Herkese merhabalar pampalarım. Bu entry'ımda kurgu olan lise zamanımı anlatıyorum rezleri alın takipte kalın. Sene 2010 ben lise 1'e giden çılgın liseli. Neyse güzel puan aldım tuturdum baya güzel bi lise. Şehir dışına çıktım. yanımda da bir pampam vardı. Adı da (ifşa etmiyim) Ali'ydi. Bide ayrıca altımızdada bizim okuldan pampalar vardı. Onlarıda ifşa etmicem esmer olanı Eren ,sarışın olanı Anıl'dı. Bide en alt katlarda liseli iki kız vardı. Bizim ev de, Anıl
ile Eren'in evi de kiralık evdi. Apartman 3 katlıydı hemen hemen şöyle bir planı vardı.

Bizim Ev--- Emekli Amca
---
Bizim Pampalar ---işçi Amca
---
Kira Bekleyen Boş Ev ---Kızlar

Biz hep Anıl ile Eren'in evine gidiyoduk. Onlarda bize geliyodu. Genellikle dersleride beraber yapıyoduk. iki evde iki bilgisayar vardı. işte ödevler bitince bi gün bizim internetten bi gün onların internetten CS 1.6 atıyoduk. Okulda da genellikle beraber takılıyoduk 4 kişi. Sıralarda öyleydi. Önde ben ve Ali arkada Anıl ile Eren. Her ders konuşuyoduk mal mal. Kızlarla işimiz yoktu. Hergün böyle maraton gibiydi.
(Rez alın devam. 1 pampam varsa bile anlatırım.)

Bir gün bulaşık yıkama sırası Ali'deydi saat 8-9 civarı Anıl çıktı dedi:
-Ulan pampa şu alt katta kimler oturuyo?
Ben bişeyler biliyodum tabi.
-Ben ne bilim.
-Kim lan acaba?
-Bilmem.
-Ziyarete gidelim mi?
-Bilmem.
Eren olaya karıştı:
-Nereye gidiyonuz lan?
Anıl hemen anlattı.
-Şu alt katta oturan kişileri diyoz.
-Heeee! Şimdi anladım. Bence gitmeyelim hiç gitmeyelim. Biz bize yeteriz.
Mutfaktan Ali bağırdı:
-Ne konuşuyonuz laaan!
Yine Anıl:
-Şu alt katta kimler var diye konuşuyoz Ali.
-Bende merak ediyom lan. Hadi gidek.
Ben çıktım:
-Lan sen nereye gidiyon amk muallaksi? Git bulaşıkları yıka sen!
Anıl:
-Yırtmak için yer arıyo gavur.
Ben konuştum yine:
-Kimse kim? Bize ne! Anıl sen kursana pampa ağı.
-Bugün bizim nettendi dimi lan?
-He sizden.
-Tamam.
Anıl'la Eren fırladı aşağıya. Ben onların nete bağlandım. Ali'nin bilgisayarıda açtım. Onunkini de bağladım. Ali geldi:
-Yıkadım bulaşıkları. iniyozmu aşağıya?
-Ne aşağısı lan? CS atçaz.
-Tamam.
(Haydi beyler)

Saat olmuş 12:00 başımda Ali beni uyandırmaya çalışıyo
-Pampik! Pampik! Pamik! Kalk hadi!
-Ne var?
-Markete gidiyoz biz sen geliyon mu?
-Gelmiyom. Siz gidin.
-Tamam
Kapıyı "DAAAN!" diye vurup gitti. Bende bağırdım
-Ne vuruyon kapıyı amk!?
Neyse yıkadım yüzümü, 1-2 ekmek yedim biraz nette takıldım. Aklımdan "Aşağı insem mi?" diye geçirdim. Giyindim. Kırmızı tişört bi kot pantolon. Çaldım zili "DI DIT DI DIT DIRI DIRIT" diye çaldı zil. Kapıyı her türlü bi kızın açıcağını biliyodum ama nasıl bi kızdı onu bilmiyodum. Cevabını aradığım sorunun cevabını az sonra alacaktım. Kapının kilitleri "ŞAKIR ŞUKUR" açıldı. Kapı açıldı vee AMAN YA RABBi! Bu neydi? Sarışın 90-60-90 bir kız açtı kapıyı. Benim dilim zaten ne yapacağını bilmiyo. Kız sordu
-Kimsiniz?
Çok büyüleyici bi sesi vardı. Ben iyice heycanlandım.
-Şey... eee ben üst katta oturuyodum da. Alt katta kim oturuyo diye bi bakim dedim.
-Hoş geldiniz! Gelin içeri buyrun.
Girdim içeri sizin aklınızdan gelenler o an benimde aklımdan geçti ama yapmadım. Yapamazdım. Neyse konuştuk kızla ismini ifşa etmicem Sude olsun adı. Aynı okulda okuyomuşuz.(Nasıl görmedim diye orda gözlerimi gibmek istedim ama olmazdı.) Benle yaşıttı. Numarasını aldım. Çıktım eve kızı Facebook'tan ekledim.

