2. hafta, izin ayarlayıp gidemedim oda gelemedi. Her gün sık sık mesajlaşan birisi değildim.
ilk kavgamızıda etmiş bulunduk,
- Hardly ?
+ Efendim ?
- dün bütün gün 1 mesaj bile atmadın gelmedim diyemi yapıyorsun bunu ?
+ Hayır ne alakası var, ben zaten her gün mesajlaşma taraftarı değilim, hem konusacağımız konu azalıyor, hemde daha çabuk birbirimizden sıkılacağımızı düşünüyorum. ( kime ne anlatıyorsunki sen. Anlarmı, kız o neler kurmuştur kafasında yine.. )
- he sıkıldın benden yani ?
+ … hayır. Sıkılırsam söylerim olurmu ?
- bak ya.. bir de dalga geçiyor.
+ büyütüyorsun ortada hiçbir şey yokken, yapma cidden..
- peki HardLy peki.

Benide çağırdılar birlikte yiyelim hesabı. Uyar dedim geçtik bi mekana.

Çok uzatmayacağım buraları, ben her lafa ayar veren bir çocuk değilim. Bir kere sokmak isterim, izi kalsın, bağırsakları içinde patlasın isterim. Önemli olan her lafa bir cevabının olması değildi benim için, bir lafa iyi bir cevap verip, karşındaki insanda silinmez bir anı bırakmak daha etkiliydi.

Havadan sudan konuşup yer içerken. Bu fatih bi futbol takımının şampiyonluğunumu kupasınımı mamilerle arabada dışarıda gezerek kutladıklarını anlattı. Herkese kardeşim diye hitap ediyordu, en son ben kardeşlerimi asla unutmam diye bir cümle kullandı. Yapmayacaktın bunu, sokacak deliği bulmuştum.

+ Sen kardeşim dediklerini asla unutmazsın öylemi bilader ?
- ayıpsın yaa kardeşşş ( burada herkesten derin bir sessizlik)
+ 2 senedir seninle takılıyoruz iyisiyle kötüsüyle, yaptığım kıyakları sen biliyorsun, hatun olayı hariç. ( Ders te kopya vermek olsun, istediği zaman atlayıp yanına gitmek, cebimdeki son parayı vermek, ve daha saymaya üşeneceğim, çocukluk arkadaşlarıma yapmadığım kıyakların çoğunu bu bine nedenini anlamadan yapmış kendime yakın görmüştüm, aklımın damarlarını gibeyim. )

Sen bir kere olsun beni kardeş şurda takılıyoruz buyur gel dedinmi ?, bir kere cebindeki parayı çıkarıp verdinmi ? bir kere halimi hatrımı sordunmu ? mamilerle takılmaya gittiğini burada ballandıra ballandıra anlatıyorsun, ben evde yaşadığım sıkıntılardan ötürü yaşam mücadelesi verirken, bir kere bile olsun bu çocuğun bir ihtiyacımı var acaba, okula gelmiyor, sıkkın bıkkın takılıyor dedinmi lan doğruyu söyle ? Kalkmış burda ben asla kardeş dediklerimi unutmam diyorsun, sana ben adam diyenin kalıbını gibeyim. ile bitirdim cümlemi..

Gizem batu mami, offf anlat bakalım fatih bey, mikrofon sende seni dinliyoruz, sen ciddimisin lan tarzında laflar giydirip bana helal olsun çektiler. Onlarında fatihten aşağı kalır yanları yoktu da, en çok onla samimiydim. Ondan beklerdim bunları,

Birşeyler geveledi, yediğim içtiğimin parasını bıraktım masaya tek kelime etmeden kalktım gittim.

Bir yarım saat gezdik, oturma vakti geldi, sağa sola bakıyorum heryer pub. Daha ilk buluşmamız pub fazla kaçar diyerekten şık bir kafe aradım gözlerimle, buldum bi yer bayağı geniş mekandı nereye oturacağımızı şaşırdık, biraz üşümüştü beste soba olan kuytu bi yere geçtik, kafede 20 25 kişi vardı karışık, 3 5 masa bizim gibi gerisi arkadaş grubu herkes kendi kafasında takılıyor.

