o ara öyle rahatım ki öz güven tavanda amk, okuduğum yer belli gideceğim yer belli altımda 0 opel araba, yıl 2008 ben günde 50 lira para harcıyorum. kendime göre durumum iyi yani. Vucutta güzel.

canım yaniyor ama o ara gençler. Lise 2 de aşık olmuştum yada aşık olduğumu sanmışım. ismine dilara diyelim. 165 boylarında esmer geniş yüzlü saçları omuzlarına dökülen vucudu düzgün hatta sexi denebilir gülüşü böyle insanın içini ısıtan bi kızdı dilara. bi tanıdığın kızıydı bize misafirliğe geldiğinde tanıştık. Gel zaman git zaman bağlandım ben buna değer verdim. Hatta öyle değer verdim ki, bir gün annesi babası ankaraya gittiler kardeşi okulla geziye gitti, eve çağırdı beni hafta sonu, gittim bende açtı kapıyı üzeirnde kısa şort bide pijama üstü var bu ikili kombine beni o yaşta dimdik yapabilecek bişeydi aslında ama ben o gözle bakamadım buna hiç. geçtik içeri konuşurken sarılırken başladık öpüşmeye, üstündeydim bunun bir süre sonra sürtünüyoduk işte. "kekşe biraz daha büyük olsaydık" dedi bana bende "yok ben seninle bütün saniyelerimi dolu dolu geçirmek istiyorum birden büyümek istemiyorum" dedim indim üstünden. Ulan dıbına kodumun salağı işte kız sana diyorki aslında "keşke büyük olsaydıkta gibişseydik" bunu duyunca çıkar liseli yannanını sok dıbına yannanında bayram etsin sende ama nerdeee zarar vermek istemiyodum kıza. ayrıca annemin evden çıkarken herzamanki meşhur "yanlış birşey yapmayın sakın oğlum" öğüdü her müstehcen sahnenin başlangıcında beynimde beliriyordu. Şimdiki aklım olsa varya zütünü bile dağıtırım onun. Canın niye yanıyodu amk derseniz; bu beni öyle bir bıraktı ki bir sene sonra tak gibi kalakaldım ortada hemde niye? Anası deden aşifte bunu memleketlerinde zengin bi adamla tanıştıracak diye. O an elimi dizime vurarak pişman oldum amk, "keşke gibseydim" diye. Ama bundan sonrada hiç birine acımadım gençler isteyen bütün kadınlarla yaptım istemeyene dokunmadım.

Neyse memleketteyiz işte canım yanıyor hiç bi kıza yanaşamıyorum bunun yüzünden. Tanışsam biriyle, iyi gitsede sonunda aklımda bu var diye yol veriyorum amk. arkadaşlarımın ailemin gösterdiği kızlara hep bir kulp buluyorum; yok zütü büyük, yok başı büyük, yok ayağı büyük, yok çilli, uzak duruyorum hepsinden amk duygu besleyemiyorum. sadece am dan ibaretler gibi yaklaşıyorum. Ta ki çoook uzaktan bi akrabımıza misafirliğe gitmek kararı alıp, teyzemle "onların kızları var çok güzel sende gelsene" ısrarlarından sonra ayarlarsın ayarlayamazsın iddasına tutuşana kadar.