Ben giyindim felan derken bizim öküz daha yavaş yavaşyataktan kalkıyo. Benim şalterler attı.
-Kalk hadi kalk! Amk camışı kalk!
-Kalktım işte dalyannan ne bağrıyon?
-gibik. Otobüs 8:15'te kapının önünde. Saat 7:50.
-Yetişiriz merak etme.
-Yetişmezsek ben Anıl ve Eren'le giderim zaten.
-Amk! Sende iyice karı oldun! Hemen satıyon.
Neyse Ali yetişti. Çaldık Anıl'ların kapıyı.
-Hadi gelin beyler!
-Tamam geliyoz.
1-2 dak. bekledik geldiler. Anıl.
-Aliii! Sana fena headshot attım amk.
-Üzerime gelmeyin amk!
O an çocuğa acıdım amk.
-Bırakın lan çocuğu oyunda lag vardı amk. Siz bu akşam gelin hele.
Anıl
-Gelicezde zaten sıkıntı yok!
Konuşurken geldi otobüs bindik gittik okula. Sıradan olarak takıldık okulda. Geldik eve. Anıl'lar bize geldi. Ödevleri yapmadık. Zaten yarın haftasonuydu. Çarşıda takıldık felan geldik eve saat 21;00 hemen CS ağı kurdum. Bizimkileri çağırdım attık CS'yi. Güzel bi şekilde galip olduk. Saat 23:00'dı. Döndüm Ali'ye
-Kurtardım lan zütünü!
-Bende güzel oyndım ama.
Haklıydı iyi oynamıştı. Ali hemen uyudu. Ben az takıldım nette saat 1:00'da bende yattım.
(Bundan sonraki entry heyecanlı olcak pampalar. Geliyom az sonra.)

Neyse bi baktım nabzı atıyo sürükleye sürükleye dışarı çıkardım sonra fırladım benim odaya üzerimi değiştirdim bavulumu toplayım çıktım

Attık CS'yi saat olmuş 12:30. Güzel farkla yendiler bizi. Ali:
-Hadi uyuyalım aq çok uykum var.
-Tamam uyuyalım amk andavalı. Adamdanhavada headshot yedin. Havada gibti adam seni.
-Üff tamam amk ya!
iyice tiriplere girdi. Üzerine gitmedim çektim yorganı horul horul uyudum. Sabah saat 7:00 kalktım sonra bizim öküz Ali'yi zor bela uyandırdım. Bi omlet yaptım yarısını yedim yarısını Ali'ye bıraktım. Hala gelmemişti. Bağırdım mutfaktan.
-Kalk lan öküz!
-Ya bi bekle amk!
-Neyini beklicem amk özürlüsü otobüse yetişemicez!
-Tamam bekle geliyom amk!

