Öylesine anlatayım, içimi dökeyim istedim.19 Yaşındayım. Kendimden bahsetmem gerekirse 1.84 boy,80 kilo, karikatür çizen birisiyim. Neyse hikaye denilemez belki, belki sadece anıdır ama yine de yazayım.
Lise 2'deydim, eşit ağırlık bölümünü tercih etmiştim.Öyle pek konuşan bir tip değildim, derste dersi dinleyip, teneffüste karikatür çizip müzik dinlerdim. Okul başladıktan 3 hafta sonra Berna diye bir kız geldi. Size şöyle söyleyeyim, seveceğim insanda tip aramam. Muhabbeti güzel olsun, kafa dengi olsun,az biraz da kültürlü olsun yeter. Neyse Berna geldi. Benim suskun birisi olmamdan dolayı da kimse yanımda oturmaz,ben de pek giblemezdim açıkçası. Aslında benim yanım dışında 3-4 sıra tamamen boştu ama işte okula yeni geldiğinde arkadaş edinmek istersin, samimiyet olsun istersin. Berna da galiba bu yüzden geldi yanıma oturdu.

ilk geldiğinde konuşmadık ya da ben kulaklık takıp pek umursamadığım için rahatsız etmedi. Teneffüs oldu.Ben çizim defterini çıkardım öyle bir şeyler çiziyordum.Bu da yemek yemeye inmişti. Geldiği zamanki hali hala gözümün önünden gitmiyor. Gözleri kocaman olmuş 'Sen karikatürist misinnn?' dedi. Evet dedim öyle çiziyorum.'Ya ne güzel, keşke benim de böyle bir yeteneğim olsaydı'dedi. Belki de vardır dedim tebessüm ettim.'Bakabilir miyim çizimlerine'dedi ama sürekli gülüyordu ve hoşuma gitmeye başlamıştı.Ben enerjik insanları severim beyler. Yani böyle ipimle kuşağım gibimle taşağım diyerek ahmak ahmak takılanları sevmem, ister kız ister erkek olsun. Velhasılı kelam çok beğendi çizdiklerimi. Cidden iyi çizerim beyler zütü kalkık demeyin.'Bana da öğretir misin ya' dedi. Bilmem neden olmasın, belki de keşfedilmeyi bekliyorsundur dedim.'Belki de' dedi ve gülümsedi.En güzel gülümsemesiydi.3-4 ay konuştuk muhabbet sohbet. Yiğit diye de bir arkadaşım vardı,iyi çocuktu.Ben buna dedim ki 'Yiğit bu kıza araba ya da benzer bir şey çarpacak.'.Nerden çıkardın oğlum durduk yere dedi.

Rüyamda görmüştüm.O konu kapandı.2 hafta geçti.Biz baya sevgili ayarındaydık,ya da ben öyle sanıyordum. Pazartesi günüydü. Berna hiç devamsızlık yapmazdı ama o gün gelmemişti. Yiğit yanımda oturuyordu Berna'nın yokluğunda.Önümüzde de Bernanın yakın bir kız arkadaşı olan bizim de muhabbetimiz olan Burcu vardı.Ne oldu dedim niye gelmedi? Bak üzülmeni istemiyorum ama Berna'ya araba çarptı dedi. Gözüm doldu ister istemez. Hangi hastanede dedim. Hastaneyi söyledi ama ailesi var gitme dedi. Okuldan arkadaşının gitmesinin bi sakıncası yoktur bence dedim gözüm doluyken gülümseyerek. Gittim hastaneye. Eline sargı tarzı bişey yapmışlar.Bir de ayağında vardı aynısından. Nasılsın dedim ailesine bakmadan. Sonra ayıp ettiğimi farkederek ailesine selam verdim. Kaş göz yaptılar kızlarına. Berna da gülümsedi.Ben okula geri geldim 2-3 saat orda geçirdikten sonra.Son derslere gireyim dedim. Yiğit müneccim gibiymişim bakıyordu bana. Nerden bildin oğlum dedi. Rüyamda gördüm, hissettim dedim.

