yazarları bu yazı sizi bi nebze (üzülenler için) rahatlatıcaktır diye umuyorum. sadece bugün değil genel anlamda yalnızsanız üzülmeyin derim ben. şahsen bugün benim doğum günüm ve yalnızım ama gayet mutlu bir insanım. beni bilen bilir çok nadir uzun yazı paylaşırım zaten çok uzun değil buyrun;
Yalnız kişi üzülmesin, sevinsin!
Bu aralar yalnız kalmaya çalıştığım için mıdır nedir bilmiyorum, yalnızlık üzerine kafa yordum birazcık ve sonuç olarak yalnızlığın muhteşem olduğuna kanaat getirdim. Valla bak. Ben hep yalnızlıktan yana oldum.
Kalabalık daraltır adamı aga, kalabalık puşttur, güçlüdür, rahat bırakmaz adamı… Tamam faydaları da var, eğlenceleri, güzellikleri var amenna ama yalnızlık bambaşka… Yalnızlık özgürlük demek bir kere… Yalnızlık adama istediğini yapma özgürlüğü sunuyor, uyması gereken bir kural ya da bir tarz koymuyor önüne… Ayrıca’hadi şunu yapalım’, ‘hadi şuraya gidelim’ diyen kimsesi yoktur yalnız kişinin, iç sesi nereye gidelim derse oraya gider, nerede olmak isterse orada olur…
Bize o reklam alsın diye yapılan, zengin aşk masalları dizilerinde yalnızlık hep öcü olarak gösterildiği için herhalde, hepimiz yalnızlıktan fellik fellik kaçmaya çalışıyoruz, hep yeni insanlarla tanışıyoruz, kendimizi paylaşabileceğimiz yeni yerler arıyoruz, facebook, twitter, sözlük bile ayrı ayrı yalnız bireylerin kendileri gibi düşünen insanları görüp yalnız hissetmemeleri için var… Ama kaçırdığımız şey şu ki yalnızlık kendisinden kaçılamayacak ve kaçılmaması gereken kutsal bir meditasyondur.
Tek başına kalan kişi düşünür, tembelleşir, umursamazlaşır, bencilleşir ve bunlar oldukça da kendine döner, kendinin farkına varır, kendiyle uğraşır… Hem de kendine zarar verecek kimsesi yoktur yalnız adamın, kazık atacak bir arkadaşı, aldatacak bir sevgilisi, hesap soracak ebeveynleri… Yalnız adam, kendi dünyasında kendisinin kralıdır, kendi kendine emir verir, kendi kendine uygular, kendi hesap sorar, kendi hesap verir…
Özgürlüğün, en değerli şey olduğunu düşünen biriyseniz, yalnızlıktan korkmanın, kaçmanın hiçbir anlamı yoktur. Hele ki sevgili yokluğundan şikayet etmek tam manasıyla bir ahmaklıktır! Düşünsenize sevgilisi olan birinin tek bir seçeneği var, artık kontak kapanmıştır onda, ne özgürdür, ne tembel, ne sorumsuz. Sevgilisi olan arkadaşlarımız dışarı çıkarken haber verirler, kimleyseler hesap verirler, mesaj atmazlarsa manitalarına, azar işitirler, hep bir sorumluluk yüklüdür omuzlarında… O kişi özgür değildir, o sadece mutludur. Hiçbir tak anlamadan geçen hayatında görebileceği bir çok şeyden vazgeçer ve sadece mutlu olur…
Nasıl bir mutluluksa ondaki, gözleri seçici kör olur, sadece tek bir şeyi görmeye başlar. Yalnız kişiler o yüzden aşık olmaktan korkarlar. Çünkü özgürlüğün tadı, tembelliğin tadı, bencilliğin ve umursamazlığın tadı, aşk denilen şeyin tadından çok çok daha lezzetlidir aga… Aşık olmanın sonuçlarından pek tad almamış bir kardeşiniz olarak söylüyorum bunları. Tembellik ağzınıza sıçmaz, canınızı sıkmaz, özgürlük sizinle kavga etmez, mesaj atmadınız diye trip yemezsiniz, kendinizi umursamazlığa beğendirmeye çalışmazsınız, güzel giyinmenizin bencillik için hiçbir anlamı yoktur, o sizi hiç görmeden de sever…
Değer verdiğin tek şey yalnızlığınsa öyle bir nirvanaya varırsın ki artık duygularını törpüleyebilir, daha çok keyif hissedip daha az sıkıntı hissetmeye başlayabilirsin bile… Ama bu nirvanadır, öyle herkes yapamaz, yalnızken daha çok acı çeken, ağlayan, zırlayan insanlar da var etrafta. Allah yardımcıları olsun tabi ama aslında onlar yalnızlığı tam anlayabilmiş kişiler değillerdir.
yalnız kalmak istemeyen kalabalıklardır o kişiler korkarlar yalnızlıktan hatta belki karanlıktan… Çünkü insan en güzel karanlıkta yalnız kalır gecede yaşayabilir yalnızlık en güzel… sizinle aynı şehirde yaşayan insanların uyudukları saatte ayakta olmak bir dik duruştur kalabalıklara karşı… ‘ben sizi aslında hiç önemsemiyorum’ demektir gece yaşamak… Ya da sadece düzensiz bir binsinizdir sadece, o da olabilir:)
Nitekim yalnızlık güzeldir kardeşim, kaçmaya gerek yok yalnızlıktan, illa kaçacağım diyorsan kalabalıktan kaç… Kalabalıklar haindir, güçlüdür, baskındır, adamı allak bullak eder, kendin olmanı engeller, özgürlüklerinin can damarına basar, tembellik yapmana müsaade etmezler… Sen sen ol, kendini iyi koru kalabalıklardan… Hep yapmaya çalıştığım gibi, kalabalıklar içinde sizin de yalnız kalabilmeye çalışmanız, başarmanız ve o tadı alabilmeniz dileğiyle.
burak durgut a teşekkürlerimi sunarım.
