-
101.
+2En sonunda dayanamadım gittim bi muhabbetin arasında Selvere sordum. Kankan yine başladı devamsızlıklara falan diye şakayla karışık sokuşturdum araya lafı.O da keyfinden değil heralde ayağı kırıldı kızın 1 haftadır alçıda yatıyo dedi.O an çok değişik bir şey hissettim. Anlam veremediğim derece de pişmanlık duymaya başladım.1 haftadır ayağı kırık olan kıza geçmiş olsun diye yanına gitmemiştim. Bırak gitmeyi msnden bi geçmiş olsun mesajı bile atamamıştım. Selverden cevabı aldıktan sonra sınıfa gittim hemen. Daha 1 saat öncesine kadar deli gibi sinirlendiğim kız için şimdi kendime kızıyor acaba kötü bir şeyi mi var diye endişeleniyordum. Okul çıkışı dayanamadım evlerine gittim. Evlerinin karşı duvarında bekledim. Belki cama çıkar görürüm falan diye. Artık kendimi affetirmenin yollarını arıyordum. Aslında buna hiç gerek yoktu gidip msnden konuşabilirdim ama olayın sıcağıyla kafam basmadı heralde ki 1 saat falan bekledikten sonra çaktım durumu. Kalktım eve gittim sonra.
-
102.
+2Devam panpa devam
-
103.
+2Savaşın tepkisine biraz kafam takılmıştı ama sorun etmedim çok fazla. Sonraki teneffüs Selverin yanına gittim işin aslını astarını öğrenmek için. Yanında Gizem vardı onu bir şekilde postalattım sonra başladım sorgulamaya. Neden böyle saçma bir şey yaptın Selver dedim.O da saçma değil inan bana doğruları söylüyorum yani en azından benim gördüklerim gözlemdiklerim bu yönde dedi. Bende peki Gizemin haberi var mı dedim o da hayır yok bugün parkta senin olacağını bilmiyor.Biz gelicez beraber sonra sizi yalnız bırakıcaz dedi. Bende korkarak senden başka birisi daha mı geliyor dedim.O da evet dedi Kezban ve Yıldız da gelicek dedi.Ben 2 kişiden korkarken Gizem dışında 3.bir kız daha gelecekti. Duyulmasını istemediğim sırrımın ayyuka çıkacağından korkuyordum.Çok renk vermedim Selvere tamam gelsin konuşup uzlaşmaya çalışırız böyle işlerde pek gözüm yok onu üzmeyecek bir şekilde olmayacağını söylerim dedim.O da tamam bakalım ama sakın benim sana mektup yazdığımı söyleme dedi. Anlaştık ve sıralarımıza geçip oturduk. Savaş geldi ne konuştunuz anlat dedi yüzeysel bir şekilde anlattım geçtim. içim içime sığmıyordu. Bugün nasıl bitecekti de ben parkta ceylanımla baş başa kalacaktım ? Ya baş başa kalınca ne yapacaktım işin orasını hiç düşünmemiştim.
-
104.
+2Sınıfa geldiğimde herkes bana ne sordular ne konuştular diye sorguya çektiler. Anlattım kısaca soranlara.Çoğu baskı yaptı olum çok güzel kız lan çık kaçırma bir daha gelmez bu fırsat eline falan diye ama hepsine geçiştirir gibi cevaplar vererek uzaklaştırdım.Çünkü benim gözlerim yalnızca Gizemi görüyordu kalbim yalnızca Gizeme aitti. Başkasına bakamazdım kim güzel kim çirkin bunu yorumlayacak kadar bile kızlar hakkında bir bilgim yoktu. Sadece Gizem vardı benim için. Olsa da olmasa da kalbimin bir köşesinde hep Gizem vardı.Ama sanırım Gizemin düşünceleri benimle aynı doğrultuda değildi. Gizem artık gittikçe farklılaşıyor güzelleşmesinin yanında biraz da kendini üstün görmeye başlıyordu. Yani en azından ben öyle hissediyordum. Aslında Gizem tanıdığım günden beri saf temiz kalpli alçakgönüllüydü.Bu özelliklerinin değişeceğini de sanmıyordum ama arada taşkın hareketler yapıyordu. Eskiden buna göre daha olgundu diye düşünüyordum.Ya da ben bu kadar uzak kalmadığım için Gizeme bana böyle geliyor da olabilirdi.Bir gün Gizemi okul parmaklıklarının ardından bir erkekle konuşurken gördüm.
