1. 26.
    0
    “anlıyorum” dedi kötülük. “pekala sana son bir teklifim var” dedi ve bir kapı daha açıldı. ilk bakışta oda boş gibiydi fakat odanın tam ortasında küçük bir nesne vardı. Merakına kapılan azazel odaya girdi ve o nesneye doğru yaklaştı. Temkinliydi fakat merakına kapılıp nesneyi eline aldı. Birden içini inanılmaz bir güç kapladı. Sanki herşeye hükmü geçiyormuş gibi bir hisle dolan azazel huşu içinde “bu nedir?” diye sordu. “hz. Süleyman’ın mührü diye yanıtladı kötülük. “onu al ve en güçlü hizmetkarım ol. Herşeye hükmün geçsin”
    ···
  2. 27.
    0
    @106 wordde yazıp buraya kopyalıyorum. hiç biyerden çaldığım falan yok. burda mısınız devam ediyorum
    ···
  3. 28.
    0
    ayrıca anlatacaklarımı bitirince gelecekle ilgili soruları cevaplayacam
    ···
  4. 29.
    0
    Süleymanın mührü diye düşündü azazel. Ne kadar büyük bir güç. Fakat yine zihnine gelen görüntüleri ve insanlığın nasıl da zirveden yerlere düştüğünü hatırlayınca kendine geldi. “Onu alırsam senden ne farkım kalır” dedi. “hayır ben insanlığı kurtaracağım.” “çok dokunaklı” dedi kötülük. “ama bir düşün sen ölüp gideceksin ve adın hatırlanmayacak bile” “hayır” dedi azazel “benden kuşaklar sonrakiler ve hatta öncekiler bile benim adımı duyacak” ve musa’nın asasını kötülüğe doğrulttuç ne yapması gerektiğini veya asayı nasıl kullanacağını bilmiyordu ama yine de asayı kaldırdı
    ···
  5. 30.
    0
    odayı bir duman kapladı ve duman dağıldığında odada yalnızdı. etrafına bakındı ve duvarda önü cam kaplı bir bölme gördü. içinde ortası oyuk bir taş vardı. "sanırım bu hacerül esved" diye düşündü. taşı aldı ve geri döndü. yeraltındaki alimler taşı aldı. belirli ritüller gerçekleştirdiler ve iyiliği hapsolduğu yerden kurtardılar. tıpkı 1000 yıl önce kötülüğün yayıldığı gibi iyilik tüm dünyaya yayıldı.
    ···
  6. 31.
    0
    ortaya çıkan iyilik bir bedene büründü. alimler ismini sordular "kimsin sen?" "ben iyiliğin beden bulmuş haliyim. iblisi tanrıya isyan etmekten caydırmaya çalışan kişiyim. adlarımdan biri mehdi'dir" dedi. artık yeni bir süreç başlamıştı. mehdi kötülüğün pençesine düşmüş insanlardan kurtarabildiği kadarını kurtardı. artık iyiler ve kötüler arasında bir denge sağlanmıştı. mythrandas'dan yani sizin dilinizde mekke'den kötüğülüğün orduları atıldı. karanlık kule yıkılıp kabe tekrar inşa edildi. bu arada daha önce karaların birleşmeye başladığından bahsetmiştim. artık kıtalar yoktu. tek bir kara parçası vardı ve buraya "kantante" deniyordu.
    ···
  7. 32.
    0
    mehdi'nin önderliğinde iyilik tekrar yükselişe geçti. fakat mehdi herkesi kurtaramadı. kalbinde kötülükten başka bişey kalmamış insanlar için artık yapacak bir şey yoktu. artık onlar için kurtuluş yoktu. kötülüğün ordularının birer askeriydiler. kötüler, kantante'nin kuzeyine çekildiler, iyiler güneyde kaldı. iyilerin ülkesinde barış ve huzur hakimdi. mehdi önderliğinde altın bir çağ yaşandı. güneye hüküm süren barış ve huzur dolu günler yüzyıllar boyunca sürdü. ama bu barış sonsuza kadar sürmeyecekti çünkü kuzeyde saf kötülük ve yardımcısı iblis boş durmuyordu.
    ···
  8. 33.
    0
    tam üç yüzyıl süren altınçağın sonlarına doğruydu. saf kötülük kuzeye inşa ettiği kalesinde oturmuş düşünürken huzuruna bir adam geldi. "efendim" dedi. "güneye gidip mehdi'yi öldürmek için gönüllü oluyorum" saf kötülük kafasını kaldırıp adama baktı. genç biriydi. "adın ne senin? diye sordu. "azazel" dedi adam. "biliyor musun azazel" dedi kötülük. beni yenilgiye uğratanın adı da azazel'di. neden olmasın, şansını deneyebilirsin. emrine birkaç bin adam veriyorum dedi" "ve ayrıca çok özel bir kılıç da veriyorum sana" deyip ucu çatallı bir kılıç çıkardı.
    ···
  9. 34.
    0
    "bu kılıcı cennetten çaldım" dedi kötülük. "hazret-i ali'nin kılıcıdır. mehdi'yi ancak bu kılıçla öldürebilirsin." azazel kılıcı aldı ve emrindeki bin adamla yola çıktı. güneye vardılar. çok çetin bir savaş oldu. ama tabi ki kötülerin sayısı çok azdı. bin kötü adam iyileri oyalarken azazel aradan sıvışıp mehdi'nin huzuruna çıktı
    ···
  10. 35.