Neyse bizim kadro yavaştan geliyodu Eren gelmişti sonra Ali geldi son olarakta Anıl geldi okullar. Yeniden açıldı bizim binlerden gizli olarak Sude'yle de takılıyodum aramızdaki ilişki bro ilişkisiydi. Neyse bizim Anıl iyice hava yaptı felan bi ara onla takılmama gibi bi karar aldık sonra hatasını anladı bin adam oldu. Her akşam onlardaydık bi karar aldık artık Anıl'la Eren'de bizim eve taşındı. Bi evde 4 genç takılıyoduk. Tek sorun Eren'in osbir çekmesiydi. Tuvaletten çıkamıyodu bin. 1-2 kere okula onun yüzünden geç kaldık. Hoca da soruyodu neden geç kaldın diye söylesem disipline yollicaktı. Neyse günler geçti bu dönemde çok güzel bi şekilde bitmişti böylece "Lise 1" defterini rahatça kapatabilmiştik. Yine herkes evlere dağıldı. Ben tatile gitmeyi seven bi insan değildim genellikle yazlarım bilgisayar başında oyun oynamakla geçerdi. Facebook'tan Sude'yle de konuşmayı ihmal etmiyordum.

Facebook'tan araştırdım kızı erkek arkadaşı yok gibiydi. Bu benim için iyimiydi hiç bi fikrim yoktu. Biraz daha nette takıldıktan sonra saat 14:30'da 8-9 poşetle Ali geldi
-Selamun Aleyküm
-Aleyküm Selam
-Çok yoruldum laaaan!
-Ülke kıtlığa mı giriyo amk malı? Bissürü şey var burda.
-Dalga geçmede yardım et.
Neyse bütün yiyecekleri dolaba koyduk elimizde laptoplarla takılıyoruz "DI DIT DI DIT DIRI DIRIT" diye çaldı zil. Eyvaaah! Yoksa gelen Sude miydi? Kapıyı korkuyla açtım karşımda kel şişko gözlüklü ev sahibi (ifşa yok!) Celal Amcayı görünce sevindim.
-Ne yapıyonuz çocuklar?
-iyiyiz Celal Amca.
-Aslan parçaları!
Parasını zamanında verdiğimiz için seviyodu adam bizi. Ama doğruyu söyliyim adam sıcak kanlıydı. Geldi eve oturdu koltuklara konuştuk adamla.
-Nasılsınız çocuklar?
-iyiyiz işte takılıyoruz okulla ev arasında bide dershaneler var.
-En iyisini yapıyosunuz çocuklar en iyisini. Rahatsız etmiyorum heralde.
Sıkıyosa rahatsız olduk de.
-Yok Celal Amca ne rahatsızlığı?
-Var mı sevgili?
-Yok be Celal Amca
Ali'de yanımda kös kös oturuyodu. Celal Amcanın da dikkatini çekti galiba.
-Ali oğlum niye durgunsun Karadeniz'de gemilerin mi battı?
-Yok Celal Amca bişey yok.
-Neyse ben gideyim çocuklar ben sizi bi ziyaret edeyim dedim.
-Haydi görüşürüz Celal Amca
Gönderdim adamı Ali'ye döndüm
-Niye konuşmadın oğlum adamla?
-Isınamadım bi türlü amk.
Sonra aldık yine laptopları oynuyoruz. Saat 16:30 Anıl'lar geldi
-Bi fırlayak mı çarşıya?
-Olur
Çarşıdan geldik eve saat 18:00 CS attık yendiler bizi saat 20:00
-Amk iguanası bütün elleri ben yönettim.
-Amk oynayamıyom işte ne üzerime geliyon?
Amk bu çocuğa nooluyodu lan? Neden buna bile üzüldü?
-Tamam gibtir et amk oyununu!
Neyse takıldık nette yine uyuduk.

Neyse yazı öyle veya böyle kapatmıştık. Artık "Lise 2" defteri açılıyordu. Sevinçliydim. Neyse yine maroton devam etti Eren'in tuvalette 1 saat kalması bizim sövmemiz hep devam ediyodu. Ben inek olmaya devam ediyodum. Fena fişeq bi çocuktum. Artık esprili inek ve asosyal bi tip oldum. Biz 4 lü birbirimize yetiyoduk. Eren her sabah çektiği osbirleri anlatıyodu. Ben çeken bi çocuk değildim. Neyse Sude'yi de unutmuyordum tabii ki onla aramız çok fişeqti bende patlattım bombayı
-Seni seviyorum
-Bende seni
Ben iyice heyecanlanmıştım. Bi yandanda bu olayı bizim binlere anlatmak vardı. Söylesem kızarlardı oyüzden mi sakladın diye. Oyüzde olayları akışına bıraktım.

