-
1.
+6 -7beyler kısa başlığımda upuzun 4 yılımı ve benim her fırsatta canımı yakan bi kaç olayın özetini geçicem saat 01:30 civarında ilk partı yazıcam ama harbi yazıcam hiç biyerden kayıt falan olmadan nası geliyosa öyle yazıcam. Kimseye özenmek ya da birilerinin elde ettiği başarılardan sebeplenmek gibi bir niyetimde yok.
edit: gitmesek mi panpama teşekkür ederek sadece partların olduğu link beyler buyrun
http://inci.sozlukspot.com/w/4-yıl/@bibiradabanaver
edit 2: hikaye bitti. önü arkası yok artık. saygılar sevgiler
edit 3: devamı çıktı beyler (bkz: sonra ne mi oldu)
-
2.
+2Reserved
-
3.
0reserved
-
4.
0
-
5.
0işim erken biticek gibi 01:00'de burdayım.
-
6.
0ilk partı giriyorum beyler hazırsanız.
-
7.
0başla bakalım sararsa sabahlarız panpa.
-
8.
0lan bebişinci hangi ildesin sen
-
9.
0saat 01.00
-
10.
0yarım saat kalmış reserved
-
11.
0iki tane okudum inci de bu zamana kadar ikiside beni çok sarmıştır. biri basketçi biri yaprak seven kelebek. bakalım 3.sü olabilcek misin.
-
12.
+6 -2t** üniversitede 2. sınıftaydım. ev arkadaşlarımla bir akşam toplanmış, içmekte idik. Nevalemizin bittiğini farkedip almak için dışarı yöneldiğimde ev arkadaşlarımın bir tanesi "hacım bu gece kuzenim gelicek arabayla gider alır mıyız?" dedi. Bende "tabi ki neden olmasın" dedim. Ben bunun kuzenini ilk başta erkek sanıyordum. Otogara gittik, kırmızı bankta oturan boyu 1.65 civarı beline kadar saçları üzerinde siyah kahverengi elbisesi, dizine kadar siyah çizmesi ile oturan bi kız vardı. Gözüm ona takılmıştı. Bizim eleman "aha orda işte" demesiyle irkildim. Bir baktım o çıktı, karşımdaydı. "Merhaba ben Neslihan" dedi. Sesi o kadar güzel tınladı ki kulağıma konuşamadım. Ben Seko diyemedim. Ela gözlerine bakmaktan nutkum tutulmuştu, kokusu tüm benliğimi benden almıştı. Birazcık durduktan sonra Kuzeni "bu da bizim Seko" dedi. elini uzattı elini tuttum "ben bu eli bırakmak istemiyorum" diye espri yaptım, bizim elemanda "bırakma o zaman hacım" dedi. Eve geldik hazırda olan nevaleden devam ettik. Gece uzun muhabbet önce omzuma yaslandı. sıcacık eliyle elimi kavradı. "Biliyor musun" dedi. "Neyi" dedim. "Kalp atışlarını burdan duyabiliyorum" dedi. Hiç bir şey demedim. diyemedim. orda uyuya kaldı. Sabaha kadar bi kere bile kıpırdamadım. Elemana üzerini örtmesi için birşeyler getirmesini söyledim. Sabah uyandıgında onu seyrediyordum. Gözlerime baktı "hep böyle başlasın isterdim." dedi. Hiç bi ciks içeriği olmayan sadece saf duygularla beslenen gecenin ödülüydü benim için bu cümleler. Gözlerine baktım "kaç gün burdasın?" dedim. "9" dedi. "Tamam, 9 gun bize ne getircek görelim" dedim. Sabah gitmem gereken bir işim vardı. Kalktım hazırlandım. Ailemin durumu iyi olmasına rağmen onlardan para aldığım 14 yaşından sonra görülmemiştir. işte sürekli mesajlaşmalar falan derken akşam oldu ama ömrümden ömür gitti. Eve girdiğimde ışıklar yanmıyordu.
-
13.
0okuyorum bakalım..
-
14.
