/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
  1. 1.
    +496 -54
    5 sene önce bugün, gece saatlerinde montuma sarılmış, banka kurulmuş yıldızları izliyordum. Kimliğim arka cebimde, rahattım. Polisten gizlenmeme gerek yoktu. Nasıl olsa çevirseler verecektim kimliği necisin napıyosun soruları sonra onlar yoluna, ben yoluma.

    Geçmişi düşünüyordum. Sanırım 18 yaşını tek başına geçiren ender insanlardanım. Bu beni üzmüyordu. Aksine seviniyordum nedensizce, lisede ki ilk yıllarımı anımsadım. istemsiz bir tebessüm oluştu yüzümde, lisenin başlarında tertemiz kendi halinde takılan 2-3 arkadaşı olan o masum çocuklardan biriydim. Elimi paketime attım, son bir dal kalmıştı. Titreyerek dudaklarıma zütürdüm sigarayı, zor bela sigarayı yaktıktan sonra derince içime çektim ve düşünmeye devam ettim.

    Bu tip çocuklar lisede hep ezilir. Bende onlardan bir tanesiydim, kendine güvenen, kendini üst görenler olur hep. Kendisini kanıtlamaya çalışırlar. iki tane insana güzel gözükmek için başkalarının onurunu gururunu kırarlar, işte. Bende onuru gururu kırılan insanlardan bir tanesiydim.

    ilk senemde çok şey olmadı. Ben ev çocuğuydum. Eve gider gelirdim. Okulda olanlara da baş eğer, aman kavga olmasın derdim. Masum çocuktum. O günlerde dönmek istediğimi hissettim, ilk kez o zaman hissetmiştim öyle. Olmak istediğim kişi olmuş muydum? Evet, hatta daha fazlası. Fakat ben yanlış kişi olmak istemiştim.
    ···
  2. 2.
    +82 -1
    O sene lisede ikinci senem olacaktı. Sınıflar karıştırılmıştı. Sınıfa yeni birisi gelmişti, Serkan. iri yarı bir şeydi. Ben kendi kendime oturup gözlem yapmayı sever, çok düşünürdüm. Kendini kanıtlamaya çalışan bilindik tayfa ise Serkanı tartmaya çalışıyordu.

    Günler geçti. Bu kendini kanıtlamaya çalışan tayfa Serkanı tartmayı bırakmış, direkt deniyordu. Tahmin ettiğim gibi olmuş Serkan reaksiyon göstermişti ve dayak yiyip oturmuştu.

    Bense kimseyi umursamıyor yine okula gidip geliyordum. Bahsettiğim gibi çekingen, içe kapanık bir çocuktum ama durmadan bakıştığım bir kız vardı. Eh işte, bakışmak derse. O bakıyor ben gözlerimi kaçırıyordum hep.
    ···
    1. 1.
      +80
      Serkan var tutar bu
      ···
    2. 2.
      -4
      tutmuÅŸ bile
      ···
    3. 3.
      0
      serkan var da semih yok mu
      ···
    4. 4.
      0
      Okumayın intihar ediyorsunuz.
      ···
    5. diÄŸerleri 2
  3. 3.
    +87 -3
    iyi bir aile yaşantım vardı. Güzel büyütmüştü ailem beni, insanlara nasıl davranmam gerektiğini biliyordum. insanları kırmaktan kaçınıyor, canlarını yakacak şeylerden elimden geldiği kadar alakam olmasa bile uzak tutmaya çalışıyordum. Mesela o yıllarda sınıfımızda Erkan diye bir çocuk vardı. Oda saftı, gelir gider dalga geçerlerdi. Onu çok teselli etmiştim.

    Böyle böyle insanları teselli ederek yanıma çekmişim farkında değilim. insanlar beni seviyor ve sayıyordu. Aslında ben farkedememiştim bunu. Bir gün eve yürüyordum yine. Bakıştığım kızla karşılaştım. Kafamı eğdim yanından geçtim. Selam vermeyi boşverin, kafamı kaldırıp gözlerinin içine bile bakamamıştım.

