üniversiteli panpalar bu konuyu tartışmaya aç

kapitalizmin yüzsüzlüğünü adam açıkça göstermiş. önemli olan dünyanın en zengin adamı mı olmak yoksa mutlu mu olmak? para-mutluluk ilişkisi bir kere daha gün yüzüne çıkıyor. bu konuşmayı yapan adamın dünya görüşü hakkında net bir bilgim yok ama sanırsam başarıyı parayla doğru orantılı olarak görüyor. bu bana göre tamamen beklentilerle alakalıdır. dünyada herkesin dünyanın en zengin ve mutlu kişisi olmasını sağlamak üniversiteyi bırakmakla olabilecek bir şey değildir. bunun için köklü bir düzen değişimi gereklidir. ayrıca nüfus bu kadar artmışken herkesin zengin olmasından söz etmek pek de kolay değildir.

türkiye'deki temel hatalardan biri; çoğu öğrencinin üniversiteye parası güzel ve prestij sahibi bir meslek edinmek için gitmek istemesidir.

diğer insanların bir dilim ekmeğe muhtaç olduğu bir dünyada, acı çektiklerini görerek dünyanın en zengin adamı olmak bence vicdan meselesidir. asıl mutluluk bu mudur?

üniversite okumak beklentilerinize göre gereklidir veya değildir. ülkemizde kız vermiyorlar diye su ürünlerinde okuyan adam da var, gerçekten bilgiyi sevdiği için okuyan adam da var. dünyanın her yerinde içinde okuma sevgisi olmadan okuyan öğrenciler var. bence çok zorunlu değillerse bu kişiler üniversiteyi bırakabilirler. içinde olan insan okumalı diye düşünüyorum. aksi takdirde boşa zaman öldürmenin gereği yok.

hayattan zevk almaya bakarak yaşayın. sevdiğiniz şeyleri yapın. çünkü öldükten sonra bir tak yapamayacaksınız.

özet: bana göre zengin olmak-başarılı olmak ve mutluluk doğru orantılı değildir. para para dediğiniz sonuçta bir kağıt parçası ve geçmişten günümüze gelen en büyük yalan.

erkek oğlum olursa hemen top vericem eline aq hem oku hem futbol oyna aq kendi ellerimde altyapılara yollarım

@56 oç futbolcuları görünce sinirleniyorum panpa şanslı zütelekler yok aq adam gibi top oynasalar gam yemem günde 2 saat antreman zevkli oyun oyna hemde para al dünya ne güzel aq adsdas yine fazla koydum :D hele birde bu oçları futbolcu ve yöneticiler dünya paraları dünyanın en iyi amlarını zütürüyor bizde onların köleliğini filan yapıyoruz aq adamları savunuyoruz giberim böyle dünyayı millet birbirini kırıyor başka işi gücü yok gibi

ne diyor bu huur cocugu

seviye yüksektir. itü 3. sınıf öğrencisiyim

@29 aynen panpa dünyanın en zengini olsam üni bitirmek için 100 000 tl vermem aq oraya vereceğime en kötü bir iş kurarım paramı kazanırım başkasını çalıştırarak hiçbir gibimde yapmam eşek çok aq bitmez

yanlış biliyor olabilirim google araştırma kasamıcam şimdi. zorlu tekstil'in ilk sahibi de ya ilkokul mezunu ya da hiç okumammış gibi bir şeydi. adam koymuş aklına her türlü zorlamış şartları şirketi bugünkü yere getirmiş.

böyle seviyenin yükseldiği başlık görmemiştim ne zamandır. ama güzel yazın panpalar uzun uzun yazın, özet geçmeyin. zevkle okuyorum

birde beyler iş hayatı bomtak türkiyede ve bu türkiyede böyle özellikle. insanların tatmin olmamış egoları var ve de bunları işyerinde tatmin etmeye çalışıyorlar herkes birbirinin işine karışıyor birbirini paçasından aşağı çekmeye çalışıyor. kadınların çok olduğu işyerlerinde bu daha yaygın gibi. neyse işin bu kısmı çok karışık ama işe girince anlayacaksınız. özellikle bir büro ortamı iğrençtir.

işe adam alınması, terfi meselelerine hiç girmeyeyim pisliğin bini bi para. en kurumsal daşşaklı dediğiniz yerde tiyatro oynarlar gözünüzün önünde işe alınması önceden belli adamlar falan vardır mahsustan mülakata girerler. komedi tam.
yani demek istiyorum ki sizin ne öğrendiğiniz, üniversitede ne kaptığınız, hangi dilleri hakkını vererek konuştuğunuz, aldığınız sertifikaların pratikte çok önemi olmayabiliyor. hazırlıklı olun buna panpalar. ve de ülkenizi seven birisiyseniz ülkenizden ve bu insanlardan nefret etmeyede hazırlıklı olun.

