-
1.
+1 -5bir kaç yıldır yaşadığım ve yaşamaya devam ettiğim her şeyi burda anlatıcam.
"Sanırım ben geçen sene öldüm.."
olayların içerisinde geçen yerler ve kişiler hakkında olabildiğince doğru bilgiler vermeye çalışıcam. -
2.
+1eylül 2013
'x' otobüs firması, bilet: bursadan / afyonun bir ilçesine, otobüsün kapı tarafında kalan en önün bir arkası 8 numaralı koltuk.
neden afyona gidiyorum çünkü orda üniversiteye yerleştim, tercih listemin 8. sırasındaki okul.
8 sayısından nefret ediyorum..
öyle sürekli 8 den birşeyler çekmedim ama bu tesadüfler bile yetti bana. -
3.
+1afyon, büyükşehirlerin ilçeleri gibi bir yer zaten. haliyle afyonun ilçesi kasaba gibi bir şey olmuş oluyor. hadi okulun ve yurtların olduğu yer biraz daha güzelde evlerin olduğu yer tam bir köy.
kayıtlar için ilk geldiğimde babam getirmişti ve yurtlara girdiğimizde içimize sinmemesinden dolayı ev olmasına karar verdik. hani genelde öğrencilere geçirmeye filan çalışırlar ya burda tam tersi evlere bakıyoruz kiralık yazıyor ama konuşunca öğrenciye vermediklerini söylüyorlar.
bakınmaya devam ederken yine bir kiralık yazısı gördük, babam numarayı okuyup aramaya çalışırken camı biri açtı sağa sola bakındı. bizde içeride direk yüz yüze görüşeceğimiz birini bulduk diye sevinip eve gittik. Bir kadın ve benim kadar bir çocuk pazarlık yapıyorlar babamda konuya dahil olunca ev sahibinin hepten zütü kalktı. Sonunda bu bahsettiğim çocuk yani mehmet ve benim burada beraber kalabileceğim kanısına varıldı. tanıştık sohbet ettik anlaştık. -
4.
0ev 3 katlıydı ve müstakildi ama birbirinden bağımsız yani apartman gibiydi, en üstte ev sahibi oturuyordu. bize de giriş katını kiralayacağını söyledi, 2. kat dolu mu? dediğimizde orada oğlumla gelinim kalıyor dedi.Tümünü Göster
neyse biz o zaman ev işini halledip dönmüştük.
çok sosyal bir insan olmadığım için gideceğim yeri çok yadırgamadım. hatta tek düşündüğüm şey internet bağlantısının alt yapısı zayıf olduğu için ne kadar yüksek paket alırsak alalım en fazla 3mbit hızda kullanacak olmamızdı.
otobüs terminali tuttuğumuz eve yakındı gerçi okulda yakındı çünkü dediğim gibi küçük bir yer, otobüsten indim yanımdaki bavulla beraber eve yürümeye başladım. eve ulaştım dairenin kapısını çalmamın anlamı yoktu çünkü mehmetle konuştuk gelmeden ve ben afyona ulaştığım saatlerde o daha yeni binecekti otobüse, eskişehirden gelecek yani yaklaşık benden 2-2.30 saat filan sonra gelecekti. ev sahibinin adını vermek istemiyorum, anlatımım boyunca osman diyeceğim.
osman amca bize anahtar vermemişti. eve girmem için onlara bi görünmem gerekiyordu, bu arada osman amca evden 250-300 metre filan ilerde bir bakkal dükkanı işletiyordu. bende yengeyi veya oğluyla gelinini rahatsız edeceğime bavulu burda bırakayım bi dükkana uğrayayım diye düşündüm ve dükkana gittim.
dükkana girdim içeride kimse yoktu dışarı çıktım etrafa bakınırken yan tarafta bahçede duran bi kadın kime baktın dedi. bu arada size şu bilgiyi de vereyim afyon halkında neredeyse yok denecek kadar az bir şive vardır yani istanbul türkçesi dediğimiz olaya çok yakın konuşurlar. bazı kelimeler filan tabi değişik söylüyorlar ama kesinlikle herkes anlar yani ne dediklerini. neyse işte bende osman amcaya baktığımı söyledim. bu saatlerde burda olmaz evindedir o dedi. dükkanı açık bırakıp mı gidiyor? dedim. buralarda kimse evini dükkanı kilitlemez herkes birbirine güvenir dedi ve evine doğru gitti kadın.
garipsemedim değil, ne alaka yani. tamam bizim köyde filanda ev kapıları kilitli olmaz ama dükkanın kapısı da açık bırakıp eve gidilmez ki yani. neyse deyip eve doğru gittim.
osman amca en üst katta oturduklarını söymeşti en üst kata çıktım zili çaldım kimse açmadı. belki alt kattadırlar dedim alt kata indim kapı aralıktı, zili çaldım burayı da kimse açmadı. kapıyı hafif ittirdim osman amca diye bağırıyım diye ama giriş bomboştu biraz ileri gittim sağda solda odalar var oralara göz ucuyla baktım bütün odaların kapıları açık hepsinin içi boştu yani boş bir evdi.
arkamdan biraz kızgın bir ses tonuyla ismime hitap edildiğini duydum ve irkilerek döndüm. osman amca karşımdaydı katlarımı şaşırdın dedi. yok osman amca anahtarım yok ya giremedim sizin kata çıktım kapıyı çalınca kimse açmadı bende buraya indim dedim. gel gel evdeyiz biz dedi gittim yanına arkadaşın nerde dedi. mehmet 1-2 saate gelir, şuan otobüstedir dedim. ilk kata indik, inerken de bir yandan neden 2. katın boş olduğunu yoksa bize kiralamamak için yalan mı söylediğini düşünüyordum. -
5.