Geçtik oturduk,

+ Ben bir sıcak çıkolata alayım, ne içersin ? o değilde, ben sana açmısın diye sormayı unuttum geldik oturduk ya aç değilsindir umarım ? :D:D
- yok okuldan çıkmadan yiyip geldim aç olsam söylerdim :D
+ he iyi ozaman :D
- bende aynısından
• Hemen geliyor..

1 hafta, 2 hafta 1 ay geçti. ne msnden ekleyen var, ne kantine inen, ne telefona gelen bir mesaj, ne koridorda gezen..

bu sefer ben hırs yaptım, biz 1 buçuk gibi çıkıyorduk okuldan, o ise 4.30 civarıydı, otobüse bindiği durağa gittim bekledim 2 gün üst üste,

daha önceden paso bu şekilde evine giden kız 2 gün üst üste aynı yoldan gitmemişti.

gibtiret amk sen neler yapıyosun gene boşkoy ya iki baktı diye havalara girdin gene diye sayıklaya sayıklaya döndüm evime.

facebookta takılırken ortak arkadaşlarından bunun profili çıktı yanda, on numara beş yıldız bir mesaj yazdım buna yolladım.

mesajda yıkama yağlama mevcuttu, hatırladığım bir cümle anlamsız bakışlarından etkilenmiştim tarzında..

gelen cevap şu, teşekkür ederim ilgilenmiyorum..

Fotoğraflarına baktım villada falan yaşıyordu sanırsam lüks bir hayatı vardı.

orta halliydim ama okulda hiç hava atmazdım.

otobüsten indik, elimi hafiften sağ kolunun üzerine koydum hiç tepki vermedi, yüzü kızardı. Güven bana dedim "inan".. yan yan gezmeye başladık, sınıf önden gidiyor biz en arkadan konuşa konuşa, aptal aptal sırıta sırıta yürüyoruz. hiç unutmam bi tane bin bir arkadaş vardı sınıfta.

O gün bana yapmaması gereken bir şeyi arkadaşların gazına gelerek yaptı, az daha sonu oluyordu..

melissa bir heykel vari bir şey görmüş ufaktan koşarak ona bakmaya gitmiş bende mutlu mesut yavaş yavaş arkdan geliyordum, derken bu bin arkadaş gitti ve melissaya sarıldı. Kafamdan kaynar sular boşaldı, içimde yanardağ patladı sandım, pikaçu gibi elektirik yüklendi bana sanki bir anda.
Çocuğu tuttuğum gibi yanda bulunan duvar yasladım, güüüüüüüüüm diye bir ses çıktı, o çıkan ses hala kulaklarımda yankılanır, eğer istese o çocuk beni ters yatırır düz giberdi benden iri yarıydı.
Ama nasıl oldu, nasıl yaptım bilmiyorum onu yaparken gerkçekten bilincim yerinde değildi.
Çocuk bir an kendini kaybetti, tam kendimi germiş yumruğu suratına yapıştırıyordumki arkadaşlar atılıp kolumu tuttu. Çocuk karşılık vermedi beyler, olduğu gibi yere yığıldı güvenlik geldi, öğretmenim geldi arkadaşlarım başına toplandı, yüzüne biraz su çarptılar, çocuk kendine gelmeye başladı, güvenlik ve öğretmen noldu dedi, kimseden ses çıkmadı. bir arkadaşım çıkıp hocam dengesin kaybetti kafasını çarptı heykele dedi hee iyimisin xx oğlum ? gel bi lavaboya gidelim dikkat etsenize be yavrum gibisinden konuştu mevzu kapandı. Ben gene Thug Life model..

+ Sabah olur olmaz annemle beraber kahvaltımı yaptım, babam işe gitti.. annem zaten melissayı tanıyor biliyordu bunu bildiği için ne kadar üzgün olduğumuda..
Anne dedim ben kahvaltıdan sonra karşıya gideceğim melissanın arkadaşı aradı taşınmışlar ailesi süpriz yapmış göya şansıma tüküreyim, kız birşey diyemeden

gitmek zorunda kalmış, gitmezsem içimde kalacak..

