-
8901.
010 kişi 15 saniyede 10 entry, dakkada 40 entry (bu arada bu kısım kutlu olsun), saatte 2400 entry 8000/2400= 3,3 saat yapar .. 3-4 saatte bu ipneyi gibtir edebiliriz
özet: yes we can -
8902.
010 kişi 15 saniyede 10 entry, dakkada 40 entry (bu arada bu kısım kutlu olsun), saatte 2400 entry 8000/2400= 3,3 saat yapar .. 3-4 saatte bu ipneyi gibtir edebiliriz
özet: yes we can -
8903.
0lan bu arada entrylere gibtir gityazın yoksa bu sonradan döner çoğunda gibti git yazmıyo diye.
-
8904.
010 kişi 15 saniyede 10 entry, dakkada 40 entry (bu arada bu kısım kutlu olsun), saatte 2400 entry 8000/2400= 3,3 saat yapar .. 3-4 saatte bu ipneyi gibtir edebiliriz
özet: yes we can -
8905.
010 kişi 15 saniyede 10 entry, dakkada 40 entry (bu arada bu kısım kutlu olsun), saatte 2400 entry 8000/2400= 3,3 saat yapar .. 3-4 saatte bu ipneyi gibtir edebiliriz
özet: yes we can -
8906.
010 kişi 15 saniyede 10 entry, dakkada 40 entry (bu arada bu kısım kutlu olsun), saatte 2400 entry 8000/2400= 3,3 saat yapar .. 3-4 saatte bu ipneyi gibtir edebiliriz
özet: yes we can -
8907.
0özet: gibtir git.
-
8908.
010 kişi 15 saniyede 10 entry, dakkada 40 entry (bu arada bu kısım kutlu olsun), saatte 2400 entry 8000/2400= 3,3 saat yapar .. 3-4 saatte bu ipneyi gibtir edebiliriz
özet: yes we can -
8909.
010 kişi 15 saniyede 10 entry, dakkada 40 entry (bu arada bu kısım kutlu olsun), saatte 2400 entry 8000/2400= 3,3 saat yapar .. 3-4 saatte bu ipneyi gibtir edebiliriz
özet: yes we can -
8910.
010 kişi 15 saniyede 10 entry, dakkada 40 entry (bu arada bu kısım kutlu olsun), saatte 2400 entry 8000/2400= 3,3 saat yapar .. 3-4 saatte bu ipneyi gibtir edebiliriz
özet: yes we can ananın amında patlasın
gibtir giiiiiiiit. -
8911.
0az kaldı bin toparlan
-
8912.
010 kişi 15 saniyede 10 entry, dakkada 40 entry (bu arada bu kısım kutlu olsun), saatte 2400 entry 8000/2400= 3,3 saat yapar .. 3-4 saatte bu ipneyi gibtir edebiliriz
özet: yes we can -
8913.
010 kişi 15 saniyede 10 entry, dakkada 40 entry (bu arada bu kısım kutlu olsun), saatte 2400 entry 8000/2400= 3,3 saat yapar .. 3-4 saatte bu ipneyi gibtir edebiliriz
özet: yes we can -
8914.
010 kişi 15 saniyede 10 entry, dakkada 40 entry (bu arada bu kısım kutlu olsun), saatte 2400 entry 8000/2400= 3,3 saat yapar .. 3-4 saatte bu ipneyi gibtir edebiliriz
özet: yes we can -
8915.
01901 yılında i̇stanbul'un sarıyer semtinde doğdu. doğum tarihi için çeşitli kaynaklarda 1899, 1900, 1902 tarihleri de gösterilmiştir. divanı hümayun muavini ve darülfünun i̇lahiyat şubesi muallimlerindcn mehmed nuri bey ile fatma hanife hanım'ın oğludur. on beş yaşında darü'l feyzi mugibi cemiyeti'ne öğrenci olarak girdi. üç yıl sonra da, hanendelerinden biri olduğu bu topluluğun konserlerine çıktı. 1907'de soğukçeşme askerî rüşdiyesi'ni bitirip kadıköy sultanî'sine yazıldı. aynı yıl darülelhan'a da girdi, zekaizade ahmed efendi'den dört yıl ders aldı.
