1. 26.
    0
    ipucu var bari milyonlarca isim içinden nerden bilek amk
    cansu mu panpa
    edit:can ozaman
    ···
  2. 27.
    0
    herkes tiki isimler yazıyo amk ben de bahtiyar diyorum
    ···
  3. 28.
    0
    sezer
    ···
  4. 29.
    0
    hangi bankadan kac ay vadeyle aldın panpa krediyi ? kac kac ödücen

    -ömer
    ···
  5. 30.
    0
    hakan panpa
    ···
  6. 31.
    0
    http://www.annecocuk.com/isim/isimler-xerkek.htm al panpa

    bence fatih
    ···
  7. 32.
    0
    @25 e kadar bilemediniz
    ···
  8. 33.
    0
    @26 panpa yeminlen ismim orda yok
    ···
  9. 34.
    0
    aykut mu
    ···
  10. 35.
    0
    300 tl verim gibtirgit buralardan ebrucum
    ···
  11. 36.
    0
    ÖMER Bir Peygamber adı
    ÖMÜR Hayat
    ÖNAL Önde ol,üstün gel
    ÖNCEL Bizden önce yaşamış olanlar
    ÖNCÜ Bir hareket veya düşünce akımını başlatan
    ÖNDER Topluluk davasında önde giden, yönlendiren kişi
    ÖNER Herhangi bir konuda ileri sürülen düşünce
    ÖNEY Önde olan, üstün
    ÖNSEL Hiç bir denemeye dayanmayan, yalnız akıl yoluyla yapılan
    ÖREN Eski yapı veya kent kalıntısı
    ÖRSAN Yüce adı olan
    ÖZGÜN Nitelikleri bakımından benzeri olmayan , eşsiz
    ÖZGÜR Herhangi bir koşul veya biçime bağlı olmayan
    PAMiR Orta Asya'da bir yayla
    PARS Leopar
    PELiT Palamut meşesi
    POYRAZ Soğuk bir rüzgar türü
    REHA Zenginlik, varlıklı olma
    REVAN Su gibi akıp giden
    RÜZGAR Yel
    SAĞANAK Şiddetli,ani ve kısa süreli yağmur
    SANAT Duygu, tasarım ve güzelliğin kişiyi etkileyen anlatımı
    SANCAK Bayrak
    SARP Dik, geçilmesi ve çıkılması zor
    SARPER Zor erkek kişi.
    SATVET Zorlu, sindirici güç.
    SAVAŞ Cenk.
    SAYGIN Saygı gören, saygı gösterilen
    SELiM Doğru ,dürüst, kusursuz.
    SELMAN Barış içinde bulunma
    SEMEN iyi beslenen
    SEMiH Cömert, eliaçık
    SERCAN Sevgili, sevilen
    SERDAR Başkomutanlık yapan sadrazam ünvanı
    SERETAN Yengeç burcu
    SERGEN Vitrin
    SERHAN Baş şarkıcı
    SERHAT Sınır boyu
    SERKAN Başkan, soylu kan
    SERTAÇ Baş tacı, çok sevilen
    SERTUĞ Baştuğ
    SEZA Değer , yaraşık , uygun
    SiNAN Süngü, mızrak gibi şeylerin sivri ucu
    SiPAHi Süvari asker
    SiPER Korunulacak, saklanacak yer
    SOKRA iki ağacın ucuca bitişmesinden ortaya çıkan ek yeri
    SONAT Bir veya iki çalgı için yazılmış müzik yapıtı
    SORGUN Söğüt
    SÖĞÜT Sulak yerlerde yetişen bir ağaç
    SÖYLEM Konuşan bireyin kullandığı dil
    SÖZ Kelime
    SUNAY Adak ayı
    SUNGUN Bağış, ihsan
    SUNGUR Soğukkanlı, sakin kimse
    SÜAVi Herkesin yardımına koşan
    SÜER Yiğit asker
    SÜERDEM Erdemli asker
    SÜHA Büyükayı yıldız kümesinde en küçük yıldız
    SÜHEYL Yıldırak
    SÜMER i.Ö. Mezopotamya'da yaşamış bir ulus
    SÜREYYA Ülker
    ŞAHiN Kartalgillerden yırtıcı bir kuş
    ŞAN Ün,şöhret
    ŞANSAL Şanın yayılsın
    ŞARIK Parlak, parlayan