    "Sarp bakar mısın?" diye seslendi arkamdan. Arkamı döndüm. "Efendim?" diye sordum. "Yarın hangi dersler var biliyor musun?" diye sordu. "Bilmiyorum." dedim ve yürümeye devam ettim. Kalbim gereğinden fazla atıyordu. Aslında kızın dönemin ortasında bu soruyu sorması kadar, benimde bilmiyorum demem saçmaydı. Bunları o zaman değil, gece yatağa yattığım zaman anlamıştım. O benimle konuşmak istemişti, bense istemiyorum der gibi "Bilmiyorum." demekle yetinmiştim.
    ···
    1. 1.
      +32
      Okumuyorum Amk orda muhabbeti Kurman lazımdı
      ···
    2. 2.
      +23
      Panpa hikayede isim kullanan nadir insanlardansın takdir ettim
      ···
    3. 3.
      0
      Rezzerv
      ···
    4. diÄŸerleri 1
  4. 4.
    +115 -1
    Havanın soğukluğu git gide kendisini gösteriyordu. Sigaramı içime derin derin çekip yıldızları izlemeye devam ediyordum. 17 yaşında aşık olmuştum yıldızlara, görenler deli diyor olabilir hala, gökyüzü benim için hala çok güzel. Hala en zor zamanlarımda gökyüzüne bakarım. Gerçi zor zamanım kalmadı artık.

    Gökyüzüne bakarken sigara içmekten utanırdım ama o gün sanki serbestti bana. 18 yaşıma girmiştim ya, düşünmeye devam ettim. Oraya nasıl gelmiştim düşünecektim, yapmadığım şey değildi. Aklımdan milyonlarca şey geçerdi günde benim, lise yıllarından itibaren başladı. Hala değişmedi.

    Diğer gün kızın yanına gidip gitmemek konusunda çok kararsızdım. Özür mü dilemeliydim, sonra saçmaladığımı düşünüp vazgeçtim. Kızın bakışları daha çok değişmişti. Ara sıra göz göze gelince ufak tebessümlerini seçebiliyordum.

    Bu kendini kanıtlamaya ihtiyacı olan aciz tayfa, ara sıra bana da bulaşırdı. Hani alttan alırdım o zamanlarda fakat kızla bakıştıktan sonra, her şey değişti benim için. Gururumun ezilmesine izin vermemeliyim dedim kendi kendime.
    ···
    1. 1.
      +14
      Bende senin gibi gökyüzüne hep hayran olmuşumdur. Aşık olmuşumdur hep gökyüzüne yildizlara.. Ama daha cok kucuk yaslardan beri o agib oldugum yildizlara cok kisa bir zaman bakabilmisimdir. Uzun baktigimda bogulacakmis gibi olurum hep. Bilmiyorum belki onlara baktikca ne kadar kucuk ne kadar caresiz biri olarak hissettiriyorlar kendimi. Aşigim onlara bi o kadarda korkarak imrenerek bakiyorum..
      ···
    2. 2.
      +4
      aynen moruk ya bende de öyle ben tam tarif edicek cümle bulamıyordum o duruma boğulmak çuk oturdu. nedendir acaba var mı bildiğin araştırdığın bu konu hakkında bilgi kırıntısı
      ···
      1. 1.
        0
        Abi hic aklima gelmedi arastirmak sorusturmak ben de bi tek benim oyle hissettigimi dusunuyordum goruyorum ki sen de oylesin
        ···
    3. 3.
      0
      "Gökyüzü benim için hala çok güzel"
      ···
    4. diÄŸerleri 1
  5. 5.
    +77 -1
    Genelde Serkan ile uğraşırlardı. Çünkü Serkan dayak yese bile geri kalmaz yine dayak yerdi. Yani bir anlamda rakipti onlar için. Bir gün okul çıkışı bir çocuk geldi. Kısa boylu yapısız bir şey. Bizim kendini kanıtlamaya çalışan tayfadan birisiyle konuşuyorlardı ateşli ateşli. Sonra olay arka mahallelere doğru gitti.