-
105.
+2Ders çıkış zilinin çalmasıyla beraber koşar adımlarla parka gidip banka oturdum ve Gizemin gelmesini bekledim.5-10 dk sonra okulun çevresi boşalmış ve ardından parkın girişinde 4lü kız grubu görünmüştü. Aralarında tabii ki hemen Gizemi aradım ve buldum. Yine salına salına geliyor olabildiğince bütün güzelliğiyle çevresine canlılık katıyordu. Beni başlı başına yaşatan zaten oydu bu bile yeterdi güzelliğinin tarifine. Kızlar geldi selamlaştık falan sonra oturdular yanıma ama Yıldız oturmadı beni evden beklerler deyip gitti onun ardından 5 dk sonra Selver de ayrılmıştı. Gizemle öpüştüler ve ardından Gizemin o muhteşem derecede sevimli bay bay hareketini gördüm.ilk kez yakalamıştım bu hareketi ve hemen kafama kazıdım.Ben ona hayranlıkla bakarken bana seslendi.Eee anlat bakalım nasıl gidiyor okul falan dedi.Ben de bir anlatırdım ya artık sorma gitsin.Kem küm diye bir şeyler zırvaladım ve konunun aslına inilmesini sağladım. Gizem bana hayatında hiç sevgilin oldu mu diye sordu bende hayır diye cevap verdim. Sebebini sordu bende gerek yok düşünmüyorum hem yaşımız daha çok küçük bu tür şeyler saçma geliyo dedim. Keşke demez olaydım kızın bir andan yüzü düştü.Onu kırıldığını görmek dişlerimin tek tek çekilmesinden daha acı bi tabloydu.Ya demek öyle falan dedi belli ki üzülmüştü kız.Ama ben heyecanlanmıştım sahiden beni mi seviyordu yoksa.Bu sefer bende utangaç davranamadım ve sordum senin sevgilin oldu mu dedim. Tabii Ozan dışında diye imalı bir tonlama yaptım. Hayır dedi. Olmadı.Zaten Ozan da başlı başına hataydı gereksiz herif dedi.S harfini hep peltek bir şekilde söylerdi ki bu da ona özel onu diğer kızlardan ayıran bir özellikti. Onun sevimliliğini 2 kat daha arttırıyordu.5 dk daha falan böyle muhabbet ettik sonra kalktık banktan.
-
106.
+2Parktan ayrıldık.Ama hala beraber yürüyorduk. Evine bırakıyım istersen geç oldu saat dedim. Güldü.Oysa saat daha 2-3 falandı heralde güneş tepemizde ışıldıyordu. Olur bırak hem bu arada biraz daha laflarız dedi. Benim için biçilmiş kaftandı bu zaten ama fazla belli etmedim. Eviniz nerdeydi dedim. Oysaki çok net biliyordum evlerinin nerde olduğunu. Defalarca önünden geçmiştim tatillerde belki görürüm umuduyla. Tarif ettiği yoldan yürümeye başladık. Bitmesin yollar uzasın diye hem dua ediyor hem de yavaş adımlarla ilerliyordum. Sonra Gizem yeni bir soru daha yöneltti bana. Okulda beğendiğin güzel bir kız var mı dedi.Ben afallamıştım. Sorunun cevabı gayet netti. Bırak okulu tüm kainatın güzeli şu an bana soru soruyordu. Sensin diyemedim. Yapamadım.Gururum yine izin vermemişti buna.Çok dikkat etmedim diye geçiştirmeye çalıştım.O da vardır illaki sınıftan olsun söyle bari dedi.Ne cevap verecektim ki? Başka bir kızın adını versem kız benden soğuyacaktı. Onun adını versem beslediğim duygular ortaya çıkacaktı. Hislerim ortaya çıkarsa kötü olurdu.Çünkü onu sevmekten korkuyordum.Ya benimle oynuyorsa ya dalga geçiyorsa benimle diye düşündüm. Ozanın söyledikleri hala aklımdaydı. Aslında Ozanın söyledikleri umurumda değildi ama yaptığım kendini beğenmişlik için bir kılıf arıyordum. Ağzımdan bir anda bir şey kaçıverdi. Selver güzel kız bak dedim.Hem onun en yakın arkadaşıydı hem de ona güzel demiştim. işler gittikçe taka sarıyordu. Belki de elimde olan kızı gururumdan daha önemsiz görüyor tüm vücudumla onu reddediyordum. Gizemin biraz morali bozulmuştu ama neyse ki evlerinin önüne gelmiştik. Görüşürüz deyip ayrıldan yanımdan ayrılırken de o sevimli bay bay hareketini yapmıştı.Bu bile yeterdi aslında o kızı sevmeme
-
107.