- Oğlum oralarda tek başına nasıl bulacaksın yolunu bende geleyim seninle..

+ gerek yok annecim arkadaşla gideceğim zaten diyerek yalan uydurdum..

- peki oğlum akşam baban gelmeden eve gel ama oy kuzum benim diyerek sarıldı yine.. kıyamazdı biricik oğlunun üzülmesine.

Otobüs otobüs, sora sora, hızlı bir şekilde bulunduğu yere gittim. sokağı ve mahalleyi bir türlü bulamadım, en sonunda bir bakkal yardımcı oldu sağolsun.

önce mahalleyi sonra sokağı buldum. Ayaklarım koşarcasına gidiyordu resmen, içimde havai fişekler patlıyordu binayı gördüğümde sevinçten.

gittim 3 numaralı dairenin ziline bastım. Kapıyı açan olmadı, tekrar tekrar bastım bi 5 dakika bekledikten sonra sırayla bütün zillere bastım bi teyze

yandaki camdan çıktı

+ noldu evladım kimsin ?
- teyzecim arkadaşım burada oturuyorda onlara geldim evde yoklar herhalde 3. dairede olmaları gerekti ama ?
+ hee sen şu 1 hafta önce gelen aileyi diyosun, onlar geldikleri gibi trabzona taşındılar be yavrumm bi kere konuşma fırsatım oldu, gül gibi gencecik kızları

vardı çocuğu ordan oraya ordan oraya helak etmişler yazık.
- (ananın amı artık teyze ananın amı mit misin fbi mısın 1 haftada nerden öğrendin bunlarıda yüreğime inidiriyorsun lan ızdırabınızı gibeyim sizin.. )
te tt te teyze ne helakı neden bahsediyorsun ? nasıl olur giderler ? nedir bu çektiğim ya yeter artık ..
+ yavrum kızcağız yorgundu bayağı herhalde bi kaç ev değiştirmişler mahallede, sorun yaşamışlar birinde kiracıdan dolayı birinde başka bir sebepten biliyorum
en son bu binaya gelmişlerdi çıkıp giderken hayrola komşu nereye dedim, trabzona gidiyoruz kısmet öyleymiş dediler.

kafamda bin bir türlü düşünce ile gerisin geri evime geldim. terkedilmişlikmi dersin, çaresizlikmi dersin, trabzona gitmek ne kadara patlar ben o kadar

parayı nereden bulacağımmı dersin, bulsam yerlerini nasıl bulacağımmı dersin, bir daha nasıl kavuşacağımmı dersin.
yine hüsran, yine gibimsonik bir son. yine kevaşelere kaldı sevgi arayan HardLy..

sonuç olarak 8 yıllık ilk öğretim hayatım ana başlık olarak 2 tane acı dolu ve çok istediğim kız ile resmen yıkıldı.
Kız meselesi var beyler gelin hesabı değildi bu anlatacaklarım, bu kadar kısa tutamazdım kusura bakmayın.
Dilan ilk göz ağrımdı, çocuk olduğum için zorda olsa bir şekilde atlatmıştım.

bu arada not defterinde yazdığım için bazı yerlerde cümleler kaymış, okurken biraz zorlandığınızı düşünüyorum o yüzden word ile devam edeceğim, eski partları elimden geldiğince tek tek düzenleyeceğim, sizleri bekletmemek adına hızlı hızlı yazıp kopyala yapıştır yaptım bu yüzden oldu

Ama melissa ? işte onu atlamam 4 senemi buldu.

lise için gibko oks miydi neydi ona girmiştim ve iyi puan yapmıştım, ortaokulumun hemen yanında ticaret meslek lisesi vardı, anadolu bölümlerine puanım

yeterken salak gibi dış ticaret bölümünü seçtim ve yerleştim, ama şimdi için konuşursam iyide yapmışım, şuan geldiğim nokta meslek olarak gayet iyi..

