-
1.
+46 -4Senenin sonu gelmişti, ailemin çok istediği ama benim bir türlü alamadığım belgelerden birini yine alamamıştım. Peder ağa her zaman yaptığı gibi yazın inşaatte çalıştırıcaktı beni, çalışmayı geçin parada vermezdi. Ulan yazada arkadaşlarla sözleşmiştik tatile gidicez diye, parayı nerden bulsam etsem diye düşünürken bizim bi arkadaş var adı Sinan, bunlar pazarcılık yaparlar banada birkaç kez demişti “ kanka gel seni hale alalım çalış benimle” diye. Dedim şu Sinan’ı bir iki kez yoklıyım belki işe alırda hale giderim tatil parasınıda çıkartmış olurum. Sinan’a sormadan önce bizim pedere sormalıydım tabi, inşaatte çalıştıracak nede olsa. Akşam bizim peder işten geldi, yemek sofrasına oturduk yedik falan derken babam balkona geçti televizyon izlemeye, hemen gittim karşısına oturdum. Ulan bizde baba diyince akan sular durur, höt dese hazır ola geçiyoruz saygıdan. Utana sıkıla konuşmaya başladım ;Tümünü Göster
Peder : P Ben : B
B : Baba nasılsın işler nasıl geçti bugün ?
P : Nasıl geçsin da, güneş 40 derece dıbımıza vuruyor noldu neden sordun ?
B : Baba biliyosun yazın tatile gidicez demiştik arkadaşlarla, sende şimdi inşaatte çalıştırıcam diyosun, bende dedim ki bizim bi arkadaş var halde çalışıyo hani sende şey yapmazsan gidiyim onla çalışıyım tatil parasınıda çıkartmış olurum.
Beyler konuşmanın devdıbını yazmak istemiyorum, peder belge getiremedik diye saydı sövdü ama halin akşam üstü olduğunu duyunca inşaatten sonra gitmeme izin verdi.Bir şey de diyemiyorum adama, yazın ben çalışıcam diye kimseyi almamış yanına mecbur gidecez. Neyse peder ağa izin verdikden sonra Sinan’ı aradım durumu anlattım, akşam üstü inşaatten sonraları gelebilirim dedim.Bir kaç kere mızmızlandı kapçık, yok inşaatten sonra nasıl çalışıcan kolların tutmaz falan diye, çalışırım falan filan diyip onuda zar zor ikna ettim. Akşam saat 8-9 gibiydi dışarı çıktım biraz hava alıyım birazda Paşa’yı gezdiriyim diye. Paşa kim derseniz benim köpeğim, şu hayatta koşulsuz şartsız beni seven tek canlı amk.Bi 5 dakka dolanıp kalan son 2 dalımıda içtikden sonra bizim tekelci Hakan abinin yanına gittim, 1 paket sigara alıp kapının önüne oturduk. Durumu anlattım dedim abi böyle böyle yazın napıcağımı bilmiyorum, canını sıkma kardeşim dişini sık geçer diyip bin gülüşü yaptı. Zaten kafam kötü, yaz tatilimin dıbına koyulacak birde geçmiş karşıma benimle eğleniyor gavat.Bi 5 dakka daha muhabbet ettikden sonra geçtim eve vurdum kafayı yattım, nede olsa yarın çalışacaz amk. -
2.
+27Peder ağa sabah 7 de kaldırdı çabuk kalk işe gidiyoruz diye, söve söve kalktım gittim banyoya. Nasıl birşeyse her sabah yağlanıyor saçlarım, zamanında her gün yıkadım yıkadım şimdi onun çilesini çekiyorum. Saçları yıkayıp kuruttuktan sonra gittim yemeği yedim tam çay sigara yapıcam derken peder kalk gidiyoz geç kalıyoz dedi, bidaha sövdüm. Neyse dedim arabada içecez artık, çıktık yola yaktım sigarayı gidiyoruz, bu arada babanın yanında nasıl içiyosun sigarayı falan derseniz 6 senedir içtiğim için birşey demiyolar bana, alıştılar yani. Günün ilk sigarasıyla ciğerlerimi şenlendirip beynimi uyuştururken peder ağa bana dönüp ;
P : Hadi yine iyisin bizimkilerle konuştum onlarda getiriyo oğullarını.
Dedi. Yazım kötü geçicek diyip hayal kırıklığına uğramışken birden neşem yerine geldi. Gelecek çocuklar tam kafa dengiydi, zamanında sigara alkol muhabbet falan doyum olmuyodu aramızda. Birinin adı Sadık iri yarı biriydi, diyerinin adıda Mehmet. Mehmet genelde karı kız işlerine bakardı, anlıyacağınız yavşaktı ama ciddi ciddi çok kız çevresi vardı. inşaate gittik onlar benden önce varmış çoktan semaverde çayı demlemiş sigaralarını içiyolardı. Beni görünce hemen “ ooo gardaşım hoş geldin bizde seni bekliyoduk da “ diyip yanıma geldiler.Bi iki muhabbet ettik nerelerdesiniz , hiç görüşemiyoruz falan ardındanda işe koyulduk. inşaatte yaptığımız işler sabitti, ytong getiriyoduk, tuğla yığıyoduk, çimento garıyoduk. inşaatte çalışan arkadaşlar bilir, çimento garmaktan daha kötü birşey yoktur.O toz dumanının içinde nefes olmak o kadar güç oluyodu ki bir an önce bitsin diye sayıp sövüyoduk hep.
Panpalarım biraz ilgi olursa yazmaya devam edicem, ha ilgi olmazsada hikayeyi yarıda bırakmam merak etmeyin.+5 şuku gelirse devam etmem için yeterli olur, yada 5 panpamızın takip ettiğini biliyim yorumla.. -
-
1.
+4 -1inşaata gidiyorsun ne saç yıkaması amk
-
1.
-
3.