+2Günler ilerledi ben artık tamamen derslerime odaklanmıştım. Yavaş yavaş unutmaya başlamıştım Gizeme sahip olma duygusunu. Zaten Gizemle de konuşmadığımız için ona ulaşma imkanım mümkün değildim. Realist takılıyordum Gizem geri dönmeyecekti. Bunu kabullenmiştim. Yine bir gün sıramda oturmuş test çözerken karşı sınıftan 4 çocuk geldi. Hepsini tanıyordum gayet iyi çocuklardı ama biraz yırtık çocuklardı. Geldiler yanıma bi 5 dk gelsene aşağıya bir şey konuşucaz dediler.Ben de tamam gidelim dedim. Ortada gerginlik yaratacak bir şey yoktu ki zaten konuyu açtıklarında bunu kanıtladılar. Sınıftan Özge diye bir kız seni seviyo. Güzel kızdır temiz kızdır istiyosan aranızı yapalım dediler.Ben de gerek yok dedim kibarca reddettim birkaç bahane daha uydurdum. Hatta sevgilim varmış diyin halledin unutması kolay olur dedim. Eyvallah gerisini bize bırak sen ama sakın Özgeye söyleme senle konuştuğumuzu dediler sonra birlikte çıktık sınıf koridoruna.
-
108.
+2Günler böyle geçip giderken sınıfa bir hüzün havası çökmüştü. Sınıftan bir kişi ayrılıyordu Buse diye bir kızdı.Çok iyi kızdı Buse. Sınıftaki herkesle arası iyiydi. Etliye sütlüye karışmaz uysal ama kafa dengi bir kızdı.O gün onun için pasta börekler yapılmıştı. Ertesi hafta aramızda olmayacaktı Buse. Zaten okulun bitimine de 2-3 haftalık bir süreç kalmıştı. Sınıfta hüzün vardı ama onu uğurlama partisi gibi bir şey yapmıştık herkes gülüp eğleniyor bir şeyler anlatıyor Buseyle fotoğraflar çekiliyordu.Bir tek ben çekilmemiştim. Hiç sevmezdim fotoğraf çekilmeyi hala da öyleyimdir. Hiç bir yerde ne bireysel ne toplu bir fotoğrafım yoktur. Buse beni çağırdı gel çekilelim hatıra olur diye. Bende yok hayır kalsın dedim. Odunluğum yine üstümdeydi.Ne olurdu bir poz çekilsem ? Zaten kız mutsuz en azından bu iyişiği onun için yapablirdim ama yapmadım maalesef. Buse bana biraz kızmıştı fark etmiştim onu. Gider ayak küslük olmasın diye yanına gittim beni eliyle itip ağlamaya başladı. Defol başımdan sen ne kadar kibirli kendini beğenmiş bir çocuksun senden nefret ediyorum diye ağlayarak sınıftan çıkıp gitti. Anlaşılan kız bütün üzüntüsünü benim üzerime yıkmıştı.Çok halt etmişti. Zaten Gizem ve kız arkadaşları bana kırgındılar bir de üzerine bu eklenmişti. Neyse çıkış zili çaldı Buse bizimle olan son dersini de geçirmişti herkes tekrar tek tek vedalaştı en sona beni bıraktı. Herkes çıktı sınıfta yalnız ikimiz kaldık. Sanırım Buse bunu planlamıştı. Sonra yanıma geldi.ed edd avarel 4 yıllık sınıf arkadaşlığımız böyle küs bitsin istemem gerçekten çok saf ve temiz bir çocuksun ama çözmediğim bir gariplik var davranışlarında dedi.Sen bana gitmeden önce son kötülüğünü yapsan da ben sana bir iyilikle veda etmek istedim dedi ve cebinden bir not çıkarıp elim sıkıştırdı sonra görüşürüz deyip uzaklaştı. Notu merakla hemen açtık baktım Gizemden bahsediyordu.Ama bu sefer diğerlerinden çok farklı bir havası vardı bu notun.
