1buçuk senede hayatımı nasıl mahvettiler

üniversitede yaşadığım son 1,5 seneyi anlatıcam beyler böyle hikaye okuma ihtimaliniz yok amk entrika var aldatma var gibtir yeme var gibiş var her tak var. yakın çevremde kime anlatsam dizi senaryosu olur diyo

ilk kez kendi başımdan geçen şeyleri anlatıcam yeterli ilgiyi görürse. ibretlik olaylar beyler insanlara güvenmek konusunda hayata bakış açınız değişmezse nick altımı gibersiniz amk

sadece benim yazdıklarımı okumak için: http://inci.sozlukspot.co...r%20cekmekten%20cildirdim

yalansa bi daha am gibmek nasip olmasın amk bundan büyük yemin yok

tamam beyler başlıyorum. önce karakterleri tanıtıcam ki olayları daha iyi anlayın dallas gibi amk bi sürü karakter var. bi dahaki entryde başlıyorum

uğur: ben. lisede hiç sevgilim olmadı. asosyalin önde gideniydim ilgilenmezdim pek kız mevzularıyla amk. zaten bana bakmazlar diyodum hep. hoşlandığım kızlar oldu ama özgüvenim yoktu, zaten gidip açılıcak kadar da sevmedim hiç. üniversiteye gidince ilk sene de aynıydım, arkadaş edindim ama bi mallık vardı lan bende. tam kaynaşamadım kimseyle. yine de birkaç arkadaş edindim ama. kadir, emel, bertuğ, mert ve zeliha.. bunlar sonraki yıllarımın dıbına koyacak insanlar..

zeliha: olayları okuyunca en çok küfredeceğiniz, ama benim zamanında en çok sevdiğim kız.. köpek gibi seviyodum gece gündüz onu düşünüyodum amk. kısaca anlatmak gerekirse zayıf, kısa boylu, kocaman gözleri olan minyon biri. hani yolda görsen güzel demezsin ama tanıdıkça konuşması falan çok tatlı amk. lisedeyken yakışıklı, kültürlü, müzik grubu solisti vs. kısaca üst insan diyebileceğimiz sevgilisi tarafından defalarca aldatılmış ve en sonunda terk edilmiş. bu onda intikam duygusu oluşturmuş ve dıbına koyim intikdıbını hep onu en çok sevenlerden aldı..

kadir: üniversitede tanıştığım ilk kişi. mal biraz. kızlardan yana dertli, abazanın önde koşanı amk burdaki en abaza binten daha abazadır. onun da hiç sevgilisi olmamış ama doğru dürüst konuşamıyo bile kızlarla. oyun bağımlısı, evden dışarı çıkmaz. çok bilmiş, sürekli tavsiye verir ama bi tak bildiği yoktur. bi de kızlar konusunda tavsiye veriyodu am paparası. ama yine de severim lan olaylar sonunda bana çok da zararı dokunmadı. muhabbeti gibten olsa da yoklukta iyiydi yani

mert: ilk sene üniversitede tanıştığım başka biri. adamın dibidir, iyi niyetlidir. ama biraz hanzodur, kızların yanında küfürlü konuşur belden aşağı espri yapar. gerçi burdaki liseliler gibi anancı değil lan. neyse, onun da kızlardan yana pek şansı yok, arabesk dinliyo gece gündüz dertten

emel: üniversitede ilk sene tanıştığım eğlenceli biri. kızların genel mizah anlayışına baktığımızda komik bi kız. biraz otoriter ama, bu yüzden 3 senede 2 sevgilisi oldu ve adamlar bundan bunalıp kıçına tekmeyi koydu. ilk seneden sonra bizim okulu bırakıp öss'ye tekrar girdi ve başka okula gitti ama hala görüşüyoruz iyi kızdır.

bertuğ: üniversitede ilk sene tanıştığım biri. ağır metalci. saç sakal giyim tarzı falan. bu da mal biraz, yani eğlenirsin ama mal işte amk. hikayede ona da söveceksiniz o mal haliyle sağlam kazıklar attı bana

esra: emel'in kardeşi. bizim okulda olmamasına rağmen iyi bi iletişimimiz vardı. iyi kız bu da.

hülya: emel ve esra'nın yakın arkadaşı. tanıdığım en karakterli kızlardan biri beyler. gerçi sonunda o bile bana kazık atıyo gibi ama haklılık payı var okuyunca anlarsınız. hikayede üzülen ve üzen biri malesef.. daha fazla ayrıntı olayları anlattıkça şekillenecek

utku: üniversitede ilk sene zeliha'yla çıkması sebebiyle tanıştığımız biriydi. hikayede tam bi kazanova gibi gelebilir size ama tipsiz parasız falan. duygu sömürüsüyle kızları dize getiriyodu bin. yok babam bizi terk etti sana ihtiyacım var falan. en büyük aşkı zeliha'ydı. aslında başlarda iyi anlaşırdık ama hikaye aktıkça ona da söveceksiniz o da bana kazık attı..

