öyle gönlümden koptu gitti

http://www.youtube.com/watch?v=rBKX9KKEyZM

biz güzel olamadık, sorular soramadık
birbirimizden başka bir cevap bulamadık
biz hiç alışamadık, bir kalıba uyamadık
birbirimizden başka bir dala konamadık

son bir gece daha çirkin olalım
aynalara değil, birbirimize bakalım
bir hayattı tutunamadık
gel ona bir son yazalım

gömleğim beyaz olsun, sen seç kıravatımı
eteğin kırmızı olsun, açık bırak saçlarını
son kez giyin benim için ve sen ütüle kravatimi
bir kagit bir kalem bul, karala son satirlarini

ahtapotlar gibi son defa
dolanalım birbirimize
ellerimde ellerin
el ele el ele

son bir gece daha çirkin olalim
aynalara değil, birbirimize bakalım
bir hayattı tutunamadık
gel ona bir son yazalım...

bugün seninle ayrılmamızın tam 1. yılı dolmuş bulunuyor. neden bu günü unutmadığımı şöyle dile getireyim, efendim elvis presley doğum günü bugün ):

yine rüyalarımdaydın, son kez bir bir birimize sarılıp ayrılacaktık, sen sarılmak istemedin bunun doğru olmayacağını söylüyordun, ısrar ettim üstelik yalvarmaya yakın bir ısrardı bu, ağlayarak artık eskisi gibi olmayacağını söyledin ben hala son bir kez sarılmanı istiyordum. sarıldın, sım sıkı sarıldık bir birimize, bir süre böyle kaldık bir birimizi kokluyorduk. öyle uyandığımda saat sabahın 3 ü gibiydi, hiç uyuyamadım geri kalan saatlerde düşündüm döndüm durdum yatakta, şimdi iş yerindeyim uykusuz değilim ama hala rüyanın etkisindeyim. merak ediyorum acaba sende beni düşündün mü yada ne bileyim benzer şekilde sende beni rüyanda gördün mü diye, hiç inanmazdım aslında böyle astral olaylara ama duygular hisler o kadar kuvvetli ki inasan düşünmeden edemiyor, ya da kendim öyle olduğunu düşünüyorum... bilemedim şimdi hala derin etkileşimler içindeyim adam gibi çalışamam da bugün... elim telefona filan gidiyor aramak sesini duymak istiyorum çok zor engel oluyorum kendime...

inşallah sen ararsın da şu teorimi destekler nitelikte bir görüşme yaparız...

uzun uzun anlatamam her şeyi,
böyle olsun istemedim bende,
sakın kal deme bana ,
gidiyorum alışamadım bu kente.

suskun deniz boyu martılar,
eve yalnız dönüyorum bende,
sakın kal deme bana,
gidiyorum alışamadım bu kente.

---

ne anılar anladı beni,, ne de sen
oysa ne çok sevmiştim ikinizi bi bilsen...

her gün gelip burada bir adet seni öldürüyorum haberin yok ...

her gün aklımdasın nasıl çıkacaksın nasıl gideceksin benliğimden bilmiyorum ama haftaya randevu aldım ve artık bir pigibologa filan görünmem gerekiyor, bula bileceğim en tesirli sakinleştiricileri kullanıyorum ara ara hatta bazen fazla ara ara kullanmaya başlıyorum, aklımın bir köşesinde sen varken kimseyle adam gibi bir ilişki yaşayamıyorum, hayır anlamadığım benim hayatım gibilirken sen nasıl bu kadar rahat olabiliyorsun? neden benim düşündüğüm kafaya taktığım kadar takmıyorsun, ben delireyim hayatımı yakayım düşünmekten kafamda saç kalmasın sen evlilik planları yap oh ne güzel ne ala dünya lan.

yok ama bu böyle olmaz şu doktora gidip konuşayım bakayım nasıl bir yol gösterecek? ilaçmı verecek anti depresanmı yaslayacak göreceğim bakalım, ayrıca bu başlıktanda kurtulmam gerekiyor sanırım... ne ulan böyle gelip gelip saçma sapan bir şeyler yazıp gidiyorum... allahdan sen bunları hiç bilmeyeceksin...

