+1
1) okul yakında bitiyor. ben de biliyorum ne kadar paran olursa o kadar adam yerine konulduğunu ama fabrikatör çocuğu değilim, okuyarak gelebileceğim yerler de sınırlı. yani 2500 değil de 5-6 bin belki biraz daha fazla para kazanacağım. bunun çalışmakla ilgisi yok zira başarılı bir insanım, sorumluluklarımı bilirim fakat para kazanmak için de para lazımdır. ne kadar paran varsa o kadar para kazanırsın. maaş alan birisi en fazla yukarda bahsettiğim meblağları alır ve rahat bir hayat yaşar, bakın zengin demiyorum, rahat diyorum. tabi geleceğin mark zuckerberg i falansanız veya 190 iq lu bir dahiyseniz ancak o zaman işler değişir, ben değilim.
2-) ingilizcem var. imkanım olsa diğer yabancı dilleri de öğrenirdim ama hem zamanım hem param yok. ne dil kursuna yazılabilirim, ne de yurt dışına bilmem nerelere gidip orda dil öğrenebilirim. olay yine eldeki paraya bağlanıyor. babam zengin olsaydı bunlar olurdu, çevremdeki birçok kişinin olduğu gibi
3-) değil tatil, arada 2-3 gün okulu ekip memlekete gidecek olsam bile onun parasını hesaplıyorum, çoğu zaman da vazgeçiyorum. burda da işin içine eldeki para girdi. babam zengin olsa uçakla sabah gider akşdıbına dönerdim istediğim zaman
4-) bu zaten yirmili yaşlara özgü değil genel geçer her yaş için geçerli. bir şey demiyorum
5-) asosyal ve bilgisayar bağımlısı olmak bir seçim değil, bir zorunluluk. dışarda kendini gösteremeyen, adam yerine konulmayan, herkesin yoksaydığı biri, o oynamayanların saçma bulduğu online oyunlarda saygı görüyor. elindeki silahıyla üstündeki zırhıyla oyun içinde önemli bir yeri var, belki orda bir grubun liderliğini yapyıor. hayatında hiç yaşamadığı ve ekgibliğini hissettiği şeyleri kısa zamanda orda elde ediyor. bu tatmini yaşadıkça gerçek hayattan uzaklaşıyor ve bu da kısır döngü şeklinde devam ediyor
6-) herkesin taş gibi bir özgüveni, sağlıklı temiz bir zihni, çelik gibi sinirleri yok malesef. pgibolojik strese dayanıklı olan kesim çok az. özgüveni küçüklüğünden beri aile, okul, çevre tarafından törpülenmiş, kendi başına hiçbir iş yapamayacağına inandırılan birinin kız arkadaşı olmaması garip mi? yahu bu adam "ulan benim gibi adamı kim sever ki" düşüncesini taşıyor zaten. değil açılmak, normal diyalog bile kuramıyor kızlarla, gözlerine bakacak cesareti bulamıyor+
7-) buna bir şey demiyorum
8-) buna da bir şey demiyorum. ben okumuyorum şahsen, günde ortalama 5 saat uyuduğum için boş zamanım olduğunda kitap okumak yerine uykumu almayı tercih ediyorum
9-) hayalim başkaydı, okuduğum bölüm, yapacağım meslek başka. bu "hayallerinizin peşinden koşun" zırvası 3.sınıf amerikan gençlik filmi klişesi olmaktan öteye gidemiyor ne yazık ki. bu konuda daha uzun yazmak istiyorum ama entryi bitirmek istiyorum şimdilik
10-) ailemden ayrı, uzak bir şehirde okuyorum. ailemi özlemiyorum. çocukluğumdan itibaren beynime işledikleri kronik yaralar yüzünden otobüste ineceği yeri söyleyemeyen, hiçkimse ile konuşmayan, evde bilgisayar başında oyun oynamadığı her an cehennem ızdırabı gibi gelen ve şu ders bitsin de eve koşup oyunuma döneyim diyen bir üniversite öğrencisiydim. kendime göre keyfim yerindeydi tabi benden mutlusu yoktu. durumu farkedip değişmeye karar verdiğim zamandan şimdiye kadar inanılmaz çaba sarfettim, iyi de yol kat ettim ama hala iyileştirmeye çalıştığım yaralarım var. ailemle iletişimi koparmamamın tek sebebi kenarda 3-5 biriktirdikleri varsa mirastan olmayayım düşüncesidir
tüm çabalara rağmen eğer geç kaldıysanız bazı şeylerde ilerleme kaydedemiyorsunuz. düşünce yapısı olarak ve dış görünüş olarak kendimi iyileştirdim evet ama 23 yaşında bir erkek olarak hala kız arkadaşı bırakın, normal arkadaş ortamım bile olmadı. tek tabanca, dışlanan adam, kantinde tek oturan adam oldum. dışardan farklı görünüyordur belki zira insanların bana acımasını istemediğim için uzun bir süre sert görünmeye çalışmıştım. her neyse, muhtemelen 3-5 seneye ya dağın birine yerleşir kendimi toplumdan tamamen soyutlar çobanlık yaparım, ya da kısa yoldan direkt kafama sıkarım. bu acı giderek dayanılmaz hal alıyor çünkü. hayatımdaki başarılarım, dereceyle bitirdiğim okullar, üniversitedeki iyi notlarım gerçekten bir şey ifade etmiyor, sadece biri tarafından önemsenmek, sevilmek için hepsinibfeda edebilirim.
hasbelkader bunu okuyan kızlara diyeceğim şu, o hep dalga geçtiğiniz, ezik deyip aranıza almadığınız sessiz çocukla bir defa da olsa gidin konuşun. sadece ilgilendiğinizi gösterin. hoşlanmıyor olabilirsiniz, garabet gibi de gelebilir size. dalga geçmek de isteyebilirsiniz, dalgadan da olsa onu sevmiş gibi yapın. arkadaşlarınızla iddasına girdiğiniz için bile olsa sevginizi gösterin bir defalığına. o adamın tek ihtiyaç duyduğu şey birileri tarafından sevilebileceği ihtimalinin olduğunu görmek.
edit: anlatım bozukluğunu düzelttim
Tümünü Göster