+19 -1Bu arada birazda kendimden bahsedeyim,1.83 boylarında,75 kilo, esmer, kahverengi gözlü, sakallı, saçları arkaya atan ama rüzgarda sağa sola dağılan bir tipim.Çevreye gelince öyle şaşalı bir çevrem yoktu o zamanlar, bi kardeşim dediğim 4-5 eleman vardı onlarlada çocukluktan beri beraberdik. Kız meselesi varmıydı derseniz, o zamanlar çok önceden beraber olduğum ayrıldıktan sonra çok fazla unutamadığım bir kız vardı. Saçları kıvırcıktı, gözleri kocamandı, gülümsediği an iki yanağındada gamzeler çıkardı, ama gibtir edin o huuru şimdilerde onun üstünden çok mevzular geçti, ama o zamanlar azda olsa kalbimde yeri vardı tabi * .Zar zor inşaatin ilk gününü bitirdikten sonra bizim çocuklarla sözleştik, akşam halden sonra 10.5 gibi dikmen cafe diye biryer vardı o zamanlar, şimdi kapandı orada buluşacaktık.Eve gittik babamla yemeği yedim az biraz oturup duş aldıktan sonra çıktım evden hale gittim. Saat 7.5 gibi haldeydim Sinan’la az biraz muhabbet ettikden sonra mal indiriceğimiz tır geldi. Tırcı geldi bizim Sinan’ın amcasıyla bi iki muhabbet etti, ulan adam bizim Sinan’ın amcasına konuşurken sayıp sövüyor gülüyor, adamın hiçbirşey yaptığı yok. Tırı getiren adam o ya boyunları kıldan ince, işte orda anladım bu heriflerde ne şeref nede onur var, varsa yoksa para. Sinan’da şerefsizin tekiydi zaten hiç sevmezdim ama ucunda menfaat vardi mecbur çalışacaktım. Tırı boşaltmamız yaklaşık 1-1.5 saatimizi aldı, ardından pazara mal yıkmaya gittik. Mallarıda yıktıktan sonra tekrardan hale gittik, Sinan’ın amcası bir tane büyük boy pizza söylemiş hale gittiğimizda pizzacı bizi bekliyodu. Gittik yemeğide yedik ardından amcası sigara varmı yanında diye sordu. Benimde dünden kalan Hakan abiden aldığım paketin son 2 dalı vardı, cebimde saklıyodum, belki olurda sigara verir içerim diye. Adam harbidende sigara konusunda cömert çıktı, cebinden daha hiç açılmamış kısa parlament çıkartıp verdi, “ al yeğenim biz yanımızda çalışan adamlara en iyi şekilde bakarız “ diyerekte ekledi. Dedim vay anasını be, vaaay be , benim babam yapmadı ulan bu iyiliği dedim içimden. Paketide aldıktan sonra günlük ücretim olan 35 tl’yi verip eve kadar bıraktılar beni. Ciddi ciddi harbi işti be beyler, 2 saat çalışıyosun yemek yediriyolar, cebine en iyi sigarayı koyuyolar bide 35 tl ücret veriyolar.Bi arada önüme domalıcaklarmı acaba diye düşünmedim değil. Saat tam 10’du, Mehmet arayıp duruyodu “ olum nerdesin sana bi süprizim var çabuk gel “ diyodu. Ulan bu çocuk bir işler çeviriyo ilk günden ama hadi bakalım diyip duşa girdim.Çıktıktan sonra bi güzel giyinip, pederdende arabayı alıp çarşıya indim, normalde arabayı vermezdi ama yanında çalıştığım için ben onun huyuna gidiyodum oda benim huyuma gidiyodu.Tümünü Göster
+5 şukuya devam ediyorum panpalarım. -
4.
+22 -1Arabayı çektim kafenin önüne, girmeden önce bi dal sigara içeyim dedim, kalan 2 dalı evde içmiştim o yüzden parlement paketini açtım, çıkarttım bi dal yaktım çakmağımla, derinden derinden çektim dumanı içime. Uzun zamandır parlement içmiyodum harbi harbi ilaç gibi gelmişti. Sigara bittikten sonra içeri girdim, ulan birde ne göreyim. Kafenin en arka köşesinde Mehmet’le Sadık’ın yanında 3 tane kız, Mehmet’e yavşak diye söylene söylene gittim oturdum masaya. Bizimkiler yine “ ooo kardeşim hoşgeldin “ diye karşıladılar.Az biraz susup onları dinledikten sonra Sadık’ın ; “ Kardeşim hal nasıldı yorucumuydu? “ sorusuyla bende biraz sohbete katıldım. Yaklaşık 5 dakika konuştuk muhabbet ettik, Mehmet kızları benle tanıştırdı falan derken kızlardan birisi sigaranız varmı diye sordu. Mehmet paketi gösterdi 3 dalı kalmış garibanın, Sadık paketi açtı ondada yanlış hatırlamıyosam 7-8 dal vardı. Kız tek dal alıp Sadık’la beraber dışarı çıktı. Yalnız beyler burda karışık bir olay vardı, kızların birisine resmen takılı kalmıştım. Mehmet tanıştırdığında özellikle ona dikkat ettim, adı Esra’ydı, nasıl anlatsam böyle 1.75 boylarında saçları dümdüz kahverengi sarı karışık renklerde, gözleri ela, böyle tay gibi bir hatundu. Sohbet ederken falan arada bir ona bakıyodum, küçük kaçamaklar yapıp göz göze gelmeye çalışıyodum ama pek fazla başaramıyodum. Arada bir garson yanımıza gelip boşları toplayarak bir isteğiniz varmı diyerek sorup gidiyordu. Garson tekrar gelip bir isteğiniz varmı diye sorduğunda, kendimden hiç beklemediğim bir özgüvenle garsona dönerek ; “ Şu karşımda oturan hanımefendiyle birer dal sigara içmek isterim” dedim.O an masadaki herkezin şaşkınlıktan gözleri fırlayacak gibi bana bakıyodu, bir ara demiştim ulan böyle birşey demesemiydim acaba diye. Bizimkiler hafiften şaşkınlığı üzerinden atarken garsonda gülümseyerek ; “ O isteği bana değil hanfendiye sormalısınız “ diyerek masadan gitti. Mehmet’e döndüm, o zamana kadar gördüğüm hayatımdaki en bin gülüşü Mehmet’de yakalamıştım. Bana bakıp sadece sırıtıyordu gevşek herif, ama bende onun o hallerini seviyodum zaten. Cebimdeki parlement paketini çıkarıp Esra’ya uzattım, hafifce içinden bir dal aldı bana bakıp olur şeklinde kafasını salladı, tam bi dal alıp paketi cebime koyucaktım ki ne oldu dersiniz?Tümünü Göster
Biraz şukulayında kendimi iyi hissedeyim panpalarım. -
5.