Tabii kızakta genellikle ne olur? Ayak kırılır. Ve benim bitanemin başınada bu gelmişti. Evet. O hastanede ben evde olanağım olsa onun yanında değilim diye kendimi gibicem. Ama olmuyo işte. Telefondan konuşuyorum işte bişeyim yok diyo lan nasıl yok ayağını kırmışın nasıl yok?! Işte evlerine gitmişler iyimiş 1-2 haftaya alçı açılırmış sevinmiştim ama okullar açılıyordu. Neyse okullar başladı. Olmadığını bilmediğim halde amaçsızca kapısını çaldım. Bi kız çıktı fakat bu Sude değildi. Sordum.
-Kimsin?
-Ben Sude'nin ev arkadaşıyım sende şeyisin galiba.
-Evde değil dimi?
-Evet. Şey ayağ...
-Biliyorum görüşürüz dedim çıktım eve. Bizimkiler PS3 takılıyo bende kafayı dağıtmak için katıldım bunlara.

Uyuduk uyandım bizimkiler aynada kendine bakıyo. Ali.
-Ulan bize ne gibti adamlar amk be.
Anıl.
-Adamlar grup yaptı.
Ali
-Şu Pampik'te az ballı değil amk.
Fırladım.
-Arkamdan mı konuşuyonuz lan!
Anıl.
-Yok be oğlum.
Hepsine bi baktım baya bi dövmüşler anasını hepsinin gözü balona dönmüş. Sordum.
-Okula gidiyomusunuz?
Ali.
-Bu haldemi?
Yani kısaca "Gelmiyoruz!"du bu. Bi omlet patlattım, yedim. Okula fırladım. Sude'den kaçmaya çalışıyodum. Geldim eve. Bizimkiler bağrıyo "Anaaaam! Anaaaam!" diye. Ben
-No'oluyo burda?
-Ölüyoz biz burdaaaa!
Ben gittim ödevleri yaptım daha sonra laptopta takıldım. Uyudum. Günler böyle geçti 2 hafta sonra bizim Celal Amca geldi. Açtım kapıyı. Sesi biraz düşüktü. Kesin bi takluk vardı.
-Nasılsın Pampik?
-iyidir Celal Amca. Sen nasılsın?
-iyiyim çocuğum.
Dedi "ALLAHU AKBAAR!" dercesine hızlı adımlarla koltuklara oturdu. Yutkundu. Ses düzenlemesi yaptı.
-Çocuklar evi 1 aya boşaltın.
HASgibTiiiR! Bu neydi lan şimdi? Elim ayağım titredi. Ben şaşkın bi duruşla
-Niye?
-Bakın çocuklar bende istemezdim sizi evden kovmayı (Para tatlı tabii). Fakat kızım evleniyor o yüzden onlar buraya geçecek.
Ulan amk nasıl oluyorda kız tarafının evinde oturuluyor. Erkek tarafının olmuyormuydu o? Hemen aklıma geldi. Sude'lerin karşısı vardı.

Sude'ylede sevgili olmuştum Fakat kötü bir niyetim yoktu. Her nekadar istemesemde el mahkum saçma sapan sinemalara gidiyoduk.
Bi ara korku filmine gitmiştik çok korkmuştu bana sarılmıştı. Zevk almışmıydım. Evet. Ama o kıza dokunur muydum? Hayır. Bizim hayat maratondu işte sabah kalk, kahvaltı yap, Eren'i bekle, çık, okula git, eve gel, dershaneye git, eve gel, ödev yap, sınava çalış, PS3 oyna, akşam sevgilinle yazış uyu. Hep aynı şeyler yaşanıp dururdu. Tipik liseli hayatı işte. ilk dönem yine acayip bi güzellikle bitti. Fakat şimdi bir derdim vardı. Ne derdi? Sude'ler tatile çıkıyordu. Kayak tatiline. Tabi daha taze olduğumdan dolayı kıskançlık vardı. Laptopuna Keylogger attığım için bi nebze rahattım tabii. Neyse gitti bunlar bende benim evde. Keyloggerden bakıyorum hep kızlarla konuşuyo tatilini anlatıyo beni anlatıyo felan tabii hoşuma gidiyo sonuçta kız güvenilir kız.