    ŞEHMUZ Hükümdar soyundan gelen
    ŞEN... Halinden memnun yaşayan ve etrafına yayan
    ŞiRZAT Aslan gibi güçlü, kişilikli kimse
    TAN Sabahın gün doğmadan önceki zamanı
    TANSEL Şafak seli
    TARIK Sabah yıldızı
    TARKAN Ayrıcalıklı, saygın kişi
    TAYFUN Şiddetli fırtına
    TAYGA Avrupa'dan Doğu Asya'ya kesintisiz uzanan orman
    TAYLAN Boylu poslu kimse
    TiBET Çin'in batısında bağımsız bir bölge
    TINAZ Savrulmak için hazırlanan ekin yığını
    TOKTAMIŞ Altınordu devleti hanı
    TOLGA Madeni savaşçı başlığı
    TOLUN Tamamıyla aydınlık ve yuvarlak oaln
    TONGUÇ En büyük çocuk
    TOPRAK Canlılara yaşama ortamı veren yerkabuğunun yüzey kısmı
    TORAMAN Tombul , iri yapılı çocuk
    TOYGAR Tarla kuşu
    TOYGUN Genç, delikanlı
    TÖRE Bir toplumun gelenek, görenek ve alışkanlıkları
    TÖZ Değişen şeylerde değişmeden kalan. Kök,asıl
    TUFAN Şiddetli yağmur
    TUGAY Alayla tümen arasındaki birlik
    TUNA Bir nehir adı
    TUNCA Meriç ırmağının bir kolu
    TUNÇ Bronz
    TÜMER Çok ,olanca erkek
    UFUK Aklın alabileceği mesafe ,sonsuz düzlem
    UĞUR insana iyilik getirdiğine inanılan güç, belirti
    ULUBEY Erdemleri bakımından çok büyük saygı gören erkek kişi
    ULUÇ Selçuklularda Türkmen beylerine verilen ad
    ULUĞ Büyük, yüce
    ULUM Bilimler
    UMAR Çare
    UMUR Aldırış etmek , önemsemek
    UMUT Ümit , umulan
    UNAN Sadakat, bağlılık
    URAĞAN Birkaç kasırganın karşılaşmasıyla oluşan şiddetli fırtına
    URAN Sanayi
    URAY Belediye
    UTARiT Merkür gezegeni. Dokuz kattan oluşan göğün ikinci katı
    UTKU Zafer
    UYGAR Uygarlığa bağlı olan
    UYGUR Uygur devletinden olan kimse
    UZAY Bütün gökcisimlerinin içinde bulunduğu sonsuz boşluk
    ÜLKE Üzerinde ulusların yaşadığı toprak
    ÜNAL Ünün duyulsun
    ÜRÜN Denizlerden, topraktan ve insanlardan emekle elde edilen
    VADi iki dağın arasında kalan dere boyu
    VERiM Ortaya çıkan, beklenen sonuç
    VOLKAN Yanardağ
    YAĞIZ Esmer
    YALGIN Serap
    YALIM Alev
    YALIN Sade , gösterişsiz
    YALMAN Sarp , dik
    YALVAÇ Kitabı olan peygamber
    YAMAÇ Dağın eğik yüzeyli yanı
    YAMAN Güç, beceri bakımından alışılmışın üzerinde olan
    YARDAN Sevgiliden
    YARIN Bugünden sonraki gün
    YASiN Kur'an'da bir sure
    YAVER Yardımcı
    YEKTA Tek , benzersiz
    YETKiN Gerekli olgunluğa ve bütünlüğe ulaşmış
    YiĞiT Güçlü, yürekli kahraman
    YILAYDIN Aydınlık yıl
    YÜCE Ulu
    ZAMAN Süre
    Tümünü Göster
    ···
  12. 37.
    0
    şemsiiiii
    ···
  13. 38.
    0
    @2-@32 amk şempazeleri bi gibi bilemediniz
    ···
  14. 39.
    0
    serhat mi
    ···
  15. 40.
    0
    basri mi kanka
    ···
  16. 41.
    0
    mustafa
    ···
  17. 42.
    0
    A HARFi
    ABAK: (Tür.) Eskiden Türklerde ölmüş ataların yani aba'ların suret ve heykelleri.
    ABAKA HAN: (Tür.) Ata Han
    ABAY: (Tür.) Beceri. Sezgi, anlayış, dikkat.