+3Bi dal sigara içip geliyorum, ilgi artarsa seri seri yazıcam.
-
6.
+15Bizim gevşek Mehmet içinden 2-3 dal alıcam diye çıkarttığım dalıda kırdı içindeki dallarında yarısını kırdı. Kodumun aç gözlüsüne birşey demeden kırdığı dalı önüne atıp paketten kırık olmayan dallardan alıp dışarı Esra’yla beraber çıktım.Tam biz çıkarken Sadık’da yanındaki kızla içeri giriyodu, surat ifadesinden anlaşıldığına göre kızla epey bi iyi zaman geçirmişti. Esra’yla beraber kaldırımın üstüne oturup sigaralarımızı yaktık, nerde oturuyosun nerde okuyosun derken sigaralar bitti. Birer tane daha yakıp muhabbete devam ettik, yaklaşık 15 dakika oturup konuştuktan sonra içeri bizimkilerin yanına geçtik. Kafeden biraz bahsedeyim, diğer güzel ve pahalı kafelere nazaran biraz daha ucuz, içerde 2 elemanın gitar eşliğinde alttan alttan canlı müzik verdiği , her masada 4 tane uzunlamasına koltukların olduğu bir kafeydi. Bizimkilerin yanına geçtiğimizde Sadık dışarı çıktığı kızla yanyana, Mehmet diğeriyle yanyana oturuyordu. Bende nolur nolmaz diyerekten Esra’dan önce koltuğa oturdum ve acaba boş koltuğamı yoksa benim yanımamı oturucak diye bekledim. Esra boş koltuğa hırkasını bırakıp yanıma oturdu ve garsonu çağırarak bize iki çay getirebilirmisiniz dedi. “Ulan kızla daha yeni tanıştım şimdiden hesabı kitlemeye başladı” diye düşünürken Esra bana dönerek bu seferki çaylar benden olsun bidaki buluşmamıza sen ısmarlarsın diyerek gülümsedi.” Hay hay “ diyerekten hesabı kıza kitlemenin verdiği hafif bi mutlulukla Esra’yı başta aşşa süzmeye başladım.
-
7.
+11Bir iki muhabbetten sonra çaylar gelmişti, çayları yudumlayaraktan birbirimize bakıyoduk.Ne Sadık nede Mehmet pek bi umrumda değildi o sıra. Gerçi bizde onların pek umurlarında değildik, herkez yanındaki kızla ne kadar yakın olursam benim için o kadar kardır kafasındayı.Çaylar bitene kadar tek bir kelime dahi etmeden birbirimize baktık, ama beyler şunuda söylemek isterim ben hayatımda hiç bu kadar etkilendiğimi hatırlamıyorum. Birbirimize sadece bakmıyorduk, resmen göz göze sevişiyorduk. Onun o bakışları beni baştan aşşağıya soyuyordu resmen, fişimi çekmişti o gözler benim.Bir zaman sonra babam telefon etti bana, nerde olduğumu ne zaman geleceğimi sormak için aramıştı. işte o zaman saatin kaç olduğunun farkına vardım, saat çoktan 12 yi geçmişti, kızların hiçmi anası babası yok hiç aramadılar diye merak ederek sordum ;
- Kızlar biz burda oturuyoruz iyi hoşta, anneniz babanız merak etmiyormu hiç sizi ?
• Dilek hariç bizim için saat sıkıntısı yok, ailemiz bize güveniyo sonuçta. Dedi Sadık’ın yanındaki kız, orda anladım ki Dilek denilen kızda Mehmet’in yanında oturan kızmış. Dileğe dönerek ;
- Ee, senin annen baban merak etmiyormu seni ?
• Bizimkiler beni Aysu’larda biliyor. Diyip herbir ağızdan güldüler, o an içimden dedim vay huur evlatları analarını babalarını kandırıp gecenin bi vaktinde erkeklerle kafede oturuyolar.Ama benim için sıkıntı yoktu yani madem aileleri bu kadar geniş, Dilek hariç tabi dilek ayrı bir huur anasını babasını kandırıpta gelmiş, benim içinde hiç sıkıntı olmaz.Gel zaman git zaman biz bunlarla baya baya oturduk o gece, bizim peder zaten saat 12 ye kadar ayakta anca durabiliyor. Beni aramadıklarına görede uyumuş olmaları lazım diyerekten rahat rahat oturuyorum kafede.Bi çay iç , arada dışarı çık sigara iç falan derken saat oldu gece 1.30, sonunda Esra’nın babası aradı; -
8.
+10Kızım nerdesin saat kaç oldu diye.Bi yalanda bu huur söyledi babasına, “ Aysu’lardayım baba az sonra çıkıcam yola Aysu’nun babası bırakıcakmış zaten “ diyerekten. Bunlara baya bi dümdüz kaydım içimden, bi yandanda dua ediyorum inşallah böyle kızlarım olmaz falan diye.Ama beyler ne kadar küfür edip kızsamda, böyle kızlarla vakit geçirmekte ayrı bir güzel oluyor be.Saat olmuş gece 1.30, yaklaşık 1 saattir göz göze flört ettiğim kız babasına arabayla bırakıcaklar diyip yalan söylemiş, altında tek araba olan benim ve Esra’yı eve bırakmak bana kalıyor.Bir taraftan kötü bir taraftan güzel birşey. Esra bende araba olduğunu bilmediği için hafiften tutuştu, babama yalan söyledim arabayla bırakacaklar diye şimdi burdan yola çıksam yarım saatte varamam bile falan derken kalktım ayağa tamam dedim ben bırakırım seni eve.Bi şaşırdı, gözlerini bana dikip; “ iyide sen nasıl bırakıcaksın taksi felenmi çağıracaksın ? “ dedi.O zamanlar Lise3 olduğum için ehliyet falan yok, Esra’da o yüzden böyle şaşırmıştı.” Bizim arabayla geldim, sıkıntı yok ben bırakırım şimdi seni eve “ diyerekten ayağa kalktım. Mehmet tekrardan gelip gelmiceğimi sordu, bende tam olarak emin değildim.Şimdi kızı eve bıraksam gelsem bu herifler kendi hatunlarıyla sohbet ediyor yani beni iplemezler o yüzden “ Esrayı eve bırakıyım ondan sonra ararım seni “ diyip Esra’yla beraber çıktık.
