1. 26.
    +2
    söylemeyi unuttum bu süre zarfında tekrar eve gittim 2-3 kere.
    ve istanbul'a gelmeden son buluşmamızda milli olmuştum.
    kendini tamamen bana teslim ettiğini ve bana güvendiğini söylüyordu.
    ama şuan inanın bana bunların hepsi kurgu mu bilemiyorum.
    hani hayatında bazı şeylere anlam veremezsin ya,
    bu kız beni sevdi mi sevmedi mi kocası olarak görmek istedi mi istemedi mi tam olarak bir kanıya varamıyorum.
    ···
  2. 27.
    +2
    o'nu gerçekten sevdiğimi sandığım yıllar ve hayallerimin peşinden koşmak oldukça güzel geliyordu.
    konuyu sadece ayşe'den ibaret kılmak istemem, ilerleyen entrylerde daha iyi anlaşılmak için detaylara iniyorum.
    kısa ve öz olarak ayşe'yi gerçekten sevdiğimi düşünmüştüm yıllarca.
    yanlış insanlar peşinden koştuğumu anlamışım. sorun değil, tecrübe daima iyidir.

    http://www.youtube.com/watch?v=kE0pwJ5PMDg
    ···
  3. 28.
    0
    gel zaman git zaman ayşe ile pek bi bağımız kalmamıştı. annemle arada sırada ihtiyaç halinde konuşuyorduk.
    babam ise ayda yılda bir yada iki kere işi düşerse arar. alıştım bu hayata aslında. bomtak bir hayat..
    biraz sermayem olsa aslında yapacak çok şey var ancak ertelenmiş o kadar ihtiyaç ve hayal var ki..
    evet işler umduğumuz gibi gitmemişti ve istanbul'dan yaklaşık 5 ay sonra tekrar memleketlere dağıldık.
    memlekete yakın bir yerde tekrar toplanıp farklı bir işi eski işin usülüne göre yapmaya başladık.
    artık ayşe ile sadece ciks için buluşur hale gelmiştik. ve bunu isteyen, zorlayan ben değildim.
    bakar mısınız, çocuklara isim aradığımız o uykusuz geceler gitmiş, sevişmenin hesapları kalmış koskocaman bir ilişkiden.
    bu kadar mı duygusuz olabildik? ya da olmuştu ayşe?
    bunların tüm sebebi benim o'nunla evlenme süremi olabildiğince uzun tutmam yüzünden mi?
    yani bir an önce evlensem çok daha güzel bir hayatımız olabilir miydi ayşe ile?
    ya da aslında evlenemeyerek çok büyük bir yanlıştan 'döndürülmüş müydüm?'
    bunlar cevapsız sorular.. ancak artık ayşe sadece 'bir kişi'den ibaretti hayatımda. tek tel saçını yıllarca cüzdanımda taşıdığım ayşe artık 'bir kişi' idi..
    ···
  4. 29.
    0
    @59 umarım sonun benzemez panpa
    ···
  5. 30.
    0
    iyiden iyiye esrar kullanmaya daha fazla başlamıştım.
    normal hayatım pek tat vermiyordu desem yeridir. hiçbir şeyden haz alamıyordum ve sarhoşken muhabbet etmekten başkası çare olmuyordu sanki. işler yine pek iyi gitmiyordu ancak bu atmosferi yakalamak için de fazla kötü sayılmazdı.
    şimdiki zamandan bahsediyorum 'depresyondayım' önceki yıllarda bi çok defa depresyona girdiğimi sanmışım ancak yanılmışım.
    neyse, tekrar bir iş bulduk ve mersin'e gittik ahmet ile. eskiden tanıdığımız bi kaç kişi iş bulmuş iş eski iş gibi sağlam ve kolay ancak parası bol idi. önden biraz para almışlar biz de gittik..
    artık hayatımda ayşe tamamen yoktu. o'nu artık silelim..
    ···
  6. 31.