1917 yılında ailesinin ısrarı ile öğrenim için gittiği macaristan’dan geri döndü. dar'ül feyz'i mugibi cemiyetine devam etti ve zekaizade ahmet irsoy'dan ve besteniğar ziya bey'den müzik dersleri aldı.
bestekârlığa 1920 yılında tevfik fikret’in “bu bir terânedir” şiirine yaptığı bir besteyle başladı. i̇kinci olarak “sensiz ey şûh gözlerim avâre kalbim ağlıyor” güfteli şarkısını besteledi. bu iki eserden sonra, yirmi yıl süreyle beste yapmadı.
1923 yılında askerliği sırasında mızıka-ı hümâyûn’da sonradan da riyaset-i cumhur musıkî heyeti’nde çalıştı.
eski okuyuşla yeni anlayışı birleştirerek çok farklı bir üslupla, 1928’de sahibinin sesi firmasında ilk plaklarını yaptı. aynı yıl paris’e giderek, ses tekniği konusunda öğrenim gördü. özgün bir ses tekniği eğitimi gören ilk türk müziği ses sanatçısıdır. 19. yüzyıl i̇talyan opera şarkıcılığının izlerini taşıyan icra üslubu, "bel canto"dan etkilendi.
türk müziği tarihinde, tek başına konser verme geleneğini getirdi. i̇lk solo konserini paris dönüşü, 1930 yılında, şimdiki dormen tiyatrosu’nda verdi. büyük ilgi topladı ve hayranlık uyandırdı.
konserlerde frak giydi ve ayakta şarkı söyledi. aynı zamanda koro eşliğinde solo okuma geleneğini de ilk kez uygulayan sanatçı oldu. batıdan gelen opera, tango gibi etkileri, kendi türk müziği okuyuş üslubuna dahil etti. asıl beste çalışmalarına, 1940-1941’li yıllardan sonra başladı.
i̇stanbul’a döndükten sonra otuz yılı aşkın bir süreyle i̇stanbul belediye konservatuarı i̇cra heyeti’nde görevi yaptı. birçok genç kuşak sanatçısının yetişmesine katkıda b -
8916.
010 kişi 15 saniyede 10 entry, dakkada 40 entry (bu arada bu kısım kutlu olsun), saatte 2400 entry 8000/2400= 3,3 saat yapar .. 3-4 saatte bu ipneyi gibtir edebiliriz
özet: yes we can - 8917.
-
8918.
010 kişi 15 saniyede 10 entry, dakkada 40 entry (bu arada bu kısım kutlu olsun), saatte 2400 entry 8000/2400= 3,3 saat yapar .. 3-4 saatte bu ipneyi gibtir edebiliriz
özet: yes we can -
8919.
0tanburi cemil bey 1873 yılında i̇stanbul'un mollagüranî semtinde doğdu. dedesi mustafa reşid efendi, silistre valisi mehmed paşa tarafından evlad edinilmiş, özenle yetiştirilmiş, sadrazam hüsrev paşa'nın kedhüdalığını (sadaret müsteşarlığını) yapmış, daha sonra ölen mehmed paşa'nın eşi ile evlenmişti. bu evlilikten tevfik ve refik adında iki oğlu ile iki kızı olmuştur. adile sultan sarayında yetişen ve bir saraylı olan zihniyar hanım'la evlenen tevfık bey'in bu evlilikten dört çocuğu dünyaya geldi. adile sultan, bu saraylısınn taşkasap'ta birev hediye etmiş, çeyiz ve cariyeler vermişti. cemil bey bu dön çocuğun en küçüğüdür. yaş sırasına göre diğer çocukların isimleri reşad, beyhan ve ahmed'dir.Tümünü Göster
cemil bey, babası tevfik bey öldüğü zaman üç yaşında idi. bundan sonra amcası refik bey'in himayesinde, özenli bir gözetim altında on iki yaşmda ilkokulu bitirdi. çalışkan, terbiyeli, sessiz bir çocuk olmasına rağmen mıugibîye düşkünlük gibi o zamana göre tehliketi sayılan bir merakı vardı. bu nedenle, yalnız cuma geceleri annesinin yanında kalmak şartı ile refik bey'in konağına alındı. daha o yaşlarda küçük bir tanburî olarak çevresine ünü yavaş yavaş yayılmağa başlamıştı.