Arabaya bindik, yavaş yavaş ara sokaklardan ilerlemeye başladık. Saat zaten gece 1.30, sokaktada kimseler yok, açtım Müslüm Baba’dan bir şarkı tırın tırın gidiyoruz.Eve gidiş yolu harici hiç birşey konuşmadık taki mahallelerinin girişindeki tekelde durana kadar. -
-
1.
+1 -1birader hem kizlara elli tane kufur edip huur diyon, hemde iki gram daha fazla yakinlasmak icin elli takla atiyon. tam sevgilim versin ama karim bakire olsuncu yavsaklardansin.
sen Allah a kizim boyle olmaz diye dua ediyorsun ama hasa huzurda eger ben Allah olsam, tam senin gibi iki yuzlulere boyle kizlar verirdim.
-
1.
-
9.
+11 -1Esra = E Hikayeci = HTümünü Göster
E: Şu ilerdeki tekelde durabilirmisin ?
H: Hay hay, yanında gelmemi istermisin ?
E: Gerek yok, hemen gelirim.
Belkide mahallede olduğu için yanlış anlaşılmak istemiyodur diyerekten beklemeye başladım. Gidip gelmesi zaten 1 dakika bile sürmemişti.
H: Hayırdır bu saatte ne aldın böyle ?
E: Biraz özel. *
H: He, pardon.
Özel diyince molpet falan aldı sanıp baya bi utanmıştım, ama gecenin bilmem kaçında mahalledeki tekelden neden molpet alsın ki dimi. Arabaya bindikten sonra mahallede biraz daha gidip bi ara sokağa döndüm, evlerinin önünde durmuştum.3 Katlı bahçeli bi evi vardı Esra’nın, maddi durumlarının iyi olduğu her halinden belli oluyodu. Beraber arabadan inip vedalaşmak için sarıldık ve tam dönüp arabaya binicekken cebinden 1 paket sigara çıkartıp “ Bu benim yüzümden kırılan sigara dalları için “ dedi ve elime tutuşturdu. Hiç gerek yok kızım neden aldın falan derken, zaten eve sigara sokamadığını söyleyip almaya ikna etti. Tamam o zaman görüşürüz demeye kalmadan yanağıma bi tanede buse kondurup “ Buda beni eve bıraktığın için “ dedi.Tek bi kelime dahi edemeden kapıdan bahçeye girdi, o anı nasıl anlatsam size beyler, kalbim böyle orta kulvardan şaha kalkmış bir at gibi küt küt çarpıyordu, içimde kozasından yeni çıkmış kelebekler uçuşuyodu, mutluluktan delirecek gibiydim, hemen arabaya binip tekelci Hakan abinin yanına gittim. Uykusuzluktan mayışmış sülük gibi masanın üstüne yapışmış yatıyodu, mutlulukla içeri girdiğimi görünce hafiften ayılıp; “ Ne işin var la senin bu saatte burda “ dedi.O akşam başımdan geçen bütün olayları anlatıcağımı ama öncelikle bana 3 bira ısmarlamasını söyledim, gavat ısmarlamadı hesaba yazdı ama mutluluktan hiçbirşeyi iplemiyodum. Biraları açıp başımdan geçen olayları tek tek anlatmaya başladım. Yaklaşık yarım saat Hakan abinin yanında durup sohbet ettikden sonra eve doğru yavaş yavaş yol aldım. içeri girdiğimde 1 Allah’ın kuluda ayakta değildi, hemen mutfağa gidip çay demledim, ardından Mehmet’i arayıp eve geldiğimi ve Esra’nın soyadının ne olduğunu sordum. Soyadını öğrenip Facebook’tan ekledim eklemesine ama kızcağız yorgun düşüp uyumuş olmalı ki arkadaşlık isteğimi kabul etmemişti. Normaldir diyerekten çayımı içip hemen yatağa attım kendimi, günün verdiği yorgunluk ve biranın bana sağladığı mutlulukla 5 dakikada sızmışım. -
-
1.
+2Kardes hikaye baya sariyo lutfen devam et
-
1.
-
10.
