileti ayırttım. bi sabah aniden kacıcaktım ve beni bi daha bulamıcaktı tasarladıgım.. bana ayak bağı olamıycaktı..
    ···
  20. 20.
    0
    derken o gün geldi çattı. bi kaç eşya aldım yanıma. onun aldıklarını ellemeden evden çıktım. jfk ya korsan bi taksiyle gittim. uçağa yaklasık 6 saat vardı. bekledim. döndüm dolaştım. thy deki görevlilerle muhabbet ettim sürekli. döndüm dolaştım derkenbizi içeri aldılar. bekleme salonuna. uçak yanaştı. bindik. bi aksilik cıkmaması için dua ediyodum. uçak sağ salim kalktı ve o an yaşadıgım huzur, mutluluk tarif edilemez bişeydi. artık memleketime sadece 7-8 saat uzaktaydım. sonra annem babam ve o'nu görebilme şansım vardı..
    ···