-
109.
+28.sınıf başlamıştı artık. Hedefim doğrultusunda ilerliyordum. Güzel çalışıyordum tüm duygularım körelmişti sanki ama Gizeme duyduğum sevgi dipsiz bir kuyuydu asla bitmeyecek asla son bulmayacak.Onu her gördüğüm gün daha çok aşık oluyor daha çok hoşlanıyordum. Gizem de büyümüştü.Çok güzel bir kız olmanın da ötesine geçmişti benim için artık.O eşsizdi.Bir benzeri daha gelmeyecekti bu dünyaya. Gizemle hiç konuşmadık günlerce.Ben sadece ders çalışıyordum arada bir sınıfta takıldığı arkadaşlarıyla konuşuyordum o kadar.Bir de bakışıyorduk sürekli.O beni kesiyordu ben onu.Ya da ben sürekli ondan gözlerimi ayıramadığım için arada o da kaçamak bir bakış atınca bunu yakaladığıma seviniyordum beni dikizliyor diye.
-
110.
+2Karne almaya gittiğim günde konuşmadık Gizemle o gün ve tüm yaz boyunca hiç konuşmadık görüşmedik bir daha.Çok pişmandım olanlardan ama Gizem beni dinlemiyordu başına buyruk hareket ediyordu.O böyle yaptıkça ben çabalayınca kendimi işe yaramaz vasıfsız gibi hissediyordum artık ben de bıraktım bir yerden sonra.Her şeyi oluruna bıraktım ne olursa kabulümdü artık iyi ya da kötü.Ona karşı sevgim hiçbir zaman son bulmayacaktı. Ondan başka kimse de olmayacaktı hayatımda bunu biliyordum o yüzden içim rahattı.En azından Gizemi sevme şansım devam edecekti bu bile yeterdi bana. Tüm yaz Savaşla top oynayarak buluşup dolaşarak geçirdim. Tabi her gün değil. Zaten çok sosyalleşmeyi seven birisi değildim.1 haftada 1-2 kez belki çıkıyordum.Çıktığım zamanda artık Savaşla yalnızca top oynamıyorduk bir yerlere gidip bir şeyler yapıyoduk. Artık biz de büyüyorduk yavaş yavaş ve 8.sınıf olmuştuk. Bazılarımızın sesi kalınlaşmış bazılarımızın boyu uzamış sivilcelenmişti. Bazı ayılarında sakalı bıyığı çıkmaya başlamıştı. Yazın okulun açılmasına 15 gün kala dershane hızlandırmaları başlamıştı. Onlara da gitmeye başlayınca artık tüm gücümle derslerime odaklanmıştım Gizemi unutmaya çalışmanın en güzel yolu buydu.
-
111.
+2beyler hemen yemek yiyip gelicem beklettiğim için kusura bakmayın gelince seri bir şekilde atmaya çalışıcam partları. Bugün bitiricem büyük ihtimalle hikayeyi.
-
112.