arkadaşlarıma konuşmuyor, dışarıya çıkıp 2 basket atıp eve geri geliyor, çareyi bilgisayar oyunlardında kafa dağıtmakla buluyordum.
liseye başladığım ilk gün ortam aynen şöyleydi,

bizim mahallenin yukarında çoğunlukla kürtler oturuyordu, ve gerizekali gibi gidip bende o okulu seçmiştim, he kürtler kötü insanlar diye söylemiyorum bunu

veya ırkçı olduğum içinde ama sonuç olarak son derece görgüsüz ve sadece kavgadan anlayan ergen tiplerdi.

bulunduğum sınıfta 11 kız 23 erkektik. Onların arasında sadece 1 tane gerçekten güzel bir kız vardı ama hiç mi hiç umrumda değildi geri kalanları orta halli idi.

Yaz tatili güle oynaya geçmişti, geldik zurnanın zırt dediği yere,
7. sınıfa geçtim okul aynı okul sınıf aynı sınıf bi kaç gelen giden oldu, başka okula kayıdını aldırdı.
Ahmet diye bir çocuk vardı çok muhabbetim yoktu arada konuşurduk, son zamanlarda iyi anlaşmaya başladık, okula git gel git gel neyse bi gün bu kamil, HardLy lan şu kız cok ilgimi çekiyor çok güzel he dedi bi kaç sene önce bu kadar güzel değildi baya değişmiş falan yaptı.
Biraz dikkatlı baktım biraz daha, biraz daha.. Hakikatten çok değişmiş, siyah dalgalı saçları, 1.70 boyu civarı fazlası eksiği olmayan oturaklı sınıfın en çalışkan kızı haline gelmişti.
Günler geçti, aylar geçti, ben bu kıza bakmaktan kendimi alamadım, Melissa diyelim..
Kız tahtaya kalkmak için yanımdan geçiyor, bana bir koku geliyor ne parfüm ne de başka bir şey.
Sanki bu dünyada gelen bir koku değil. Kesinlikle parfüm veya başka bir şey olmadığını ispatlayabilirim, çünkü yanımda oturan arkadaşımada konuyu açtım, olm bu kız parfümmü kullanıyor çok garip bir koku geliyor ? yok kanka ben bişey duymuyorum sana öyle geliyodur.
Arka sıramdaki kızlara, ya bu melissa parfümmü kullanıyor aynı muhabbet ? kızlar yok sanmıyorum genelde beraber takılıyoruz zaten biliyosun kullanmıyo diye biliyorum..

Hönk diye kaldım ben, inanamadım ön sıradaki arkadaşada sordum aynı cevap.
Hadi hayırlısı dedim içimden.

artık okula sadece melissa için gelmeye başlamış oldum, hoca soru sorsunda tahtaya cıksın, kokusu bana gelsin. öğle yemeği vaktı gelsinde onu rahatça seyredeyim, beden dersi gelsinde birlikte voleybol oyniyabileyelim...

Hiç oturupta doğru düzgün konuşamadım beyler hemde hiç, 8. sınıfa geçtiğimde artık son sene, herkes liseye başlayacak, dağılacağız ve bir daha göremeyeceğim diye gaza geldim.

Gittim paramı biriktirdim, o zamanın parasıyla 30 tl gibi bir fiyata gümüş kolye alım, içine çok sevdiğim bir kaç kitabımı koydum. Doğum gününü öğrendiğim gibi bir gün öncesinden bunları paket yaptırdım.

Alman + Aaaa merhaba ;) ne güzel tesadüf değilmi ?
tavırlarım aynen şöyle oldu - pardon hatırlayamadım ?
+ facebooktan mesaj atmıştın ya hatta kağıt vermiştin bana hatırlamadınmı ?
- tek kelime beyler iLGiLENMiYORUM meali ise : ( senin ananı avradını gibeyim orosbu çocucğu şimdi gibtirgit )

arkadaşlarım tesadüfen okul bahçesinde bizi konuşurken gördü, gidip olanlar anlattığımda onların bile içinin yağlardı eridi.
Kusura bakmayın ama bunları yaşıyan biri kızlara bu saatten sonra ne şekilde bakabilir ? nasıl küfür etmeden durabilir.. dahada ötesi nasıl gibleyebilir..

