en az 2010dan beri sözlükteyim, inci sözlüğün ilk aylarından beri takip ederim, muhtemelen ilk 2 ay kadar hariç, ama ben de lisede bir arkadaştan duymuştum, ilk duyduğum muhabbet üşüyoruz reisti ve arkadaş kutuda birbirine sokulmuş baykuşlu bir capsten bahsediyordu, şimdi çoğunuz biliyorsunuzdur da onu, bilmeyen utansın amk o zamandan beri girip okurum, liselilere sövüp sayılırdı ve ben de istenmediğim ortama girmem mahiyetinde hesap almamıştım, ama hep okurdum, zaten bu hesabı da mezun olduğumun yazında aldım. o zamanlar alsaydım 1. ya da 2. nesil hesabım vardı şu an, gibimde değil söylicekleriniz de zaten, inanmazsınız kesin binler sizi
mevzu bahis başlık: (bkz:
üşüyoruz reis)
benim ise bu 4 yılda en hatrımda kalan, az ya da çok bilinen başlıklar şunlar:
1) bu başlığı okuyunca ben de bu kızın kafamda oluşan betimlemesine aşık olmuştum amk, hala da unutamıyorum
(bkz:
izci kampında sex i anlatıyorum)
2) sürükleyici bir şekilde etkisinde kaldığım, gerekse kız arkadaşlarıma bile panpamın önerdiği müzik eşliğinde okuttuğum bir başlık
(bkz:
kalbi kırılmış bir erkek ne yapar 2)
3) muhtemelen beni en çok yaran başlık da şudur @2 gibişleri hariç
(bkz:
pokemoncu ash yavşağına verdiğim tarihi ayar)
daha eski ya da yeni güzel başlıklar vardır eminim ama benim aklımda kalmış bu zamana dek top 3üm bu binler, okumadıysanız okuyun derim
not: birileri çıkıp quanttum nerde der şimdi kesin, bence taktan, belki agnostik olduğumdan ama beni hiç sarmadı
sözlükten geçen günlerde bir umut ışığı daha gördüm, o da şu panpamın tumblr hesabında okuduğum bir hikayeydi:
http://cehennemlik.tumblr.com/
hikayeyi de alıntı yapayım buraya:
Ölmek planlı bir eylem değil, bir ihtimalin gerçekleşme olasılığıdır. Tam iki kilometre tekerlek çevirdim, sonunda dört şeritli bir cadde olan, yüz metre kadar uzun ve ölüme yuvarlanmak için gerekli eğime sahip yokuşun başına gelebilmek için. Ve oradaydım. Zamanı durduracağım. Azrail'e bir sürprizim var. Aşağıya baktım, yeteri kadar seyreklikte arabalar hızla geçiyordu. Gözlerimi kapattım, sandalyenin tekerleklerini yokuşa bıraktım. Gidiyordum, birden süratlenmiştim. Ellerimi iki yana açıp gözlerimi kapattım. Hiçbir zaman bestelenmemiş bir melodiyi ıslıkladım. Rüzgar suratıma çarpıyordu, kulaklarıma doluyordu birkaç insan çığlığıyla beraber. Çığlıkların bittiği yerde korna seslerini duydum, hızım azalmıştı. Ölümün biri hızla arkamdan geçti, hissetmiştim rüzgarını. Yaşamış olduğum her şeyi unuttum o an. Kendimi asfalt yollarda koşarken hayal ettim, bigiblete binen arkadaşlarımla koşarak yarıştığımı, merdivenleri ikişer üçer çıktığımı, tanıştığım kızlarla ayakta seviştiğimi gördüm. Gözlerimi açtığımda yolun kenarındaki otluğa düşmüş buldum kendimi, sırtüstü uzanıyordum. Tanrı ve Azrail bana, ben onlara bakıyordum. Ben gülüyordum, onlar şaşkındı.
Sonsöz: Sözlük artık bitti, orası kesin, ama sözlüğü gerçekten biraz daha da olsa girmeye değer bir yer kılmak istiyorsanız, liseli ya da ilkokulluysanız, bırakın hesaplarınızı, bir şey yazmak zorunda değilsiniz, giriş yapmayın, sadece okuyun, okunacak başlık sıklığı artmış olur sizin bu eyleminizle. sözlüğün o güzel zamanları artık tamamiyle zaten geri gelemez, o anları yaşayan şanslı bir güruh vardı, çoğu da buraları bıraktı gitti zaten. Bir nebze olsun bir faydanız olsun istiyorsanız, yapın bunu.
Özet: Bu başlıkları okumadıysanız çok şey kaçırmışsınız demektir, bir göz atın derim