refik bey'in evi tanzimat döneminin getirdiği yeniliklerle doluydu. amcasının çocukları okuldaki derslerinden başka özel hocalardan fransızca dersleri alıyor, bir fransız mürebbi tarafından yetiştiriliyordu. bu eğitim şekli cemil'in üzerine de olumlu etki yapıyor, bir yandan rüştiyeye devam ederken, bir yandan da genel kültürünü ilerletiyordu. bu huzurlu hayat refik bey'in ansızın ölümü ile alt-üst olmuş, horhor'daki konak terkedilerek bakırköy kaymakamı olan amcazadesi mahmud bey'in evine taşınılmıştı. bu arada parasal sıkıntılar da başladı.
mahmud bey disiplinli, geleneklere bağlı, biraz katı tabiatlı, düzenli yaşamayı seven bir adamdı. genç cemil'in ünü gittikçe genişliyor, hatırlı kimseler tarafından mûgibî toplantılarına çağrılıyordu mahmud bey yeğenini bu davetlerin çoğuna göndermiyor, pek azına da onunla birlikte gidiyordu. öğrenimini ihmal etmemesi için dersleri ile ilgileniyor, akşamları sık sık derslerini denetliyordu. mahmud bey'in, bir manastır yapımına izin vermediği için, belediye başkanı ile arası açılmış, bakırköy'den kartal kaymakamlığına tayin edilmişti. böylece cemil bey iki yıl daha kartal'da yaşayarak on yedi yaşına kadar mahmud bey'in himayesinde kaldı. onun humus kaymakamlığına atanması sonucu, annesi zihniyar hanım'ın taşkasap'taki evine döndü. i̇çkiye bu yıllarda başlamışsa da buna engel olunabilecek bir yol bulunamadı.
orta öğrenimini tamamladıktan sonra siyasal bilgiler fakültesi'ne (mülkiye'ye) kaydoldu. i̇ki yıl devam etmesine rağmen yarıda bıraktı. burada mustafa nezih albayrak ve tanburî ali efendi'nin oğlu aziz mahmud bey'le sınıf arkadaşıydı. hariciye nezareti'nde "hariciye umûr-i şehbenderiye kalemi"nde memuriyet hayatına atıldı. uzun yıllar burada çalışmasına rağmen bu memuriyeti benimseyememiş, hariciyeciliği bir meslek olarak kabul edememişti. 1908'de meşrutiyetin ilânından sonra yapılan kadro kısıtlaması sırasında, dr. hamid hüsnü bey'in aracılığı ile, hariciye umûr-i şehbenderiye müdürü i̇smail hakkı bey'i ikna ederek sekiz yüz elli altın lira tazminat aldı, kadro dışında kalarak görevinden ayrıldı.
annesinin ve yakınlarının ısrarlı isteği üzerine 1901 yılın da, defter-i hakanî müdürlüğünden nazif bey'in kızı şerife saide hanım'la evlerıdi. şerife hanım'ın annesi eflaknur hanım da, cemil bey'in annesi şehniyar hanım gibi adile sultan'ın saraylılarındcındı. cemil bey evlendikten sonra cağaloğlu şe ref sokağında bulunan yeni bir eve taşındı. bu iki ayrı dünyaların insanları araısında uyumlu bir evliliğin bulunmadığını mesud cemil'in verdiği bilgilerden anlıyoruz. bir tarafta kendisini sanata adayan ve toplumun malı olmuş bir sanatkar, diğer taraftan bunu bir türlü kabul edemeyen, anlayamayan, kocasına tam anlamı ile âşık bir kadın vardı.her ikisi de evliliğin kendilerine yükleyeceği bazı külfetlerin ve sorumlulukların farkında değillerdi.