    Çocuğu 4 kişi bir güzel dövdüler, bende uzaktan uzaktan izledim. Diğer gün bu çocuk abilerini almış gelmişti. işte o gün her şey şekillendi benim için. Bizim bu kendine güvenip milleti ezen tayfa okuldan çıkamadılar.

    O gün eve gidene kadar düşündüm. Aslında pgibolojik baskı uygulamışlardı bize. Onlarda korkuyordu. O gün ilk kez farkettim. Canı olan herkes korkuyordu. Herkesin korktuğu bir şeyler vardı.
    ···
    1. 1.
      +26
      Beyler adam nokta virgül kullanıyor.iki yıl mapus yatan panpadan sonra bu panpamız melek gibi geldi.
      ···
      1. 1.
        0
        Hahaha aynen cehennem gibiydi. Devam ediyomu o muallak
        ···
    2. 2.
      0
      panpa o entryi bulabilrimisin amk öldü galiba adam
      ···
    3. 3.
      0
      http://www.incisozluk.com...Ÿ-kardeÅŸiniz-anlatıyor/ al pampa
      ···
    4. 4.
      0
      şaka maka iyi yazıyor
      ···
    5. diÄŸerleri 2
  6. 6.
    +64
    O sırada parka 2 kişi daha geldi. Ben banktaydım, göz ucuyla baktım. Geçip kuruldular, içeceklerdi belli. Sigaram bitmişti attım. Ellerimi birleştirip düşünmeye başladım. Hala gökyüzüne bakıyordum.

    O günler değişmeye başlamıştım. Cesaret bulmaya, kendimi ezdirmemeye. Kızla da bakışmalarımız devam ediyordu. ilk dönemin sonuna kadar böyle gitti. ikinci dönem başladı 1 ay geçti.

    Yine eve dönüyordum, kızla yine karşılaştık. Yine başımı eğdim ve geçtim.

    "Sarp."

    diye seslenmesini o kadar çok istiyordum ki. O soğukta anımsadıkça yeniden içim ısınmıştı. Yine istemsizce gülüyordum ve hayatta yaşadığım ender anlardan birisi oldu. Yine seslendi bana.

    Heyecanla arkamı döndüm. Gözlerine ilk kez o kadar uzunca bakabildim. Sanki kaybolmuştum o gözlerin içinde. Her zaman gözlerimi, gözlerinden kaçırdığım kişinin gözlerine kilitlenmiştim.

    Oda şaşırmış olacak ki "Bir şey mi oldu?" diye sordu. istemsizce gülümsedim. "Hayır." dedim kısa süreli bir sessizlik oldu. "Bana seslendin galiba?" dedim. "He evet yarın hangi dersler var?" diye sordu.

    Çantamdan defterimi çıkartıp ;

    -Dönemin ortasındayız, çok unutkansın sanırım. Sende kalabilir.

    Diyip ders progrdıbının yazılı olduğu defteri verdim. Şaşırmıştı. "Teşekkür ederim." dedi. "Önemli değil." diyip eve yürüdüm. Hayatımda yaptığım en çılgınca şey buydu o güne kadar. Aslında kıza bana artık ders sorma der gibi bir hareket yapmıştım. Yine sonradan farketmiştim.
    ···
  7. 7.
    +78 -2
    Diğer gün okulda defteri getirip teşekkür etti.

    "Yazdım ben bir yere artık unutmam."

    diye imalı imalı konuşup gitti. Kızdığını düşündüm. Eve geldiğimde defteri karıştırmaya başladım. Ders programı sayfasına gelince bir numara gördüm. Altına da bir şeyler karalamıştı.

    "Bana mesaj atabilir misin?" yazmıştı.

    istemsizce telefonuma yapıştım. Mesaj attım.

    "Ne oldu?"

    !-2 saat sonra cevap verdi. "Sarp, sensin sanırım?" diye. Konuşmaya başladık. Özet olarak bana çok temiz birisi olduğumu, neden bu kadar çekinik olduğumu bilmediğini ama beni yemeyeceğini söyledi.