2 - 3 tane dengesiz insan yüzünden herkesi aynı kefeye koyup düşman yarattıklarının farkında olmayan bu hikaye kahramanları bunun vebalini ancak ve ancak

öbür tarafta ödeyebilecekler..

lise 4 te 2 puanla 1 sene kaldım, çok kötüydü okula gittiğimde okul müdürüyle ve yardımcılarla konuşmak istedim, hepsi 1 ayda değişirmi lan ? tanımıyolar

beni bende onları. bu 2 puan meseleside şöyle, ortalama yükseltmeye girmiştim ve sonucunda 2 puan eksiğim olduğu için 1 sene boşu boşuna lise 4 ü tekrar

etmek zorunda kaldım. ne rüşvet kabül ettiler ne başka birşey kaderde varsa düzülmek neye yarar üzülmek.

Devdıbını belki gece 11- 12 gibi yazarım veya sabah işyerinde merak etmeyin panpalarım

Ben 4 tane asıl olan çocukluk arkadaşımdan birisi ile " yaşar " la öylesine msnde takılıyorduk.
Oda salondaydı ama merve ile konusmalarımdan habersizdi.
Durumu anlattım, msn adresini verdiğini söyledim, kardeşim ekle dedi on numara kız nolucak çakar geçersin. Doğru diyorsun kardeşim öyle yapmak gerekti, çakıp geçmek gerektiki senin canın yanmasın, başkalarınınki yansın. Ama inancım yüzünden ve yaşadığım bir çok gerçek başıma gelmiş durumdan dolayı ne yaparsam yapayım, ne kötülük yaparsam yapayım, bir şekilde onun acısı benden çıkacaktı. Bu bana her zaman daha ağır gelmiştir.

Ekledim, anında kabul etti sanırım çevrimiçi oldu, selam yazdı.

+ Eklediğin için teşekkür ederim
- Önemli değil ( kardeş dediğim adamın gazına gelip yaptım böyle birşeyi, biraz pişman biraz üzgündüm böyle kevaşe ruhu huur insanlarla muhattap olduğum için.)
+ sana bir sorum olacak, acaba benimle çıkarmısın ? .s
- yaşar dedim bak ( yanyana oturuyoruz oda kızın tekiyle yazışıyor hararetli bir şekilde amk)
• oooo vay dıbınakoyim ya sendeki şu şeytan tüyü yokmu olm sen ne adamsın falan.
- ya kanka huurnun tekiyle senin gazına geldim muhattap oldum, iyi diyosun hoş diyosunda ben istemiyorum bu kızı
• ya olm gibtiret bak kız sana sen farklısın falan demiş belki gerçekten doğrudur nerden bileceksin.
- kabul edeyimmi sence?
• et kardeşim et durduğun mallık *
- peki amk..
- evet yazdım istemsizce
+ yerim seni çok tatlısın yarın görüşürüz o zaman dedi.
- görüşürüz..

hala yaz tatilindeyiz, akşam eve geldim babam sağolsun bi tane kampanyadan dandirik telefon almıştı, 500 kontör içinde hediyeli çok sevinmiştim.

Tv izlerken şu gibko reklamlar vardı ya soruyu bilin numarayı arayın parayı kazanın hesabı.
mal gibi gittim o numarayı aradım. 3 saniye sonra kapattım telefonu. Embesilim amk nereden bileyim. içimden dedim ananı gibeyim bunlar deli gibi kontör yiyodur lan demeye kalmadı Kontör durumuna baktım. 10 kontor belki var belki yok..

2 tane kız vardı, merve ve melike, az önceki melike değil bu farklı, ikiside kardeş ve ikside okulda en güzel kızlardan sayılabilecek tipler.

