4 yıl

geldim beyler.

sabah uyandığımızda tekne süprizi vardı. dünden anladığım ama belli etmediğim süpriz. Ama ben kendimi hiç iyi hissetmiyordum, anneme söyledim ayıp olur gelmezsen dedi. Mecbur gidicektik. indik limana, demir alındı. denizde hafif bozuktu o gün salladıkça salladı, onlar guverte tarafında masadaydı. ben burun tarafında göğüs yükseltisinde güneşlenme alanı diye tabir edilen kamaranın ust kısmında kalan bölge de uzanıyordum, kulaklarım patlıcak gibi çınlıyordu. kimse yokluğumu hissetmemişti. çok eğleniyorlardı. babam demirliyoruz dediğinde kalktım daha demirlemeden attım kendimi suya. tekne demirleyene kadar epey geri de kaldım tabi neslihan daha önce hiç böyle bi durumla karşılaşmaştı babama bağrıyordu, "serkan yetişemicek baba" diye, babam biliyo vaziyeti tabi "korkma kızım onlar alışkın" diyordu. biraz daldım çıktım, sonra tekneye doğru yüzmeye başladım kendime gelmiştim. tekneye çıktığımda bi kaç küçük tokat yedim. teknenin ana direği yuksek olur bilirsiniz. ordan suya atlamaya bayılıyorum ben. atladıkça neslihan'ın "hi" diye bağrışı kulaklarımda suya çarpıyordu, çok eğleniyordum. Ama herkes benim kadar eğlenmiyordu. ege sıcağına alışmamış bünyeler alert vermeye başlamıştı. Babam denize girerseniz kendinize gelirsiniz diyordu. ama bulduğumuz yerin 70 metre olduğunu öğrenince vazgeçtiler. Çok acımıştım onlara böyle bi zevkten mahrum kalıyorlardı.

deniz gezimiz bitmiş eve gelmiştik. tam eve girecekken bi egsoz geldi kulağma belli ki orta susturucusu çıkarılmıştı, bu olsa olsa berkay'dı bize yakın oturan benim kafadan bi tek o vardı çünkü, kafamı çevirmemle s2000 gördüm syah plakası da brk idi. artık anlamıştım berk'ti. "Kardeşim" dedi kapıyı açtığında "vay yaşıyon mu lan sen?" dedim. sonrasında;

- nerden buldun lan bunu?
- kelepir yarışta denk geldi
- hagibtir şaka yapıyosun?
- yok lan valla
- oha nası oldu.
- Eleman sıkıştığı için yarışlara katılıyormuş benim arabanın üstüne 10.000 daha verdim aldım, denemek ister misin?
- at anahtarı.

anneme berk'in geldiğini bi yarım saat onla olacağımı söyledim. Itıraz etti bagardı gitme diye. Berk'i hiç sevmezler kaza yaptığım yarışta berk'te vardı çünkü, yarış tayfasıyla tanışmamı sağlayan berk'tir. Neslihan'da karıştı konuya gidemezsin falan diye. Inada bindi tabi. sonuç olarak gittim ben, arabanın gazına dokunmamla bizim orayı tozutması bir oldu zaten. deneme sürüşünü 15 dakika da bitirip eve döndüm lan sanki yarışmışım gibi herkes tavır yapıyodu bana

üzerimi değiştirip, odaya çıktım, balkona geçtim zulamda olan tekiladan bir iki shot çaktım. derin derin denizi izlerken neslihan gelmiş duymamışım bile, omzuma dokununca irkildim.

- seni sevdiğim için korktugum için yarışmanı istemiyorum, kıskanmaktan değil.
- yaptığın şey ne kadar doğruydu sence?
- gidemezsin mi? bi anda çıktı.
- annenin babanın, benimkilerin önünde bağardın bana. Ne yapmamı bekliyordun. Zaten gidicektim konu 4 tekerlek olunca biliyorsun hassas olduğumu.
- Ben ne dersem diyim gidicektin yani.
- evet
- Yani diyorsun ki berkay şimdi gelse şimdi de giderim.
- hayır saptırma konuyu arabayı denemek için gittim ben, yarışmak için değil.
- neyse kapatalım bu konuyu.
- aşağıdakilere açıklamanı yap o zaman neden bağardığına dair. bi daha da bana öyle bağarma bu kadar sakin olmam.
- tehdit mi bu?
- hayır yapacaklarım.

Kapıyı çarptı aşağa indi. epey kızmıştı ama benimkinin yanında saman alevi gibi kalırdı.

gece 12 gibi gelicem

tamam uyurum büyük ihtimal yorgunum ama sabaha muhakkak okurum

geldim devam ediyorum.