    Bu telefon işi iyi olmuştu. Konuşuyorduk durmadan. Hem artık korkularım azalmış, göz göze gelebiliyordum. Ara sıra da konuşuyorduk. 2.Döneminde 2.Ayına giriyorduk. Çözülmeler başlamıştı artık herkes bir tarafa dağılmıştı. Bitse de gitsek havasındaydı herkes.
    ···
    1. 1.
      +32
      Vallaha birader cok kanım ısındı sana be kendime benzettim
      ···
    2. 2.
      +2
      Ben de kendimi gördüm bütün entryleri sukuluyorum
      ···
    3. 3.
      +3
      "Yemeyeceği" konusunda hemfikir değiliz panpa.Bir kız ya hayatını yer bitirir,en kötü başının etini yer. Herşekil bir şey yerler yani.
      ···
    4. 4.
      +2
      Valla bende kendimi gördüm ne lan bu böyle
      ···
    5. diÄŸerleri 2
  8. 8.
    +69 -1
    Bende kızla iyice işi ilerletmiştim. Sonra bu kendini kanıtlamaya çalışan tayfadan Berat adında ki çocuk bana laf attı. Aslında cevap vermez yerime otururdum ama o gün cevap veresim tuttu. Birazda özgüven patlaması yaşayıp artistçe bir cevap vermiştim.

    Çıkışı beklemediler, direkt üstüme geldiler. 3 kişilerdi. Sanırım o gün birisi gelmemişti. Berat çenemden tuttu. Gülüyordu, kızın bizi izlediğini biliyordum. Elini tutup ittim. Bir yumruk attı. Tam kulağımın önüne gelmişti, kısacası boş bir yumruktu.

    Düşünmeden vurmaya başladım. Berata iki tane yumruk atabilmiştim ama neresine geldi hala bilmiyorum. Diğer ikisi ise bana vurmaya başladı. Aslında delikanlılık bu değildi. Yere düştüğümü hatırlıyorum ama hırslanmıştım bir kere, ilk kez o kadar cesurdum. Kalkmaya çalıştım. Vurmaya çalıştım.

    Ben denedikçe onlar daha sert vurdular, onlar vurdukça ben daha çok hırslandım. Düştükçe daha güçlü kalktım, onlar bana 2 vuruyordu ben 1 ama vurduğum zaman sanki kendimle gurur duyuyordum. O sırada bazıları Serkan dahil, bu üçlünün üstüne gelmeye başladı. Ayırdılar.

    Ben kendimi sırama attım. Yüzüm yanıyordu. Tuvalete gitmek için kalktım, başım döndü. Ayakta duramadım. Serkan bir kolumu omuzuna atıp beni tuvalete zütürecekken hayatımın en güzel anını yaşadım. Gözlerimde kaybolduğum elini yüzüme attı. Gözleri dolmuştu.

    O kadar kötü mü gözüküyorum diye düşündüm. Arkamdan küfür tehditler saydırıyorlardı umrumda değildi. O sırada öğretmenler içeri doluştu. Yüzümü gören öcü görmüş gibi bakıyordu.

    Çok kötü olduğunu anlamıştım.
    ···
  9. 9.
    +64
    Nitekim tuvalete beni erkek öğretmenler zütürmüş, Serkan'ı da mendil alması için kantine yollamışlardı. Temiz çocuktum ben öğretmenler severdi beni. "Sarp, ne oldu oğlum sana? Sen böyle yapmazdın." diye sorular, soruyor sitem ediyorlardı.

    Bense aptal gibi gülümsüyordum. Cesurdum ben. Cesur. Yüzümü temizledikten sonra ailemi okula çağırdılar. Babamın işi olduğu için annem geldi. Beni o halde görünce tabii korktu kadıncağız, annem benim.

    Olayı anlatmadım bile, sadece tek söylediğim şey pişman değilim olmuştu. Dediğim gibi seviyorlardı beni, ceza almadık. Karşı tarafa sert bir uyarı geldi o kadar.

    Günler günleri kovaladı. Bunlar Serkan'a uyguladıkları muameleyi bana yapmaya başlamışlardı. Ne de olsa rakipsin onlara, korkuyorlar muallakler. Kendilerine güvenleri 4 kişi olunca. Kaybetmekte istemiyorlar.

