3 yıllık ilişkimi anlatıyorum beyler

devam edicem birazdan beyler

reservörd

reserved

2 dakika ayak üstü konuştuktan sonra kararlaştırdığımız yüzükçüye gittik. Orada yüzüklere bakmaya başladık. Bir tane o bir tane de ben beğendim. Benim beğendiğimi o pek beğenmedi. Ama onun beğendiği benim hoşuma gitmişti. Taç gibiydi yüzük böyle taşlı taşlı falan. Fiyatını sordum 115 lira dedi adam. E gelirken metro parası, 4 saat beklerken içecek + sigara parası. yüzükten biraz feragat etmiştim açıkcası. O sırada kız fiyatı duyunca benim beğendiğimi sordu. Adam 75 diyince bunu alalım dedi. Ama dikkat ettim, gözü diğer yüzükteydi. Eğer 75liği alırsam, içim hiç rahat etmeyecekti doğrusu. Adamı kenarıya çektim. Abi elimde 90 lira para var. 2-3 lira da yol parası. Al hepsini dedim. Gerekirse kimlik bırakayım sonra getireyim.
Adam sağolsun o günü hiç unutmam, yüzükleri verdi. Tarihi ve isimlerimizi yazdırdıktan sonra meşhur bir parka gittik.

Yanlış hatırlamıyorsam cebimde 100 liraya kadar bir para vardı, 2 sene öncesi ve bu para yeterdi o gümüş yüzüklere.
Buluşma yerine giderken mesajlaşıyorduk. Biraz geç kalacağını, merak etmemem gerektiğini söyledi. Bende peki dedim. MEtro çıkışında beklemeye koyudlum bir banka oturup. 10 dakika, 20 dakika, 1 saat, 2 saat derken tam 4 saat sonra geldi...
Tam 4 saat...
O kadar çok sinirliydim ki, gelince ona ağzım dolu bir söveceğimi düşünüyordum. Ki bunun için de kendimi hazırlamıştım. Bayağı bi ağız dolusu sövecektim. mesaj attı geldim diye, karşıma çıktı
Aşkım kusura bakma işler uzadı diyip sarılınca, bütün o küfürler aklımdan birden uçtu gitti. Birden sanki bekleten benmişim gibi pişmanlık duygusu kapladı. Öyle de gerizekalı bi insanım. Kıyamıyordum dıbına koyayım. Hemen mayışıyorum işte.

ilişkimiz sürekli böyle giderken, bir karar aldık. Aradan artık neredeyse 1 yıl geçmişti. Artık kavga da etsek, sürekli tartışsak da birbirimizden kopamıyorduk. Aşkın benim için ilk tarifi buydu. Gerçekten aşk buydu. Onu görmeden, konuşmadan, sarılmadan, kokusunu içime çekmeden yapamıyordum. Bu aşktan başka ne olabilirdi ki..

Artık bir isim koymamız gerektiğini düşündük. Kendi kendimize yüzük takalım diye. herhangi bir niteliği yok ama, kendi düşünceme göre görenlerin başı bağlı diye bilsin istememdir. Bu yüzden yaptık bunu.
O sıralar da çalışıyordum. Çok fazla kazanmasamda yaşıma göre iyi para alıyordum. Cüzdanım doluydu o yaşıma göre. Yüzük için biraz da abimden borç para alıp, buluşma yerine gitmiştim.

EN son param yok bahanesini uydurdu.
O gün erkekliğimi hiçe sayıp kadın iç çamaşırı mağazasına girdim. Kızdan aldığım özelliklerdeki çorabı söyleyip poşete koydurttum. Çıktım. Akşam apartmandan balkonlarına attım, aldı içeri girdi. Ertesi gün kontrol etmek için eve geldiği sıralarda kapıda oturup sigara içmeye başladım. Geldi, yine çorap yoktu..
Eve girdikten sonra bir hışımla mesaj attım. Dedim neden çorap yok. Çantada dedi, beden vardı son ders giymedim bende dedi.
Hemen aynı okulda okuyan arkadaşıma sordum. Sizin okulda 9. sınıflara beden eğitimi varmı diye. Hayır yok dedi.
Yalan söylemişti. işte bu nasıl koyuyor bir bilseniz..