+45 -1Güzel kardeşlerim yazıyorum yazıyorum ama ilgi yok, bu partıda atıp bekliyorum ilgi olduğunda yazmaya devam edicem.Tümünü Göster
Bidaki sabah uykusuz olmama rağmen güne çok enerjik başlamıştım, saçımı yıkayıp üstümü giyindikten sonra hemen telefonu kapıp kahvaltı masasına oturdum. Arkadaşlık isteğini gece kabul etmişti, demekki ben yattıktan sonra kabul etti diyip çay doldurarak keyif sigaramı yaktım. Sigarayıda içtikten sonra babamla işe doğru yola çıktık. inşaate vardığımızda Sadık’la Mehmet’in yüzü gülüyordu, anlaşılan dün gece onlar içinde çok iyi geçmişti. işe başlamadan önce 2 bardak çay içip sohbet ettik, dün gece olanların hepsini tüm sıcaklığıyla onlarada anlattım. Sadece benim gecemin bu kadar hızlı geçtiğini düşünürken onların geçirdiği geceyi duyunca kulaklarımı inanamamıştım. Yaklaşık ben onları aradıktan 5 dakika sonra cafe’den çıkıp tekel bayi aramaya başlamışlar ve bulmuşlar. Herkeze 3 er bira alıp inşaat halindeki bir binanın 2. Katına oturup içmişler, bizimkiler rahat dururmu o gece bunları temizindende gibip bırakıp gitmişler eve. Nasıl yaptınız olum gece gece, ya başınıza bir iş alsanız nolacak falan derken aslında kızların gibişe meraklı olduğunu ve onların teklif ettiğini söylediler, ne kadar doğrudur bilemem ama o kızlardanda herşeyi beklerim. Sohbet muhabbetten sonra başladık işe, yaklaşık bir 3-4 saat çalıştıktan sonra telefonum çaldı. Tanımadığım bir numara arıyordu, açtım ve bir ses bana “ Günaaydın “ dedi. Esra olduğunu anlayıp hemen eldiveneri çıkartarak henüz örülmemiş camın yanına oturdum. Numaramı kimden aldığını, bugün işi olup olmadığını sorup birazda dün gecenin çok güzel olduğunu söyledikten sonra akşama yine aynı 3 lüyle bir randevu ayarladım. Mehmet’le Sadık zaten telefonla konuştuğumu görünce yanıma gelmişlerdi, onlara yine aynı 3 lüyle bu akşama randevu aldığımı söyledikten sonra sevinçten ne yapacaklarını bilemediler kodumun andavalları. Akşama yine kızları gibecez diye diye işi bitirdiler, tabi bende akşama yine Esra’yla buluşacağımın mutluluğuyla hızlıca bitirdim işi. Hesap ödeme sırasının bende olduğunu bildiğim için hemen peder ağanın yanına gidip akşam için para istedim, saolsun uğraştırmadan cebime 20 tl atıverdi. Etti 55 tl, hemen eve gidip güzel bir duş aldıktan sonra giyinip dışarı çıktım. Saat bu sefer erkendi, yanlış hatırlamıyosam güneş yeni yeni batıyordu yani 8 civarıydı.Bu sefer peder ağa arabayı vermemişti mecbur yürüyecektim. Yürüye yürüye yarım saatte indim caddeye, yine aynı kafede buluşacaktık. -
11.
+19Gencler arkadaslarla masa kurduk eve dondugumde hemen yazmaya baslicam. Gosterdiginiz ilgi beni cok mutlu etti, olayin tamamen sahsim adinca gectigini belirtmek isterim. Tekrar kusura bakmayin arkadaslar raki masasi kurunca reddedemedim ramazanin acisini cikaricam. Normalde sadiklarla yasadigim bi kiz gibme olayi var, yengeniz gormesin diye anlatmicaltim ama eve dondugumde onuda yazicam. Insallah kufir etmezsiniz saygiyla karsilarsiniz bu durumu. Hadi iyi aksamlar panpalarim.
-
12.
+21 -1.Kafeye gittiğimde Esra kapıda bekliyordu, beni görünce gülümseyip yanıma geldi. Ellerimi boynuna doladım, hafif bir öpücük kondurarak ; “ Bu öpücük dün gece için “ dedim. Aynı şekilde ellerini boynuma dolayarak gözlerimin içine baktı, dudaklarına yapışmamak için kendimi zor tutuyordum.Ama benden önce hamle yaparak yavaş yavaş dudaklarıma yaklaştı, tam öpüşecez derken ne oldu dersiniz ? Bu seferde kapıda Sadık gözüktü, kodumun andavalı sırf öpüşemeyelim diye öksüre öksüre geliyordu. Yanımıza gelip “ ooo gençler daha dün bir bugün iki yavaş olum biraz yavaş “ diyip sigarasını yaktı.Üç saattir tanıdığı bir kıza sırf gecenin mutlu sonla bitmesi için üç bira ısmarladığını söyleyemedim, ama ben bunun acısını biryerden çıkartırdım.Bu arada herşey çok çabuk gelişmişti, daha sevgili bile değilken bu kadar çok yakınlaşmamız biraz garibime gitmişti, tamam bir yerden bakınca birbirimizden hoşlanıyo olabiliriz ama daha ortada fol yok yumurta yok kız dudaklarıma yapışıcaktı. Acaba Esra’da diğerleri gibi tek gecelik kızlardanmı diye aklımdan geçire geçire girdim içeri. Mehmet Dilek’i yanına almış, kollarıyla tamamen sarmış öpüp sömürüyordu aç herif.Biz içeri geldikten sonra hafiften toparlandılar, Aysu sigara içmeye Sadık’ın yanına çıktı bizde hafiften sohbet etmeye başladık. Yaklaşık yarım saat sonra bizde Esra’yla sigara içmeye çıktık, yine aynı kaldırımın duvara yakın olanına oturup sırtımı duvara verdim,oda aynı şekilde yanıma oturup bi dal sigara istedi. Sigaraları yakıp birbirimiz hakkında sohbet etmeye başladık, o bana saçların böyle hoş, ben ona gözlerin böyle güzel derken konu döndü dolaştı daha önceden beraber olduğumuz sevgililere geldi. Daha önceden 2 kişiyle beraber olmuş ama onlarda çok uzun sürmemiş.O bana sorduğunda işler bir anda değişti, kıvırcığım geldi aklıma.Bir an duraksadıktan sonra bahsetmeye karar verdim, kendisiyle uzun bi birlikteliğimiz olduğunu ve çok şeyler yaşadığımı, unutmamında zaman aldığını söyledim. Benim bu sözlerimi duyduktan sonra oda biraz kötü oldu, suratının düşmüş olduğundan anladım bunu. Ardından “ Hiç birisinin sana sahip olduğunu düşündüğün oldumu “ diye bi soru yönettim. Hayır anlamında kafasını sallayarak gözlerini kaldırıma dikip dinlemeye başladı.” Benim oldu, herşeyi onunla yaptığım için benim ona onunda bana sahip olduğunu düşündüğüm oldu. Sırf okulun altında beraber içelim diye sabah ki keyif sigaramı içmediğim zamanlar oldu, beraber yürüyelim diye uzattığım yollar oldu.Ama sonunda ne oldu biliyomusun ? Olan bana oldu, çaresizce bekleyen ben oldum.Her zaman ki gibi giden dönmedi, kalanda unutamadı. Ulan bu dünya hep mi bize çalma takar beee “, diyerekten iç çektim. Uzun zamandır bu kadar kötü olmamıştım, dinledikten sonra Esra’nında üzüldüğünü anladım ve ortamı biraz yumuşatmak için “ Ama şimdi unuttum be güzeliimm “ diyerekten elimi omzuna atıp kendime çektim. Zorlada olsa gülümseyip kafasını göğsüme yasladı, ardından başladı anlatmaya.Tümünü Göster
-
13.
