Başlık resmi çıkmamış ondan dolayı tekrar açtım şimdide çıkmassa giberler amk
Yaklaşık 6 günlük çaylağım vardı bu 6 günde toplamış olduğum fıkralardır.
iLGiSiZ KOCA
Kadın pgiboloğa,kocasının kendisi ile sevişmediğini anlatmaktadır.
Pgibolog;
-"Yarın'ki seansa kocanızı da getirin... " der.Ertesi gün kadın kocasıyla gelmiştir. Doktor kadına soyunmasını ve yatağa uzanmasını söyler ve adamın gözünün önünde kadınla etraflıca sevişir.Sonra kadının kocasına döner ve;
-"Gördün mü, böyle olacak hem de haftada en az 3 defa"...
Koca;
-"iyi de her defasında benim'de gelmem gerekiyor'mu ?"... (tam gavat aq)
DiRSEK
Adam resepsiyonda bekliyormuş.Arkasındaki güzel bayanı görememiş.Ve birden dirseği kadının gögüslerine dokunmuş.
Adam;
-"Hanımefendi eğer kalbiniz de göğsünüz kadar yumuşaksa beni affedermisiniz?"demiş.
Kadın da bunun üzerine;
-"Beyefendi eğer penisinizde dirseğiniz kadar sert ise oda 406'da bekliyorum".(Vay aq otele gidiyorum ben)
MOR VE BURUŞUK
Yeni gelin ve damat balayına çıkıyorlarmış.Gelin valizini hazırlarken anneside yardımcı oluyormuş.Gelin annesinden mor geceliğini ütüleyip valize koymasını istemiş.Neyse tüm hazırlıklardan sonra çift balayını geçirecekleri otele gelmişler.ikiside çok heyecanlılar.Aralarında bir anlaşma yaparak tamamen soyunana kadar birbirlerine arkaları dönük bir şekilde,birbirlerine bakmadan hazırlanacaklarını söylerler.Neyse soyunurlar, bu arada gelin mor geceliğini çıkartmak üzere valizini açar ve bir çığlık atar;
-"Hiii mor ve buruşuk".
oradan kocası;
-"Hani birbirimize bakmayacaktık"...
iKi YAHUDi
iki Yahudi arkadaş, piyasayı araştırmışlar ve o sene haki renkteki kumaşın moda olacağını öğrenmişlerdi.
Bütün varlıklarını paraya çevirdiler.Piyasadaki bütün haki renkteki kumaşları satın aldılar.
Depoları bu renkteki kumaşlarla doldu ancak kimsenin bu kumaşlara talip olmadığı görüldü.iki kafadar artık iflasın eşiğine gelmişlerdi.
Moiz ve Aron dertli dertli oturuyorlardı.Artık bıcağın kemiğe dayandığı bir gün kapı çaldı ve içeriye bir albay girdi:
"Siz de1 dedi."Haki renkte kumaş var mı?"
Kulaklarına inanamadılar.Hemen atıldılar:
"Evet albayım var gösterelim"dediler.
Albay, dikkatlice kumaşları inceledi:"Çok beğendim", dedi.Bu sene askerlere "200.000,subaylara 50.000 adet haki renkte kumaş dikilecek" dedi.iki kafadar kulaklarına inanamıyorlardı.
Albay "Yalnız sadece benim beğenmem yetmez.Benim Generaliminde beğenmesi lazım.En iyisi siz bana bir örnek verin yarın saat 12'de size telgraf çekmezsem imalata başlayabilirsiniz.Eğer çekersem ne yazıkki iptal olacak"dedi.
O gece bitmek bilmedi.Kimi zaman ümitlendiler,kimi zaman "ya iptal olursa" diye düşündüler.
Ertesi gün saat11,11:30,11:45, gözleri yolda, korku ile postacıyı beklediler.
12'ye 5 kala postacı sokağın köşesinden gözüktü.
"Belki bize gelmiyordur" diye ümitlendiler. Ancak postacı gelip kapılarını çaldı. Moiz, büyük bir kederle koltuğa çöktü.Aron da çaresiz kapıyı açtı.
Postacının elinde bir telgraf vardı.Aron titreyen elleri ile telgrafı açtı, okudu ve sevinçle seslendi;
"Müjde Moiz baban ölmüş!... "
UYANIK OTELCi
Temel sabah uçağı ile Paris'e gidiyor. işlerini tamamlayıp akşam uçağı ile istanbul'a dönmek istemekte...
Aksilik bu ya uçağı kaçırıyor.Saat 23:30'da lüks bir otelin yolunu tutar.Otele ch/in yapar ve odasına çıkıp uyur.Sabah yedide resepsiyona gidip hesabını sorar.
Eline bir fatura uzatırlar.400 EURO !!! (Güncel olarak 1 322.07575 tl) Temel şaşırır:
-Lan bir başımızı koyduk ve kalktık 400 euro... olur mu? der.
-Ama efendim hizmetlerimiz var.
Temel faturaya bakar T.K.P 250 euro
-T.K.P Ne? diye sorar.
-Tenis kortlarını kullanma parası.
