1. 1.
    +1
    30 yaşında halen bakire olan kadın var bu memlekette.
    geçen gün tanıştım kendisiyle iyi okullarda okumuş, yurtdışında yaşamış, iyi bir işte çalışan, kendi evinde kalan bir kadın.
    bekarete önem verdiğinden değil, sevişmeyi arzulamadığından ötürü bakire olduğunu söylüyor. üstelik sürekli denemesine rağmen vaginismus olduğu için tam bir ilişkiye de giremiyor. yani türkiyedeki kadınların %30'u gibi zihnen hasta. üstelik bu kendisinin değil toplumun suçu. senin suçun, benim suçum.

    bu kadını ben bu hale getirdim.
    ona uyguladığım baskı yüzünden kendi kimliği ile asla barışamadı. arzuları ve baskı arasında öylesine preslendi ki sonunda ortaya bu iğrenç ara form çıktı. varlığını sürdürmesi mümkün olmayan mutant bir tür. ciksten zevk almayan, bedenine kişisel temizliği için bile olsa dokunamayan, hormonlarının bağlandığı reseptörleri körelmiş zombiler.

    bu kadın kendi kendini bu hale getirdi.
    erkekler dünyayı kendi gibinin keyfine göre şekillendirirken kendi cinsinin değil kendisinin çıkarları doğrultusunda karar alan kadınlar yüzünden kurulan sistemde kadın yer bulamadı. ekonomide, siyasette, bilimde kadın başarılı olmak için erkeğin düzeninden geçmek zorunda kaldı. erkeğin onun için biçtiği gömleği giymeye zorlandı. erkekler birbirlerinin kanını barbarca dökerken onlara yeni askerler yetiştiren anneler otuz yaşındaki bakirenin sorumlularıdırlar. şu andan sonra kimse bu düzeni medeni yöntemlerle eski haline getiremez. bu düzen barbarlıkla, hayvani içgüdülerle kurulmuş vahşi bir düzendir.

    biz tür olarak medeniyet kabuğunun içinde içgüdülerini yaşayan en az puma kadar vahşi omurgalı hayvanlarız. bir an önce hayvan oluşumuzla barışıp buna uygun sosyal sistemler geliştirmeli doğal halimize geri dönmeliyiz. john nash'in ekonomi için söylediği şey biyoloji için de sonuna kadar geçerlidir. bir tür varlığını başarılı bir biçimde sürdürmek istiyorsa hem kendisi hem de türün diğer bireyleri için en iyi olana yönelmelidir. ve bizim durumumuzda en iyi olan doğamıza en uygun olandır.

    peki bu kadının 30 yaşında romantizm düşünüyor olmasının bekaretle ne alakası var?
    kadının ilgi arzusunun sistemin bir parçası olduğu bariz o nedenle onunla ilgili bir sıkıntım yok bana gayet makul geliyor. beni rahatsız eden bir tip romantizm var, daha önce de bazı yazılarımda değindim. çıkarlarını ihtiyaçlarıymış gibi erkeklere yutturmaya ve kadınlığını meta haline getirmeye yönelik romantizmden rahatsızım.
    ilgi ihtiyacından doğan şehvetle bağlantılı romantizm sağlıklıyken
    çıkar odaklı sinsi romantizm tehlikelidir.

    bu ikisini birbirinden ayıran sihirli duygu ciks arzusu, yani biraz süslersek aşktır. yani kadın kadın gibi hissetmiyor ve hale romantizm bekliyorsa hem hastalıklı hem de çıkarcı bir fahişedir bana sorarsanız. bu tespiti öylesine ince bir çatlaktan girerek yaptım ki eminim ben yapmasam gün yüzüne çıkması mümkün olamayacaktı. bu haliyle yaptığım çıkarımı iyi anlamak ve gerekeni yapmak siz ergen okurlarıma kalıyor.

    tekrar ediyorum.
    otuz yaşında kadının düşündüğü romantizm şehvetli olmalıdır. içinden am suları ve dölden şelaleler akmalıdır. kadınlığını 16 yaşındaki bir kız çocuğu gibi halen ona hizmet edilmesi ile tatmin etmeye çalışan, egosunu ona pompalanan centilmen erkeğin "kibar" tavırlarıyla ayakta tutmaya çalışan kadın hastalıklıdır.

    daha açık nasıl anlatılır bilemiyorum.
    olduğunuz türün gerekleri ve ihtiyaçları ile barışın. maslow ihtiyaçlar hiyerarşisi teorisini dizi aralarında okuyun. adam 1943 yılında kıçını neyle yırtmış anlamaya çalışın. neden alem çığlık çığlığa orgazmlar yaşarken bu ülkede 3 evli çiftten biri cinsel ilişki kuramıyor bunu düşünün.
    ···
  1. 2.
    0
    selam beyler başlığı nasıl açıyoz
    ···
  2. 3.
    0
    laptopun pili %66 rmg. hala orgazm olamayan kadınlar var memlekette

    özet geç bin
    ···
  3. 4.
    0
    nereden kopyala yapıştır yapıyon bunların panpa
    ···
  4. 5.
    0
    @4 ekşideki yazılarımın bazılarını işinize yarar diye düşünerek buraya taşıyorum.
    oradaki ve buradaki nickim aynı oradan kontrol edebilirsiniz.
    ···