-
1.
+11 -58Sabah kalktığım gibi bahçeye çıktım. Masmavi bulutlar, Bembeyaz bir gökyüzü ve devasa kırmızı güneş... Daha sonra ıslık sesine benzer bir ses duydum. Gittikçe artarak ve kalınlaşarak yükselen ses havadaki bir kanadının yarısı kopmuş ve düşmekte olan uçağa aitti. Nöbetçiler de bunu farketmiş olacak ki alarm verdiler.Ama uçak gittikçe yaklaşıyordu ve sol kanadı alevler içerisindeydi. Arkasından kara bir duman çıkarıyordu ve gittikçe yaklaşıyordu. Büyük bir gürültüye Hapisanenin sol tarafından çarparak bahçeye kadar geldi.
Soldaki duvarın neredeyse yarısı yıkılmıştı ve saldırılara açık haldeydi. Uçağın düştüğü yerde yangın çıkmıştı. Çıkardığı sesin bütün zombileri buraya çekeceğini biliyordum. Bizimkileri uyandırmaya gittiğimde çoktan uyanmışlardı
-
2.
+5Sorry for my bad england
-
-
1.
0Tekirdağ da zombinin ne işi var amk. Trakya şivesiyle mi konuşuyolar acaba
-
1.
-
3.
+2Tamam
-
4.
+2Tekirdagli detected
-
5.
+1Bahçeye koşup bir mahkum nakil aracı çaldım.Bu araç bir minibüs gibiydi ve arkasında çift taraflı açılabilen iki kapı vardı. Melisaya başında beklemesini söyledim ve Savaşla silah ve cephane bulmaya gittik. Gizem de bizim çantaları almaya gitti. Savaşla ayrıldık ve ben silah odasını buldum.iki ağır makineli tüfek,bir roketatar, altı otomatik silah ve beş tabancayı bulduğum çantalardan birine yerleştirdim.Öbür çantaya bir yığın cephane ve bomba aldım. Aracın yanına geldiğimde Gizem çantaları yerleştiriyordu. Savaş da iki çantayla gelmişti ki o anda aklıma sırt çantam geldi. Askerler gözetleme kulelerinde yaklaşan zombileri avlıyor ve diğerleri de hücrelere koşuyordu. Benim sırt çantamı bulmam uzun sürdü.Çantayı aldım ve deli gibi koşmaya başladım.
-
-
1.
0Tekirdağ da havalimanı yok kimi kandırıon
-
1.
-
6.
+1 -1Arka kapı açıktı ve Gizem kolunu bana uzatmıştı.Tam beni içeri çekicekken bir zombi onu kolundan ısırdı ve ben yere düştüm. Melisa hemen onu vurdu.Çevreme şaşkın gözlerle baktım ve uçaktan enfeksiyonluların indiğini gördüm. Askerlere ıslık çaldım ama beni duymaları imkansızdı. Gizem o sırada çığlık çığlığa bağırıyordu ve ben ne yapacağımızı bilmiyordum. Melisa üstündeki montu çıkartıp bir parçasını kopardı ve yaraya sardı. Arabaya atladıktan sonra yola koyulduk.
-
7.
+1Kendinizi belli edin partlar hazır
-
8.
+2Tekirdağ var şuku
-
9.
+1Kesin tuticak
-
10.
0Gizem ağlıyor, bağırıyordu.Onun dönüşeceğini bildiğim için ona dokunmuyordum. Savaşa dönüp Onu burada tutamayız. Nasılsa dönüşecek.Onu bırakmalıyız.dedim. Savaş arabayı durdurdu ve bana dönüp Hayır dedi.Burada kaldığımız günlerde onun bana gerçekten değer verdiğini anladım.O benim için çok özel biri oldu. Bana dönüp Onu seviyorum dedi.Onu hastaneye zütürmeliyim.Bir ihtimal iyileşebilir.
Hayır diye sert bir şekilde bağırdım.O da diğerleri gibi sokakta et için gezen bi yaratıktan farklı bir şey olmayacak.10 saat sonra sana değer veren o güzel kızın yerini boş gözlerle bakan ve seni yemek için bekleyen bir zombi alacak.Bunları o kadar bağırarak ve sert söyledim ki Savaş çaresizlik içinde sustu. Gizem bana doğru ağlayarak gelipSen insanlara bu kadar mı değer veriyorsun? Senin için olduğum şey bu mu? Savaşın dediği gibi düşün.Bir hastane... Belki iyileşirim ve belki dönüşmem... Tabii ki dönüşeceksin dedim ve üstüne yürümeye başladım. Melisa bu arada arka kapıyı açtı. Savaş araya girdi ve Bunları onun yüzüne vurma. Atlatmaya çalışıyor
Atlatmak mı? O da kahrolası bir virüslü olucak. dedim. Ortalık iyice kızışmıştı. Savaş iyice öfkelendi ve GiZEM BURADA KALIYOR!! dedi. Gizem bu arada kan kusmaya başladı. Midesini tutuyordu. Melisa ani bir hareketle arka kapının hemen önünde duran Gizem'in göğsüne ateş etti ve sert bir tekmeyle araçtan dışarı atıp kapıyı kapadı. Savaş Hayır diye çığlık attı ve Melisa'nın boğazına yapıştı. Gözünden yaşlar akıyordu. Olayın şokundaydı ve Melisayı boğmak üzereydi. Suratının yan tarafına sert bir yumruk attım ve Melisayla ikisi aracın içinde yere kapaklandı. -
11.
0Rez alin çay doldurup geliyom
-
12.
0Yine kimi gibtiniz
-
13.
0Melisa öksürerek yerden kalktı ve bir koltuğa çöktü. Savaş yerde yediği yumruğun etkisiyle toparlanmaya çalışıyordu.Çantamdan bir şişe su çıkardım ve Savaş'ın suratına püskürttüm. Kendine geldi ve ona dönüp ''Enfeksiyonluları almıyoruz. Ayrıca bir daha Melisa'ya dokunursan bu yumruktan daha fazlasını yaparım.'' dedim ve onu yerden kaldırıp sağındaki koltuğa oturttum. Melisa ellerini yüzüne kapamış ağlıyordu. Direksiyona geçip sürmeye başladım...
-
14.
+1 -1Okuyan olursa devam edicem hikayeyi yarim bırakmam rez alin yeter
-
15.
0Aga sana kötü bi haberim var cezaevlerinde bulabileceğin en ağır silah g3
-
16.
0gibtir tak
-
17.
-1Melisa Bu akşam 3 gibi kendine geldi. Uyandığında kendindeydi. Ayağa kalkıp toparlanması saat 4'ü buldu. Onun başından ayrılmadığımı öğrenince benim onu sevdiğimi anladığını düşündüm.
Grubumuza Savaş da katıldı.Çok iyi ve soğukkanlı biri. Askerliğini özel timde yapmış. Evinde bulunan bir CrossBow'u bana verdi.Çok güzel ve kullanışlı bir silah.Tek sıkıntısı oklarımın kısıtlı olması. Bende fazla kullanmayacağım. Grubumuzda herşey paylaşılıyor. Birbirimizi gerçekten kolluyoruz.
Tekirdağ F tipi cezaevinin kurtulmuş bölge olduğu anons edildi. Sokaktan iki araba çaldık ve Savaş'ın evindeki malzemeleri yüklemeye koyulduk. -
-
1.
0Panpa ora tam nere
-
1.
-
18.
0Cukka cukka
-
19.
0(bkz: beyler wp durumluk)
-
20.
0Rez yazmaya devam