Rez alın şuku atın sağlıcakla kalın.

Neyse biraz takıldım benim odada. Sude dışarda değildi. Laptopu açıp Keylogger'a girdim bişey yoktu. Sonra belki bişeyler olursa diye yumruk atma tekniklerine ve korunma tekniklerine baktım. Sonra aradım Sude'yi
-Aloo! Aşkım gidebildiniz mi otele?
-Aşkım şuan içerdeyiz danışma kısmı var ordayız.
Bu benim için bi fırsattı. Acaba yalan mı söylüyodu? Neyse bi 5 dk. sonra gördüm odalarına giriyolar rahatladım (Odalara girmek için illede havuzun yanından geçmek gerekiyor). Sınavımdan tam not almıştı. Yerleştikten bi 20 dk. sonra havuza girdi. Mayosu öyle tek sütyen bi don değildi. Kapalıydı. Böyle az dekolte vardı o kadar. Günler öyle geçti işte. Taa ki tatilimizin 6. gününe kadar. Sude'nin yine kimseyle işi yok. Fakat peşinde bi dangalak var ben odanın kapısını açtım bi gerilim olursa direk uçacam. Aynı anda bavuluda jet hızında toparladım. Yanımda maske vardı onu taktım .Sude girdi odaya odada kimse yok anneleri biyere gitti heralde. Bu dangalak odaya fokuslandı ben de anca yetişirim diye direk fırladım. Dangalak odaya girdi ben hunharca koşuyorum. Herkes "Napıyo bu liseli?" dercesine bakıyo Direk yavaşça kapıyı açtım. Dangalak kızı duvar köşesine sıkıştırmış öpmeye çalışıyo. Bi yandanda mayoyu açmaya çalışıyo. işte o andan itibaren kaybettiğim her salise bana gelecekte geri döncekti. Kapıdan duvar kenarı yaklaşık 20 metreydi ve arada yatak vardı. iki seçenek vardı ya yatak etrafından giderek dangalağın dıbını gibme (5 saniye kaybettirir.) yada yatağın üzerinden sıçrayarak dangalağın dıbını gibme. Hızlı bi düşünceyle yataktan sıçramayı seçtim. Koştum koştum. Yatağın üzerinden sıçradım. Dangalağa bi yumruk çaktım. Kafası duvara tak çuvalı gibi düştü

Mal olan okur

Sabah kalktım saat 11:30'da burnuma omlet kokusu geliyo. Gittim baktım mutfağa Ali bi bin gülüş attı sonra
-TADATADA! Miss gibi omlet yaptım.
iyi hoşta ben zaten hergün yapıyodum ki amk. Neyse yine tiriplere girmesin diye iyi diyecektik.
-iyi yapmışın. Nasıl öğrendin omlet yapmayı mal?
(sanki çok sıradışı amk!)
-Ayıpsın pampa benden kaçar mı?
Neyse gömüldüm sonra ödevlere oturdum onu da bitirdim. Anıl kapıyı çaldı " DI DIT DI DIT DIRI DI DIT" ben yine mini bir kalp krizi geçirdikten sonra kapıyı açtım elinde PS3 kutusuyla geldi.
-Selamun Aleyküm Geymır Beyler!
Ben şok geçirdim amk karşımda PS3 vardı.
-Aleyküm Selam. Zenginim diyosun kardeşim yani.
-Aayynneenn öyle kaarşim!
Amk zenginlik bazı kişilere yaramıyodu iyice kekolaşıyolardı.
-Gel bi bakalım şu canavara.
Açtık felan fenaydı. Bide GTA 4 almış bizim keko baya hava yapıyodu.
Neyse günler geçti. Sömestr geldi. Hepimiz bi memlekete gittik. Anne yemeği bi başkaydı amk.
Bizim eve ilk gelen bendim. Evde bi süre yanlız kaldım felan o sırada Sude'yle baya ara yaptım. Baya baya kız bana geliyodu.

