-
192.
+2Onu izlediğimi görünce, gülümsedi ve dumanı bana doğru üfledi, öksürdüm. Gülerek şöyle dedi:
-Aa sen sigara içmiyorsun değil mi? Tüh, öksürttük bak görüyor musun…
+Evet içmiyorum ama açıkçası hoşuma gitti.
-Öyle mi? Daha yakından üfleyeyim o zaman. -
191.
+3O sigarayı tutuşu, yavaşça dudaklarına zütürüşü, derince içine çekip bir süre bekleyişi, dumanı ağzından usul usul verişi, zarif hareketlerle sigarayı kül tablasına vuruşu, tekrar dudaklarına zütürüşü… Bir ayine canlı canlı tanıklık eder gibiydim. Ve ben, sigaradan nefret ediyordum! O kıza kadar...
-
190.
+2Mutfağa geçtiğimizde, kahveyi yapmaya başladım. O da benim gibi kahve seviyordu ve farklı tatları denemek istiyordu. Yaptırdığım kahve karışımını french presse koyarak salona zütürdüm. “Sigara içebilir miyim?” diye sordu. “Tabii ki” dedim. Sigarayı yaktığı andan itibaren, dünya benim için başka bir yer olmuştu adeta.
-
189.
0Devam...
-
188.
+2103 e ayranaç
-
187.
+3Yarın devam...
-
186.
+4“Bi dahakine” … Demek bu muhteşem varlığı bir kez daha görebilecektim… Beni, evi, yaşantımı beğenmişti ve kendini buraya ait hissetmişti, bir daha gelmeye ikna olmuştu… Bu düşünceyi asla bozmamalıydım, bu gece tüm uğraşım bu düşüncenin kaybolmaması üzerine kurulmalıydı. Gecenin motivasyonunu bulmuştum. Hoş, Y.’yi görmek beni yeterince motive etmişti ama onun düşüncesinin de olumlu olduğunu anlamak beni ona karşı olan/olacak davranışlarım konusunda daha hassas düşünmeye itmişti.
-
185.
+1-Şey ya, sormadan gezdim ama bilinçsizce oldu biraz. iznin var mıydı?
+Valla her şeyi gördün, daha neyin iznini verebilirim ki? Bakmadığın bir iki dolap kaldı, onlara da bakabilirsin izin veriyorum.
-Ya saçmalama, öyle karıştırmak gibi değil de seni tanımak istedim bir anda.
+O yüzden benimle konuşmak yerine odaları gezmeyi tercih ettin demek, mantıklı.
-Ama önce yaşayış biçimini öğrenicem ki seni iyice tanıyabileyim değil mi?
+Keşke sen gelmeden önce evi toplamasaydım o zaman, beni esas öyle tanırdın.
-Tamam, bi dahakine baskın yaparım ve gerçek yaşantını görürüm. -
184.
+1içeri geçti, ürkek ama neşeli adımlarla tek tek odaları gezmeye başladı. Bir yandan da kendi kendine bir şeyler mırıldanıyordu, duyabildiğim kadarıyla odalarla ve genel olarak evle ilgili yorumlar yapıyordu. Ben de kapıyı kapattıktan sonra duvara yaslanmıştım, gülümseyerek onun odaları adeta eve yanlışlıkla girmiş bir serçe gibi gezinmesini izliyordum. Salondan çıktıktan sonra, nihayet beni fark etti ve yanakları kızararak şöyle dedi:
-
183.
+2Ben orda ona dalmış bakarken, Y. artık dayanamadı:
-Ee, burada böyle durmak için mi çağırdın beni, anlamadım?
+Ahaha ya şey pardon, seni görünce bi an aklım başımdan gitti. içeri geç lütfen.
-Allah Allah?
+Noldu, hoşuna gitmedi mi?
-Uzun zamandır böyle bir tepki almamıştım da şaşırdım.
+O uzun zamandır denk geldiklerinin kıymet bilmezliği demek ki.
-Olabilir. Kahveleri buraya getir istersen, sandalyeleri de unutma.
+Off sen açtın konuyu napabilirim. Hadi geç. -
182.