    ABAZA: (Tür.) Karaçay-Çerkes Özerk bölgesinde yaşayan müslüman bir halk.
    ABDAL: (Tür.) 1. Tasavvufta Allah'ın sevgili kulları arasından seçilmiş kırk din büyüklerinin adı. 2. Eskiden tarikatlara bağlı dervişlere verilen ad. 3. Allah'a ulaşma yolunda belli aşamaya erişen kimse.
    ABHiZ: (Tür.) 1. Büyük dalga. 2. Kaynak. 3. Su yolu.
    AĞAHAN: (Tür.) Doğu Türkçesinde ağabey anlamında kullanılır.
    AKALP: (Tür.) Cömert, eli açık.
    AKBATUR: (Tür.) 1. Yiğit, kahraman, yürekli. 2. Uygur yazıtlarında geçen bir
    AKCEBE: (Tür.) Beyaz zırh sahibi yiğit.
    AKCIVAN: (Tür.) Beyaz tenli delikanlı.
    AKGÜÇ: (Tür.) işe yarayan güç, düşmanı yenen, yüz ağartan kuvvet.
    AKGÜN: (Tür.) Sevinçli gün.
    AKHAN: (Tür.) Dürüst hakan.
    AKHUN: (Tür.) Sibirya'daki Hun birliğinin IV. yy'da bozulmasından sonra, Hunlarm güneye inen kolu tarafından kurulan devlet.
    AKIMAN: (Tür.) Eli açık kimse.
    AKIN: (Tür.) Güçlüklerden yılmayan, her engeli aşan.
    AKINALP: (Tür.) Akın yapan yiğit.
    AKINCI: (Tür.) Osmanlılarda ileri karakol.
    AKINER: (Tür.) Akıncı ordularında er olarak görev yapan cengâver genç.
    AKINTAN: (Tür.) Tan yeri ağırırken akın yapılması.
    AKLAN: (Tür.) 1. Bir dağ sırasının yamaçlarından her biri. 2. Sularım bir denize veya göle gönderen bölge.
    AKMAN: (Tür.) 1. Temiz, beyaz, güzel insan. 2. Yaşlı kimse.
    AKÖZ: (Tür.) Özü, sözü doğru kimse.
    AKPOLAT: (Tür.) Manas Destanında sözü geçen bir Türk adı.
    AKSAN: (Tür.) iyi ve tanınmış kimse.
    AKSIN: (Tür.) Temiz, doğru, dürüst.
    AKSOY: (Tür.) Asil, temiz soylu.
    AKSUNGUR: (Tür.) Bir nevi av kuşu.
    AKSÜYEK: (Tür.) Eski Türklerde soylu anlamında kullanılırdı.
    AKŞEMSEDDiN: (t.a.i.) Dinin güneşi.
    AKŞIN: (Tür.) l.Azak, akmışı. 2. Derisinde, kıllarında ve gözlerinde doğuştan boya maddesi bulunmayan.
    AKŞiT: (Tür.) 1. Kutlu, uğurlu 2. Nur, güneş.
    AKTAÇ: (Tür.) Beyaz taç.
    AKTAN: (Tür.) Aydınlık, mehtaplı gece.
    AKTAR: (Tür.) Aydınlık sabah.
    AKTAŞ: (Tür.) Mermer.
    AKTAY: (Tür.) Beyaz tay.
    AKTEKiN: (Tür.) Temiz huylu yiğit.
    AKYIL: (Tür.) Güzel, temiz sene.
    AKYiĞÎT: (Tür.) Dürüstlüğüyle tanınmış yiğit.
    AKYOL: (Tür.) Doğru, dürüst ve iyi yol.
    ALANALP: (Tür.) Fetheden fatih.
    ALANGU: (Tür.) Altın geyik.
    ALPAGUT: (Tür.) 1. Kurt. 2. Çiftlik sahibi. 2. Malı mülkü olan.
    ALPAĞAN: (Tür.) Cesur, yiğit, kahraman.
    ALPAK: (Tür.) Dürüst, kahraman, cesur.
    ALPASLAN: (Tür.) Arslan gibi cesur, yiğit, kahraman, savaş adamı. Büyük Selçuklu hükümdarı.
    ALPAY: (Tür.) Yiğit, cesur kimse.
