1. 1.
    +92 -7
    dolanıyodum sahilde dıbına koyyım bakkala girdim sigara almaya baktım yığılı vaziyette kocaman paketler abi dedim ne iş ?
    cips onnar yieenim dedi haa dedim tadı nasıl ?
    bilmem al bak bize de söylersin meh meh
    dedi
    normal şartlarda laf falan koyardım da ilgim ordaydı aldım bi paket böyle güzeldi paketi eve gidiyorum lan kafada soru işareti nasıl olur yaa 600 gr 1 tl
    normal cipsler kaç gr dı acaba ya ?? diyorum
    gittim eve açtım paketi attım ağzıma bi tane bi tane daha bi tane daha markası çerezesoys bu arada yanlış yazmadım baya baya çerezesoys
    yiyemedim iğrenç bi tadı vardı ziyan olmasın diyorum 1 tl ama neyse aldım bi avuç ufaladım koydum balkona sabahları çığlık atıyo aç kuşlar sussun ipneler diye
    2 gün geçti çıktım balkona sigara içiyim hava alıyım olayı ayağıma bişey dokundu korktum sıçradım amk bi baktım balkona ananı gibiyim
    14 tane güvercin 6 sı can çekişiyo hala vay ananı gibiyim dedim

    bundan sonra benim leşleri alıp adamın yanına gitmemle başlayan macera istek olursa yazarım
    ···
  1. 2.
    0
    yaz guldurdun bin
    ···
  2. 3.
    0
    dıbına kodumun çocuğu
    ···
  3. 4.
    0
    @2 tamam yazıyom panpa
    ···
  4. 5.
    0
    yieeenim sen malmısın
    1tl ye 15 santim var yiyenmi
    ···
  5. 6.
    0
    takipteyim kanks
    ···
  6. 7.
    0
    hahah
    ···
  7. 8.
    0
    rezerved evde bakacam
    ···
  8. 9.
    0
    yaz ulan
    ···
  9. 10.
    +2 -8
    renault giber

