1995 şırnak askerlik hikayemi anlatıyorum

başlığı en başından, sadece roadrunnergibenjackal'ın yazdıklarının bulunduğu şekilde değil tüm yazarların yazılarını görebileceğim şekilde okuyorum, gece boyunca okudum, 111. sayfadayım ve çok afedersiniz ama en yaşlısının 1997 doğumlu olduğunu düşündüğüm dangalak, ne dediğini bilmeyen, ne dediğini bilmediğini de bilmeyen, daha da kötüsü ne okuduğunu da bilmeyen insanların saçma sapan soruları, soru sormak haktır, utanılacak bir şey değildir ama soru değil sorgulama yaparcasına konuşmalarına daha fazla dayanamadım. uzun süre sonra ilk kez girip yazıyorum bu nedenle. bu da ilk girdilerimden biridir bu sözlükte. artık buranın jargonu! neyse onu bilemem.

ayrıca ilk sayfayı, daha ilk girdiyi okumadan soru soruluyor. lan bir oku bir girişi oku bari ölmezsin lan oku, oku. nasıl girmiş, nasıl başlamış hikaye bir öğren.

bazı @ ler hedefsiz kalmış belli ki yazıp kaçan, girdilerini silen kişiler yüzünden.

ha en baştan söyleyeyim askerliğimi yapmadım. üniversiteden yeni mezunum. oradaki manevi ve fiziki şartları bizzat yaşamadan tam anlamıyla anlayamayacak olsam da ve bizzat tecrübe etmeden tam anlamıyla anlayamayacağımı bilsem de okuduğumu, gördüğümü anlayacak, yorumlayacak akla, mantığa sahibim çok şükür. ayrıca kuzenim şırnak'ta yaptı askerliğini, üstelik 1995'ten çok sonra, 98 ya da 97 yıllarında. döndüğünde gece uyuyamıyor, nöbet bekliyor, en ufak seste masa, kanepe ne varsa yan çevirip siper alıyordu.

neyse gördüğüm ve dayanamayıp bu yazıyı yazmaya karar verdiğim şeylere geleyim. aklımda kalan bir kaç şey hakkında kendimce bir şeyler karalayacağım. daha sayfa 111'deyim. 342'ye baya bir yol var anlayacağınız.

-bir kaç einstein çıkıp demiş ki 21 yaşında nasıl ast teğmen olmuş. (uzun uzun okumak istemeyen ya da "okusam da anlayamam zaten" diyenler son cümleyi okuyabilir, inci jargonuyla özet geç olayı)

1997 falan demiştim yukarıda. heh işte sen onlardansın koçum. elinin altında internet var. angiblopedi karıştırmana bile gerek yok. soru sormadan önce iki tuşa bassan alırdın cevabını. 8 yıllık sistem ile ortaokul ilkokulun birleştirlip ilköğretim olarak yapılanması bile 1997-1999 yıllarına denk gelir. lise de koçum benim 4 sene değil 3 senedir o zamanlarda. 6 yaşında ki tam 6 yaş değildir, okula başlama yaşı ay hesabıyla yapılır. hani duymuşsundur belki televizyonda 66 aylık tartışmalarını. 6 yaşın yani 72 ayın üzerindekiler ilkokula başlıyordu bu 66 ay kararına kadar. ocak doğumlu biri ki ben öyleyim, yaş olarak erken başlayabiliyor. liselerin de 3 sene olmasını düşünürsen ve üzerine 4 sene üniversiteyi eklersen 21 yaşın normal olduğunu anlayabilirsin belki.