yapacak bir şey yok kamil anamız gibildi işte ...

sıkıntıdan ben ne yaptığımı biliyor muyum ki ?

http://www.guncelmeydan.c...kuresel-ihale-t18169.html

en son 9 ay önce gördüm seni ve o kadar çok özledim ki kelimelerle filan anlatılacak bir şey değil bu hissettiklerim, aklımda uzun zamandır olana bir şey var ama kendimi hep angelledim durdum artık kontrol edemiyorum ama gücüm kalmadı, her gün 15 -20 defa aklıma geliyorsun en kötü ihtimalle, ya üzülerek düşünmeyi yarıda kesiyorum yada nefret edip kızarak "sana kızarak" bazende kendime kızarak düşşünmeyi yarıda kesiyorum, nasılsın iyimizin sağlığın nasıl saçların nasıl ne giyindin nasıl yürüyorsun makyajın mı var? bin bir türlü soru işaretleri var kafamda ve evet artık o engel alamayacağım düşüncemi plana alabilirim. iş yeri çıkışına gelip gizliden gizliden izleyeyim diyorum. tam bir öküz işi olmasına rağmen vallahi de billahide bu konuda kendime engel olabilceğimi sanmıyorum hayata geçirmeye ramak kalmış durumda kuvvetle muhtemel bu cuma iş yerini gözetleyen biri olarak uzakdan çıkışını izleyip en azından merakımı bir nebzede olsa törpülemiş olacağım . hayırlısı bakalım ...

sercan arada arada diye tutturdu aklıma soktu birazda ama arayıp ne diyeceğim ki? gitmiş sin nişanlanmışsın. ...

elim ayağım titriyor şerefsizim...

içimde sıcak ve güneşli bu cuma gününün sevinciyle beraber, dağıtılan ikramiyelerin verdiği imfilak etmeye yakın mutluluğu bir arada yaşıyorum. bir iki saat sonra çıkıp gideceğim... mutluyum diyorum ama ekgibsin yoksun yemişim öyle mutluluğu diyor bir tarafım. nasılsa yine pazartesi olacak ve ben yine içime içime ağlayacağım anasını satayım, en iyisi kendimi fazla gaza getirmeden saian yeni albümünden bir iki bir şeyler indireyim de beyaz leblebi ve tuborg kırmızı biramla harmanlayıp flash back yaşayayım da utana bildiğim kadar utanayım kendimden, en iyisi böyle galiba...

yalnız varya hava bir güzel bir güzel allahım yarebbim ya böyle zamanlarda insan kendini ne kadar iyi hissediyor, kuruyorum bak şimdi sen varmışsın gibi plan yapacağım, o az önceki sen yokken ki planımdı... şimdi aramışım seni "tubi tubi ikramiyeleri aldık" senden " iyi getir de şu kartı yatıralım, kaçta çıkıyorsun?" hahaha . vallahi böyle derdin kesin... para varsa ve seninle buluşacaksam bilirsin ki 2 saat erken çıkarım her zaman seni fazla bekletmeyeyim diye (:
mecidiyeköyde buluşup oradan hop kadıköye ): yolda tartışmıyoruz ama güzel güzel gidiyoruz., paramız var kartı yatırırız bir kısmıyla bir kısmıyla ihtiyarçlarımızı alırız filan...

ne bileyim ya aklıma güzel şeyler gelmiyor gene. hep bir karanlık taraf var benden kaynaklandığına iyice inanmaya başladığım... öffff kafayı yedim ben iyice ya amk böyle hayatın, senleykende olmuyor sensizkende nasıl olacak bilmiyorum...