Bir gün salonda arkadaşlarımla basket oynarken bunlarla karşılaştım, zaten okuldan tanışıyorduk onlarla ama çoğu kızla muhabbeti dilan özlemim yüzünden kesmiştim, onda bulduğum şeyi kimsede bulamıyordum.

Maç bitti elimi yüzümü yıkadım minderler vardı onlarda voleybol oynamışlardı, biraz zorlada olsa arkadaşların gazıyla sadece benimle sohbet ettiler, merve sanki bana yavşıyor gibiydi, hissetmiştim daha ilk konuşmalarından, derken dışarı çıktık duvar kenarında oturuyoruz, yan yana merve ile.

Bunlar okulun bildiğin kaşarları, ben ne kadar karakteri birazcık oturtmuş olsamda, hala saflık içimde mevcut. Bildiğin motor bunlar, haftada biriyle çıkıyorlar. Bende o zamanlar daha yeni yeni kuşun nasıl çalıştığını, ne işe yaradığını öğrenmeye başlamıştım, malum internet daha yeni yeni hayatımıza giriyordu, bir şeyi bilmek, en fazla mahalle abileri sayesinde ve onların anlattıkları kadarıyla olurdu. Okul kitapları zaten taktandı hiç bir zaman ilgimi çekmediler. 8. sınıftamı ne cinsellik olayında 1 ders görmüştük sanki hayal meyal hatırlıyorum.

çocukluk arkadaşlarım geldi yanıma mehmet çağırdı onları sağolsun alıp zütürdüler beni elimi yüzümü yıkadılar;

merak etme olm buluruz onu belki ailesi almıştır sana haber verememiştir bi şekilde hallederiz sıkma canını tesellileri..
1 kere başıma geldi, sonucunda gibtirip gidiyorlar arkalarına bile bakmadan yaşadım biliyorum, aynısının başıma geldiğine ne kadar inanmak istemesemde bundan

farklı olmayacağını düşünüyordum..

2 hafta geçti ardından 2 ay ne ses seda ne haber, iyice hayata küsmüş sinirden kendimi gibecek hale gelmiştim.
derken telefonum çaldı, arayan melissanın arkadaşıydı.

+ HardLy ben xx melissanın arkadaşı
- (manyakça bir sevinçle) evettt ?
+ 2 ay önce olanları biliyorum melissa sana haber veremeden ailesi aldı zütürdü kızcağız bir şey diyemedi arkadaşıma veda edecektim dedi ama boşver bir daha

ne zaman göreceksin hem taşınıyoruz zaten süpriz olsun diye söylemeyelim bugün söyleyelim dedi, yanlarındaydım şahit oldum. gönlüm el vermedi sana anlatmak

istedim. Tahmin ediyorum çok acı çekiyorsun çünkü her halinden belliydi onu sevdiğin..

Belki biraz acını hafifletecekse elimde gittikleri adres var telefonunu değiştirmiş, bende ulaşamıyorum vereyim.
- ( telefon başında hayatımın bir şokunu daha geçirdim boğazım düğümlendi, gözlerimden kan damlarcasına ağlayasım geldi. yine aynı şey gelmişti başıma ve bu

seferki hiç benzemiyordu ötekine bunun acısı bende sürekli kalacak gibiydi sanki..
- zar zor toparladım kendimi, adresi dinliyorum dedim
+ karşıda bir yer xx adresi xx nolu sokak daire x falan..
- tekrar tekrar teşekkür ederim bu iyiliğini unutmayacağım.

Yarın sabah ilk işim adrese gitmek olacaktı, yer karşıda idi ve hiç bilmiyordum oraları ama sorun değil sora sora bir şekilde bulurum dedim...

melissanın lorduyum söz konusu oysa kimseye laf ettirmem, ezdirmem.