Berna 3 gün sonra, perşembe günü geldi. Sarıldı.O dostça sarıldı ama ben sımsıkı sardım. Anlamış olacak ki gülümsedi. Cumartesi gününe söz aldım, sinemaya gidip ordan istiklale çıkacaktık. Aldım evinden. Beyler çok güzeldi be.Valla ne bileyim melek gibiydi derler ya hah işte öyle.Çok seviyordum. Belki belli ediyordum ama asla söylememiştim. Bilen bilir Majestic sinema var istiklal'de.Gittik oraya zaten küçük bir yer. Romantik bir filme gittik. Sahne sarılma sahnesiydi.Öpüşme sahnelerinde asla bakmazdım yüzüne. Niyetim o değildi çünkü. Sarılma sahnesi geldi. Bilirsiniz işte ergen sevgilileri, omuza elini atma hamlesi vardır klagib.ilk başta kaldırır kolunu sonra kız bakınca kafasını kaşır gibi yapar aradan bir kaç dakika geçince tekrar hamle yapar.Öyle yaptım tam kolumu havaya kaldıracaktım göğsüme yaslandı.Aha dedim tamam ya beni burda gömün amk ben yaşayacağımı yaşadım.

Sonra 'Seni çok seviyorum biliyor musun' dedi. ister inanın ister inanmayın. Filmden replik sandım. Sonra döndüm 'Ben de seni çok seviyorum' dedim. Utandık.Çok güzel anlardı, anılardı.istiklale çıktık.Ben utançtan elini tutamıyorum, yere bakıp konuşuyorum. Anlamış olacak ki 'Ooo Nerde o karikatür çizen cool takılan rocksel, nerde şimdiki rocksel'dedi. Güldüm.3 hafta geçti. Sevgili olduğumuzu açıkladığımız arkadaşlar zaten belliydi dediler. Birbirimize bakıp güldük. Birader bir şey söyleyeyim mi.Biri geliyor hayatına, hiç sıkılmıyorsun biliyor musun? Böyle tüm gün onun gülüşünü izleyebilirsin ve grdıb sıkılmıyorsun. Ertesi hafta cumartesi günü buluştuk, benim çok sevdiğim bir cafe var. Hala da giderim. Oraya zütürdüm. Manzarasını çok beğendi. Acıktın mı dedim. Biraz dedi. Deniz havasındandır dedim. Güldü.Ne yersin dedim. Tost dedi.Bir tost bir soğuk çay bir de demli çay söyledim.Sen yemiyor musun dedi.Yok aç değilim dedim. Kurt gibi açtım amk ama para yoktu ve daha gün yeni başlamıştı.

O tostunu yerken istemsizce tosta bakıyordum amk kurt gibi açtım. Geç kaldığım için kahvaltı da yapmamıştım. Anlamış olacak ki güldü ve ısırdığı yerden kopardı verdi. Beyler muhtemelen sizin için de en güzel an budur ya da bu olacaktır. insanın sevdiği kişi ısırdığı yerden koparıp ekmeğini bölüyor. Benim çay bitmişti. Ohoo hani içecek dedim. Buyrun efendim dedi soğuk çayı uzattı pipeti çıkarmadı.Abi çok güzeldi be çok masumdu.

Sonra kadıköye geçtik. Dıbına koyduğumun patencileri her zamanki gibi ordalardı. Gittik Caddebostana. Kalabalık yerleri sevmem ama zaten Berna benim yalnızlığımı yok edip içimde kalabalık olmuştu.Çok seviyordum. Elini tuttuğum ilk gün o gündü.22.04.2013.Gezdik tozduk yedik içtik hesapları bölüştük. Sonra kadıköy-eminönü vapuruna binicez. Orayı da bilirsiniz kalabalık bir ortam.Ben önden çıktım güverteye elini tuttum o da çıktı. Sonra kenar koridorda yine tuttum elini. Norman tutmayı bilirsiniz avuç içleri bitişik ama parmaklar kenetlenmez.O pozisyondaydı ellerimiz. Sonra parmaklarını parmaklarıma geçirdi. içeri geçtik oturduk. Göğsüme yaslanmıştı, saçlarıyla oynuyordum. Beyler kokusu nasıldı biliyor musunuz. Hani 2-3 haftalık bebeği koklarsınız, sonsuza kadar koklayabileceğinizi hissedersiniz ya hah işte öyleydi kokusu. Bende o zamanlar bile sakal vardı.Ve Berna ile buluşmadan önce 3-4 kere traş olurdum. Hani olur da öper diye, dudaklarına batmasın diye.