+16 -1Gençler bi tıkırtı verin yazayım, part hazır sizin toplaşmanızı bekliyorum.
-
-
1.
+1Yazz yaz
-
1.
-
14.
+29 -3.” ilk beraber olduğum çocuğa karşı çok temiz ve derin hisler besliyodum, herşey çok güzel gidiyodu beni çok sevdiğini, asla bırakmıcağını söylüyordu. Bende bunlara inanıyodum, aptal gibi inanıyodum söylediği her söze.Bir gün beni evine davet etti, beraber kahvaltı edip film izliyeceğimizi söyledi. Aklımda hiç kötü bir düşünce yoktu, beni sevdiği için aklımda en ufak bir şüphe dahi olmadan gittim evlerine.ilk önce kahvaltımızı yaptık, ardından film izlemek için bilgisayarın olduğu salona gittik. Oturup izliyorduk ama o rahat durmuyodu, durmadan öpüp ne kadar güzel olduğumu ve benim için delirdiğini söylüyordu. Bunları duymak hoşuma gidiyordu, şu hayatta sevmekten güzel birşey varsa sevdiğin tarafından sevildiğini bilmektir, bende öyle sanıyodum.Ama o öyle yapmadı benimle beraber olmak istediğini söyledi, hayır dedim kesinlikle olmaz.Ama o tam tersini söylüyordu, resmen yalvarıyordu önümde. Korkudan ağlamaya başladım, ağladım ama nafile. Beni deliler gibi seven adam gitmiş, zavallı adi bir adam gelmişti karşıma”.Bunu anlatırken göz yaşlarımı tutamamıştım, bu kadar güzel ve masum bir kıza bunu nasıl yapmıştı anlayamamıştım. Benim ağladığımı farkedince oda hıçkıra hıçkıra ağlayıp anlatmaya devam etti.” Ne yapıcağımı şaşırmıştım, bu sefer yalvaran o değil bendim. Yapmaması için yalvarıyordum, hemde çıldırırcasına yalvarıyordum, onu ne kadar çok sevdiğimi söyliyip yapmaması için yalvarıyordum.Ama, ama öyle olmadı hiç birşey, anladınmı beni hikayeci. Benim istediğim gibi olmadı hiç birşey.O eve geldiğim gibi temiz çıkamadım o evden, anlıyomusun beni hikayeci”.Tüylerim diken diken olmuş, birbirimize sarılmış hıçkıra hıçkıra ağlıyoduk.Ne yapıcağımı şaşırmıştım, bu kadar mutlu gözüken kızda ne dertler, ne kederler varmışta ben bilmiyomuşum. isterse bir yerlere gidip oturabiliceğimizi söyledim, olur diyip kafasını salladı. içeri gidip bizimkiler haber verdim, ama onların pek umrunda değildi. Yanındaki huurlarla meşgullerdi, işte o an içimden dedim, bir böyle 5 dakikalık zevk için beraber olup ardından hiç birşey yaşanmamış gibi eğlenip hayatına devam eden kızlar var, birde böyle olaylar yaşayıp hayatının anası gibilmiş kızlar var. işte orda dedim kendi kendime, bu kız benim olmalı.Bu kızı elimden geldiği kadar mutlu etmeliyim, çünkü bunların hiç birisini haketmiyordu.O kadar iyi niyetli o kadar saf bir kızdı ki düşündükçe beter oluyodudum.Tümünü Göster
Gençler sizin için şu saatte bayık kafayla yazıyorum, bi hatam olduysa affola, sizde benim için bi şukuyu ekgib etmeyin. -
-
1.
+1 -1lan yalanini gibiyim huur cocugu.
olurda yalan degide hakikaten bu kadar salaksan, o zaman senin gotunu gibeyim
yemin ediyorum sacma buldugum seyleri yazacak kadar sana deger vermedigim icin giblemeden gidiyorum bu yannantan basligi mk -
2.
+1ağlayacağına gibsene yannan
-
1.
-
15.
+32 -2Çocukluğumdan beri büyüdüğüm, kardeşim dediğim adamlarla mesken tuttuğum bir park vardı. Esra’yla beraber oraya gittik. Gittiğimizde parkta hiç kimse yoktu, o çardağın bir köşesine bende diyer köşesine oturdum. ikimizde susuyoduk, ıssız mahallenin sessizliğini dinliyoduk sadece. Gözlerine bakıyodum, o ise kafasını yerden kaldırmıyordu. Elimle çenesini havaya itip gözlerime bakmasını sağlayarak ; “ Sen benim hayatımda gördüğüm en güzel, en temiz insansın. Geçmişte yaşadıklarının benim için hiç bir önemi yok, eğer istersen benim geleceğim olabilirsin”.Bunu duyduktan sonra kafasını sallayarak “ Sırf ben üzülmiyim diye yapıyosun, yapma lütven yapma. Senin gibi temiz bi erkek benim gibi kirli bi kızla beraber olmamalı, yapma..”Bu sözleri duyduktan içim parçalandı beyler, ya böyle bir kıza bunlar nasıl yapılabilirdi. Ellerini tutarak “ Sana tüm içtenliğimle söyliyorum, şu hayatımda varsa az bi yaşantım onuda senle beraber geçirmek için neler vermemki. Lütven, benim ol, sadece benim, bende senin”.Yüzündeki o çaresiz ifade gitmiş, şaşkın bir ifade gelmişti.” Sen ciddimisin? Gerçekten benimle beraber mi olmak istiyosun?” diyerek ayağa kalktı. Onunla beraber bende ayağa kalkarak evet şeklinde başımı salladım.Bu sefer mutluluk gözyaşları dökerek sarıldı bana. Bende onun kokusunu içime çekerek seni seviyorum diye kulağına fısıldadım.Onu bu kadar mutlu görmek bana o kadar iyi gelmişti ki anlatamam beyler. Ellerinden tutup yanına oturdum;
Kardeşlerim okuduğunuzda aynı şekilde şuku atarsanız bu panpanızı sevindirmiş olursunuz. -
16.