    ALPAYDIN: (Tür.) Aydın, bilgili ve yiğit kişi.
    ALPBiKE: (Tür.) Genç, delikanlı.
    ALPDOĞAN: (Tür.) Doğuştan kahraman ve yiğit olan.
    ARTUÇ: (Tür.) Ucu sivri demirle donanmış mızrak.
    ARTUK: (Tür.) Selçuklu emiri.
    ARZIK: (Tür.) Dindar, sofu.
    ASAL: (Tür.) Temel, başlıca, esaslı.
    ASALET: (Tür.) Soyluluk,soy temizliği.
    ASUTAY: (Tür.) Hırçın tay.
    AŞIK: (Tür.) 1. Bir başkasını aşkla seven. 2. Dalgın, unutkan. 3. Tasavvufta Allah'a muhabbet duyan kişi.
    ATA: (Tür.) 1. Soyun geçmişte yaşamış ferdi. 2. Vermiş, veriş. 3. Baba.
    ATABEK: (Tür.) 1. Devlet idaresinde yetkiye mensup, lala. 2. Selçuklu devletinde şehzadelerin terbiyesiyle vazifeli şahıs.
    ATABEY: (Tür.) Devlet yönetiminde çalışan.
    ATABÖRÜ: (Tür.) Erkek ve yaşlı kurt.
    ATACAN: (Tür.) (Bkz. Ata).
    ATAÇ: (Tür.) Atalarla ilgili olan, Atalardan gelen.
    ATAERGiN: (Tür.) Çocuklarına, torunlarına akıl hocalığı yapabilen, doğru yolu gösterebilen olgun, bilgili ata.
    ATAMAN: (Tür.) Olgun, tecrübeli, hanların en yetişkin ve göreneklisi.
    ATAKAN: (Tür.) 1. ileri atılan. 2. Her işe giden adam.
    ATAKER: (Tür.) Atılgan, korkusuz er.
    ATAKLI: (Tür.) Namlı, ünlü, tanınmış.
    ATAKOL: (Tür.) Ataların bir kolundan gelen. Aile kolu.
    ATAKUL: (Tür.) Atasına hizmet ve saygıda kusur etmeyen, atasına candan bağlı kimse.
    ATAKUT: (Tür.) Mukaddes ata, kutlu ata.
    ATAL: (Tür.) Atalardan gelen örf, adet ve töreler.
    ATALAN: (Tür.) Ata gibi olmak, atalaşmak, ataların yerini doldurmak.
    ATALAY: (Tür.) Ünlü, şöhretli, namı olan.
    ATAMAN: (Tür.) 1. Başkan, önder, lider. 2. Don kazaklarının önderlerine verilen ad.
    ATAMER: (Tür.) Mertlik, cesaret, dürüstlük simgesi ata.
    ATAN: (Tür.) 1. Keskin nişancı, attığını vuran. 2. Fırlatan, savuran.
    ATAULLAH: (Tür.) Allah'ın bağışladığı, hediye ettiği, ihsanı.
    ATAV: (Tür.) 1. Herkesçe sevilen, öğülen, saygı gören ata. 2. Kabile büyüğü, saygı değer kişi.
    ATAY: (Tür.) Bilinen, tanınmış.
    ATIF: (Ar.) 1. Çevirme, imale. 2. Birinin işi veya sözü olduğunu ima etme. 3. Yüzünü çeviren. 4. Merhamet sahibi. 5. Beğenen.
    ATIL: (Tür.) Girişken olmak, ilerlemek için caba göstermek.
    ATILAY: (Tür.) 1. Ünlü, şanlı, şöhretli. 2. Atilla'dan sonra tahta geçen ünlü hükümdar.
    ATILGAN: (Tür.) 1. Karşısındaki engeleri aşabilen, atılabilen. 2. Cüretkâr, karşı gelebilen. 3. Hevesli, meraklı.
    ATiLLA: (Tür.) 1. Büyük, ünlü. 2. Savaşçı, fatih. 3. Hun Türklerinin büyük hükümdarı. 4. Babacık.
    ATKIN: (Tür.) Atılmış: Kumaş dokumasında kullanılan tabir.
    ATLAN : (Tür.) Ata binmek.
    ATLAS: (Tür.) 1. Üstü ipek, altı pamuk kumaş, diba. 2. Büyük harita. 3. Düz,
    AYTOLUN: (Tür.) 1. Dolunay. 2. Ayın on dördü gibi güzel.