Paşalar gibi yerine oturtturdum.. dönüş kısmındaki muhabbetlerimi hatırlayamıyorum ama rüya gibiydi benim için.. hiç bitmesini istemediğim bir rüya..

o günden sonra tekrardan benimle konuşmamaya başladı, malum dersler başlamıştı bende hiç üstelemedim arada bir muhabbet ediyorduk teneffüslerde, bir o

geliyordu yanıma bir ben gidiyordum.

sınavlar geldi herşey bitti, son bir hafta kalan mezuniyet töreni yaptık, bilmemne tiyatro salonunda gösteri düzenledik o oynamadı izledi. gösterinin sonunda

türk bayrağı açtım 2 arkadaşım beni kaldırdı alkış kıyamet, derken mal gibi melissaya öpücük gönderdim :( halada utanırım amk hangi akılsa allahtan kimse

anlamadı oturduğu yeri kim için önemliydiki sadece benim için..

o gün belgeleri almak için okuldaydık, aldıktan sonra biraz daha takıldık ve bir anda ben melissa yı ararken gözümden kaybettim, dedim herhalde

arkadaşlarıyla falandır yada ailesiyle aşağıdadır.

Büyük bir rahatlıkla aşağı indim güle eğlene melissayı arıyorum, yanlız ne arkadaşları var, ne de melissa..
1 saat geçti bizimkilere siz gidin ben arkadaşlarımla biraz takılacağım diyip gönderdim melissa hala yok.

Bir orosbu çocuğu beni kelime kelime yazmıştı, hece hece, okurken hissettiğim tek şey kendimdim. Vay anasını gibeyim dedim kapattım.

işte hayatımın can alıcı bir noktası daha, lise 3 üncü sınıfa geçiyorum direk, okulda dilan diye tombiş muhabbeti sohbeti çok tatlı bir kızla tanıştım çok

samimi olmuştum, ona karşı en ufak birşey hissetmedim, ortak arkadaşlarıda 5 - 6 kızdı, benim çocukluk arkadaşlarımla birlikte takılıyorduk çekirdek kola

hesabı, bi kaç kerede biyerlere gitmişliğimiz vardı, iyi anlaşıyorduk iyi. Kafalar uyuyordu. Bizimkiler ne kadar bin olsalarda bir o kadarda delikanlı

olduklarını bildiğimden içim rahattı, herhangi bir yavşama iş atma muhabbeti dönmedi aramızda. birbirimizden keyif alıyorduk.

Bu muhabbette içimde kalan tek bir şey vardı sizlere onu anlatacağım, şans bu anlatacağım şey gerçekten şanstı beyler, okulda kürt keko bir çocuk ama okulun

reislerinden hesabı, bizim tayfadaki 5 - 6 kızın arasında bulunan 1 tane bulgar göçmeni ve çok güzel olan kızla samimiydi, ve kızda ona kardeş gözüyle

bakıyordu. çoçuğu tanımıyorum amacı nedir bilmezdim gibimede takıp dert edecek değildim.
Bu şanstı işte, ben arkadaşım sayesinde tanıyordum onu, bu çocuk hiç bir gibim yapmadan, sadece aynı sınıfta olduğu ve yan sırasında oturduğu için samimi

olmuş kızla, değil rüyasında, milyarder olsa para bassa o kız ona ne kardeş gözüyle ne başka bi şekilde bakmazdı, yeterince tanıdım anlarım beyler..
hani bazıları başlık açıyor bune binler bu doğru olamaz ağladım hesabı yapıp bir kekoyla güzel bir kızın fotoğrafını gösteriyor ya aynısı işte.
Gözünüzle şahit olmakta apayrı bir deneyim..

bir gün kantine lisedeki 2 - 3 samimi arkadaşlarımla indim, aslında rutin her gün iniyorduk ama o gün farklıydı farklı olan şey ise, anadolu sınıflarında

bulunan alman altın sarısı düz uzun saçlı mavi gözlü bir kız. hiç farketmedim bir kaç kere görmüştüm.

Biz yemek yerken arkadaşım bir an, kanka şu kız seni kesiyor he dedi, hangisi lan dedim bakmadan, şu sarışın olan.
kafayı bir kaldırdım kız bana bakıyor aralarında kikirdiyorlar..