-
1.
+16 -2istanbul'da oturuyorduk. mutlu bir hayatımız vardı. ta ki deprem olana kadar.
büyük 99 depremi oldu.
evsiz kaldık.
yapacak birşey yoktu , aç'tık.
yıkık binaları ve marketleri yağmaladık.
hırsızlık yaptık.
yakalandık.
o erkekler koğuşuna düştüğünde 24 yaşındaydı.
ben kadınlar koğuşuna düştüğümde henüz 21'dim. -
2.
+8Çocuğun ismini tatar ramazan mı koydunuz
-
3.
+5hapse girmek birşey değildi. yatar çıkardık. zaten hayatımız , biz doğmadan bitmişti.
ama girdikten 3 ay sonra hamile olduğumu anladım.
artık benim için zor anlar başlamıştı.
hapiste hamile hamile ne yapacaktım.
çocuğum burada mı doğacaktı. -
4.
+5Sonra duvarda 24 cm delik açtınız
-
5.
+4doğum gerçekleşti 1.5 ay erken doğurmuştum.
ben hapishaneye döndüm kızım hastanede kaldı. çok net hatırlıyorum tam 51 gün sonra kızımı görebildim.
bu süre zarfında müzeyyen anne hastaneye gidip benim için kızımın durumunu kontrol ediyordu. -
6.
+3ne şuku ne rez bekliyorum.
tek isteğim müzeyyen annenin ve bıçaklanan kocamın ruhlarını başkalarınında hissetmesini sağlamak. -
7.
+3bir gece sancım tuttu. geçer dedim yattım.
geçmedi.
eti balık kraker yedim. geçmedi.
suyum daha gelmemişti.
zaten zamanı da vardı.
ama olabilirdi , stresten kaynaklanan erken doğum vakaları deprem döneminde çok yaygındı.
bizim gibi kader mahkumları devlet hizmetlerine geç ulaşırdı o zamanlar.
ambulans arandı.
geç geldi.
bayılmışım.
gözlerimi açtığımda bir bileğim yatağa kelepçeli diğer elim müzeyyen annenim avuçlarının içindeydi. -
8.
+3allah rahmet eylesin müzeyyen anne getirirdi bana eti balık krakerleri.
dedim ya halden anlardı.
koğuşta birkaç kişi bana bazen kötü davranırdı ama allahtan deprem koğuşlarında herkes yeni olduğu için ağalık düzeni yoktu. iyi kötü yolumuzu buluyorduk , günler geçiyordu. -
9.
+3başlarda umutlanmıştık birşeyler olur mu , acaba çıkar mıyız diye.
bilirsiniz mahkumları arada bir sakinleştirmek için böyle dedikodular yayılır.
işte müdürünüz değişecek , hava değişimleri olacak tahliyeler olacak falan. hiç bir zaman doğru olmaz.
sonradan anladık ki bu da bir dedikoduymuş.
üzüldük hatta çöktük denebilir.
normal anneler ayda 6-7kilo alırken ben 1-2 kilo ancak alabiliyordum.
zaten sadece eti balık kraker yiyebiliyordum severek. -
-
1.
-2O zaman balık kraker mi vardı lan. Kim kimi koparıyor
-
2.
+1malmısın lan 1990 yılında yedıgımı bılıyotrum
-
1.
-
10.
+3karnım ufaktan ufağa şişmişti.
gardiyanlar kadın.
anaları , çocukları var halden anlıyorlardı.
müzeyyen diye bir gardiyanımız vardı.
öğrendim ki ben çıktıktan 3 yıl sonra ölmüş allah mekanını cennet etsin.
hepimiz ona müzeyyen anne derdik.
bizi belki sevmezdi belki müdüründen çekinirdi.
ama gözlerinde bize karşı duyduğu şefkat ve acıma duygusu hepimizi en derinden etkilerdi.
günler geldi geçti bir yandan da kocam namık'tan mektup almaya çalışıyordum.
mektuplarda bahsediyordu , çeşitli dedikodular varmış deprem sebepli suçluların tahliyesine dair. -
11.
+2Çocuğun hapisane çocuğu mu oldu ?
-
12.
+251 gün sonra kizimida hapishaneye getirdiler.
Ozamanlar simdiki gibi imkanlar yoktu.
Kizimda bizimle beraber kogusta kaliyordu -
13.
+1devam biraz seri pnp
-
14.
+1Hikaye var rezi alalim
-
15.
+1Uzun uzun yaz lan ne öyle iki satır yazıyorsun
-
16.
+1Rezzz deprem bahane
-
17.
+1iyi biseye benziyor yerleşeyim şuraya
-
18.
+1hapis var tutabilir.
-
19.
0Rez alayım dursun
-
20.
0kızımın adını söylemeyeceğim tabi ki.
yıl 2003 olmuştu.
artık hapishanenin deneyimlilerindendim.
gardiyanlar beni ve kızımı seviyorlardı.
birçok şey kolaylaşmıştı.
bi yandan tahliye gününü bekliyor , bir yandan da çıkınca ne yaparım kime giderim hangi köşeye baş sokarım diye kara kara düşünüyordum.
başlık yok! burası bom boş!