    0
    ve tekrar istanbul'da bir iş bulmuştuk işler mersin'de pek iyi gitmedi.
    işte herşeyin koptuğu yer burası dostlar..
    hayatımın kırılma noktası diyebileceğim her şey istanbul'a 2. kez gidişimde oluyor..
    istanbulda bir firma ile anlaştık ve gittik. avrupa yakasın'da feshane'de ramazan aylarında bir firma adına iş yapacaktık.
    eften püften bir iş değildi. ancak biraz daha geriye, eminönü'nde çalıştığımız zamanlara gitmemiz gerek..
    ramazandan önce eminönünde sonra ise feshane ye geçecektik. bundan 2 yıl önce. hala dün gibi hatırlarım.
    farklı ekiplerde aynı işi yapıyorduk. işler rayına oturmaya başlamıştı en azından.
    her şey sıradanlaşmaya başlamışken, işleri yoluna koymuşken fatma diye bir kız bana yazmaya başladı ancak esas kız fatma değil. ben de yokluktan olsa gerek biraz eli yüzü düzgündü olumlu karşılamaya başladım. 2-3 gün takılır gibtiri çekerim demiştim. zaten rütbe olarak cebimden fatma gibi 20 kişiyi çıkartabiliyordum o işte.
    ···
  7. 32.
    0
    dinleyen var mı?
    ···
  8. 33.
    0
    artık tek amaç fatmayı yatağa atıp kafam sakin şekilde işime gücüme bakmaktı.
    bana yazdığı günün akşamı bununla eve beraber gittik. biz şirket evinde o kendi evinde kalıyordu.
    biraz konuştuk. dışardan gördüğünüzde alımlı zeki ve güzel bir hatun ancak 10dk konuşunca tam bir leş..
    aptal kızlardan hiç haz etmem. bir anda soğumuştum.
    ertesi gün olduğunda uzaklaşmaya çalıştım konuşmadım surat astım. gittikçe daha fazla yaklaştı. tam bunlar olurken o gün,
    hayatımın bir viraneye döndüğü gün, işte o'nu gördüğümde sırılsıklam aşık olduğum, adına sayfalarca tanım yazabileceğim kız gelmişti hayatıma.. rüya olsun adı, evet rüya..
    ···
  9. 34.
    0
    fatmayı eve bıraktığım günün ertesinde işe başlamadan önce toplantılar yapıyorduk.
    ve ben toplantıya girmeden önce salondan arkadaşı ile dışarıya yürürken rüya'yı görmüştüm.
    hani filmlerde görürüz ya, ilk aşık olduğunda dünya yavaşlar sesler gelmez görüntü sadece ilgili kişinin zoomlu halidir.
    işte gerçekten tam öyle bir şey yaşamıştım rüya'yı gördüğümde. dünya durmuştu sanki.
    o anı anlatmaya sayfalar yetmez ki..
    bir yandan fatmadan kurtulmaya başlamıştım bir yandan rüya'nın ilgisini çekmeye çalışıyordum.
    yavşayan bir tip değilim maalesef. aradan 1 ay geçmişti artık feshane'ye gittik. orada da rüya vardı. artık işe sadece onu görebilmek için geliyordum desem yeridir. işte en başarılı kişi benden 1 ayda tamamen işten düşmüştüm. aklımda fikrimde sadece rüya vardı, aslında hayatımın yeni bir yöne doğru gideceği zamanların başlangıcıydı bu..
    ···
  10. 35.
    0
    amk dinleyen kalmamış ki.
    ···
  11. 36.
    0
    neyse kendi kendime devam ederim amk.
    ···
  12. 37.
    0
    rüya'yı gördüğüm andan beri aklımdan hiç çıkmıyordu. aslında ayşe benim hayatımda hiç yer almamış kadar ufak kalıyordu rüya'nın yanında. o'nu uzaktan kesmeye başlamıştım. yanına yaklaştığımda elim ayağım birbirine dolanıyor, ağzımdan kelime çıkmıyordu heyecandan. son çare olarak çantasına bir mektup bıraktım. kendimi farkettirmek için yapabileceğim son şey buydu.