    Bense o kavgadan sonra daha bir özgüvenli olmuş, korkularımı yenmiştim sanki. Kızla konuşma tarzım bile değişmişti.
    ···
  10. 10.
    +63
    "Birader." dedi parkta ki adamlardan birisi. "Ne düşünüyorsun böyle kara kara, bu soğukta buralarda pek insan görünmez, içmiyorsunda oturmuş bir şey düşünüyorsun belli."

    Bu tip muhabbetleri sevmezdim. "Geçmiş düşünüyorum." dedim kestirip attım. "Pek büyük göstermiyorsun. işin ne senin bu saatte burada, neden durmadan gökyüzüne bakıyorsun?"

    "Özel." dedim sadece.

    Bu adamın yanında ki adam "Sigara ister misin gardaş?" diye sordu. Halden anlayan adamdı belli. Bir şey söylemedim cebinden paketini çıkardı attı. Tuttum. "Al sende kalsın. Aynı yolun yolcusuyuz." dedi.

    1-2 kez daha denk gelmiştim parklarda böyle tiplere ama sigara veren ilk oluyordu. Dertleştiğin konuştuğun, kavga ettiğin olurdu ama sigara veren ilk kez olmuştu. "Eyvallah." dedim.

    ilk kez sohbete giren adam cebinden paketi çıkarıp bankın ortasına koydu. Onlar oradan otlanacaktı. Bende bana attıklarından.

    Giyim kuşamları da yerindeydi bunların. Paraları olmasa bir sigaranın hesabını yaparlardı ama adam bana sigara paketi atmıştı. içi de dolu sayılırdı. Neden orada olduklarını çözemiyordum.
    ···
  11. 11.
    +67 -1
    Paketten bir sigara aldım. Paketi geri vermek istedim. "Sende kalsın dedim gardaş." dedi adam. "Eyvallah." dedim tekrardan.

    Sigaramı yakmaya çalıştım. Çakmağım eskiydi, biraz zorlamam gerekiyordu. Sigarayı yakıp içime çekince yeniden geçmişe döndüm. Kıza o gün onu sevdiğimi söyledim. Masumca sarılarak cevap verdi bana. O gün hayatımın en güzel günlerinden birisiydi.

    Eve geldim, mutluydum. Yüzüm gülüyordu. Aile alışık değildi. Ben içime kapanık, gülmeyen derin düşünen birisiydim. Ne olmuştu da değişmiştim. Babamı hep sevmiştim. Dövmüşlüğü vardı. Yine de baba gibi babaydı. Annem, neşesiz anlarımın bile neşesi.

    Günler günleri kovaladı. Böyle, Lise 3 geldi. Hayatım git gide değişiyordu. Pislikten çıktım diyordum, pislik bitti benim için. Hayatıma yön verebiliyorum artık. Sonra bir gün dersteyken müdür çağırdı beni.
    ···
    1. 1.
      +32 -1
      KardeÅŸ kendimi roman okuyor gibi hissediyorum vallaha. *
      iyi yazıyorsun.
      Şuraya bir ayraç bırakayım sonra devam edicem. *
      ···
    2. 2.
      +1
      ulan çok iyi yazmışsın kendimi gördüm
      ···
  12. 12.
    +61
    "Yaşını sormuştum." dedi adam "18." dedim. Güldü.

    "18 yaş güzeldir be oğlum, ben 23 bu da 24."

    dedi yanında ki adamı gösterek, adamda anadoluda yaşamış bir tip vardı. Kafamı salladım sadece. "Ailen yok mu?" diye sordu adam yeniden.

    Kafam eğikti. istemsiz bir anda kaldırıp kafamı baktım adama. Adam şaşırdı. "Yanlış bir şey mi söyledim?" diye sordu.

    Yanında ki adama baktı. "Oğlum yanlış bir şey demedim değil mi lan ayıp olmasın kafamız da hafif iyi." dedi. Yanında ki adam "Yok ama bir yarası var belli. Anlatmak ister misin gardaş. Biz bizeyiz. Yarın yüzünü bile görmeyiz." dedi.