1902 yılının bir kış gününde oğlu mesud cemil doğdu. bundan sonra cemil bey'in hayatı evinden çok dostlarının çevresinde sürüp gitti. memuriyet hayatından çekildikten sonra dostlarının yardımı, plak çalışmalarından elde ettiği gelirler ve öğrencilerinin katkılariyle geçinebildi. cağaloğlu'ndân sineklibakkal'a, katip musluhiddin mahallesine taşınmışlardı. son yıllarında çevresinde bulunan insanlardan da uzaklaştı. evinin bahçesi içinde bulunan "uzletgâh" dediği ayrı bir evde yaşar olmuştu.
1914 yılında i. dünya savaşı başlamış, o da her türk vatandaşı gibi askere çağrılmış bedel vermişti. askerlik muayenesi sırasında doktor durumundan kuşkulanmış, bir başka doktora görünmesini salık vermişti. yapılan muayene sonun da, uzun süren bir soğuk algınlığı sanılan hastalığın "akciğer veremi" olduğu anlaşılmıştı. durum "ittihat ve terakki partisi"nin ileri gelenlerinin kulağına kadar gitti. mûgibîşinas bir doktor olan ve cemil bey'in yakın dostu hamid hüsnü bey aracı edilerek bir sanatoryuma yatırılması teklif edildiyse de buna cemil bey razı olmadı. i̇sviçre'ye gönderilmesi için yapılan tavsiyeyi de kabul etmedi. hastalık kısa sürede ilerlemiş, önce birinde iken her iki ciğere de yayılmıştı. nihayet 1916 yılının temmuz ayının yirmi sekizinci gününü yirmi dokuzuncu günü ne bağlayan gece yarısından sonra eşini uyandırdı:
"- vakit geldi yirmi beş sene rindane yaşadım. öldüğüme teessüf etmiyorum lakin sizin için bâd-ı i ızdırap oldum. affediniz kendinize ve mesud'a iyi bakınız. ".diyerek hayata gözlerini yumdu. pek az kimse ile kaldırılan cenazesi merkezefendi mezarlığında toprağn verildi. buniarın arasında rauf yekta bey'le columbia plak şirketinin sahiplerinden herman ve julius blumenthol kardeşler de bulunmuştu. bu mezarın yeri bugün bilinm -
8920.
010 kişi 15 saniyede 10 entry, dakkada 40 entry (bu arada bu kısım kutlu olsun), saatte 2400 entry 8000/2400= 3,3 saat yapar .. 3-4 saatte bu ipneyi gibtir edebiliriz
özet: yes we can
-
560 bin lirasi olan adam script exe
-
kadınların namussuz ucuz fahişeler olması
-
ccc rammstein ccc günaydın diler 17 12 2024
-
adminler tarafindan torpili yazarlar
-
camasir suyu kokulu el
-
en son iletişim kurduğum bayan
-
bu guneydogulular yarin yokmus gibi
-
beyler serkan inci sözlüğü satarken
-
en son bir kıza lise ikide yazdım
-
adam doktora gitmis doktor demiss
-
kadinlarla eşitsek erkek evde yatsin
-
hayat mayat bunlar boş işler
-
bu kadinin ismi rilley reid
-
kızını okula göndermiş baba
-
inci sözlük üyeleri 14 üye
-
hastanede kesin çocukları gizlice değiştiriyorlar
-
akp şuanda güç zehirlenmesi yaşıyorr
-
simdi size ferre sektorunun karanlik
-
adamda hiç değilse 560 bin var picler
-
morarinyo mancistir citiye gidiyo
-
bakircan çirkin karılara okey misin
-
bali li eski sevgilimin fotosunu ifşa ediyorum
-
beyler kurbanda ailece danaya girecez
-
ev zencisi nedir
-
bir iran kızı osuruğunu emmemiş erkekler
-
siz gerizekalilar sozluge yeni birimi
-
günde 12 kere sıçılır mı bu nasıl hastalık akk
-
amım patlamak üzere
-
azgınlıktan uyuyamıyorum dost
-
burayi niye hala açık tutuyorlar anlamıyorum
- / 2