+2 -1içerden süzülen mum ışığıydı, titrekliğinden belliydi. Alışmamıştım böylesine müthiş bi süpriz lan diyodum kendime... içeri girdim sadece 2 mum vardı yerde yanan dedim, sıç seko niye bu heves noluyor sana nedir bu heves. Hayal kırıklığına uğramıştım ceketimi omzuma attım, odama yürüdüm odanın kapısını açmamla içerisinin mumla döşenmiş oldugunu gördüm. salondakiler sadece dikkatimi çekmek ve asıl süprizi bozmamak için yapılmıştı. kapının arkasına saklanmış olduğu yerden çıkıp "beğendin mi?" diye sordu. Olmamış dedim. Dudaklarını büktü senin güzelliğinin yanında bunlar hiç dedim. vestiyere bıraktığım çiçekleri ona verdim sımsıkı sarıldım. Hayatımda hiç bi kıza sarılırken bu kadar heycanlanmamıştım. Değişik birşeydi bu, anlatamadığım kadar farklı. O gece yanıma yattığında dünyalar benimdi artık. Sevgilimdi hayatımı kavrayan insandı benim için, ki ben kimseye bu kadar çabuk güvenmezdim babamın söylediklerini bile neden diye sorgulardım. Ama hepsini unutmuştum. Sadece o vardı. Daha aylardan eylül olduğu için ve ege bölgesinde olduğumuz için denize de gidebiliyorduk. 9 gün adeta cennetten bahşedilmiş gibiydi. akşamları terasta rakı balık gibi aktiviteler yapardık. Sarılırdı şarkılar falan derken, 9 gunun sonuna yaklaştıkca beni bi telaş sarmaya başladı acaba dedim. Ya beni gidince giblemezse, unutursa napardım bu kadar hızlı gelişen şey bu kadar çabuk biter miydi? Korkum ona da yansıdı tabi ki.. Neyin var dedi. Dedim sen gidiceksin, başkalarını tanıyacaksın beni unutucaksın sallamayacaksın ben ise burda senin yolunu bekliyo olacaktım. içtiğim rakının şişe dibi sen olacaksın dedim. Bu kadar çabuk mu? dedi. Evet dedim bu kadar çabuk, bi anda avına saldıran aslan gibi kavradın beni, bi anda sensiz napıyormuşum dedim. Bende aynı şeyleri hissediyorum dediğinde az da olsa rahatlamıstım. iyi geceler öpücüğümü verip yattım.
-
15.
+4 -19. gun gelip cattıgında artık veda etmem gereken bir sevgilim vardı karşımda, çalıştığım için benim gidip gelmem imkansızdı. O da ben gelirim merak etme diyor bi yandan gözyaşları yanaklarını ıslatıyordu. Ağlayınca çok çirkin oluyomuşsun sen dedim. Öyle mi gerçekten dedi gülmeye çalışırken... Otobüse bindi istanbul yolcusu kalmasın dedi muavin otobüs hafiften hareketlendi. elim ayağam kaldı orda, nolduğunu anlamaya algılamaya çalışıyordum. arabaya oturdum. Kullanamıcagımı anladım bizim elemana verdim anahtarı gidelim eve hadi dedim. evde t shirtlerimin birinin ekgibliğini farkedip, aradım aradım en sevdiğimdi hemde en sonunda buldum hiç bakmayı akıl edemediğim yorganın içinden çıktı bi notla...
"Sevgilime... " diye başlıyordu.
"Geçen gunlerde bahsettiğim sevgi sözcüklerinin hepsi yalandı. Hepsi kocaman söylediğim yalandı. Çünkü seni o kelimelere sığdıramayacak kadar çok seviyorum."
Oturup ağladım. günlerce hemde t shirtünü bana bırakmıştı. onu koklayıp, geceleri öyle uyur olmuştum. insan rahata çabuk alışıyormuş bunu öğrendim. ılk 4 -5 ayımız sıkıntısız geçti. özledimler seni seviyorum vs. vs.
Sezon geldi artık tam zamanlı çalışıyordum. Ailesine sölediğinde ailesi de gelsin tanışalım dediğimde konuyu bana yansıttı. bende hayır diyemedim tabi ki... gün belirlendi izin aldım uçakla soluğu istanbulda aldım. Babası kıdemli askerlerden... yemeğe oturduk direk çünkü eve vardığımız saat yemek saatlerine tekabül ediyodu. -
16.