+2Yine bir sabah kalkmış Savaşla okula gidip sıramıza oturmuştuk. Sıramın altına defterlerimi yerleştirirken elime kağıt parçası gibi bir şey gelmişti. Tutup çıkardım baktım şaşkınlıkla.Bir mektubu andırıyordu. Katlanmış pembe bir kağıttı. Savaşa çaktırmadan attım cebime sonraki tenefüste tuvalete gittim okumaya başladım. Mektupta birisi benden hoşlandığını ama bunu söylemekten çok korktuğunu bu mektupu yakın bir arkadaşı adına yazdığından bahsediyordu. Altında da Ben Selver istersen çıkışta parkta konuşalım yanımda Gizem de olucak yazıyordu.Şaşırmıştım.Ve mutlu olmuştum içten içe çığlık atıyordum Gizem de beni seviyordu. Yıllardır açılamadığım kız sonunda dayanamamış o bana açılmıştı. Sevinçle çıktım tuvaletten sınıfa doğru ilerledim. içeriye girdim Gizemle Selver yoktu sınıfta sağa sola bakındım sonra sırama geçip mektubu Savaşın eline verdim. Açtı okudu o da benimle aynı şeyi düşünüyordu. Sevinmesi gerekirken sanki fazla sevinmediği hatta hiç tanımasam üzüldüğünü bile söyleyebilirdim ama sevinmişti ya da ben öyle inanmak istedim. Sonra hadi yine iyisin ayarladın sonunda kızı dedi. Bende gülümseyerek mektubu aldım attım cebime.
-
113.
+2Devam dinliyoruz
-
114.
+2Burdayiz
-
115.
+2ilk dönemin bitimine 1 ay kadar bir süre kalmıştı.Ben yine çalışkan bir öğrenciydim ama Gizem pek umursamıyordu sınavları falan. Birkaç kez uyardım tamam çalışırım sınav vakti sen merak etme dedi.Çalışmamıştı. Kötü geliyordu sınavları ve ortamı da git gide bozuluyordu. Etrafındaki çoğu kişi zengin züppe çocuklarıydı. Kızlı erkekli hepsi öyleydi ve Gizem de onlara ayak uydurmaya çalışıyordu.Git gide bozulmaya başlamıştı Gizem. Artık o eski masumluğunu da yitirmişti o eski saflığını da.Her gün abartı makyajla geliyordu okula abartılı etek boyuyla falan. Deli oluyordum buna ama çok ses çıkarmadım başlarda. Sonra dayanamadım çektim bir kenara Gizem gelsene bir dakika dedim. Geldi peşimden ukala bir şekilde ne var dedi.Ben de nasıl ne var dedim. Eski halinden hiçbir eser kalmadı dönüp baktın mı hiç şu haline dedim.Ne varmış halimde dedi.Sen eskisi gibi değilsin Gizem çok değiştin 2-3 ay içinde dedim.Bu seni ilgilendirmez dedi.Ben de sadece bir arkadaş tavsiyesi o ortamdan bir an önce çek al kendini dedim.Çok takılma sen hepsi iyi çocuklar onlar dedi sonra ayrıldı yanımdan.Sap gibi kaldım orada. Eski sıcaklığı eski masumluğu yoktu Gizemin.Ben hala çok seviyordum onu ama ilk kez bu sene görmüş olsam kesinlikle aşık olmazdım.Ben onun saf hallerini doğal tavırlarını seviyordum. Züppe vari ortam özentisi hareketlerini değil.
-
116.
+2Yaz çabuk geçmişti Gizemle buluşmamıştık ama geçmişti bu sefer. Aramız çok da iyi değildi Gizemle benim adıma.Çünkü 2 yakın arkadaş gibi davranıyorduk birbirimize. Okullar açılana kadar hiç görüşmedik Gizemle. Lise 1 in ilk günün gecesi Gizemle anlaşmıştık.Her sabah beraber gidecek her akşam beraber dönecektik okuldan.ilk sabah buluşup gittik okula iki yabancı. Sınıflarımız aynı değildi maalesef.Çok üzülmüştük ama elden bir şey gelmezdi. Fakat her teneffüs beraber dolaşıp birbirimize yardımcı olacaktık.ilk 1-2 ay kadar öyle de olmuştu ama hem o sınıfıyla bir ortam oluşturmuştu hem de ben kendi sınıfımla. Görüşmelerimiz git gide azalmıştı. Birlikte okula gitmiyor beraber geri dönmüyorduk çoğu zaman da.Artık okula geldiğim için pişman olmaya başlamıştım. Gizemle bu kadar seyrek görüşmek beni kahrediyordu ama yapılacak pek de bir şey yok gibiydi her zaman olduğu gibi.