+3Bilmiyorum, o beni görünce ne düşündü ne hissetti ama benim hissettiklerim bunlardı. Onun gözünde de herhangi bir hayal kırıklığı ya da pişmanlık görmediğim için, mutlulukla onu izlemeye koyulmuştum. Adeta bir tanrıça gibi görünüyordu! Hani derler ya; Mecnun’un Leyla’ya olan aşkından etkilenip Leyla’yı merak eden padişah, Leyla’yı huzuruna getirtir ve onun hiç de öyle aşkından çöllere düşülecek bir kadın olmadığını görür. Daha sonra Mecnun’u çağırtır ve ona Leyla’nın aslında ne kadar çirkin bir kadın olduğundan ve Leyla’nın bu aşka değecek bir kadın olmadığından bahseder. Mecnun ise şöyle cevap verir: “Onu bir kere benim gözlerimle görseydiniz, anlardınız…” Aynı bu hikayedeki gibi, ondaki tanrıçalık belki de sadece benim bakışlarımın bir yansımasıydı… Bilemiyorum; tek bildiğim, bunu hissettiğimdi...
-
181.
+2Dediğim gibi, “alımlı” olmak… Burada bahsettiğim şey güzellik, incelik, zarafet, bakımlılık vs. değil; kadının gülüşüne, gözlerine, bakışına, duruşuna yansıyan bir hal, kelimelerle ifade edilemeyecek ama yalnızca hissedilecek bir durum. Ömründe bir kez de olsa herhangi bir kadın hakkında bu hissi duymuş olanlar, ne kadar anlatmaya çalışırsam çalışayım anlatamayacağım bu hissi eminim hemen anlamış ve hatırlamışlardır…
-
180.
+1Ben hayatımda çıplak gözle bu kadar beğendiğim başka bir kadın görmemiştim! 1.65 boylarında, siyah uzun saç, küçük ve muhteşem bir yüz, orantılı bir vücut, küçücük eller ve ayaklar, içi parlayan gözler… Hele o ten, bembeyaz… Hani şu Yahşi Cazibe’de oynayan bir kadın var ya, Aslıhan Gürbüz olması lazım, onun az biraz daha zayıf olanını düşünün… Ki o kadın benim bu televizyon sektöründe gördüğüm en “alımlı” kadındır, ona benzeyen birini görünce resmen dibim düştü…
-
179.
+1Dışarda aceleyle bir şeyler atıştırdım ve eve giderek Y.yi beklemeye başladım. Tabii bu esnada biraz ortalığı topladım ve duş alıp bir şeyler izledim. Yine dakikalar geçmiyordu. Neyse ki, çok geçmeden kapı çaldı. Y.’ye direkt taksiye binmesini söyleyip konum attığım için, gelmesi uzun sürmemişti. Kapıyı açtım ve onu gördüm…
-
178.
+1Ömrümde bu konuşmanın ardından hissettiğim kadar heyecan yaşadığım anların sayısı azdır. iş çıkışını beklemek, her zamankinden daha büyük bir ızdıraba dönüşmüştü, dakikalar geçmek bilmiyordu resmen. Kendimi oyalamak için saçma sapan işler yaptıktan sonra, nihayet çıkış saati gelmişti. Koştur koştur hemen servise bindim ve evin oralarda indikten sonra, Tchibo’ya uğrayıp sevdiğim kahve çeşitlerinden bir karışım yaptırdım.
-
177.
+2Bir gün, Y. Connected.me’den bir mesaj yazdı:
-Kahve teklifin hala geçerli mi?
+Elbette! Ne zaman istersen.
-Bu akşam istiyorum, müsait misin?
+Ben sana her zaman müsaitim, o ne demek.
-Ahahah çok şımartma beni sıkıntı olur sonra. Evden kovalayamazsın.
+Sen bi gel de kim kimi kovalayacak göreceğiz.
-Peki madem. 20.30 gibi gelirim sana da uyarsa.
+Tamam ben de işten 18’de çıkıyorum zaten, haberleşiriz. -
176.
+3Bu konuşmayı takip eden birkaç gün içinde, Y. ile pek konuşmadık. Bazen o meşguldü bazen de ben. O ara başka görüştüğüm insanlar da vardı, muhakkak onun da olmuştur. Ama onu bir an olsun aklımdan çıkartamıyordum, garip bir bağ gelişmişti sanki aramızda. Hiç görmediğim bir insanla görüşmeyi istiyordum sürekli. Sanki görüşsek, unutulmaz olacakmış gibi hissediyordum. Hislerimde pek de yanılmadığımı, 1 hafta sonra anladım.
-
175.
+2Devam...
-
174.
+2Reserved bayım.😀
-
173.
+190 a raxez
başlık yok! burası bom boş!