@49 aramızda para için okuyaman kaç kişi var. mevzu mutlu olmaksa harvard ta okumak isterim ilim irfan için ama türkiyede zaten birşey öğrenmek çok zor daha ileri gidersek imkansız. okumak değilde sevdiğin işi yapabilmek gibi düşün olayı. makinacı bi adam motor sever ama yandan saçma salak derslerle uğraşmaktan ne motor öğrenir nede öğrenme isteği bırakılır adamda. çünkü üniversite böyle bir yer. ve hatta adam zaten motor dediğin şeyide kitaplardan öğrenmiştir. ne okula nede hocaya ihtiyacı vardır!!! sorun burda başlıyor bu adama motoru anlatırsın bu budur dersin ve o adam onun gelişemeyeceği konusunda eğitilir ve üretkenlik olayı adamın kafasında çürütülür bitirilir. çünkü yılmışıtır artık. fakat adama 2 sene motor gösterip 2 sene saçma salak eğitim yerine üretkenlik üzerine eğitim verilse işler farklı olur. buda hiçbir ünide yok onun için okumak bir yerden sonra sakıncalı olmaya başlıyor. keyif almak ve hoşnutluk zaten mümkün değil. ekstra maliyet ve zaman harcaması onlar paha biçilemez kayıplar.

neden sonuç ilişkisi hatalı hacım. üniversiteyi terk ettin diye parayı bulmazsın. vardır dahiyane fikirlerin, azmin vs. onların peşine takılır gidersin, başarılı olursan adın duyulur. yoksa her hayalinin peşinde koşan da parayı bulamamıştır.

üniversite okumak bir şirket sahibi olmak ya da çok zengin olmak önünde bir nevi engel oluşturuyor bu doğru. dersler ödevler projeler daha sonra züt korkusuna üniversitede akademik kariyer yapma falan kişisel atılım yapmanın önüne geçiyor. fekaat yine de varsa içinde öyle girişimci ruh daha üniversitede iken allem eder kallem eder iş hayatına atılırsın bir yandan akademik hayat bir yandan gerçek iş hayatını sürdürürsün. taa o zamandan hedeflerini belirler koşarsın. eh bu da herkeste olan bir şey değil. gavur milletinin dediği bir şey vardır. take action, harekete geç yani. benim gibi mallar "1 lira kar ile her gün 1000 tane mal satsam ooo koydum paranın dıbına" gibi hayaller kurup bir eyleme geçmedikçe bir tak olamaz.

konuyu tartışmaya açıyorum.
evet beyler konu ciddi olmasa bile taşşaktan uzak bir sohbet havasında geçsin istiyorum. özellikle liseli arkadaşlar ve beyin yaşı 19 un altında olanlar mümkünse hiç entry girmeyin ortamı bulandırmayın.
konu: üniversiteyi boşa mı okuyoruz veya nasıl fayda sağlarız tarzında bir konu. insanların yaratıcılık ve geleceğe yönelik yatırımları ile ilgili seviyesi yüksek bi konu. finallerim bugün bitti. sürekli düşündüğüm bi konuydu zaten yazdım bende.

öncelikle şu yazıyı okuyalım. konumuzla çok alakalı hatta bu yazı üzerinden tartışalım
http://efsa.blogcu.com/la...nde-yaptigi-konusma/29470

özet: seviye yüksektir. üniversiteli panpaları yakinen ilgilendiren bir konu.yukardaki metni okuyarak mevzuya dahil olabilirsiniz.

gececiler için gelen özel edit: olayları şöyle düşünün bugün türkiyede ilk on ünide okuyan adamların belli bir zeka seviyesi var. bu adamlar okuyarak yada kendi başlarına birşeyler öğrenebiliyorlar. okulda 5 sene harcayacaklarına neden gidip bir işe yatırım yapmıyorlar. eski yazıları şöyle bir gözgezdirseniz aslında mevzuyu tam anlıcaksınız. tabi bunu yapmakta sıkıntılı iş. mevzu insanlık ilim irfan değil. mesele para kazanmak için kıçımızı yırttığımız üniversiteye ne kadar ihtiyacımız var. belli bir zeka seviyesindeki kişilerin üniversite okuması onları kısıtlarmı ? üretkenlik azalırmı. okumak yerine reel hayata yönelik 5 senelik bir çalışma yapsak daha üretici daha sağlam fikirlerle ve yetkinliklerle donatılamazmıyız. kendimizi üniversite olmadan daha iyi geliştiremezmiyiz. 5 sene vakit harcayıp birde üstüne o kadar para bayılmak yerine 5 sene 5 ayrı kursa gitsem, paralarımı oralara harcasam vede üstüne biraz çalışşsam yeni mezundan 3 5 adım ilerde olurum. mevzu buna benzer konular.