    Bir şey söylemedim kafamı kaldırdım ve yıldızlara baktım. Sonra kafamı eğdim yeniden. "Gerek yok." dedim. O güne kadar kimseye kendimi anlatamadığımı düşündüm, o saatten sonra da anlatamazdım sanmıyordum.
    ···
    1. 1.
      +63
      Lan olm sen neden her taku istemsizce yapıyosun amk
      ···
    2. 2.
      +10 -1
      istemsiz gibmiÅŸ
      ···
  13. 13.
    +70
    Geçmiş yine gözlerimin önünden geçti. Müdür beni çağırmazdı, hayra alamet olmadığını düşündüm. Acaba birisi şikayet filan mı etmişti? Kızla ilişkimi filan mı öğrenmişlerdi. Beynimi bunlarla kemirirken müdürün odasına girdim. Yüzü asıktı.

    "Buyrun hocam, beni çağırmışsınız." dedim.

    "Oğlum." diye cümleye başladı. "Seninle hastaneye gideceğiz. Annen küçük bir kaza geçirmiş. Panik yapmana gerek yok. Ben konuştum." dedi ve yerinden kalktı. Gözlerimin içinin karıncalandığını hissettim.

    "Nasıl." diye sorabildim sadece. "Oğlum, küçük bir kaza, sakin ol." dedi. Birlikte arabaya bindik. Tırnaklarımı yiyordum. Titriyordum. Gözlerim kararıyordu. Yol boğuklaşıyordu. Kalbimin nasıl attığını çok rahat şekilde duyabiliyordum en sonunda hastaneye geldik.

    Müdür beni babamın yanına bıraktı. Babamı ilk kez o halde gördüm. Dayım, teyzem, halam hepsi oradaydı. Babam "Sarp." dedi. Bakışlarından anlamıştım bazı şeyleri küçük kardeşimin gözlerini ovalayarak ağlaması, teyzemi teselli etmeye çalışan dayım. Hepsi bana ne olduğunu anlatıyordu.
    ···
    1. 1.
      +15 -1
      Ulan erkek çocuğum olursa adını sarp koyacağım senin gibi Adam olsun diye
      ···
    2. 2.
      -1
      Üstte kalsın diye yazdım ikinizde kusura bakmayın harbi üzüldüm inşallah düşündüğüm şey olmamıştır olduysada çok geçmiş olsun
      ···
    3. 3.
      +1
      Bu yazdığın part'ı bire bir yaşadım.
      Ağlattın aq
      ···
    4. diÄŸerleri 1
  14. 14.
    +103
    "Anne." diye haykırdım sadece. Babam beni tutmaya çalışıyordu. "Sarp oğlum sakin ol, oğlum." diye sesi boğuk çıkıyordu. Sırtımı dayayabileceğim bir dağ olmak istiyordu ama oda yıkılacaktı. Oda zor tutuyordu kendisini haykırmamak için.

    "iyi misin birader sen" dedi adam. Gözlerimden 1-2 yaş akmıştı. Farketmemiştim. Sildim. Kafamı kaldırdım. Anadolulu olduğunu düşündüğüm adam arkadaşının omuzuna elini atmıştı sus dercesine.

    "Hiç, iyiyim." dedim. "Kusura bakma gardaş damarına bastık." dedi anadolulu adam. "Sorun yok, eyvallah." dedim. Hayatta en güçsüz olduğum anlardan birisiydi. Uzun zamandır öyle dağılmamıştım.

    Tam kabulleniyordum, yine sorun çıkıyordu. Yine hatırlıyor, daha çok acı çekiyordum. "içer misin?" diye şişeyi uzattı diğer adam. Önce şişeye sonra adama baktım kafamı salladım. "Gerek yok." dedim.
    ···
    1. 1.
      +7
      eline sağlık panpa ağlamama sebep oldun
      ···
    2. 2.
      0
      Üzüldüm lan harbi üzüldüm yapma be.
      ···
    3. 3.
      +1
      adam torbacı alıştırmaya çalışıyor hep aynı taktik sizde zayıf halkasınız aq :D
      ···
    4. diÄŸerleri 1
  15. 15.
    +136
    Annemin mezarında çok durdum. ilk gün yağmur yağmıştı şiddetli bir şekilde. o zaman gökyüzüne bakmıştım. O günden beri gökyüzüne bakınca annemi anımsıyordum.