    AYTUĞ: (Tür.) 1. Mızrağın ucuna yapılmış, ayın üstüne yapılan tüy. 2. Tuğ, tüy.
    BABA: (Tür.) 1. Birinci dereceden akraba. 2. Koruyucu, velinimet. 3. Kendi dölünden çocuğu olan erkek. 4. Saygı ifadesi olarak yaşlılara verilen unvan. 5. Zencilerde görülen saraya benzeyen hastalık. 6. Tekke i büyüğü. 7. Ecdad, Ata.
    BABÜR: (Tür.) 1. Hüküm dar, Hindistandaki Türk-Hint imparatorluğunu kuran kişi. 2. Böbürlenme.
    BAĞATUR: (Tür.) Cesur, yiğit.
    BAĞDAŞ: (Tür.) Dost, yakın arkadaş.
    BAĞIŞ: (Tür.) 1. Bağışlanan şey, ihsan. 2. Atlama, sıçrayış.
    BAĞIŞHAN: (Tür) Bağışlanan şey, bağış.
    BAĞLAM: (Tür) 1. Bir koşuttaki dörtlüklerin her-biri. 2. Herhangi bir olayda olaylar, ilişkiler, durumlar örgüsü ya da bağlantısı. 3. Cinsleri ayrı ya da birbirlerine yakın olan şeylerin bir arada bağlanması, deste, demet. 4. Dilbilgisin-de, önce veya sonra gelen kelimeyi etkileyen birim veya birimler bütünü.
    BAHADIR: (Tür) Yiğit, cesur. Mete 'nin diğer bir söylenişi, Timur soyundan Hindistan'da hükümdarlık yapmış Türk lider.
    BAHADIRHAN: (Tür.)(Bkz. Bahadır).
    BAKANAY: (Tür.) Gökyüzünde duran ay, açık seçik.
    BAKYAZI: (Tür.) Sevilen bir olaydan sonra verilen ziyafet.
    BALA: (Tür.) 1. Yukarı, yüksek, yüce. 2. Azat. 3. Yedek atı. 4. Çocuk, yavru.
    BALABAN: (Tür.) 1. Gürbüz, canlı, cüsseli, insan veya hayvan. 2. Çocuk bekçisi.
    BALAMiR: (Tür.) Eski bir Türk kağanı.
    BALGAM: (Tür.) Bal gibi tatlı, şirin.
    BALDEMiR: (Tür.) Şirin, güçlü, kuvvetli. an gelen.
    BALKAR: (Tür.) 1. Kuzey Kafkasya'da yaşayan bir Türk boyu. Kıpçakların bir kolu.
    BARANSEL: (Tür.-Fars.) 1. Yağmur mevsimi. 2. Yağmur.
    BARAY: (Tür.) Ezeli, önce-siz, önce'si olmayan.
    BARBAROS: (ital.) Kırmızı sakal. Baba-Oruç. Türk denizci kaptan-ı derya.
    BARIK:(Tür.) 1. Yeşillik, çayırlık yer. 2. Sivri tepeler arasında ki uçurum, yüksek kayalıklar-daki çatlaklıklar.
    BARIM: (Tür.) Servet, zenginlik, varlık.
    BARIN : (Tür.) 1. Güç, kuvvet. 2. Bütün, hep. 3. Moğol devrinde Orta Asya'da büyük beyliklerden biri. 4. Göğüs.
    BARIŞ: (Tür.) 1. Dirlik, düzenlik. 2. Savaşsızlık durumu. 3. Savaştan sonra silah bırakma, uzlaşma sulh.
    BARKAN: (Tür.) 1. Hareketli kumul. 2. Çöllerde rüzgarın esme yönüne dikey doğrultuda oluşan ay biçimindeki küçük kumsal kütle.
    BARKIN: (Tür) Yolcu, gezgin, yolculuk eden.
    BAŞKAYA: (Tür.) Kayala-rınbaşı, kuvvetli, güçlü.
    BAYAZID: (Tür.) (Bkz. Ba-yezid).
    200 TL ALAYIM PANPA
    Tümünü Göster
    ···
  18. 43.
    0
    ___ osman ?
    ···
  19. 44.
    0
    serkan mı panpa
    ···
  20. 45.
    0
    ercüment panpa
    ···