Bu yüzden sürekli tartışmalar çıkıyor, sürekli kısa süreli ayrılıklar yaşanıyordu. Abartısız söylüyorum şu 3 senede, yaklaşık 100 kere ayrılıp barışmışızdır. Dayanamıyordum çünkü. Sürekli pes edip sonradan pisman oluyordum.
Elimde değil çünkü. Kolay değil böyle birşey, kendinizi benim yerime koyup düşünün bir.
Şöyle bir örneklendirmede bulunayım. Bana aşırı kızgın oldugu bir zamanda okulunun çıkışına gitmiştim. Kız lisesiydi, haliyle heryer kızdı. Otobüse bindi, bende arkasından bindim. Ayakta giderken konuşmaya çalışıyordum. Ama nafile. Yüzüme bile bakmıyordu. Eve gelmeden bir durak önce benden kurtulmak düşüncesiyle hemen aşağı indi. Bende kapı kapanmadan hemen arkasından indim. Arkasından yürümeye başladım. O beni takamdıkça, kendimi kızları rahatsız eden dızo, keko veyahut hırbolara benzetiyordum. Eve yürürken aramız biraz açıldı mesafe olarak, o sırada yukarıda bahsettiğim dızolardan 2 kişi girdi. Konuşmalarına şahit oldum. Etek giymişti o gün. Onunla ilgiliydi. Elimden birşey gelmiyordu çünkü elemanları tanıyordum. Emanetsiz dolaşmayan insanlardı. Sineye çekmiştim. Eve gittiğinde ona çorap giymesini söyledim eteğin altına.
Ama yukarıda söylediğim gibi, hiç bir sözümü dinlemiyordu ki..

Reserved devam Panpa

O günler inanın çok güzeldi. Yalan dolan yoktu, temizdi lan ilişkimiz. Git gide de bağlanıyordum. Mutlu olsun diye her istediğini yapıyordum. Sesimi çok beğenirdi. Telefonuna şarkı söyleyip kaydet, bana bluetoothla at derdi * )
Bende yapardım. Neredeyse haftada 2-3 tane şarkı söyleyip ona atardım bluetoothla. Hoşuna gider sürekli dinlerdi. Bana öyle söylerdi yani. Güzel gidiyorduk hemde çok güzel. Ama bu yaptığım hareketler, ben güzel diye düşünürken her geçen gün sonumuzu getiriyormuş meğersem. Sürekli böyle davranmam egolarını yükseltmiş olacak ki, bir süre sonra kendimi adeta bir köpek gibi hisseder olmuştum. Erkekliğim bitmek üzereydi.
Çünkü bana göre erkek ilişkinin direğidir. KAdın erkeğini dinlemekle mükelleftir. Söylediğim yanlış anlaşılmasıni kadını eziklemek değil amacım. Ama anadoluda bu böyle değil midir. Kadın, sevdiğini erkeği, direği olarak görür.

Sürekli bu eziklenme olaylarından sonra erkekliğimi kaybettiğimi düşünmek üzereydim. Ben ne dersem hiç birini yapmıyor, ama o ne derse ben hepsini yapıyordum. Sırf sevdiğim için dıbına koyayım. Artık üzerindeki ağırlımı yitirmiştim.

