/i/Tespit

  1. 9.
    0
    okuyun şukularsınız zaten amk
    ···
  2. 8.
    0
    Kor oldum amk
    ···
  3. 7.
    0
    Okuyun biraz zuhurtculer
    ···
  4. 6.
    0
    bumu özet züt
    ···
  5. 5.
    0
    ooooohhhhaa amk trend çabası ressssmeeen
    ···
  6. 4.
    0
    Özet nerde huur çocuğu
    ···
  7. 3.
    0
    Lan dıbına çaktığım askerin boğaz kesilmesi yalan çıktı adamlar 10 sene önceki görüntüleri koymuş. Asparagas haberler yapma. fetö o zaman çıksın adamsa gelsin türkiyeye. Tyibin demesiyle o kadar subay darbe yapacak ha bi gibtir git. Boğazı kesildi diye ismi verilen adam twitterdan twit attı yaşıyorum diye. Ayrıca tayip gizlice istanbula geldi adamlar marmariste sanıyodu onu hala oteli vurdurttu.iki prim yapacam diye zütünden haber uydurma.
    ···
    1. 1.
      0
      Yalan çıktı dendi video var amin düdüğü gibtir git bak izlesene den itin feryadı
      ···
  8. 2.
    0
    Özet nerde amk
    ···
  9. 1.
    +3 -2
    15-16 Temmuz özetini yazayım size...

    Askerin içine senelerdir adam yerleştirdiler. Feto ve Tayyip dostken yapıldı. Hiçbir darbe gece başlamaz. Uzun zamandır mimlenen bir askeriye vardı. ilk olarak seneler evvel "Balyoz" davası ile tüm Atatürkçü ve gerçek komutanları içeriye aldılar. Uzun süre içeride çürüttüler.

    Sonra Orgeneral mevkiine kadar yükseltildi bunların askerin içine soktukları insanlar. Fakat hâlâ tam olarak kendileri gibi olanları belirleyemediler. Çünkü 2 milyon askerin içinde bunu yapabilmeleri daha uzun vakit alacaktı.

    Şimdi burada bir ara verelim. Önce Reichstag olayını biliyor olmak lâzım. Hitler, kendi planladığı sonradan ortaya çıkan fakat insanları kışkırtarak yaktırdığı binadan sonra tek başına güç sahibi oldu ve milyonlarca insana katıksız hükmederek "başkomutanlık" yaptı ve devdıbını dünya yalnızca izledi.

    Dün Tayyip'in Orgeneral'lerine verdiği emirle askeriyedeki Atatürkçü komutanlara gerçekten darbe yaptırdığı inandırıldı. Fakat asker tam anlamıyla destek sağlamayacaktı. Bu sadece mimlenen komutanların tam güvensiz bir hâlde sokağa çıkmasına yarayacaktı ki, zaten yaradı.

    Sonrasında emir-komuta ile bazı yerlere dağılan askerler başladı darbe adımlarına. O, Trt'yi basıp bildiri yayınlayan komutan var ya; ona hakkım helâldir. O ne güzel bir askerdir. Dün geceki askerlerimiz ne güzel çocuklarımızdı. Çoğunun ağabeyi yaşındayım, yüreğim sızladı gırtlakları kesilince... Ah benim şeriatçi ülkem.

    Peki n'oldu? Tayyip, Orgeneral'den haberi alınca halkı galeyana getirerek sokağa saldı. O evde zor tutuyoruz, allahın askerlerini zor tutuyoruz, dediği insanları meydanlara saldı.

    Fetullah bile şaşırmıştır... Nasıl bana getirdi lafı, demiştir. Bundan eminim. Sonrasında destek gelmeyen askerlerimiz iyice afalladı. Üstüne halk kışkırtılarak salınmıştı. Nasıl açığa çıktık, diye düşünürlerken kimisi korkarak ateş açtı, kimisi silah bıraktı. Gerekirse kafamıza sıkarız diyen o güzel çocuklar sakallı-sarıklı yobazlarca gırtlakları kesilerek öldürüldü, kimisi köprülerden atıldı.

    Tayyip havadayken uçaklar TBMM'yi bombalar hâldeydi. Yalnız garip olan havada üç beş martı uçtuğunda kesilen medya kesilmedi ve Tayyip'in havadayken haberleri çıktı. Bu noktada madem bu asker terörist ve hain idi, o zaman neden bir binayı bombalarken asıl hedefe saldırmadı?

    Çünkü, Tayyip'in komutanları askere asla başkanna saldırmayın, onu canlı istiyorum, gibi gaz veren bir cümle kullanmıştı. Dinin hiçbir zamanında yapılmayan bir manyaklık hâliyle sabahlara kadar selâlar ve ilâhiler okunarak halk bilendi.

    Bunu da Tayyip emretmişti... Fakat yine de kendini garanti altına alana kadar meydanlara çıkmadı. Bunun sebebi kendi kendine yaptığı bu sözde darbeyle komuta edemediği askerlerin destek verip vermeyeceğini kestirememesiydi.

    Bir süre geçtikten sonra askerden ani bir tepki gelmediğinde ise rahatça konuşmasını yapmak için halka indi.

    En önemli noktalar...

    Evinden çıkan halk, camilerden gelen "demokrasiyi koruyun" anonslarıyla yola çıktı fakat bir grup oluşturacak sayıya ulaştığında tekbirler çekti ve silahlarını çıkarttı. Tam bir demokrasi şöleni yaşanmaya başlandı...

    Askerin asla emir-komuta'dan çıkamayacağını bile idrak edemeyecek kadar gözü dönmüş sakallılar tamamıyla kontrolden çıktı ve idam naraları, ölüm çığlıkları atarak askerle çatıştı, boğaz kesti.