-Ben kullanmadım ki? der Temel.
-Kullansaydınız efendim 6 tane kortumuz var. Der.
-H.K.P 150 Euro. -Bu Ne?
-Havuzu kullanma parası.
-Kullanmadımki der Temel.
Resepsiyon memuru gayet sakin bir şekilde
-Kullansaydınız efendim 3 tane havuzumuz var 2 tanesi olimpik
Temel çok sinirlenir ve hemen bir kalem ister.
Faturanın altına aynen şunu yazar. 'T.S.P 500 Euro" ve resepsiyon memuruna uzatır.
-Ver bakalım 100 euro sizin de bana 500 euro borcunuz vardır, der.
Resepsiyon memuru şaşırır. -T.S.P ne oluyor?
-Temel'i gibme parası.
-Aman efendim olurmu öyle şey jesus christ sibuple, der
Kardeşim Temel 1665 nolu odadaydı, bütün gece müsaitti gibseydiniz.
BEN DE
Temel,Dursun ve Cemal bir gün bir karının evine zamparalık için giderler. Tam iş üstünde iken kadının kocası gelir.Dursun yatağın altına, Cemal dolaba ,Temel de balkona saklanır.Adam odaya girer , Yatağın altından bir ses gelir, bakar ve kimi görsün.
-"Dursun ne arıyorsun burada?" diye sorar.
Dursun:
-"Yatağı tamir ediyordum"der.
Adam:
-"Borcumuz ne kadar?"Diye sorar.
Dursun:
-"10 lira" der.
Adam parayı verir dursun gider. Dolaptan bir ses gelir bakar ki Cemal.
-"Ne arıyorsun burada?"der.
Cemal:
"Dolabı tamir ediyorum."der.
Adam
-"Borcumuz ne kadar?" diye sorar.
Cemal:
-"15 lira"der.
Adam parayı verir,Cemal de gider.Temel adamın arkadaşlarına para verdiğini görmektedir fakat konuşmaları duyamamaktadır.içeri girer ve bağırır
"BENDE gibTiM BENDE gibTiM"
KAFAMA VURMA
Sirkte bir aslan terbiyecisi eğittiği aslan ile birbirinden ilginç ve tehlikeli gösteriler yapıyormuş.En son gösterisinde eline bir sopa almış, aslanın kafasına sopa ile vurmuş,aslan ağzını açmış, adam da erkeklik uvzunu(penis yaani) aslanın ağzına vurmuş.
Seyirciler çılgınca alkışlamışlar.Adam seyircileri selamladıktan sonra:
-Aranızda bu hareketi yapabilecek bir gönüllü varmı?
Diye sormuş.Arkalarda oturan bir adam seslenmiş:
-Ben yaparım ama kafama vurmayacaksın...
ERKEK ADAM
Tır şöförü orta yaşlı bir adam,Kamyoncuların durup yemek yedikleri benzin istasyonunda kahvaltısını ederken içeriye, deri ceketli , dev gibi üç tane serseri girmiş...
Birincisi adamcağızın tabağındaki çorbada sıgarasını söndürüp barın önündeki sandalyeye oturmuş...
ikincisi adamın içtiği suyun içerisine tükürüp bardaki yerini almış..
Üçüncüsüde adamın tabağını ters çevirip bardaki son yeri almış.
Adamcağız en ufak bir itirazda bulunmadan, barı sessizce terk etmiş.
Kısa bir süre sonra serserilerden biri garson kıza dönüp:
-"Ne biçim herif bu? Erkekliği beş para etmezmiş!.." demiş.
-"Evet!" demiş kız,
-"Şoförlüğüde beş para etmezmiş... Benziklikten çıkarken dev gibi tırı ile 3 Harley Davidson'un üzerinden geçti!!.."
AFYONLU SADIK
Afyonda terzi olan Sadık'ın yıllardır çocuğu olmuyormuş. Birgün kendi kendine:
- "Eğer çocuğum olursa birine *ötümü vereceğim" demiş.
Aradan 1-2 yıl geçmiş adamın çocuğu olmuş. Sadık bir yandan sevinirken diğer yandan da verdiği sözün ağırlığı altında eziliyormuş.
Ama kararını vermiş sözünü tutacak. Fakat:
-"Afyonda birine verirsem hemen duyulur rezil olurum. En iyisi köye gidip oradaki kör çobana vereyim" der.
Sadık dağda bulur kör çobanı. Durumu anlatır. Çoban da "madem öyle yaplım" der.
Bunlar işi bitirdikten sonra Sadık:
-"Haydi kal sağlıcakla."
-"Sen de Afyonlu terzi Sadık." der.
Sadık şok olur:
-"Sen körsün benim adımı nereden biliyorsun?"
-"Sözüne sadık birisin. Oradan anladım."
-"Peki terzi olduğumu nasıl anladın?"
-"Pantolonunu çıkarırken dikişlerini kontrol ettim çok sağlam ve güzeldi."
-"E yuhh yani. Peki afyonlu olduğumu nasıl bildin?"
-"G*tün de kaymak gibiydi be... "