Filmin film bitmek üzereyken eski sevgilim mesaj atmıştı. Memleketten olan.ç Mesajı göstermemi istedi. Göstermedim. işte o an, 3 yıl boyunca anamı belleyecek oaln triplerin ilkini yemiştim. yaklaşık 15 dakika boyunca konuşmadı. Elimi bıraktı. Öyle filme kitlendi. Film bitti, Çıktık. Dışarıda olanı biteni anlatmaya çalışıyordum ama dinlemiyordu. Önden önden gidiyordu amk. bende sinirlenip elimdeki su şişesini askeri bölgeye fırlatmıştım iyi hatırlıyorum. Otobüs duraklarına vardık. Otobüs beklerken de hiç konuşmadı. Bindi, en arkaya sol cam kenarına oturdu. Bende yanına oturdum. bi 15 dk hiç konuşmadık orada da. Sonra heralde yumuşadı, elimi tuttu. Bu sefer bana koymuş olacak ki ben biraz soğuk davrandım. ama ne yapabilirim. Daha ilk günden tribin kralını yemiştim aq.

Yol sırasında abisinin arkadaşının evinin önünden geçerken aklımıza geldi. Bizi görürlerse yaraklara oturabilirdik. Ciddi ciddi yani. Hemen çantasını aldı, cama koydu, apartmanın önünden geçene kadar öyle kaldık. Otobüste ayakta duranlar vardı kalabalıktı. Kadının teki bize gülümseyerek bakıyordu. Olayı atlattıktan sonra bizde gülnmeye başlamıştık zaten.

rizörvıd

reserved buradayım panpa

Reserved

bu arada sanmayın hikaye kısa sürecek. 3 sene lan 3 sene. yarına kadar yazarım heralde..

Sigara molası geliyom 2 dkya

O âna sıra geldi. Hayatımın teklifini yapacaktım.
Ulan bazen düşünüyorum. Orada ileriyi görebilseydim. Kaçarmıydım acaba. Yaşacayacaklarımı bilsem, kaçar myıdım.
Halen düşünüyorum da, yine olsa yine aynısını yapardım dıbına koyayım. Öyle de bi aşk var içimde.
Neyse telefonu bıraktım, o sihirli sözcükleri söyledim kulağına. Durdu, düşündü bi 1-2 dakika. Korkmaya başladım heralde yanlış anlıcak falan diye. Kulağıma eğildi, Kabul ediyorum ama omzuna kafamı koyarım haberin olsun dedi.
Dedim nereme ne koyarsan koy be o arada kendi kendime içimden konuşuyorum tabi. Sevinçten havalara uçuyorum dıbına koyim. Elini tuttum, sonra o da omzuma yattı. O film bana çok kısa geldi sonra. Çolk çabuk bitti nedense.

alıyım bi rezerve.

Telefon faciasından sonra, 3. otobüse bindik, ondan da şoförle kavga ederek indirildik dıbına koyayım. Otobüs dolu, neymiş şu kadarcık yol için niye otobüse biniyorsunmuş. Ulan huur çocugu parasını vermiyor muyuz. Sanki hayır duasıyla biniyoruz dıbına kodum otobüsüne. Deli oldum ya. Sonunda sinemaya girdik, çok ama çok iyi hatırlıyorum. ilk film inception'du. Ona girmiştik. Arkadalardan bi sıra aldık. Oturduk. O zamanlar fakirim dıbına koyim ne içecek aldım ne mısır pat diye gittik oturduk. Kör olsun fakirliğin yüzü.

Film başladı, izliyorken kulağıma fısıldadı. Boynum acıyor omuzuna yaslanabilir miyim diye.
Bilmiyorum dedim.

Ulan sen ne gerizekalı bi adamsın. Karı gibi trip mi atılır kız sana ne soruyo sen ne diyosun. Neyse kız buna bi gücendi. Bayağı bi konuşmadı. Filmin 2. yarısında çok tuhaf yada çocukçadır belki ama, telefona yazıyordum tatlı birisin vs diye ona okutuyordum. Sonra o bana yazıyordu okuyordum falan. Güzeldi yani ilk filmimiz.

@13 dinlemiyosan gibtirgit gavat moralim bozuk zaten