    ···
  13. 38.
    0
    2 hafta bekledim mektubun üstüne ancak hiç bir kıpırdama olmamıştı.
    artık gözümü karartıp facebook adresinden mesaj atmıştım. anlamıştı çantasına o yazıyı atanın benim olduğumu.
    artık ifşa olmuştum ve ertesi gün işe gittiğimde benim o'na karşı boş olmadığımı bilecekti.
    istediğimde buydu zaten..
    ve bir kaç gün içinde rüya'ya açılmıştım. ve kısa süre içinde sevgili olmuştuk.
    hayatımın en ama en güzel günlerini yaşamıştım. mutluluk kısaca benim için buydu.
    o'nun gözlerine bakmak bile bana huzur veriyordu. yıllar önce babamın annem e verdiği pembe kolyeyi o'na vermiştim. 3 yıllık evlenme hayali kurduğum ayşe bile bu kolyeden habersizken ben benım ıcın son derece önemli bu kolyeyi rüya'ya takmıştım. evet, ilk görüşte aşk bu hikayenin tam da burasında yer alıyor. hayat resmen masal diyarına dönüşmüştü kısa süre içinde benim için.
    herşeyden önce mutluydum. istanbul'da daha önce gitmediğim yerlere rüya ile gidiyordum. ölümsüzleşiyordu istanbul benim için.
    ···
  14. 39.
    0
    3 ay boyunca herşey muhteşemdi. ve 2. ayın sonunda eve davet etmiştim.
    en nihayetinde bir insanım benimde onun da ihtiyaçları var.
    rüya benden 1 yaş büyüktü. ailesinin durumu oldukça iyi, özel üniversite de okuyordu.
    1 yıl sonra ingiltere'ye gidecekti. eve geldiğinde hayatımın en güzel bir gününü yaşamıştım.
    onun teninde yaşadığım duyguları tabiiki buraya yazmicam ancak o gün vazgeçilmezdi.
    ···
  15. 40.
    0
    en önemli yerlere gelmiştim anlatmıyorum amk dinleyen yokki.
    ···
  16. 41.
    0
    eğer dinleyen varsa devam edebilirim kaldığım yerden.
    ···
  17. 42.
    0
    eve geldiği gün cebimde 4 lira vardı. bir kıza 4 liralık ne alabilirsin ki?
    çikolatayı çok severdi. antep fıstıklı olanından. aldım 2 tane. hayatında ilk defa annesine yalan söylemek zorunda kalmıştı benim yüzümden. o gün yaşadığım duyguları hisleri ömrüm boyunca yaşamamıştım.
    bu sıradan bir sevişme yada aşk değildi beyler. inanın bana bir gün umarım aynı duyguları yaşarsınız ve ne demek istediğimi çok daha iyi anlarsınız. o'nun bedeninde karanlığın ortasında kaybolmak ve dudaklarını aramak asırlar gibi zor geçmesine rağmen sesini duymak bir anlıktı sanki. rüya'dan önce çok seviştim ancak 'hissetmeden dokunmaya' dayalıymış hepsi.
    bir insan hissetmeden dokununca zevk almıyormuş meğer bunu öğrenmiştim.
    bir daha aşık olmuştum rüya'nın benım kadınım olduğunda..

    rezerv alan olursa devam ederim..
    ···
  18. 43.
    0
    rüya'yı evde ağırladıktan sonra kafamda inanılmaz çelişkiler oluşmaya başlamıştı.
    istediğim an çok patavatsız ama istediğim an ise inanılmaz takıntılı biriyimdir.
    o'nu o kadar fazla seviyordum ki artık aklımdan sadece 'nasıl olur da 2 aylık sevgilisinin evine gelir?' soruları geçiyordu.
    düpedüz aptallıktı. riyakarlık, şapşallık.
    sen hayatında ilk defa iliklerine kadar aşk'ı o'nun sayesinde yaşadığını düşünürken,
    o'nun da belki ilk defa senınle bu kadar cesur olabileceğin ihtimali neden aklından geçmiyordu?