+28 -2Bundan sonra herşey çok güzel olucak, sen hiç merak etme”.O güzel gözlerinin içi parlıyordu, hiç birşey demiyordu sadece gülümseyerek gözlerime bakıyordu. Yavaş yavaş dudaklarıma yaklaşıp, hafif bir buse kondurdu. Gecenin sonuna doğru 2 mizde çok mutluyduk, saat yaklaşık 10 gibiydi. Evine kadar eşlik ettim, ardından kardeşim dediğim elemanları arayıp gece bi şeyler yapalım dedim. Bunu kutlamalıydım, bu güzel geceyi bi büyük rakıyla taçlandırmalıydım.iki üç kişi toplandık gece, rakıyı alıp parkımıza geçtik. Baştan sonra olan herşeyi anlattım, onlardan saklayamazdım Esra’nın başından geçen olaylarıda anlattım. Emre diye bi eleman vardı aramızda, Esra’yı önceden tanıyomuş, daha önceden birlikte olduğu bi elemanda bunun arkadaşıymış. Zamanında Esra’nın yaşadığı olayı, tatlandıra tatlandıra ballandıra ballandıra arkadaş ortamında anllattığını söyledi.Vay huur evladı diye hep bir ağızdan saydırdık o gece elemana, ama düşünmedende edemedim. Bizimde çok arkadaşımız vardı böyle başından geçen olayları arkadaş ortamında anlatan, işte öyle gibtim böyle öptüm falan. Bizim onlardan ne farkımız kaldı ki, ama en azından yapmamıştık sadece ortamda dinlemiştik.O gece bazı şeylerin farkına varmıştım zaten, herşeyden önce kız namusluysa o namusu kirletmiceksin. Eğer diyerleri gibi zevkine bakıyorsa kızı duvara vura vura gib sıkıntı olmaz yani. Arkadaşlarla 1-2 saat sohbet muhabbetten sonra yavaştan yavaştan kaçıyodum eve, o kafayla saati bırakın hava gündüzmü gecemi onuda pek ayırt edemiyordum. Evin yolunu zar zor bulmuştum, şanslıyım ki eve girdiğimde hiç kimse ayakta değildi direk vurdum kafayı yattım.
Panpalarım ilginiz için çok teşekkürler, bu ilginizi şukuyada dökerseniz sevinirim.Çok bişey kaybetmezsiniz merak etmeyin. -
17.
+41 -1Peki panpalarım yazıyorum, gibmişim şukuyu zaten anlattıkça istediğim kitle toplanmaya başlar. Size tekrardan keyifli dinlemeler..Tümünü Göster
Bidaki günlerimiz yine aynı geçti, sabahları inşaatte çalışıp Sadık’larla vakit geçiriyodum, akşdıbına halde iş varsa hale gidiyodum yoksa Esra’yla vakit geçiriyodum. Gün geçtikçe herşey çok daha güzel oluyodu, birbirimize daha çok bağlanıyoduk, daha çok seviyoduk. Sadık’lar napıyodu, kodumun andavalları playboy olup çıkmışlardı başıma.Yok dün gece kızla böyle yaptık, sonra şöyle yaptım falan diye her gün kafamı ütülüyolardı. Aslına bakarsanız Esra ile birlikte olmama rağmen Sadık’larla bi gün çok büyük bi kaçamak yapmıştık, onuda anlatıcam birazdan. Gün geçtikçe biriktirdiğim paralarda artıyordu, nerden baksanız 1 ayda 1.5 milyar para toplamıştım. Yazın arkadaşlarla hayal ettiğimiz tatil için yeterdi artardı bile. Onun için bizim elemanlarla bi gün toplanık dağa çıktık, rakımızı mangalımızıda almıştık. Anlıyacağınız sohbet edip nereye tatile gitsek diye konuşacaktık. Güzel bi muhabbetten sonra izmir’e gitmeye karar verdik. Peder ağa’dan ve Esra’dan izin aldıktan sonra tatil için hazırlık yapmaya başladık. Tatil olayına geçmeden önce Sadık’larla yaptığım kaçamağı anlatayım.Öğlen yemeğine doğru Sadık yanıma gelmişti, babamlardan uzak bir köşeye geçip birer sigara yaktık. Bunun tanıdığı bir kız varmış, aslında bir kız değil üç kız. Zamanında araları çok iyiymiş buda geçmişe dair bi buluşma yapalım diyip kızları ayarlamış, ama bunlar bildiğimiz yollu kızlardan.2 Tane tekilla alırsanız geliriz çıkarız dağa felen demişler, bu Sadık dururmu tekilla köpeğiniz olsun diyip okeylemiş.Bi kız boşta kaldığı için benide katmışlar plana, insan gelip bi sorar dimi kardeşim böyle böyle yapıcaz senin için sıkıntı olurmu falan diye.Onu bunu geçin kıza resim atmışlar kız illede hikayeci diyomuş, neyse dedim tamam ama başıma bela olurlarsa topluca dıbınıza korum, düzenli bir ilişki yapmışım bi iki tane huur için Esra’yıda üzemem ilişkimide mahfedemem. Pederlerden izin alıp erken çıktık, saat 2 gibiydi Sadık babasından arabayıda almıştı, hemen gittik tekele attık 2 tane tekilayı bagaja ardından mangal malzemeleri vs ne varsa aldık. Kızları almaya gidiyoduk, daha kızları hiç görmemiştim, inşallah yolun sona taka çıkmaz diye dua ediyodum. Eski bi otopark vardı caddede onun önünde bekliyolarmış, hadi bakalım bindik bi alamete diyip çıktık yola. -
18.