Aga hadi devam et geldim demissin

yukarda oturmaya devam ettim, bu arda şafakta sayıyorduk, 114 gun vardı abimin gelmesine hergun bi daha eksiliyordu. telefonum çaldı arayan dedemdi, açtım la oğlum ben sana demedim mi ayağını demire yaslama diye dedi, aşağa bi uzattım kafamı gelmişler, annem olası bi faciayı engellemek içiin çağarmıştı muhtemel. sinirlenince tek engelleyen dedem olurdu çünkü. aşağa koştum kapıyı çalmalarına fırsat vermeden daha salonu direk pas geçtim, kapıyı açtım. arabanın yanına kadar gittim, küçük çantayla gelmişlerdi, bu akşam kalıcaklardı demek ki... Aldım çantalarını "sen onu bana ver" dedi. hem arabayı garaja al, hemde bagajdakileri al" dedi. bagaja bi baktım nevale yüklü gelmişti. "tamam" dedim. Hemen arabayı aldım garaja. diceksiniz ki ne garajmış amk 4 araba sıgdırdın. şöyle ki, evin altı tamamen garajdı ev triplex, 5 odalı 1 salonluydu. garajı da babam evi yaptırırken ona göre hesaplatmış 5 araba rahat rahat sığıyordu. salona attı kendini yorulmuştu belli,

- ee anlatın bakalım yavrular, neler yapıyorsunuz?
- napalım dede aynı.
- neslihan sen napıyorsun
- aynı dede.
- ohooo ölmüşsünüz siz ya, aynı aynı yaşanır mı acık hareketlenin. laf sokmasından belliydi, biliyordu olan biteni.

masa hazırdı. Oturduk yemek yedik. Rakı değildi nevaleler bu kez votkaydı. dedem "votka insanları kaynaştırmak için icad olmuş" derdi. ne zaman ortamda olay olsa votka alırdı. yemekten sonra, köşeye kuruldu. başladı anlatmaya.

"biz ananenizle tanıştığımızda 18 yaşındaydık o zaman sizin kadar rahatta değiliz böyle, anca işe gidip gelirken görüşebiliyoruz. o hemşireydi, söke devlet hastanesinde, ben noterde çalışıyordum. gördüğüm an heycanlanmıştım, 3 sokak yukarda oturuyorlardı. Babam sarhoş damgası yemişti mahallede gerçekten öyleydi. aleyhime olan sadece bu kadar da değildi, bir de ananeni bir doktor istemeye gelecekti. Ananen babasına istemiyorum demişti. nitekim vermemişlerdi doktora, sorunca babası hayırdır diye benden bahsetmişti. babası sarhoşun oğluna mı varacan diye kestirip atmıştı. bu arada asker zamanım gelmiş askere gidip geldim. ananen evlenmemişti. önce iş kısmını halletmek lazımdı. bu sefer notere baş katip olarak başladım, tecrübemden dolayı, artık sarhoşun oğlu olarak değil katip bey olarak anılıyordum, haber yollattık gelsinler istesinler dedi babası. gittik istedik evlendik. şimdi benim size diyeceğim, tüm aileniz arkanızdayken, bu kadar sorun yaşıyorsanız yazık. ikinizde çok gençsiniz herşeyin hayırlısı ama üzücekseniz birbirinizi, uzatmayın bu işi"

tokat gibi indi laflar yüzüme, dedem bile ayrılıcaksanız ayrılına getiriyordu, hemde ortada görünen bi sorun yoktu. devam etti

"saygının bittiği yerde, çatışma başlar, bugunku olay kulağama geldiğinde saygınızı yitirmiş olarak algıladım. bir haftanız var tatilinizin bitmesine düzeltin aranızı. insanların canıını sıkmayın" dedi.

Neslihan'a baktım kafası öne eğik bende ki etkiyi onda da yaratmış belli, annemler, neslihanınkiler herkes pür dikkat dedemi dinledi, dedem ayağa kalktı, gelin benle dedi. Salondan çıkarken, kimse gelmesin dedi. Öyle de oldu terasa çıktık, bu yazacağım şeyleri daha önce hiç bir yerde anlatmadım, dedem bahsetmemi istememiştii çünkü.

"bakın çocuklar işin yatak odası kısmı beni hiç mi hiç ilgilendirmiyor, bir günden bir güne de sormadım, o sizin özeliniz, ama şu yaptığınız herkese yansıyor, hani sen neslihan için herşeyi yapardın, hala daha 4 teker hevesindesin, hani sen serkan'a sesini bile yükseltmezdin, elalemin ortasında bağarmak ne?" Neslihan " ama dede elalem değildi annemler vardı işte" deyince dedemin kaşları çatıldı. "siz evlenince herkes sizin için elalem olacak kızım, onlar bile açıklarınızı kollayacaklar siz bir bütün olacaksınız bir elmanın 2 yarısı gibi çekirdeğinizi dışarı göstermeyeceksiniz sorunlarınız sizinle kalacak" dedi. anlamıştım ne demek istediğini neslihanda anlamıştı, yaptığımız çok büyük aptallıktı. durduk yere birbirimizi kırıyorduk. buna bi son vermek lazımdı. sarıldım dedeme, "iyi ki varsın dede" dedim. "ben iniyorum şimdi konuşup çözün şu problemlerinizi" dedi.

bi kahve alıp geliyorum

Kiz biraz garip

@435 kanka hiç sorma ya başıma ne gib geldiyse hala o gariplikten geliyo

canımı çektirdn be gidip yapayım bende kahve.

@437 afiyet olsun benimki de olsun diye bekliyom su soğumuş

Valla merakla bekliyoruz kizdaki garipligin sebebini allah yardimcin olsun ..

@439 bu hafta buluşcaz ama cebime umutlarımı koymayacağım bu kez

Kizla baglari koparmadin mi aga yada dur smdi anlatma sen yazmaya devam et film tadinda *

kahve hazır sizde hazırsanız devam ediyorum.