-
117.
+23-5 adım yürüdükten sonra Savaşı gördüm.. Bugün de beni yarı yolda bırakmamıştı. Yaklaşık 1 saat olmuştu ama hala beni bekliyordu. Savaşla olan dostluğumuz günden güne artıyordu birbirimizde kenetleniyorduk adeta. Yanına gittim noldu dedi. Olayları bir de Savaşa anlattım baştan sona. Hiç tepki vermeden dinledi ve sonunda konuşmamı bitirince. Neden açılmadın olum sen aptal mısın dedi. Haklıydı aslında hem de sonuna kadar haklıydı.Ben neden açılmamıştım onu bilmiyordum ama Gizeme karşı olan hislerimin açığa çıkmasını istemiyordum. Gizemin bunu bilmesini ise hiç istemiyordu. Yine beni aşağılar incitir diye korkuyordum sanırım. Savaşı boşver olum kız işleri adamı yorar gibi basit saçma bir replikle başımdan savmıştım adeta. Sonra başka bir konu açmış eve gidene kadar da onu konuşmuştuk.Ne olduğunu tam hatırlamıyordum ama büyük ihtimalle futbol ya da flash tvde cumartesi geceleri çıkan amerikan güreşi ile ilgiliydi
-
118.
+2ilk dönem karnemi aldım ve ayrıldım okuldan bir daha geri dönmemek üzere. Gizeme de veda falan etmedim zaten çok da umurunda olduğunu zannetmiyordum. Yarıyıl tatilinde Savaşla buluştum birkaç kez onun dışında çıkmadım evden. Yine kitaplarımla baş başa bir tatil geçirdim.Çok da mutlu oldum açıkcası ama Gizem benim içimde kabuk bağlamayan bir yaraydı.Her davranışında her hareketinde bu yara kanıyordu. Tüm vücudumda hissediyordum acısını. Okullar açıldı. Yeni okuluma başladım.Çok tanıdık kimse de yoktu bu yüzden alışamadım sınıfıma falan.Bir yandan da Gizemi unutamamıştım hala.O hafta içerisinde Gizem bana mesaj attı. Okuldan ayrılmışsın dedi.Ben de evet dedim. Neden bana söylemedin dedi. Yılışıklık yapmak istemedim dedim.Özür dilerim ed edd avarel o gün için dedi. Kalbini kırmak istemezdim ama o an bulunduğum ortam bana toz pembe gelmişti kim buna karşı koysa aynı tepkiyi verirdim dedi. Annem babam bile olsa dedi.Ben de önemi yok zaten nolacak unutur gideriz sanki yapmadığımız şey alıştık artık bunlara dedim. Trip mi atıyosun dedi hayır dedim. Buluşalım bir gün dedi gerek yok konuşalım burdan ne konuşacaksak müsait değilim şu aralar dedim. Eğer üzdüysem seni gerçekten çok özür dilerim hem o ortamdan da uzaklaştım artık dedi.Ben de üzdün Gizem dedim ilk kez yaptığın bir şeymiş gibi konuşma artık dedim. Defalarca üzdün hem de ama hepsin de üstesinden geldim artık dalgalı tavırlarından bıktım biraz net ol dedim.Ha ayrıldığın ortama gelince de çok da önemli değil artık dedim.Ne yaptığın nasıl yaptığın beni ilgilendirmez deyip çıktım feysten.ilk kez onu çevrimdışı oluşunu izlemeden çıkmıştım feysten.
-
119.
+2Biraz daha seri *
-
120.
+2Dinliyoruz
başlık yok! burası bom boş!