+20Bizimkiler zaten sevinçten kuduruyolar, dayanamayıp birbirini gibicekler diye korkuyodum. Gittik otoparkın önüne, beyler bakın zerre yalan söylemiyorum Esra’yı felen unutturacak derecede kızlar getirmişler. Kızları gördükten sonra ilk defa kedi olalı bi fare tuttunuz lan diye tebrik ettim bizimkileri.Ama tabikide unutturacak derecedeler diye unutucak değilim, yanlış anlaşılmasın kızların fiziklerini anlatmak için kurdum o cümleyi. Kızların yanına çekti Sadık arabayı, hepimiz indik ben bekliyorum bana hangi kız kalıcak diye, 1 tane sarışın 2 tanede esmer var. Sadık sarışını, mehmette kısa boylu bir esmer vardı onu aldı. Yani aldı derken herkez gidiyo öpüyo koluna giriyo direk, bende gittim biraz uzun ama benden kısa olan esmeri öpüp belini kavrayarak arabaya kadar eşlik ettim. Sarışın sadığın yanına öne, bizde arkaya 4 kişi oturmuştuk.Ne değişik bi arabaysa sığamıyoduk aq, bir kişi kucağa oturacaktı mecbur. Mehmet fırsatı kaçırırmı aldı hemen kızı kucağına çıktık yola. Gideceğimiz yere varana kadar biraz sohbet muhabbet ettik. Kızın adı Ayça’ymış, 17 yaşında kız meslekte okuyomuş. Sadık zaten isimlerinin ne olduğunu biliyodu, Mehmet’i hiç anlatmak bile istemiyorum, herif dağa çıkana kadar kucağındaki kıza en az 2 posta atmıştır zaten. Neyse uzun uzadıya vardık dağa, indik arabadan masayı kurduk mangalı hazırladık derken odun toplamayı unutmuştuk.Bu sefer dedim odun toplamaya biz gidicez, her fırsattan bunlar yararlanıyor bi kerede ben yararlanıyım diyip Ayça’yla çıktık odun toplamaya.Bi iki odun topladık derken ;
Ayça : A Hikayeci : H
A: Sevgilin varmı hikayeci ?
H: Neden sordun ?
A: Konuşalım diye soruyorum yoksa nasıl vakit geçicek bu koca dağda. -
19.
+12 -2H: Olmasınımı istersin, olmamasınımı ? diyerekten yavaşca yanına yaklaştım.Tümünü Göster
A: Bilmem, sevgilin yoksa bir çokşey yapabilirdik bugün.
H: Sevgilim olmadığını farzedelim, ne gibi şeyler yapabilirdik ? Diyerekten iyice köşeye sıkıştırıyodum huuru. Biliyodum sonunda söyleyecek kafaları bulup benim onu düzüceğimi, ama şaşırtmıştı beni utanıyodu resmen, hele hele benim her kurduğum cümleden sonraki o bin gülüşlerim iyice utanmasına sebep oluyordu. Elimde odunlarla yavaştan yaklaşmıştım yanına, hiç birşey söylemeden dudaklarıma yapışmasını bekliyordum ki, kodumun kızı elindeki odunları kucağımdaki odunların üstüne koyup ; “ Neyse canım, anlaşıldı sen sahiplisin” dedi ve bizimkilerin olduğu yere doğru yürüyerekten, o güzel kalçasını kıvırta kıvırta gitti.Ben ne yaptım, o giderken gözümü bile kırpmadan kalçasına baktım tabiki.Ama ne hatundu be beyler, bugün bu kızı elimden kaçırırsam banada adam denmez diyodum içimden. Kızın bu asi tavırlarıda içten içten yakıp kavuruyordu beni. Biraz daha odun toplayaraktan gittim bizimkilerin yanına, oturmuş aldığımız etleri hazırlıyolar hemen gittim tekilayı açtım bizimkilerede 2 şer bardak dağıtarak kafayı doldurduk hafiften. ikişer bardaktan sonra gittim odunlarla ateşi yaktım mangalı hazırladım, yaklaşık 15 dakkada kömürleride atıp közü hazırladık. Kızlar etleri diziyor bizde yere sofra hazırlıyoduk. Sanki böyle yetişkin insanlarmışız gibi karılarımız etleri hazırlıyor bizde geri kalan işleri hallediyorduk, bu duygu anlatılamaz bi duyguydu, orda bulunan herkezde bunun farkındaydı ve bu iş bayada hoşumuza gidiyodu. Sofrayı hazırlayıp kızların yanına geçtik, çoktan etleri pişirmeye başlamışlardı. Sadık’la Mehmet hemen kızların yanına oturdu, kızlar dünden hazırlarmış gibi, gerçi dünden hazırlardı hemen iç içe sokularak kafalarını göğüslerine dayaladılar. Bizimkilerde onlara ayak uydurarak saçlarını okşayıp yanaklarına öpücük konduruyolardı, yavaştan yavaştan ortamı ısıtıyolardı. Tekillanın verdiği kafada o ortamı tetikliyordu zaten. Ayça napıyordu, Ayça suratıma bakarak düşe düşe bana bu kodumun krosumu düştü bakışıyla mangalın başına geçmiş ateşi yelliyordu.Bi oturmuş mangalın başına görmeniz lazım, sanki kırk yıllık mangalcı dıbına kodumun huuru. Birde köşeye pısmıs dertli dertli bakıyor bana, ne zaman gelecen yanıma dercesine. Geçtim bende Ayça’nın yanına; “ Tamam tamam gel buraya” diyip elimi beline attım, oda aynı şekilde elini belime atarak yaslandı bana. -
-
1.
+1Bitti mi amk ?
-
2.
0bitti mi züt
-
3.
0Devam etsene amk
diğerleri 1 -
1.