Neyse efendim günler su gibi akıp geçti, yaz geldi "Lise 2" defteri de mükemmel bi şekilde kapatıldı. Ben eve gittim yine normal bir yaz geçireceğim derken Sude aradı.
-Alo! Aşkım.
-Efendim?
-Şey biz tatile gidiyoruz.
Ben yine kıskandım bu kızı benimde gitmem lazımdı ama Sude'nin haberi olmamalıydı. Eğer bi olay dönerse direk müdahale ederdim.
-Nereye?
-... ilindeki, ... otelinde.
Bunlar iyi olmuştu. 5 yıldızlı otel felan da değildi. Pederi kandırıp bizim davarlarla gidebilirdim belki. Davarlar görünse bile tanımazdı, bilmiyodu zaten.
-iyi aşkım. iyi tatiller. Ne zaman gidiyorsunuz?
-Önümüzde pazartesi. 1 hafta kalıcaz.
-Görüşürüz.
-Görüşürüz.
Hemen otelin sitesine girdim. 1 haftası 200 küsür TL'ye geliyodu. Pederden alabilirdim bu parayı.
Hemen bizimkileri aradım. Hepsi pederlerinden izin almışlardı. Sıra bendeydi. Gittim sordum izin verdi rezervasyonları aldım. Macera başlıyordu. Pazartesi günü geldi. Gardan otobüslere bindik biz 4'lü olayı anlattım.
-Beyler benim buraya gelmemin sebebi yengenizde aynı yere gidiyo ve aynı günler. Benim amacım onu izlemek. Ben 7 gün boyunca odadan çıkmıyorum. Bu arada yemek saatlerinde bana yemek getirirseniz sevinirim.
Başlarıyla onayladılar. Otobüsten indik.

Beyler önemli iş çıktı bugünlük bu kadar. Siz rezleri alın.

Anıl kalktı.
-Ne kadar para?
-100-200.
-Tamam amk.
Yattık uyuduk. Sabah yine maraton başladı. Akşam bizimkiler ödevleri yapıp fırladı. Beklenen mesaj geldi."Aşkım evdeyim.(ifşa yok) ev arkadaşım irem'de yok.". Hasgibtir amk. Burda bu sübliminal mesaj mı vardı. Neyse giyindim, indim aşağı. Çaldım kapıyı " DI RIT DI RIT DIRI DIRIT". Bir nur yüzlü açtı kapıyı.
-Nasılsın aşkım?
-iyiyim aşkım, sen nasılsın?
-Ben de iyiyim
Dediğim an dudaklarıma yapıştı. Hiç gelmese miyidim amk? Dindar bi çocuktum ben. Sadece sevgili olacaktık biz. Neyse girdim içeri korku filmi açmış izledik. Hep sarılıyodu. Amk kız bacağı kırılınca azmış. Sürtmeye başladı. Kendimi zor tutuyodum amk.

Neyse haftalar geçti. Sude gelmişmiydi? Hiç bi fikrim yoktu. En iyisi mesaj atmaktı. Yolladım mesajı."Aşkım geldin mi?". Cevap yoktu. Akşam PS3 oynarken mesaj geldi. "Yarın ordayım.". Bu beni rahatlatmıştı. PS3'ü bıraktım laptopa geçtim. Keylogger'a girdim. Ev arkadaşıyla yazışıyodu.
-Nasılsın canım?
-iyiyim canım. Sen nasılsın?
-Bende iyiyim. Benim Pampik'ten haber var mı?
-Var, var! Seninki geçenlerde seni sordu benle hiç ilgilenmedi. Konuştuktan sonrada hemen yukarı çıktı. Bu çocuk seni aldatmaz. Söyliyim bak. Anla bu çocuğun değerini.
Falan filan derken benim peder aradı.
-Aloo! Oğlum.
-Efendim baba?
-Paraya ihtiyaç var mı?
Evde sanırsam az para vardı.
-Var baba.
-Ne kadar?
-100 TL yolla baba.
-Tamam. Anneme selam söyle.
-Aleyküm Selam. Hadi görüşürüz.
-Görüşürüz.
Bu konuşmada böyle bitti. Bizim binlere döndüm.
-Para getirin beyler.