1. 1.
    +7 -1
    insnaların ta dıbına koyayım orosğu çocukları

    300 spartalı filmini izleyip de, filmde anlatılanları gerçek olarak algılamamış neredeyse kimseye rastlamadım. tabii ki heredot okurları hariç.
    heredot u okluyanlar bilir ki 300 spartalı da anlatılan savaş, aslında thermopolis geçidi savaşı değil marathon savaşıdır. doğal olarak leonidas değil, miltiades ve miltiadesin komutasındaki 10.000 atinalı savaşçıdır izlenilen.
    300 spartalıya yarım milyon persli saldırmaz.
    10.000 atinalı askere 20.000 piyade, 2 bin süvari ve 3 bin okçu saldırır.
    bire iki buçuk gibi bir üstünlüğü vardır pers ordusunun.
    300 spartalı da bire bin gibi hayal ötesi bir durum var ki hani bir söz vardır tükürseler o biri bırakın boğmayı aya bile yollarlar.
    milattan önce altıncı yüzyıldan söz ediyoruz.
    sicilya ya ikinci dünya savaşında çıkan asker sayısı bile 100 binken 500 bin askeri hayalinizde görseniz inanmayın.
    600 yüz gemi ile scainas koyuna, marathon ovasının 40 km doğusuna çıkartma yapan döneminin dünya lideri pers ordusundan dahi söz etsek, o çağın gemilerinin ortalama 750 kişiyi ve bu 750 kişinin erzağı, kuşatma malzemeleri, atları ve savaş techizatını taşıyamıyacağı açıktır.
    kaldı ki tarihi kaynaklarda bu gemilerin bir bölümünün, atinayı fethedeceğinden emin olan darius tarafından emredildiği şekilde, yapılacak olan zafer anıtında kullanılacak mermerleri ve malzemeyi taşıdığı bilinmelidir.
    ayrı bir konu da pers imparatoru darius un savaş meydanında olmadığıdır.
    savaşı pers komutanı datis idare etmektedir.
    peki hepsi mi yalan?
    pers elçilerinin atıldığı kuyu sahnesine varıncaya kadar birçok konu gerçektir.
    savaşta miltiades in dahiyane taktikleri ve hoplon adı verilen bronz yunan kalkanlarının etkisi belirleyici olmuştur.
    6000 pers askeri ölürken, atina ordusu sadece 112 kayıp vermiştir.
    marathon savaşı, yunan tarihinin dönüm noktasıdır.
    doğu idaresindeki dünya, batıya ilk defa söz geçirememiş ve yenilmez sanılan pers ordusunun yenilebileceği görülmüştür.
    roma medeniyetinin temelleri marathon ovasında vrana geçidinde verilen ölüm kalım savaşı sonucunda atılmıştır.
    darius bu savaşı ve yunanlılardan alacağı intikamı unutturmaması için bir hizmetkarını görevlendirmiştir.
    belli aralıklarla atinalıları unutma diyerek, darius a hiçbir zaman alamayacağı intikdıbını hatırlatmıştır.
    40 yıl sonra darius un oğlu thermopolis geçidinde babasının intikemını almaya çalışiır ve başarısız olur ama marathon savaşının boyutlarıyla karşılaştırılamayacak kadar küçük bir çatışmadan söz ediyoruz.

    am züt meme am züt meme am züt meme
    ···
  1. 2.
    +1
    am'dan sonrasını okumadım .
    ···
  2. 3.
    0
    upupupupupupup
    ···
  3. 4.
    0
    anan olabilir
    ···
  4. 5.
    0
    up up up up
    ···
  5. 6.
    0
    helal bin şukuladım. ben arkeoloji manyağı biriyim, millet çok yanlış şeyler biliyo
    ···
  6. 7.
    0
    yazmayın şöyle uzun şeyler sonra dalıp okuyorum amk
    ···
  7. 8.
    0
    peki istanbulun fethi bize anlatıldığı gibimi gemileri karadan yürüttükmü panpa?
    ···
  8. 9.
    0
    okuyanı galata kulesinde anırta anırta gibsinler
    ···
  9. 10.
    0
    @8 yürütmedik panpa keisnlikle yürütmedik inanmıyorum buna
    ···
  10. 11.
    0
    sondaki am züt meme için şukunu verdim panpa.
    ama yazdıklarınıda okudum yani.
    ···
  11. 12.
    0
    sağlam bilgiler, verdim şukunu panpa
    ···
  12. 13.
    0
    oha oha okuyanı vj bülent gibsin
    ···
  13. 14.
    0
    @12 bunu ben demiyorum tarihçiler idyor o.ç al oku

    erdoğan aydın şöyle diyor,

    ''özetle farklı kaynaklarca yinelenmiş olmasına rağmen, dağdan gemi aşırma efsanesine itibar etmek olanaksız.

    her şeyden önce teknik ve zamansal olarak olanaksız. en uygun güzergahın saptanması ve işin yapılabilirliği için keşif gerekiyor öncelikle; ki birkaç ekibin çalışması halinde bile iki günden fazla sürer.

    ikincisi, o dönemde orman olan o arazideki en kısa mesafe bile 3 kilometre- gemilerin geçebilmesi için binlerce ağaç kesmek ve güzergahı temizlemek gerekiyor. bir ayda yapılabilirse mucize olur.