    Okulda bana bilenmişler bile yanımda olmaya çalıştılar. Bazıları sahteydi. Öğretmenlerim, müdür, müdür yardımcısı hepsi yanımda oldular. Yine de geçmiyordu. ilk günler arkamızda dağ gibi duran babam değişmişti kendisini alkole vermişti.

    ilk günler bana ağır gelen şeyler ikiye katlanmıştı. Kardeşime anne, babama baba oluyordum. Bazen binaya giriyor merdivenleri çıkarken sızıyordu. Eve taşıyordum. Kardeşim uyuduktan sonra, babamda sızdıktan sonra kendi kendime hıçkıra hıçkıra ağlıyordum.

    Kız arkadaşım ile aram iyiydi, tek tesellim belki de oydu. Hep yanımda oluyordu. Dolduğum zaman onunla sakinleşiyordum. Okulda günler günleri kovalıyordu. Babam günden güne daha kötü oluyordu.
    ···
    1. 1.
      +9
      Gözüm doldu be
      ···
  16. 16.
    +94
    Okulda her şey normaldi. Taa ki bazı şeyler duyana kadar. Berat hakkımda konuşmuş "Annesinin üstünden acındırıyor kendisini, öğretmenlerde buna yardım ediyor. Oh anasını satayım" demiş, bunu bana getirende en yakın arkadaşıydı.

    Aslında bir kez bile konusunu açmamıştım. Öğretmenler sadece bana nasıl olduğumu soruyorlardı. Her şey üst üste gelmişti. O gün ilk kez cinnet geçirdim. Berata saldırdım, her şey o kadar hızlı oldu ki, kısa süre içinde Berat'ın yüzü kan içindeydi. Beni çekmeye çalışanlara da vurmaya başladım. Berat'ı bırakmıyordum.

    Sanki annemin ölümünün suçlusu Berattı, sanki babamın bu hale gelmesinin sebebi Berattı. Hayır, Berat sadece yanlış konuşmuştu ve bende kendime artık hakim olamıyordum. Benliğimden uzaklaşıyordum.

    Öğretmenler gelmiş zor ayırmıştı. Berat yerde ölü gibi hareketsiz yatıyordu. Yüzü gözükmeyecek durumdaydı. Hala saldırmaya çalışıyordum. Öğretmenler beni zorda olsa zütürmüştü. Deli gibi ağlamaya başladım. Neden bilmiyorum ama ağlıyordum.
    ···
    1. 1.
      +61
      iyi olmuş dıbına kodumun beratına
      ···
  17. 17.
    +83
    Berat'ın ailesi okula geldi. Babama ulaşamadılar. Dayımı arattırdım. Dayım geldi sağolsun. Durumu filan anlattılar. Beratın ailesi dayıma çok tepki gösterdi. Normalde şikayetçi olacaklarmış benden acımışlar annemi yeni kaybettim diye. Vazgeçtiler fakat okuldan uzaklaştırıldım. Normal şartlarda atılmalıydım. Müdür sınırları zorlamıştı beni atmamak için.

    O gün kız arkadaşımın, sevdiğim kızın bile bana korkarak baktığını gördüm, o gün ilk kez kendimden nefret ettim. O gün ilk kez aynaya baktığımda kendime tahammül edemedim. Dayıma ne var ne yok anlattım. Gitmedi, babamı bekledi.

    Babam gelince yine ayakta duramıyordu. Kardeşimi alacağını, böyle büyüyemeyeceğini söyledi dayım. Babam tepki gösterse bile Dayım kardeşimi aldı. "Düzelene kadar çocuklar bende kalacak." dedi. Beni de alacaktı ama ben babamı bırakmak istemedim. "Ne zaman istersen gel oğlum, çekinme." dedi dayım ve kardeşimi aldı gitti. Babamı yatırdım.