-birkaç parlak zeka çıkmış, anlatılanların yalan olduğunu söylemiş. nedeni ise kan uykusu belgeselinde bu tür deneyimlerin anlatılmış olması.

o belgesel zaten 93-95 dönemini anlatır. şırnak'taki sistemle hakkari'deki sistem farkı mı da yaşanan olaylar farklı olacak. anlamak mümkün değil lan böyle bir soruyu, böyle bir suçlamayı. tüfek dediğin, tabanca dediğin boş kovanı sağdan boşaltır ve yandaki askere gelmesi de çok sık rastlanılan bir olaydır. aynı şekilde intihar ve cinnet olayları da. nöbette silaha koyulan mermi sayısı nöbet değişiminde ekgib çıkarsa o mermiyi aratırlar nöbet bölgesinde, bu tür saçma sapan olaylara mahal vermemek için. ayrıca tetik parmağı(sağ el) tam olmayanlar neden polisliğe ya da askerliğe alınmaz bilir misin? çünkü silahlar sağdan boşaltmalıdır. kovanı önden atan bir tüfek var o da yeni. sağdan boşaltılan kovan sağdaki adama çarparç yani televizyonda orada burada gördüğünüz teknoloji neden yoktu diye sormayın. yaşınızı, bilgi(sizliği)nizi ele veriyorsunuz. 1995'te ne arar gece görüşü, gece görüşlü hava unsuru, ne arar çelik yelek.

-biri başkası demişki fotoğraf koysun.

lan aklın alıyor mu senin sözlük lan burası, herkes giriyor. dallamanın biri gerillayım diyor. aksini ispat edebilir misin? doğruluğunu kanıtlayabilir misin? peki bu durumda söylediğinin ne kadar çocukça olduğunu idrak edebildin mi? ama fotoğraf koysun o da ne demek? ne o öyle mahallede sidik yarıştırır gibi. oldu paşam. seri numaralarını falan da koysun kullandığı ekipmanın. hatta ayrıntılı öz geçmiş, görev yaptığı bölgedeki komutanlarının açık isimlerini de ister misin?

-iki tane kız karakola sığınıyormuş.

be neyse demeyeceğim bir şey. canım kardeşim, örgütün hepi topu 2 tanecik mi kadın üyesi var? o iki üye de hakkari'de mi? hayran kaldım mantığına.

-biri telsiz konuşmalarına takmış, kodlara takmış, askeri jargona takmış. sanırsın genelkurmay strateji daire başkanlığından yazıyor. lan adam kodları bire bir mi yazacak. lan sabah söylenen parolayı akşama kadar akılda tutmaktan aciz onbinlerce kişi var lan.

-bir başkası rambo demiş.

la oğlum hiç mi ermiyor aklınız anlamıyor ki. hiç ermediğine inanmak istemiyorum, öyle olsa bile yaşınızın küçük olabileceğini düşünüyorum. 30 senedir dağ taş bombalanmıyor. 30 senedir dağ taş bombalattırılıyor. bunu idrak etmek çok mu zor. 30 senedir örgüt adı altında abd başta olmak üzere müttefikleriyle ve bunların içerideki siyasi/askeri destekçileriyle, çanakçılarıyla mücadele ediliyor. lan adamların elindeki silah bu ülkelerin yapımı. hadi 93-95 dönemini görmedin, günümüzde yaşananları da mı görmüyorsun. itler bu ülkelerde serbestçe yaşayabiliyor, kanal bile kuruyor, interpol kırmızı bültenle aranan adam bu ülkelerde besleniyor, yakalanmıyor, yakalanmaya bile çalışılmıyor. lan adam belgesel yapmış, adına kay uykusu demiş. ne kadar manidar.

-başkaları gelmiş nesil muhabbeti yapmış. yazarın girdi sayısından dem vurmuş. al benim girdi sayımı da kopyala-yapıştır yap. daha çok rahatlarsın, eğlenirsin. ne alakaysa.

-biri duyguyu bir kenara bıraktın, üslup değiştirdin demiş.

yazmış olmak için mi yazıyorsunuz arkadaş. sana ne. adam istediği gibi yazar. komedi mi yazıyor, fıkra mı anlatıyor, komikli video/görsel paylaşım başlığımı burası. lan orada ölümlerden, pgibolojisi bozulanlardan, pek çok kişinin hayatının tamdıbını kaplayan, bu sözlükteki (ben dahil) pek çok kişinin ömründen uzun bir süredir devam eden, ülke gündemini meşgul ve ekonomisini harap eden bir durum ve olaylar ile bu durumun kendi hayatındaki yansımalarından bahsediyor. sen ise üslup diyorsun. oldu mu güzel kardeşim.