hava buz gibi donuyorum arkadaş, sabahlara kadar discovery kanallarını zapingleyip durdum gözüme ne uyku girdi nede izlediğimden bi tak anladım, sürekli aklımdasın bir türlü gitmiyorsun, cuma cumartesi günleri alkolün dibine vuruyorum cuma akşam iş çıkışından itibaren başlıyorum içmeye gece 2 lere 3 lere kadar, ertesi gün kaçta uyanırsam artık 12 olur 1 olur yarım yamalak bir kahvaltı yapıp dışarı atıyorum kendimi sırt çantam yanımda, minübüsü beklerken tam karşıda ki tekelden aldığım birayı içmeye başlayarak açılışı yapıyorum, ortalama 25 dk gibi zaman alıyor kadıköye geçmem "bu aralar model dinliyorum içip içip fatma turgut vokalleri beni gerçekten derinden etkiliyor http://www.youtube.com/watch?v=NjxXGW3z-jo " neyse dinleye dinleye kadıya geliyorum içtiğim o ilk biranın kanıma karışmasını bekliyorum, hiç çıkmıyorsun aklımdan seninle buluştuğumuz günler geliyor hatırıma sağda solda buluşan çiftleri filna görünce... atıyorum çantama 2 adet bira daha geçiyorum vapurun arkasına "hangisi erken kalkarsa artık beşiktaş sa beşiktaş karaköyse karaköy yada eminönü hiç fark etmiyor benim için" ilk hangisi kalkıyorsa doğrudan ona yönleniyorum, öyle sorumsuzca kafama göre kulağımda müzik bedenimde alkol aklımda sen ve bin bir türlü iyi kötü fikirle çıkıp meczup misali dolanıyorum...

http://www.youtube.com/watch?v=xw7I4dZdwc4

GEÇMiYOR ULAN GEÇMiYOR... ne kadar daha böyle buna dayanmak zorunda olarak yaşarım bilmiyorum, tam cehenneme döndü hayatım... bir birimize bunu nasıl yapmayı beceriyoruz nasıl bu hale getirdik bir birimizi...

ya kafayı yiyecem arkadaş ben derdimden kederimden ölüyorum bu böyle nasıl yaşanır nasıl lan? kesin doktora gitmeliyim versin bana bir at sakinleştiricisi odun gibi durayım bir köşede ölene kadar amk, diğer bir birinden kıymetli insanlar varsın dilediğince gönlünce yaşasın bizim ne kıymetimiz var zaten, hayır milyonlarca spermden gele gele ben mi gelmişim yani anasını avradını gibeyim böyle işin ben... insan gönderiyorsun dünyaya madem bi sorar insan "bak hayatta böyle böyle şeyler var ona göre" diye bi bilgi verir bu neymiş böyle geldik hem ruhumuzu kirlettiler hem kalbimizi kırdılar hem her türlü pisliği şerefsizliği yapmak durumunda zorunda bıraktılar, bu minvalde ben hiçte memnun değilim bu yaradan dan arkadaş şikayet etmiyorum isyan ediyorum isyan,,, bir insanın başına bu biçim eziyetler türlü kederler salarak neyi test ediyorsun lan sen? bir yandan iyi insan olun diyorsun bir diğer yandan ateşe odun harlıyorsun sonra ver adamın kucağına saçma sapan bir hayat "gibtir git efendi ol" nasıloolacak kardeşim bu adam efendi? nasıl hayat kuracak nasıl düzgün insan olacak, adam düzgün insana namuslu haysiyetli insana iş vermeyen var lan bu dünyada...

hey gidi hey..

yani demem o ki bir insan aslında mecbur olduğu için bir takım yanlışlar yapmış bazı yanlış yollara girmiş ise bunda senin de büyük payın var sevgili yaradan...
ben genç yaşta her günümü ağlayarak kederimde boğularak yaşamak için ne yaptım lan buna bir açıklama getir lütfen...

nettin sen yeğen yav :(

dün gece beşyüz defa dinledim her halde bunu http://www.youtube.com/watch?v=xrFTLqQz2QA

senin kazağın var üzerimde... yine o siyah kazak...

aramanı bekliyorum 4 gündür en ufak bir sesin çıkmadı...