Bu gibiş süresi normalde 50 küsür gün sürer bilen bilir. Ben 10 günü ya geçtim ya geçmedim gençler aileme ağlaya zırlaya aldırdım kendimi okuldan. parayı ödeyecek durumumuz vardı. bu 10 gün içerisinde öyle bir kilo vermişimki derim kemiğime yapımışmış. pantolanlarım kemerle dahi durmuyor üzerimde. Döndüm memlekete artık sivildim görünüş olarak sadece. ilk işim asiyeyle görüşmek oldu. Eve gel evde görüşelim dışarıya çıkmak istemiyorum dedim iskeletor gibiyim amk kafa üç numara olabildiğince zayıf bir adam olmuştum insan içine çıkmaya utanıyordum. illa dışarda görüşücez dedi. çıktık buluştuk. Bak dedim insan içine çıkacak halim yok kafam desen normal değil bana bir hafta 10 gün ver kendime geleyim yaşadıklarımı atlatayım vucudum kendini toplasın. Ama yok asiye başka bir dünyada. Hırçındı asiye ama hoştu hırçınlığı. iki eliyle yumruklar atıyordu göğsüme "niye bıraktın o şehri ben hep orayı yazdım yalnız kaldım şimdi orda, ayrılmak istiyosan onuda şimdi söyle" diye. "derdini gibeyim senin ben ne diyorum sen ne diyosun be dedim bırakcak olsam gelir gelmez görüşelim demezdim sana, yıllardır istmediğim bi yerden kurtuldum hayatımın dönüm noktalarından birindeyim şu an napcağımı bilmiyorum bir hafta sonra konuşalım" dedim gitti asiye. iki gün hiç haber yoktu ondan, bekledim aslında bi mesaj bekledim arar diye bekledim yoktu. iki gün sonra annesi geldi konuşmaya, konuşalım oğlum dedi.. Yatağa düşmüş asiye sürekli ağlıyomuş. "keşke böyle akraba gibi kuzen gibi kalsaydınız hiç böyle olmasaydı çok üzgün asiye" garip bişeyler hissettim ama bilmiyorum ne olduğunu. "teyze ben ona git demedim bitti demedim ben hala bu ilişkinin arkasındayım" dedim. Annesinden duyduklarından mıdır bilmiyorum ama asiye nerden bulduysa bu cesareti "kanka" ayağına takıldığı "eski sevgilisiyle" fotoğraflar paylaşmaya başladı. benim kulağımada bir şekilde onunla tekrar başlamış bilgisini ulaştırdı. Ama bana söyleyen arkadaşı bunun bir oyun olduğunu benim canımı yakmak istediğini söylemeyide ihmal etmedi. Bazen gözüm karadır aradım bunu direk bittiğini söyledim, oyun olduğundan haberim yokmuş gibi davrandım. Ama ben zaten kötü iken hala canımı yakmak isteyen bi karakterle işim olmazdı. Bitti dedim bitti, yine hiç bişey hissetmiyordum. üzülmedim lan resmen, üzülmek istiyordum rahatlardım belki ama sinirliydim sadece kaskatıydım...
ertesi gün msn de konuşmaya başladı. "bu bi oyundu desem çok pişmanım desem dönmez misin" bana yazdığını hatırlıyorum konuşmanın biyerinde. Şalterler attı amk. aradım telefonla ağzıma geleni saydım. Asiye mevzuu burda kapanmıştı benim için artık. Yada ben öyle sanıyordum...

Görüşmeye başlamıştık yeni kızla hergün beraberdik sabahtan akşama. Açık konuşacağım gençler tanıdıkçada gibmek istiyordum. Zaten yanımdayken o da hep istediğini belirten hareketlerde bulunuyordu. Gruptan arkadaşların üni evine zütürdüm bunu. Ev boştu, çünkü bizim zütlerin zütleri sıkışmıştı okula gidip not bulup finale hazırlanmaları gerekiyordu. Çalışkan kızlara final zamanından önce yavşamaları gerekiyordu ki gerçek niyetlerini belli etmeden notlarını alabilsinler. Beyler abartmıyorum şu an evde kimsenin olmadığını anlayınca direk yapıştı bu dudaklarıma. Benim onu duvara dayamam gerekirken o beni dayadı. Bi yatak bulana kadar üstümüzde bişey kalmamıştı lan. Yeni kız fena sevişiyordu, gibim zonkluyodu artık heyecandan ve kan pompalamasından... girmek istiyodum içine ama prezervatif bulmam lazımdı önce. binlerin bez dolaplarından buldum bir tane, taktım. Beyler yine abartmıyorum Tam üç kez evet tam üç kez git gel yaptıktan sonra boşaldım. içine girmem ve boşalmam arasında geçen süre maksimum 15 saniyedir. Gülmeye başladı bu " bitti mi" dedi, "bitti evet" dedim "bu kadar çabuk olmasını beklemiyordum ama neyse ikinciyi yaparız" dedi. ikinciyi duyunca kulaklarım adeta kedi sesi duyan köpek gibi dikilmişti. Birer sigara içtik çırılçıplak. Sigarayı söndürünce bu beni boynumdan öpmeye başladı, bir yandanda eliyle gibimi oynuyor. Ben çıldırıcak gibi oluyorum bende buna saldırıcam direk yatırıp içine girip hayvan gibi gibmek istiyorum bunu ama her hamlemde beni eliyle ittiriyor. Çok fena azmıştım lan. Boynumdan öperek, nefes vererek, küçük dil darbeleri atarak memelerimin ucuna geldi. daha aşağı daha aşağı derken malum yere dilini dokundurmaya başladı. Ağzına aldığında kaskatı olmuştum kafamı geriye attım. Muamele süperdi beyler bir yandan sakso çekiyor bir yandan taşşaklarıma masaj yapıyordu. Kafamda nerden biliyor acaba bunları soruları dönerken amaan üzümünü ye bağını sorma dedim kendi kendime.