Saçıyla oynarken bir anda bana döndü 'seni çok seviyorum be rocksel' dedi ve yanağımı öptü. Dudaklarını koydu 3-4 saniye bekletti, sımsıkı öptü. Utandım amk ne yapayım.Ben de seni seviyorum be Berna dedim ve alnından öptüm.Çok mutluydum lan.Eve geliyordum abime mal mal sırıtıyordum. Yüzümde pollyanna havası vardı. Hayırdır lan müptezel uyuşturucu mu kullanıyorsun bu ne mutluluk amk dedi abim.Yok ya işim olmaz dedim. Noldu lan kız arkadaşın mı var dedi.Oha amk dedim 3 aydır çıkıyoruz haberin yok mu dedim.Yok la nerden haberim olsun söylemedin ki dedi.He işte neyse abi var ve cidden çok seviyorum dedim.iyi lan sevindim dedi. Eyvallah dedim. Suskun biriydim normalde ama herkesle konuşmaya başladım.

Dinleyen varsa belli etsin beyler lütfen

Kusura bakmayın çok yorgundum dün gece yazamadım telafi edicem

Hacı işte öyle böyle derken ufak tefek tartışmalarla 1 yılı tamamlamamıza 2 gün vardı. Unuttuğumu sanıyordu,ben de öyle davranıyordum. Hiç unutmuyorum Perşembe günü Sarayburnunda bi abimiz var sağolsun anladı halimi, aile dostumuzdu. Kapattım sarayburnundaki çay bahçesini.Gel biraz hava alalım diye çağırdım, biraz mırım kırım etti nazlandı ama kabul etti. Babasından izin aldım durumu anlattım, anlayışla karşıladı.Çıkardım gel yürüyelim dedim. Orda 15-20 tane eleman var, ellerine verdim bi kaç kağıt. Birleştirdiler 1.Yılımız kutlu olsun aşkım yazıyordu. Görünce 'ya Rocksel unuttun sanmıştım' dedi güldü.Lan dedim insan nefesini unutur mu,alıp vermek için elinden ne gelirse yapar dedim. Güldü sarıldı öptü. Beyler hikayeyi bu partta bitirip noktalıycam.24 Nisan 2014 sabahı. içimde bir huzursuzluk var.Aç karnına çay sigara dokundu heralde dedim geçiştirdim. Ulan baktım geçmiyor. Uykum geldi ondan dedim geçiştirdim. Saat 06.30.Berna'nın annesi aradı, ağlıyordu.Bu sefer geçiştiremedim be beyler.1.5 Yıl oldu neredeyse ama o içimdeki sıkıntı hiç gitmedi. Anasını gibeyim Berna'nın ölümüdür diyip de geçiştiremiyorsun ki.Daha çok acıyor.Şimdi şöyle söyleyeyim. Berna benim ilk göz ağrımdı.ilk sevgilim,ilk elini tuttuğum,ilk öptüğüm kişiydi.1.5 yıl geçti. Hiç bir kızla çıkmadım o olaydan sonra. Bakamadım hiçbir kızın yüzüne. Yiğit kaç tane kız senden hoşlanıyor git konuşsana biraz dedi. Geçiştirdim.Her şeyi geçiştirdim de panpalar.Ölüm çok ağır lan. Berna'nın boyu benden 10 santim kısaydı. Belki de uzayacaktı beyler, belki benim boyumu bile geçecekti, büyüyecekti,gülecekti, saçları upuzun olacaktı. Allah bazılarını cidden çok erken alıyor. Bazılarını o kadar erken alıyor ki,daha doyamadan sevdiği, daha doyamadan annesi babası, daha öpüp koklayacakken alıyor. Tanrının adaletini bilmem de 'Zamanlaması'nı gibeyim.