    renault kuruluş hikayesi

    louis renault 1877 paris doğumlu bir beyzadedir. babası iyi kazanan bir yün taciridir, çocuklarını hoşça tutar. onlara diğer babalar gibi latince, yunanca ve gramer dayatmaz. meslek seçimini kendilerine bırakır, istediklerini önlerine koyar. louis makine hastasıdır, henüz 5 yaşındayken arkadaşlarından duyduğu lokomotifi görmek için i̇stasyona koşar. buhar kazanını, pistonları, bacaları, çözmeye kalkar. 15 yaşında bir öğrenciyken motorlu araçlara merak salar, hatta harçlığından artırdığı paralarla 0.75 beygir gücünde de dion bouton marka bir araba alır, sağını solunu sökmeye başlar. kont albert de dion ve ortağı çilingir georges bouton’un imal ettiği bu arabalar faytondan bozma “yamalı bohça”dırlar. adı geçen ikili otomobilleri mümkün mertebe ucuza mal edip amelesinden senatörüne kadar herkese satmayı planlar. ancak bu hayalleri hakikat olmaz, umduklarını bulamazlar. genç louis’in henüz araba imal etmek gibi bir fikri yoktur, otomobilini paris yakınlarında (billancourt’daki) eski bir garaja atar. kardeşleriyle baş başa verir, amatör heyecanlarla “bunu nasıl geliştirmeli” diye kafa yorarlar.
    louis bu arabayı adeta yeniden imal eder, bir sürü ilaveler yapar. ve renault’un ilk minik otomobili “voiturette” ortaya çıkar. bu araç 3 ileri ve 1 geri vitesli mekanik dişlisiyle yeni bir çığır açar. üstelik motordaki gücü kayış ve zincirle değil sabit bir mil (şaft) aracılığı ile doğrudan doğruya arka dingile aktarırlar. araç daha verimli olur ve sessizliği ile dikkat toplar. 24 aralık 1898’de sokakları harmanlamaya başlayan voiturette hemcinsleri gibi sadece düzde gitmez, % 13 eğimli yokuşları rahatlıkla çıkar.
    louis daha güçlü ve daha devirli motorlar için uğraştığı günlerde jeneratör sistemlerine de el atar, getirdiği yeniliklerle adeta devrim yapar. henüz 21 yaşında iken (1898) kardeşleri fernand ve marcel’i peşine takar, “renault freres” şirketini kurar.
    1899 yılında paris-trouville arasında 170 kilometreyi aşan bir yarış düzenlenir. renault’lar yaptıkları özel otomobille yarışı rahat kazanırlar. bu zafer üzerine kapısını çalanlar artar, yağmur gibi sipariş yağar. babaları onlara 8 bin i̇ngiliz sterlini sermaye verir. i̇lk ivme için bu para yeter de artar.
    louis renault asla “tamam şimdi oldu” demez, daima “daha mükemmeli” arar. nitekim kapalı karoseri olan ilk aracı da o yapar. genç girişimci daha o yılın sonunda billancourt’daki garajı fabrikaya çevirir ve tam 110 kişi çalıştırmaya başlar. ahbap çavuşlar, ertesi yıl geliştirdikleri spor arabayla (e modeli) paris-bordeaux ve paris-berlin yarışlarını kazanır, adeta şov yaparlar. i̇ki silindirli “h” modelinin (1902) ardından, dört silindirli “k” modeliyle paris-viyana yarışında zafere koşarlar. ancak 1903 paris-madrid yarışında kaza yapar, marcel’i toprağa bırakırlar, bir süre sonra fernand da gözlerini hayata yumar.
    louis kalır mı bir başına, evet güç kaybeder ama aklındaki uçuk hamleleri de bu yıllarda yapar. mesela işi gücü bırakıp parisli faytonculara oynar, hayatı boyunca kamçı sallayan adamlara “atsız araba” satar. arabacı takımı babadan kalma emektarları elden çıkarır, renault’nun iki silindirli arabalarından alırlar. louis böylesi rüzgârları iyi yakalar ve yelkenini rüzgâra göre açar. talep katlana katlana artınca seri üretime geçer ve işçilerini ihtisas sahibi yapmaya bakar. biri yalnız boya, öbürü sadece döşeme üzerinde derinleşir, işlerinde “uzman” olurlar. renault, kuruluşundan 9 yıl sonra new york, londra ve berlin’de şubeler açar, derken gemi ve uçak motorları üretmeye başlar.
    i̇şte bu yıllarda kardeşlerinin ekgibliğini yaman hisseder, marcel ve fernand’ı çok arar. zira artık sadece imalatı değil, pazarlama ve muhasebeyi de ondan sorarlar. ama onun önceliği iyi bir arabadır, nitekim ilk amortisörü, ilk soldan direksiyonu, ilk servo freni kullanıp rakiplerine fark atar. ambulanslar, kamyonetler, itfaiye araçları yapar. renault’nun baklava dilimini andıran logosu küçük ve basit otomobillerden, resmi erkana satılan lüks limuzinlere kadar birçok modelin alnında parlar. gün gelir (1914) “societe des automobiles renault” 4 bin 400 işçisiyle bir sanayi devi olur, bundan dört yıl sonra da (1918) çalışanların sayısı 22 bini aşar.

    renault giber
    Tümünü Göster
    ···
  10. 11.
    0
    elim ayağım titremeye başladı lan demekki baya baya oturup yesem ölücem paketi alıyorum tarihine bakıyorum geçmemiş arkasını falan çeviriyorum tarım bakanlığı bilmemnesi varya onu arıyorum yok ondan hagibtir merdiven altı üretim cips dıbına koyyım kuşlara baktım
    aldım kalan 6 taneyi veterinere gittim ne oldu dedi adam haklı olarak abi dedim böyle böyle şikayet et o herifi dedi bakıcam abi dedim
    bişey yapamayız artık dedi kuşlara bakıp abi yapma ya diyorum ama kendimi suçlu hissediyorum dıbına koyyım ağlıycam çok çok acıklıydı lan tablo ayakları ve gözleri titreyen büssürü kuş elinde sigara ucuza kaçmış bi adam
    ···
  11. 12.
    0
    yaz panpa dinliyom
    ···
  12. 13.
    0
    rezerved
    ···
  13. 14.
    0
    devam et
    ···
  14. 15.
    0
    katilsin olm sen
    ···
  15. 16.
    0
    upupupup
    ···
  16. 17.
    0
    süper panpa devam et
    ···
  17. 18.
    0
    artık kuşlar için yapacak bişey yoktu ama o çökük omuzlu intihar bombacısı kılıklı 40lı yaşlardaki huur çocuğu için yapmak istediğim şeyler vardı
    kuş leşlerinin tamdıbını topladım kalan cipsi aldım sahile gidiyorum hesap sorucam dağıtıcam mekanını polis gelicek gelsin işime gelir dıbına koyyım ihbarımı da yaparım zaten iyidir buranın polisi hak verir bana gidiyorum sahile ağlıycam dıbına koyyım hem sinirden hem üzüntüden tutuyorum kendimi
    ···
  18. 19.
    0
    devampanpa dinliyoz
    ···
  19. 20.
    0
    @21 panpamsın
    ···