0ilk kata indik kapıyı açtı, içeri girdik. bizim tuttuğumuz ev eşyalıydı zaten eşyalı arıyorduk ve öyle bulduk. biz ilk geldiğimizde eve bakarken 3 oda 1 salondu ama şimdi 1 odayı kapatmışlar ve içeride de tıka basa eşya var belliydi kapının buzlu camından anlaşılıyordu. neden burası kapalı osman amca? dedim. siz zaten 2 kişisiniz kullanmazsınız burayı dedi bizim oğlanla gelinin eski eşyalarını filan koyduk dedi. yani bende ilk günden tersleşmeyelim, mehmet'te gelsin belki sonra o odanın da boşaltılmasını istediğimizi söyleriz filan diye düşündüm bişey demedim.
sonra sayi senin oğlun filan kalıyo demiştin osman amca dedim, o şimdi dükkana bakıyordur gel gidelim yanına hem tanışmış olun dedi. hemen çıktı bende arkasından gittim ama soramadım da o anda yukarısı neden boş diye. neyse gittik dükkana ben geldiğimde nasılsa öyle kapısı filan açık ama kimse yok. bi işi var heralde gelir şimdi gel içeri geçelim dedi otururken az önce bana kime baktın diyen kadın geldi ekmek filan aldı. ben kafamla bir merhaba der gibi oldum kadın sanki tanımıyomuş gibi davrandı.
biraz daha oturdum, osman amcaya ben gidiyim sonra tanışırız filan dedim. çıktım ve eve gittim. -
6.
0eve gittim, ev eşyalıydı dedim ama öyle lüks eşyalar filan değil odalarda birer çekyat, birer bez dolap yerde bir halı bu kadar. neyse evde eşyalarımı filan yerleştirdim, saate baktım daha mehmetin gelmesine vardı, çarşı eve yakındı kayıt olmaya geldiğimizde gitmiştik. çarşıya gideyim anahtarı filan yaptırırım hem dedim.
çarşıya gittim anahtarcıya girdim, şu anahtardan bir tane daha yapar mısın abi dedim o anahtarı yaparken muhabbet etmeye başladık, öğrenci misin dedi, evet dedim. yurtta mı evde mi kalıcaksın dedi, ev abi dedim. yukarıda bakkal osman amca var onun evinde 2 kişi kalıcaz dedim. keşke başka bir eve baksaydınız dedi, niye abi dedim. Eskidir onun evi filan dedi ama geçiştirdiği her halinden belliydi.
hazır gelmişken interneti de hallediyim de yarın açılsın deyip tek altyapısı olan(alt yapı denirse) ttn.t e gittim. kayıt formu doldururken bu seferde oradaki adamla konuştuk biraz, osman amcayı duyunca keşke başka ev baksaydınız dedi. abi anahtarcı da aynı şeyi söyledi, neden böyle diyorsunuz dedim. aslında bakkal osman hacıdır çok sevdiğimiz bir abimizdi ama son yıllarda garipleşti, yukarda onun ahırı var domuzları var orda. müslüman adam domuz besler mi yeğenim dedi. neyse biraz daha konuşup ben ayrıldım, eve giderken düşündüm biraz osman amcanın domuz beslemesi filan hakkaten garipti, geldiğimden beri başka olaylarda garipti yani genel olarak bir gariplik var ama çıkar bir şekilde diyordum. birazdan çarşıdaki adamlara kızıyordum, adam alt tarafı domuz besliyor size ne diye. -
7.
0eve gittim salonda küçük mutfak tipi tvlerden vardı onu izlerken mehmet geldi. daha ayrıntılı bir tanışma muhabbet filan derken akşam oldu. mehmet tam benim kafama uyacak bir çocuk, çantasında oyun kolu filanda getirmiş pes atmaya başladık. biz pes oynarken altımızdan sesler gelmeye başladı, biraz dikkatli dinledik bir kürek sesi olduğunu anladık.
bakmaya karar verdik bizim ilk kat olmasına rağmen direk giriş değil 5 basamaklı bir merdivenden çıktıktan sonra daire kapısına ulaşılıyor. alt taraftada kazan dairesi var, evlerde petek var kömür atıyon yanıyor işte bilmiyorum o sistemin adını.
neyse kapıdan çıkıp aşağıya indik ışık filan yanmıyordu tam biz kapıya yöneldik, açıldı bir anda.
osman amca çıktı, bize şöyle 3-4 saniye baktım sanki biz yokuz gibi dümdüz yoluna devam etti, mehmet osman amca naptın kömür mü attın yoksa dedi. osman amca evet biz yaz kış kömür yakarız öyle alıştık dedi. bir gariplik daha dedim içimden.
mehmet, ilk günden fazla ses çıkarmadık di mi osman amca dedi. ben yukardayım zaten çıkarsanız da duymam, oğlum rahatsız olursa söyler zaten dedi. hem ters ters konuşma şekline hemde boş olduğunu gördüğüm evde hala oğlum kalıyor demesine şaşırdım doğrusu.
başlık yok! burası bom boş!