    üçüncüsü, galata veya taksim sırtını geçmek, oldukça büyük bir çıkış ve iniş yanında bir dizi irili ufaklı iniş, çıkış ve kavisleri geçmek demek. geçirilecek olanın koca koca gemiler olduğu düşünülecek olursa ciddi bir stabilizasyon çalışmasının önceden yapılması, bir dizi çukurun doldurulması, tepenin kazılması, kavislerin düzeltilmesi zorunlu.

    dördüncüsü, gemiler kaydırılmışsa gemi başına bir kızak ve üzerinde kayması için yol boyunca, yağlı ve birbirleriyle simetrik binlerce(en kısa mesafede en az 6 bin) kereste hazırlanıp yerleştirilmesi gerek. tekerlekler üzerinde zütürülmüşse, 72 tane, yüzlerce ton taşıyabilecek büyüklükte ve yeterli sayıda tekerleği olan araba üzerinde gidebileceği sağlamlıkta yok gerek. ne kadar mükemmel bir organizasyon olursa olsun bu da aylar alacak bir iş. bir geminin sadece kızağa alınıp karaya çıkarılması bile, neresinden bakılırsa bakılsın, her gemi için tekrarlanmak üzere saatler alacak bir iş. oldukça dik olan o yokuştan gemilerin çıkarılması ve o kadar ağır ve hassas bir yükün, çıkarmaktan da zor bir iş olan, elden kaçırılmadan aşağıya kadar indirilmesi, en tecrübeli ve uyumlu ekiple bile haftalar alır. diğer yandan tek güzergah olduğundan, biri inişe geçmeden diğerinin çekilmesi olanaksız, dolayısıyla birbirlerini beklemek zorundalar. bunların yanında, 72 geminin kasımpaşa'ya indirilebilmesi için, buranın bu işe uygun hale getirilmesi, yani, gemilerin karaya çıkarıldıkları yer gibi, kasımpaşa'da da ciddi bir inşaat faaliyeti gerek. aynı güzergah kullanıldığından aynı mekanda on binlerce insan, bir o kadar manda, deve, vb., bunların sevk ve organizasyonu, yaşanan olağanüstü trafik... o ilkel koşullarda ne denli mükemmel bir mühendislik ve idare yapılırsa yapılsın, üstelik benzeri bir iş deneyimi olmadığından bir dizi aksama kaçınılmaz.

    son olarak belirtilmesi gereken, söz konusu güzergahlarda yapılacak bir gemi yükleme ve indirmesinin bizans'ın haberi dışında gerçekleşmesinin olanaksızlığıdır. tüm bu veriler ışığında büyük bir özgüvenle belirtilmeli ki, iki gecede (siz deyin ki iki ayda) gizlice dağdan gemi aşırtma safsatasına inanmamızı isteyenler, amiyane tabirle hiç hesap bilmiyorlar! her yıl tekerlikli büyücek bir kayığı asfalt yoldan kasımpaşa'ya taşıma mizanseni sırasında yaşanan sorunlar bile, bu 72 gemi geçirme efsanesine itibar edilemeyeceğinin yeterli kanıtı aslında. dolayısıyla fatih'in elinde yüzlerce tonluk bir ağırlığı yüklenecek bir helikopter olmadığını bildiğimiz koşullarda bu efsane, salt bizim değil, pek çok tarihçimizin de ne hale getirildiğinin göstergesi olmaktan başka bir anlam taşımıyor.''
    Tümünü Göster
    ···
  14. 15.
    0
    feyzi bol bir paylaşım olmuş elhamdürüllah
    ···
  15. 16.
    0
    Ey yolcu, gidip spartalılara söyle öldük... Burda, Sparta kanunlarına göre...
    ···
  16. 17.
    0
    filmi izlemedim
    ···
  17. 18.
    0
    @10 dıbına koyim o zaman resmi tarihin
    şakirtler fatihe laf söletmez bunlar doğru der laikler diğerine doğru der delirmemek elde değil
    ···
  18. 19.
    0
    adam hayatını yazmış beyler
    ···
  19. 20.
    0
    @1 tarihin arka odası
    ···