0Babası dedi ne iş yaparsın evlat? Dedim ki X otelde rezervasyon departmanında çalışıyorum efendim. ( bu arada X otel Türkiye'de bulunan en büyük zincir otellerden bir tanesi) Hımmm yaşın bu işler için küçük değil mi? dedi. Turizm lisesi çıkışlıyım efendim, liseden beri aynı şirkette çalışıyorum dedim. Amca bey'i ikna etmiştik. Annesi sordu baban ne iş yapar evladım? Mobilya üzerine çalışıyo efendim. Marangoz mu? dedi. Hayır dedim kendine ait bir fabrikası var amcalarımla ortak izmir'de. Annen peki dedi. Eczacı efendim dedim. Kaç kardeşsiniz falan filan diye giderken muhabbet annem aradı napıyosun dedi. Dedim anne hayatımı kurtardın. Vaziyet böle böle, ah be oğlum keşke gitmeseydin dedi seni bu kadar çabuk aldılarsa aile içine o işin sonu yaş dedi. Ya anne kırma şevkimi dedim kapadım telefonu, salona döndüm. Amca bey soruyor. Sigara kullanıyor musun? Hayır efendim. Alkol? çok nadir efendim yalana bak hele fdedi. Senin tipin hafta 2 içer bi tip dedi. Doğrudur efendim dedim. Gülüştük hafif. Bayanlar siz bi kahve yapın dedi. Neslihan'la annesini yolladı mutfağa. Kaldık başbaşa, cümleye girişi çok tırstırdı beni ama sonrasını iyi bağladı. Aynen söyledikleri burda; "Bak evlat temiz bi çocuğa benziyorsun, nerde nasıl tanıştınız falan sormuyorum ama kızımı üzersen bütün Kenan Evren kışlasının aletlerini tek tek tatmak zorunda kalırsın." dedi. Hızımı alamayıp emredersiniz komutanım dedim. Güldü üzerine "tamam korkmana gerek yok" diye sırtımı sıvazladı. o arada kahvelerde gelmişti.
-
17.
0beyler bi kahve alıp geliyorum kendime az mola.
-
18.
0hay kahvene be panpa
-
19.
+3 -1Kahvelerimizi içerken annesi sordu, kaç gün burdasın oğlum? Yarın döneceğim efendim dedim. Herkes bir bakıştı, o arada o sessizliği kapının açılma sesi bozdu. Gelen Neslihan'ın abisiydi benden 1 yaş büyük asıl fikrini merak ettiğim adam beni gördü. Bu ne dedi 70 yaşında mısınız? Hadi yürüyün bi yere gidelim dedi. Kurtarıcım oldu adeta, Bostancı'da bi mekana gittik. Abisi sadece gerekli gördüğü 2-3 soru sordu zaten sonra kanka modundaydık. 2 bu süreçten sonra ertesi gün ben işimin başına döndüm 2 defa abisiyle neslihan geldi, 3 kezde ben gittim. Ilk kavgamızı ben Bodrum'da olduğum için Bodrum piyasa kızları yüzünden yapmıştık. partyler kopmalar face'te fotoğraf etiketlemeler falan derken, anlatamadım burası bodrum sürekli evde mi oturayım diye. Ama elim hiç bi kızınkine değmemiş olarak bodrum'daki sezonumum başarıyla tamamlamıştım. Yaz sonunda okul zamanı Neslihan tekrar geldi yazın ki tartışmalardan eser kalmamıstı. Yine bizdik tektik. sımsıkı sarıldım bedenine yeniden balayı yaşayan çiftler gibiydik. bu sefer babasından haberli 1 ay için gelmişti. Anneme sölediğimde al gel kızı dedi. Tamam dedim. Onlar daha yazlıktalardı o dönemde, Özdere'yi bilen varsa ne kadar şirin ve güzel bi yer olduğunu bilir izmir'e bağlı kuşadasına 50 km uzaklıkta bi Ege kasabası. Biz yola çıktık Neslihan'ın babası direk beni aradı. Ben Neslihan'a verdim telefonu açması için, araba kullanırken konuşmama gibi adetim var kuraldan falan değil konuşamıyorum bilidiğiniz, neyse açtı telefonu babası beni istediğini söylemiş olacak ki telefonu bana uzattı, buyrun efendim dedim. Evlat napıyorsunuz dedi. Araba kullanıyorum efendim şu an dedim. çek kenara da beni dinle o zaman dedi. Söylediği gibi yaptım. Bak evlat dedi. Geziyprsunuz yiyosunuz içiyosunuz çok güzel ama dedi beni bi arkadasın olarak gör şu anda dedi. Buyrun efendim dedim. Yeterli paran var mı? Kızım orda seninle eminim hiç birşeyini ekgib etmezsin ama sıkıntıya düşme dedi. Siz merak etmeyin efendim dedim. Konuşmayı bitirdik. Tabi ki ben neslihan'a bundan bahsetmeyip saçma sapan konulara bağlıyarak geçiştirdim. Eve vardığımızda, annem bizi kapıda karşıladı. Köpeğimizin yavruları da doğmuş tam 4 tane bıcır bıcır koşuyorlardı ortada.
-
20.
0eeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeee