/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
  1. 26.
    +1
    Değerlenecek yeniden rezzz
    ···
  2. 27.
    +129 -3
    Kabusunda tanımadığı bir evin tanımadığı bir odasında olduğunu ve televizyonda Bahri Abi , benim ve Neslihan'ın ölüm haberini görüp ağlamaya başladığını , sinir krizi geçirdiğini anlattı.
    Açıkçası korkunç bir rüya olduğu belliydi... Bunları gülerek anlatıyordu , belli etmemeye çalışsa da Orhan'ın da korktuğunu seziyordum.
    "Bundan 1 yıl önce onlarca insan öldü bu şehirde , sokaklarda... Eee doğaldır bilinç altımıza işlemesi" dedim... Gülüştük ve kahvaltı sofrasına oturduk.
    Bahri Abi ve Neslihan bizden önce geçip oturmuşlardı bile...
    "Çok işimiz var çok... Hızlı hızlı yiyin yemeğinizi. Orhan sen fotoğraf makinasını alıp sağı solu fotoğrafla. Neslihan sen halktan 2-3 röportaj al , Mesut sen de al kameranı bir de mikrofon ayarla akşam ajansa haber kasetini yolla." dedi...
    Yoğun ve tempolu bir gün olacağı belliydi... Sokağa çıktık... Dört bir yandan işi halletmeye çalışıyorduk ve neticesinde 7-8 saatlik mesainin sonunda haberleri ve röportajları hazırladık.
    Halk korkuyordu... Çoğu deprem hakkında konuşmak istemiyordu.Zar zor ağızlarından laf alıyorduk.
    Gerekli şeyler toparlandıktan sonra otelde buluştuk... Neslihan montajı ve ajansa kargolama işini yaptıktan sonra yanımıza geldi.
    "Bahri Abi , kanaldan aradılar.Bu Kocadere köyünde halk depremde bazı şeyler gördüklerini. Sarı ışıklar geçtiğini , sokaklarda yıllar önce ölen insanların yürüdüğünü falan görmüş... Orayı da çekmemizi istemişler." dedi.
    Bahri Abi yine tersledi... "Bunlara ayırcak zamanımız yok... Milletin acısı varken hokkabazlarla mı konuşucaz" dedi.
    "iznin olursa ben bu işi yapmak istiyorum abi." dedim... Bahri Abi başta istemese de sonucunda ikna ettim.
    Çınarcık'daki çekimler bittikten sonra Kocadere'de de bir çekim yapılacaktı... Bahri Abi merkeze dönecek , köydeki işleri Orhan ve Neslihan ile beraber halledecektim.
    Akşam yemeği yendikten sonra dün geceki sahile doğru tekrar yürümeye başladık... Hava serin gibiydi. Rüzgar yoktu ama tatlı bir soğukluk vardı.
    Birlikte sahile gidip kumlara oturmuştuk.
    ···
    1. 1.
      +8 -3
      incinin feresi, youtube un ruhisi
      ···
    2. 2.
      +2
      sus lan sen gavat
      ···
    3. 3.
      +1 -1
      ee hani sahil kayalık taşlık falandı
      ···
    4. diğerleri 1
  3. 28.
    0
    Hadi bakalım
    ···
  4. 29.
    +8
    Feres bebegim cok ozledim senii iyi ki geldinn
    ···
  5. 30.
    0
    Rezerved
    ···
  6. 31.
    +5
    FeREZ adamsın reyiz şuku feda olsun
    ···
  7. 32.
    0
    rezz seri yaz
    ···
  8. 33.
    +1
    rez bu adamı seviyorum
    ···
  9. 34.
    0
    Rezervasyon 2
    ···
  10. 35.
    +3
    Feres yazarsa bu hikaye okunur beklemedeyiz kardesim
    ···
  11. 36.
    +115 -4
    Planladığımızdan daha erken bitmişti işler... Kalan 2 günü tatil yapmak için kullanacaktık.
    Bizim ekip kayalıklara yürüyordu bende deniz kıyısına oturmuştum. Deniz kıyısında otururken tepedeki uçurumda yaşlı bir kadının denize doğru dua ettiğini gördüm.
    Garip bir görüntü gibiydi... Haber değeri taşıyan bir fotoğraftı.
    Kamerayı çıkarıp fotoğrafını çekmeye çalıştım ama nasıl oldu , nasıl farkına vardıysa beni görüp hızlıca ordan uzaklaştı... Çok hızlı bir şekilde gitmişti ve giderken en ufak bir şey söylememişti.
    Fotoğrafa baktığımda orda yoktu... Yakalayamamıştım.
    Bahri Abi yanıma geldi... Olanları anlattım.