    ···
  19. 44.
    0
    artık kafamdan sadece rüya'ya dair soru işaretleri geçiyordu.
    işimi gücümü bıraktım, her şeyi ardıma attım ve sadece rüya'nın açıklarını aramaya başlamıştım.
    bu aralar da esrarı iyiden iyiye çoğaltmış, o'nun gerçeklik sanrısına iyice kendimi kaptırmıştım.
    içenler bilir, içtiğinizde garip bir huzur hissi verir ve beyninizin her zamankinden daha hızlı ve iyi çalıştığını düşünürsünüz. ve bu kısır döngü halinde devam eder..
    ben her içtiğimde rüya'nın benden öncekiler ve sonrakiler olarak kafamdaki soru işaretlerine cevap getirmeye çalışıyordum.
    ancak şu da var ki rüya hayatımda gördüğüm en karakterli ve en sadık sevgiliydi. tabii bunu çok sonradan anlamıştım..
    ···
  20. 45.
    +1
    artık kafamdaki soruları bitirmek için ailesiyle tanışmak istiyordum ancak rüya izin vermiyordu.
    bu zamana dek asla bir kızın ailesiyle tanışma girişiminde bulunmayan ben ilk defa bir kızın ailesini tanımak istiyordu.
    evet, ciddiydim. bu kadar hanım hanımcık bir kızı nasıl bir aile büyütmüştü bilmek istiyordum.
    işim nedeniyle insanlarla 15 dk sohbet ettiğimde kafamda iyi yada kötü bir profil oluşur karakterine dair.
    aslında rüya'nın bana rol yapıp yapmadığını ailesini tanıyarak çözmek istiyordum.
    nasıl olur da birden bire hayatıma giren bir kız sanki yıllardır hayatımda kocaman bir yer edinebilirdi ki?
    ve bu sıralarda bir sözlükten tanıştığım kız şükran ile geyik çeviriyorduk sanal alemden. kız bir sözlükte yazdıklarımdan etkilenmiş ve benimle diyaloga başlamıştı. tabii o zamanlar pek onunla ilgili düşüncem yoktu ancak ilerleyen entryler de hayatımda çok fazla etkisi olduğunu anlayacaksınız. neyse, konumuz rüya.
    öncelikle benim onun çantasına attığım mektubu 1 hafta sonrasında toplu taşıma aracında çantasını kurcalarken tesadüfen bulmuş ve yazdığım mesajı anlayamayıp annesine göstermiş. tabii annesi etkilenip bunu yazanın kim olduğunu sorduğunda beni söyleyemiyor çünkü o zamanlar daha tanışmamıştık. sonra ablasına anlatıyor beni. ben ailesiyle tanışmak istedikçe erteliyordu. bende daha 2 aylık sevgiliyiz kız haklı deyip sesimi çıkarmıyordum. biraz tez canlı biriyimdir herşey anında olsun bitsin isterim. ama rüya hayatıma girdiğinden beri bu isteklerim hiç olmadı..
    bu sırada işlerimiz pek iyi gitmiyordu. kenarda birikmiş paramda yoktu. eğer olsaydı bir dakika bile düşünmeden kendime bir bekar evi tutar düzgün bir işe girip istanbul'da yaşamaya devam ederdim. sadece rüya ile aynı şehirde olabilmek için.
    çünkü biliyordum ki aynı şehirde olmadığım zaman bu büyük aşk eriyip bitecekti. kendimden emindim ancak 2 aydır benımle beraber olan bir kızın ben gittikten sonra benı sevebılecegıne ınanamıyordum..
    ···