"uzan" dedi bana uzandım. Ne derse yapıyordum. Yine küçük dil darbeleriyle boynuma kadar geldi. Sonra doğruldu elini arkasından gibime attı ve dıbına yerleştirmeye çalıştı. Çok ıslaktı içerisi zorlanmadan aldı. Ben sadece onu seyrediyor ve göğüslerini avuçluyordum yeni kızın, o ise resmen üzerimde tepiniyordu. ikinci sefer 10-15 dakika kadar sürdü. Arada dıbının içini sıktırıyordu yeni kız,, boşalıcak gibi oluyordum ama daha çok sürsün isteyip tutuyordum kendimi. Yeni kız bi yerde kaskatı kesildi yüksek sesle inlemeye, titremeye başladı. Eline gelen derilerimi öyle bir sıktırdı kiii hem onun inlemesinin etkisiyle hem sıktırmasının verdiği zevk ve acı karışımı şeyden öyle bir patladım ki bende bağırdım.

Akşam gruptan arkadaşlar aradı. "sahneye çıkıcaz akşam gel gelmezsen patlatırım kafanı, amk neden benim odam, neden onun değilde benim odam" diye sordu. "hangi odayı seçtiğimizin farkında değildik" dedim yuh dedi kapattı.

Grubun yanına gittiğimde hepsi bin gibi sırıtıyordu. Noldu dıbına koyum niye hepiniz sırıtıyosunuz dedim, aralarından en sevidğim bin "sonunda atmışsın lan golü, şüphelenmeye başlamıştık artık, bizim kızlar gelince kaçıyodun hep" dedi, "gibtir lan amcık" dedim. Yorgundum ama gergin değildim, çok güzel geçti akşam. Yeni kızla 3 gün daha seviştik her seferinde beni çıldırtacak bir hamlesi oluyordu kızın, prezervatif kullanıyorduk ve o içindeyken boşalmanın verdiği haz gerçekten iliklerime kadar rahatlamamı sağlıyordu. böyle diyorum çünkü ilerde prezervatif kullanımı kalkacak. 3. Gün akşamı yeni kızı annesi aradı, telefondan sesleri duyuyorum " çabuk eve geliyosun yeni kız, sabah seni kim aldıysa burdan onu da getiriyosun" dedi. Tırsmamıştım ne olabilirdi ki en fazla ayrılmamızı sağlardı bende elinden şekeri alınmış çocuk gibi hissederdim. Yani hazırda gibtiğim am gitmiş olacaktı. Bu kıza bakış açım buydu. Sadece ihtiyaç olarak görüyordum onu ama gerçekten işini biliyordu. Yeni kızın evine gittik. annesi konuşmaya başladı "kimsin, nesin, naparsın," türlü çeşitli sorular soruyordu. Arkadaşı olduğumu söyledim, derslerimin ona göre daha iyi olduğunu kızlarına ders çalıştırdığımı, evlerimizin yakın olduğunu o yüzden arabayla aldığımı söyledim. Kadının cazgır halleri yumuşamıştı bende rahatlamıştım tam. Ama karı hamlesini yaptı yine, babasını aradı kızın eve çağırdı. Gelmesi lazımmış onunda bilmesi lazımmış. Sanki kızı istemeye geldim...
Binler adam içeriye bir girdiii, adam adam değil zebellah, bir vursa karşı duvara amele sümüğü gibi yapıştırır beni. Bu adam yeni kız ve annesinin anlattıklarına göre çok sert bir adamdı mizaçında anlayışa yer olmayan biriydi. Görüntü de gelince dedim ki "aha şimdi yannanı yedin galiba". Fakat adam beklediğim gibi davranmadı gayet olumlu, ılımlı sevecen, oğlum diyerek konuşuyordu. Akşam yemeğini beraber yiyip iyice konuştuktan sonra gitmeme izin verdiler. Sabah yine yeni kızı alacaktım ama bu sefer bir sorun çıkmayacaktı. Yeni kızla artık heryerde sevişmeye başlamıştık. arkadaşlarımın evi, kendi evim, onun evi... Onların evinde yemek yapan bir kadın vardı. Bu kadın saat 4 te giderdi. annesi ve babası da saat 4-5 arası gelirdi. Onların evinde olduğumuz zaman bizde bu zaman dilimini değerlediriyorduk...
Bir gün yine onlardayız...