    "Doğaldır Mesut... Bu denizde kaç tane sahipsiz cenaze var düşünebiliyor musun ? Buraya gelip dua ederler... Çiçek atarlar... Doğal." dedi.
    Doğru söylüyordu... Burda olan şeylere şaşırmamam gerekirdi.
    O gece otele geri dönmüştük... Herkes yine odasına çekilmişti.
    Ben önceki geceki kaydı tekrar izledim...
    Kayadaki bir yazı dikkatimi çekti... "ہزار نو سو ننانوے " yazıyordu... Bu dili başta Arapça sanmış olsam da dilin aslında Urduca olduğunu öğrendim.
    Kamera kaydını durdurup yazıyı temiz bir kağıda geçtim... Çapraz odamdaki Bahri Abi'nin yanında gidip burda ne yazdığını sordum...
    Burda yazanın bir sayı olduğunu söyledi... "Ne yazıyor peki abi" dedim.
    "1999" dedi... Bu depremin tarihiydi...
    Ben şaşırmıştım... Ama Bahri Abi şaşırmamıştı , hatta kamera kaydını izlememişti bile...
    "Bunlar doğal şeyler oğlum... Geçen sene kazımış işte birisi" dedi...
    Bu hali bana biraz yapmacık geliyordu... Bir farklılık olduğu herkesin kabulüydü ama kimse bunu anlatamıyordu.
    Kağıttaki yazıya baka baka uyudum... Uyandığımda yine sabaha karşıydı.
    ···
    1. 1.
      -1
      Ayraç 5
      ···
  12. 37.
    +7
    Rezervatullah allahuekber
    ···
  13. 38.
    0
    Devam panpa ailecek dinliyoruz
    ···
  14. 39.
    0
    Rezervedd
    ···
  15. 40.
    +1
    Rezerve
    ···
  16. 41.
    +6 -1
    Rez beyler yeniyim biseler yapin da Kaybetmiyim bunu
    ···
    1. 1.
      +1
      Kardeş sen rez ini aldın gerisi Allahın takdiri
      ···
    2. 2.
      0
      Rezervasyon aldıktan sonra kendi profilinden entrylere bakıp bulacaksın başlığı panpam
      ···
    3. 3.
      0
      Rezervasyon aldıktan sonra kendi profilinden entrylere bakıp bulacaksın başlığı panpam
      ···
    4. 4.
      0
      Eyv panp
      ···
    5. diğerleri 2
  17. 42.
    +117 -2
    Uyanmama çalan telefon sebep olmuştu... Daha önce kapının da çalındığını hissetmiştim ama uykumdan kalkmamıştım.
    Telefondaki Bahri Abi'ydi... "Hemen gel aşağı , çabuk ol" dedi...
    Hızlı hızlı indim merdivenleri... Koridorda polisler vardı. Kapının önünde emniyet şeridi çekilmişti.
    Bahri Abi ve Neslihan beni aşağıda bekliyorlardı... Neslihan'ın ağladığını görüyordum...
    "Hayırdır Bahri Abi" dedim...
    "Orhan... " dedi... "Dün gece intihara kalkışmış... "
    Başta şaka yapıyorlar sanmıştım... "Saçmalama abi nasıl olur" dedim...
    Sonuçta dün gece şakalar yapan , sürekli güler yüzlü olan bir adamdı... Yaşam sevinci doluydu... Neden intihar edebilirdi ki ?
    "Bilmiyoruz... Resepsiyonu arayıp ambulans çağırmalarını istemiş.Kan kaybı çok , zütürüyorlar şimdi hastaneye." dedi...
    Bileklerinden bir tanesine fazla derin olmayan , sızıntılı bir kegib attığını ve banyoda öyle yattığını öğrendik.
    Bahri Abi de dönememişti... Orhan'ın bu yaptığı şey dönüşümüzü geciktirmişti.
    Polis inceleme yaptıktan sonra ifademizi aldı... Bu ifadeler halen emniyette bulunur.
    Daha sonra hastaneye Orhan'ın yanına gittik.
    ···
    1. 1.
      +3 -18
      hala emniyette bulunur, istersek araştırabiliriz demi huur çocuğu seni? dıbına kodumun yalancısı dede korkutmusun lan sen milleti etrafına toplayıp korku hikayesi sıkıyon yavşak?
      ···
  18. 43.
    +14 -1
    Yaz reis yaz. Sözlükteki en sevdiğim yazarsın. Gözlerinden öpüyorum.
    ···
  19. 44.
    +1
    Şuraya bir rez
    ···
  20. 45.
    +6 -1
    Rezervasturbasyon amk şimdi bu olur 90 sayfa
    ···