-
2.
0Neyse, kudur
-
-
1.
0kudurmak
(nsz) 1. Kuduz hastalığına yakalanmak, kuduz olmak. 2. mec. Aşırı davranışlarda bulunmak, taşkınlık göstermek: Kudurmuş bir heyecanla döndü. -Ö. Seyfettin. 3. mec. Çok yaramazlaşmak, ele avuca sığmamak: Dört tarafı haraca kesen bu kudurmuş oğlanı kodese attırana kadar el birliğiyle çalışacağımıza söz veriyor muyuz? -H. Taner. 4. mec. Gücünü artırmak, tehlikeli bir durum almak, tehlikeli bir duruma gelmek: Oraya üşüşen Avrupalılar, doymak bilmez kudurmuş bir açlıkla din kardeşlerimizin kanlarını emip dururlar. -Ö. Seyfettin. 5. mec. Çok kızmak, öfkelenmek: Kırlarda saatlerce böyle dolaştı, durdu / Söylendi, homurdandı. Düşündükçe kudurdu! -E. B. Koryürek. -TDK
-
1.
-
1.
+3biz 2000 lılar ne dalga geçmişlerdi zamanında şimdi kral olma sırası bize geçti zaa amk
-
beyler 4 şubatta 36 yaşında olacağım
-
x de fenayım başa belayım
-
11 01 2025 tyler dursun ananıııı siii
-
gırgır değil cidden sosyopatım
-
yüzüme gülüp arkamdan tuzak kuranlar var
-
ccc rammstein ccc günaydın diler 12 01 2025
-
müminn cinn davet etmek
-
çaycı hüseyin makat deliğine dinamit sokup
-
uremek icin yaratildiysak
-
2025 de çocuklar duymasın başlıyacakmış
-
mentalcelin sanki karilarla muhabbet edebilme
-
5 s3ne önce zengincrossdresser doyumsuz kevaşe
-
ne yapiyorsunuz lan kader mahkumlari
- / 1