    Dün geceden beri üç tane ordu komutanlığından yalnızca bir tanesi sessiz kaldı: 2. Ordu Komutanlığı...

    Dün medya binalarını basan askerin 1. Ordu Komutanlığı askeri olduğunu öğrenen biri; komutanınız çıkıp bizim ilgimiz yok dedi nasıl ondan emir almış olabilirsin, diye sorduğunda asker, orasını karıştırma, lütfen dediklerimi yap, diyerek yanıt verdi.

    Yani yanlış yönlendirildiğini çoktan fark etmiş oldu.

    Gün boyu Orgeneral'inden Tümgeneral'ine kadar 2. Ordu Komutanlığına bağlı kaç tane Atatürkçü komutan varsa toplamaya koyuldular. Başarıyla devam ediyorlar.

    Peki iki yıl evvel sokağa çıkın uyarılarını vandalizm ve hıyanet olarak yorumlayan adam bu çağrıyı dün gece neden yaptı?

    Burası aslında en basit olduğu nokta. Kendine asla demokrasiyle bağdaşmayan tam bir islami şeriat devleti ordusu kurmuş oldu. Yani aslında kurmuştu da bunu hep beraber ispatlarıyla izlemiş olduk...

    Bundan sonra ne olacak... ?

    1- Bu ilk seçeneğimiz. inanılmaz bir ufak ihtimalle kendisi planlamamış dahi olsa, askerimiz bünyesindeki insanlara zulmedildiğini ve katledilerek öldürüldüklerini düşünerek ayaklanabilir. Evet, hâlâ içlerinde yakalanamamış komutanlarımız vardır. Fakat nasıl toparlanırlar ve baskına geçerler bilemiyoruz. Böyle bir ihtimal için dün gece bu anlattıklarımı fark edip ani bir kararla harekete geçmeyi planlamış olmaları gerekirdi. Bunu, Tayyip'in "bir hafta daha sokakta kalın" çağrısını düşününce yapmış olabileceklerine minimum da olsa inanıyorum. Fakat belki de şeriatçi manyaklarla karşılıklı gırtlak kesmek istemediğim için umut ediyorumdur.

    2- Bu biraz önceki yazdığım senaryo olmazsa ki, olacak gibi görünmüyor, olası senaryodur. Başkanlık sistemi iki ay içinde gelecek. Cemaat aşağı, cemaat yukarı diyerek safları pekiştirdiler. Palalı manyaklar bu sefer asker kafası koparacak kadar legal şekilde sokağa döküldü. Hiçbir koşulda yargılanma yok. Tahayyül edebilir miydiniz? Ben ediyordum. Haklı çıkmanın hiçbirimize faydası yok, büyük resmi görmemiz gerek. Din çığlıkları, dine asla uymayan ve günah olan bir çığırtkanlıkla camilerden yükseldi. Sokaktaki kameralara takılan insanlara bakarsanız her gün gördüğünüz insanlara benzemediğini görebilirsiniz. Suratları fazla nurdan çirkinleşmiş, gözlerini kan bürümüş yaşlı ve gençler dışarıda. Asla karşılık verilmemesi gereken aksi takdirde evinize bile zorla girip canınızı alabilecek bir güruh onlar.

    Her türlü... Yakın bir zaman içerisinde başkanlık gelse dahi, polis devleti olan yeni şeriatimiz ile asker fiilen tafsiye edilmiştir.

    Hiçbir koşulda dini rejim gereği insan öldürenler yargılanmayacaklardır ve karşıt görüşü anında ve bulundukları yerde terörist ilân ederek canını almak isteyeceklerdir.

    idam cezası gelmezse "halk meclisi" adı altında yargılamalar yapılıp sokak ortasında idamlar gerçekleştirilecektir.

    Polis bile asla Tayyip'i korumak haricinde halkın kendi düzenini kurmasına engel olmayacak ve buna göz yummak zorunda bırakılacaktır.

    Önümüzdeki bir yıl içerisinde resmi yahut fiili olarak bir rejim devletine dönüşmüş olunacaktır.

    Birkaç yıl boyunca bombalardan ziyade bire bir sokak cinayetleri mütemadiyen işlenecek ve herkes kaçak göçek yaşamak zorunda kalacaktır.

    TSK hiçbir koşulda toplanamayacak ve askerler idam edilmeye devam edilecektir.

    Bunları daha fazla konuşmak isteyen arkadaşımla buluşup önümüzdeki kısıtlı sürede konuşmak isterim fakat fazla vaktimiz kaldığını düşünmüyorum.

    Kimse asla ne olduğunu anlayamıyor. Ve şu an sokağımdan hâlâ bağıran çığırtkanların sesini duyuyorum. Gerçekten korkunç.

    Bunun geri dönüşü yok arkadaşlar. ikinci Dünya Savaşı'nı da, Ortadoğu devletlerinin iç savaş yıllarını da araştıran dostlarım ne demek istediğimi gayet iyi anladılar. Yapacak tek bir şey bile kalmadı. Herkes kendisine dikkat etmek; güvendiği bir yoldan, zarar görmeyeceği bir şekilde hayatına devam etmek ve olaylara karışmamaya çalışmak suretiyle kendisini kurtarmak ile mükelleftir.

    Kahraman olmaya çalışmayın. Muhtaç olduğunuz kudretin nerede olduğunu biliyorsunuz. Sakin ve sessiz bir yol izleyerek uzuuuun bir süre sürecek olan ve yakında başlayacak olan bu kargaşa hâlini hayatta kalarak atlatmalıdır. Belki aramızdan bir Atatürk daha çıkacaktır. Fakat böyle bir millet için değer midir, orası tartışılır.

    Oyun başladı.

    Hepinize bol şans.
    Tümünü Göster
    ···