    Diğer gün uyandığımızda babam delirmiş gibiydi. Yakama yapıştı. "Ulan kardeşini nasıl verirsin?" diye sordu ve sertçe bir tokat attı. "Baba." dedim sadece "Ne babası, benim çocuğumu nasıl büyütecekler onlar." diye bir tokat daha attı ve bağırmaya başladım. "Ne çocuğu, ne çocuğu, çocuklarını mı düşünüyorsun sen? En ihtiyacımız olan zamanda kendini alkole vurup bitiriyorsun sadece kendini değil beni de kardeşimi de bitiriyorsun. Kaç gündür sana babalık kardeşime annelik yapıyorum. Ulan beni bir kere düşündü mü? Benimde annem öldü annem."

    Sadece durdu ve bakmaya başladı bana. Bir şey söylemeden çıktı gitti evden.
    ···
    1. 1.
      +24 -1
      Kardesim cok guzel yaziyosun kitap yaz alıyım helal olsun
      ···
    2. 2.
      +1
      Allah belanı versin neden vicdan yapıyorsun Berat ı öldür
      ···
  18. 18.
    +77 -3
    O gün evdeydim, kız arkadaşım geldi. Dağılmış haldeydim. "Niye gitmedin okula?" diye sordum. "Sensiz rahat edemem." dedi. Sadece sarıldı. Saçlarımla oynadı. Ellerini saçlarımda hissettiğimde rahatlıyordum sanki, ellerini boynumda gezdirdiği zaman huzur buluyordum.

    Kokusuyla kendimden geçiyordum. Anneme olan tüm sevgim aşk olarak bu kıza geçmişti. "Senin her zaman yanında olacağım Sarp." dedi. Sarıldım sıkı sıkı, gözlerim dolmuştu. Ağlamak istemiyorum, aciz gözükmek istemiyordum ama daha fazla da dayanamıyordum.

    1-2 damla gözyaşı bıraktım, bana bir şeyler söylüyordu. Sesimden anlaşılmaması için konuşmuyordum. Konuşamıyordum, içime hıçkırıyordum. O gün biraz daha durdu ve gitti. Tüm sinirim, stresim bitmişti.

    Dayanacak bir kapı, tutunacak bir dal bulmuştum.
    ···
    1. 1.
      +1
      Ayraç .
      ···
    2. 2.
      0
      ayraç.
      ···
  19. 19.
    +92
    Kendime geldiğimde heyecanla beni dinliyorlardı. Sesli düşünmüştüm.

    "Gardaş istiyorsan anlatma daha fazla, deşme yaralarını." dedi anadolulu.

    Farkında bile değildim anlattığımın, dolmuştum ve anlatacak birilerini arıyordum. Diğeri ise kız şuan nerde? Sen niye buradasın diye sordu.

    Anlatmak istiyordum ama dilim dönmüyordu, kendime geldiğimde tek hissettiğim şey buydu. Bir sigara daha yaktım. Derin derin içime çektim.
    ···
  20. 20.
    +88
    Babam 2 gün eve gelmemişti. Geldiği günde yüzüme bakmadı. içmemişti o gün. Sonra ki gün içmişti. Her gün biraz para bırakıp gidiyordu. Bazen gelmiyor bazen geç geliyordu. Kız arkadaşım ile konuşuyordum yine. Berat kendine gelmiş derslere filan giriyormuş.

    Sevinmiştim, bir anlık sinirle yaptıklarım yüzünden kimsenin hayatının kararmasını istemezdim. Hala içimde iyilik vardı.

    Uzaklaştırmanın bittiği gün gittim okula Berattan özür diledim. Pek iplemedi. Kafasını salladı sadece. Öğretmenler beni üzmemek için konudan bahsetmiyordu ama bazıları alttan laf vuruyordu. Haklılardı, benim o gün o derste olmamam lazımdı mesela, atılmam lazımdı.

    Sadece bir kişinin insafı, iyi niyeti yüzünden oradaydım. Sessiz oluyor, başımı eğiyordum. Dayanmaya çalışıyordum. Ayakta kalmaya çalışıyordum.
    ···