bugün amerikada hayvani buluşlar çıkıyor hergün bir sürü patent başvurusu yapılıyor. ben amk iTÜ sünde ödev yapmaktan düşünmeye vakit bulamıyorum. yok o şirketi araştır yok şu raporu yaz. zaten dönem bitiyor. gözümü bi açtım 23 yaşındayım. e askerlik iş 25 oldu daha ne kadar daha hayata atılım için yeni fikirler için vakit harcamalıyım. bence en varimi çağ 19 24 panpalar bu arada yatırım yapmazsak çok zor bi ihtimalle zengin olabiliriz. yoksa aylık 2000 tl maaş ile ömür boyu yaşarız. oda maksimum 3000 tl olur. az değil ama daha iyisini yapabilecek kapasitemiz varken yada sabah 8 de kalkmama alternatifimn varken kısacası kafam çalışıyor ise neden sistemin içinde harcansın.?

edit: @29 aynen panpa o masraflarla bir senelik bir kursa gitsem en basitinden sap kursu solid kursu yada ne bileyim envai çeşit kurs 4 seneyede kendimi geliştirsem şimdi benden kralı yoktur. bi mezundan 3 5 adım ilerdeyim . adam pratiğe dair bi tak bilmiyorken ben 3 4 senelik tecrübe ile malı zütürürüm. birde tabi önşart kafamızın çalıştığını hani ilk 10 üniversite okuyacak kadar belli bir zeka seviyemiz olduğu varsayıyorum.

upupupupup

panpa o amcık agızlı yannanımı yesin benim. eminim babası türk olsa hasan ustanın cıragıydı simdi.

üniversite terklerin %0.00000000000000001 i yolunu buluyodur onlarda çok zengin oluyo ama ordaki mezun olacak insanların %99.9u iyi bir maaşla hayatını devam ettirecekler, bence hayatla kumar oynanmaz. (iTÜ-1. sınıf öğrencisiym)

bide şu var yurtdışında öğrenciler sürekli sınava girmiyor adamlara proje ödevi veriyorlar ödevle geçiliyor çoğu ders. burda (odtü - makine müh. bir tanıdığım söyledi)sana kitabı teorik bilgisi sınavı dayıyolar panpa 4 yıl boyunca sonra ne oluyor adam doğru dürüst motor göremeden mezun oluyor sonrada bi şirekete giriyor eğer odtü-itü-bilkent falansa en az 5 yıl öğrendikleriyle makineyi pekiştirmeye çalışıyor bu saatten sonrada yaş 30 a geldiği için adam napsın dr falan yapmayı

@1 panpa şimdi şöyle bir şey var yale gibi harvard gibi üniversitede okuyanlar zaten belli seviyeye gelmiş insanlardır. Yani buradaki bir ünivden mezun olan ibf li ne kadar kendini yırtarsa yırtsın girişimci yeteneği yoksa yale 1. sınıf örencisine gibilir. Tamam kendini geliştirmek önemli de okulda çok önemli mesela bu şeye benzer doğan slx de araba ferraride araba ikiside gideceğimiz yere zütürüyor. Ama birisine ferrarim var demek mi etkiler yoksa doğan slx im var demek mi. ilerde cv de yale universty ya da odtü bilkent yazması mı daha gibici yoksa abant izzet baysal yazması mı bi düşün derim..

@52 itüdeyim ve arkadaşlarla oturup uzun uzun düşündüğümüz zamanlar oluyor. acaip fikirler çıkıyor hatta uygulanabilirliği de var fikirlerin hani oturduğumuz yerden ahkam kesmiyoruz yani. kafalarımızda çalışıyo az çok. girişimcilik üzerine boğaziçili bir çok adam var bugün başarılı. çoğu yurtdışı master yapmış falan felan onların fikirlerine baktığımız zaman adamlar sürekli dışarıdan bir fikri buraya monte edip ilk olmanın avantajı ile bi yerlere gelmişler. ama o zamanlarda net ve sosyal ağlar bu kadar kuvvetli değildi. bilgiye erişim artık çok kolay ve birşeyler bilmek ve ilham almak için amerikaya gitmeye gerek yok açıp okuyabiliriz. en basit örnek acun. her taku yurtdışından monteleyip bizi gibiyo. e bu adam bu fikirleri alıyor burda uyguluyor bizde başka fikirleri alıp buraya monte ederek çok daha fazlasını kazanabiliriz. ihtiyacımız olan iki şey var biri zaman diğeri çalışan bir beyin. hayvani integraller bilmek gerekmiyo. böyle bir girişim için yasal kuralları yada gerekli bağlantiları öğrenmek yerine integral istatiktik öğreniyoruz. hiçbiride bi taka yaramayacak. kısacası realite çok çok aşağıda ünilerde. mezun bir adam gerçek hayatta ne yapacağını biliyor. tecrübeli adamların altına masa direği oluyoruz. sistem yüüzndende belli bir yerden sonra mal gibi orada kalıyoruz hayat boyu.