derya: üniversitede ilk sene pek ilgimi çekmese de kızlara yanaşmaya dair özgüvenimin arttığı 2. senemde hoşlandığım ilk kız. izmirli, kibar. insanları küçümsüyo gibi görünür ama iyi biriydi lan. kuralcı biraz

barış: bertuğ'un arkadaşı. hikayenin en sonunda yer alacak.

karakterler bitti beyler. etrafımdaki insanlar ortam falan az çok kafanızda şekillenmiştir. olayları anlatmaya başlıyorum. yorumlayın, soru sorun birlikte gidelim.

beyler olayları daha hızlı yazmaya çalışıcam. ama o kadar entrika var ki çok hızlı yazarsam şok etkisi yaratabilir amk ne oldu ne bitti anlamazsınız

neyse jenerik bitti, başlıyorum.

dediğim gibi lisede kız mevzularında ne birini çok sevebildim, ne de kızlara yanaşmak için kendimde özgüven bulabildim. üni'yi kazanan her liseli gibi ooooo kızlar kankaaa modunda da değildim açıkçası. ilk sene okula adapte olmak falan derken geçti. bu süre zarfında zeliha, emel, kadir, bertuğ, mert falan takılıyoduk. ama çok da yakın değildik amk dediğim gibi kaynaşamamıştık. 2. sene tam samimi olduk enseye şaplak züte parmak misali ama emel ayrıldı okuldan. çok eğlenceli kızdı amk düzgün biriydi de ayrılmasına herkes üzüldü. neyse ilk sene zeliha utku'yla çıkmaya başladı. utku baya bi aşıktı buna ama zeliha sırf onu lisede terk eden eski sevgilisini unutmak için çıkıyodu utku'yla. tutunacak bi dal arıyodu yani amk. utku'yla bir seneden fazla çıktılar ama çocuğu 5-6 kez terk etti lan, 2 ayda bir terk edip sonra tekrar çıkıyodu amk. çocuk aşık diye kullanıyodu resmen utku follofoş oldu. zeliha güzel değildi ama ilginç bi çekiciliği vardı. etrafında bi sürü erkek pervaneydi kızlar anlam veremiyodu amk. zeliha kızlarla iyi anlaşamadığını söylerdi.

utku bizle de takılıyodu normal olarak ve emel'le arası iyiydi. kankalardı yani. zeliha utku'yu 4. veya 5. kez terk edince, utku biraz soğudu zeliha'dan. seviyodu ama yeter artık dedi amk millet arkasından mal diyodu kaç kez kız gibtir etti sen hala barışıyosun. neyse bu utku bini zeliha'dan ayrıyken emel aracılığıyla bi arkadaş ortamında hülya'yla tanıştı. hafiften flört dönemine girdiler hülya'yla, bunu duyan zeliha planları yapmaya başladı, ne yapıp edip onları ayıracaktı..

zeliha, utku ve hülya birlikteliğini istemiyodu. benim de bulunduğum kalabalık gruplu bi arkadaş ortamında zeliha emel'e "hülya kim" diye sordu. emel'in hülya'yı utku'ya ayarladığını biliyodu zeliha. emel sinirlenerek "sana ne kimse kim" dedi. zeliha sinir yaptı hırs yaptı amk ayırmak istiyodu utku ve hülya'yı. kafasına koyduğu ayırma planlarını ne yapıp edip uygulayacaktı. bunun için kadir ve mert'in ortak doğum günü seçti. doğum gününe başta tanıttığım karakterlerin hepsi davetliydi amk. illa ki bi sorun çıkacaktı.

@46 sağol panpa. filmini çekicem zaten amk. neyse devam ediyorum, yavaş diyenler daha hızlı yazmaya çalışıcam ama anlayarak gidin lan

doğum gününden birkaç gün önce, okulda zeliha'yla yan yana oturuyoduk. dersteydik, önümüzde de utku oturuyodu ama ayrılmışlar zeliha'yla falan konuşmuyolar yani. utku sürekli mesaj yazıyodu, zeliha bana "baksana kime ne yazıyo" dedi. ben de ne bakıcam amk dertsiz başıma dert mi alıcam, ama bakmazsam da trip atardı zeliha. bakıyomuş gibi yapıp "görünmüyo burdan" dedim. zeliha "ben kendi işimi hallederim" dedi ve telefona gizlice baktı. utku hülya'yla mesajlaşıyodu. deliye döndü amk. dersten sonra bayıldı fenalık geçirdi falan. utku hülya'yla birlikte olsa da hala seviyodu zeliha'yı, baya üzüldü. (daha sonra emel zeliha'nın hap içip bayıldığını iddia etti amk.) zeliha'nın duygu sömürüsü ve utku'ya yakın davranması sonucu utku hülya'dan gizli olarak zeliha'yla tekrar konuşmaya başladı. doğum gününün kutlanacağı saatten daha erken gittiler kutlama yerine, akşam da hülya gelicek oraya bal gibi biliyolar amk..