    0
    "adın ne?" dedi mehdi. karşı karşıya duruyorlardı. "azazel" dedi adam. "ne tesadüf" dedi mehdi "beni kurtar... " "biliyorum biliyorum aynı hikayeyi duydum diye kestirip attı azazel ve mehdi musa'nın asasını kaldıramadan göğsine kılıcı sapladı. musa'nın asası orada paramparça oldu ve mehdi öldü. bu iyiler için çok sarsıcı bir sonuçtu. azazel'i oracıkta katlettiler ama ne fayda. mehdi ölmüştü. bu arada hz. ali'nin kılıcı son kullanıcısı gelene kadar kayıplara karıştı.
    ···
  11. 36.
    0
    burada mısınız devam edicem. bu arada son partı bi daha okuyun bişey unutmuşum değişiklik yaptım
    ···
  12. 37.
    0
    burada mısınız devam edicem. bu arada son partı bi daha okuyun bişey unutmuşum değişiklik yaptım
    ···
  13. 38.
    0
    burada mısınız devam edicem. bu arada son partı bi daha okuyun bişey unutmuşum değişiklik yaptım
    ···
  14. 39.
    0
    burada mısınız devam edicem. bu arada son partı bi daha okuyun bişey unutmuşum değişiklik yaptım
    ···
  15. 40.
    0
    mehdi öldükten sonra güneye, iyilerin ülkesine bir süre kaos hakim oldu. ta ki, üzeri paçavralarla sarılı, başını bir kukuletayla örtmüş, elindeki dal parçasına dayanarak yürüyen uzun sakalı biri güneye gelene kadar. kukuletalı adam, güneyi yöneten alimlerin karşısına çıktı ve "ülkenize kaos hakim değil mi?" dedi. "kimsin sen?" dediler. adam kukuletasını çıkartıp "ben isa'yım" dedi. "tanrı'nın peygamberlerinden biriyim ve geri geldim"
    ···
  16. 41.
    0
    herkes şok olmuştu. alimlerden biri "nereden bilelim doğru söylediğini" dediler. isa "bunun olacağını tahmin etmiştim" deyip ellerini ve ayaklarını gösterdi. 3000 yıllık izler daha dün açılmış gibi duruyordu. "çivi izleri" dedi isa. "gerçekten çok acıtmışlardı" alimler tatmin olmamıştı. "bunu senin yapmadığını nereden bileceğiz?" dediler. isa iç çekti. "pekala en büyük mucizemi göstereyim sizlere" dedi. "mezarlığa gitmemiz gerek" diye ekledi. hep birlikte mezarlığa gittler. isa bir mezarın başında durdu ve "kalk" diye emretti. o anda mezardan bir el dışarı çıktı. alimler dehşete düşmüştü. "yeterli mi" diye sordu isa. ardından "yat" diye emretti. el içri geri girdi.
    ···
  17. 42.
    0
    isa tüm halkı meydanda topladı ve özet olarak şunları söyledi:

    "hepiniz iyiliğe hizmet eden, kalplerinde iyilik olan insanlarsınız. bildiğiniz gibi kuzeyde kötülük var. iyilik ve kötülüğün savaşı kaçınılmazdır. benim önderliğimde savaşa var mısınız" dedi ve yanındaki eski püskü kından ucu çatallı bir kılıç çıkardı. "bu tanrının olaylara ikinci müdahalesidir. ilkli iyiliğin yani mehdinin serbest kalmasıydı. şimdi ben geldim ve bu kılıcı tanrıdan aldım.
    ···
  18. 43.
    0
    kuzeyde de isa'nın gelişi duyuldu. güneyde iyiliğin orduları toplanırken, kuzey de saf kötülük kendi ordularını savaşa hazırlıyordu. en nihayetinde isa'nın iyilik ordusu güneyden yola çıktı, saf kötülüğün ordusu da kuzeyden yola çıktı ve bugün kudüsün olduğu yerde karşılaştılar.
    ···
  19. 44.
    0
    çok çetin bir savaş oldu. iki taraf da çok fazla kayıp verdi ama bir türlü bir taraf diğer tarafa üstünlük kuramadı. isa, bu savaşa bir son vermek için saf kötülüğe bir teklif iletti: teke tek dövüş. eğer isa kazanırsa dünyaya iyilik hakim olacak, saf kötülük kazanırsa dünyaya kötülük hakim olacaktı. ve belki de tanrı üçüncü defa olaya müdahale etti: o gün hz. ali'nin kılıcı mehdiden sonra ikinci bir can aldı: destansı bir kapışmanın sonunda saf kötülük isa tarafından öldürülmüştü. iyiler kazandı. kötülüğün orduları dağıldı ve kalplerinde kötülükten başka bişey kalmayan tüm insanlar öldü.
    ···
  20. 45.
    0
    o gün isa ve hz. ali'nin kılıcı kayıplara karıştı. bir başına kalan iyi insanlar yeni bir medeniyet kurmaya başladılar ve yeni bir süreç başladı. artık hatalarını biliyorladı ve kalplerinde kötülüğe yer yoktu. tek kıtaya yayılıp medeniyetlerini ilerlettiler. ve 1000 yıllık bir süreçte atlantis'ten daha ileri bir medeniyet kurdular.
    ···