çok sağlam bi hikaye lan

ikinci işim görünüşte daha kolaydı. yanımda bir grup arkadasımla , arabayı alıp boluya gidecektim ve bir adresteki aileyi alıp ankaraya serdar beyin ofisine getirecektim . hızlı olmam gerektiğini söylediler, gecikirsem ailenin ölebileceğini söylediler ve 3 gün süre verdiler . zaman sınırı olan şeylerden nefret ederdim ve bu zaman kısaydı . fakat ankara bolu arası en fazla 4 saat oldugu için biraz rahattım . hemen yola koyulduk . yanımızda silahta vardı ve altımıza şık bir araba vermişlerdi . gece 02.00 civarında yola çıktık ve 3 buçuk saatin sonunda boluya vardık . bir mekanda kahvaltı yaptık , ben bu işin kolay oldugunu düşünüyordum fakat öyle değildi . takip ediliyorduk.

beyler bi sigara molası . arkadas söylyior ben toparlayıp yazıyorum .

edit : hayatımda kurtlar vadisi izlediysem adam değilim.

bir otele yerleştik ve serdar beyi aradık . takip edildiğimizi söyledik , ' ulan o kadar eğitimi boşa mı aldınız , kaybedin , gerekirse vurun ' dedi kapattı . iyice paniklemiştik . baskıya karşı paniklememe . evet bu dersi biraz da olsa hatırlıyordum . geceye kadar ben otelde kaldım , arkadasım çıktı . adamların kim oldugunu anlamak için . geldiğinde 2 kişi oldugunu söyledi . dövebilirdik , analarıda giber hatta öldürürdük . ama nasıl . insan kaynıyordu burası . serdar bey evin tenha bir yerde oldugunu söylemişti ve adamları oraya çekmeye karar verdik . evin oldugu bölgeye gittik . evet , tenha bir yerdi . aileyi alıp çıktık . hala takip ediliyorduk . serdar beye haber vermiştik baya bir küfür yedik fakat ben hallederim dedi . ankaraya kadar adamlar zütümüzdeydi . ankaraya girişte bir ekip arabası önümüzde çevirme yapıyordu , bizi çevirmedi. aynadan baktıgımda adamları çevirmişti . ulan bu serdar bey kim demeden duramıyordum . aileyi alıp ofise getirmiştik . aile dediğim bir baba bir kız . anaları yoktu. tek kelime etmemislerdi , bizde soru sormamstık

aileyi ofise bıraktıktan sonra barda karsılastıgım ve hoslandıgım kız aramıstı . sarhoştum ve telefon numaramı vermişim . hatırlamıyorum . hoşderedeki evine beni davet etti . gittim , oturduk birşeyler içtik . çok uzun zamandır sex yapmamıstım ve ateşli bir sevişme yaşadık . orada sızmısım . uyandıgımda telefonumda sayısız cevapsız arama vardı . serdar beydi arayan . apar topar ofise gittim . dün gece ne yaptın dedi , anlattım . aferim yalan söylemiyorsun dedi . o kızıdamı siz ayarladınız dedim , hayır herşeyi devletten bekleme dedi ve güldü . üçüncü görevin için hazırlanacakasın dedi ve 1 hafta dinlen dedi . evime gittim , bu arada bir köpek almaya karar verdim pet shopları dolanıyordum . yavru bir doberman aldım , artık tek kankam o olacaktı . adını şef koydum

üçüncü işi almak için serdar beyin yanına gittim . bu sefer bizi bir odaya zütürdüler ve içinde bulundugumuz olusum hakkında bilgi verdiler . vatan için çalıstıgımızı söylediler ve yaptıgımız işin aslında iyi bir iş oldugunu , bizim grup gibi ( grupların adı hücre olmustu ) 100 e yakın hücre bulundugunu ve hiçbirimizin birbirini tanımadıgını söylediler . bu seferki işimiz grup işiydi , sadece bir olayı videoya çekip getirecektik . 2 kişi güvenlik , 2 kişide çekim . hepsi buydu . ama anamızı gibebilrlerdi , büyük bir işti . 2 tane gece görüşü olan şapkaya takılabilen gizli kamera , 2 tanede elimizde bulunan profosyenel kamera verdiler .

saat gece 22.00 sularında 4 kişi verilen adrese gittik . bir depo gibi biryerdi . sanırım uyuşturucu kaçakcılıgı diye düşündük . fakat öyle olmadı . 5-6 tane araba depoya girdi , adamların çoğunda silah vardı . biz 2 kişi güvenlikten sorumluyduk . çekim ekibini görebileceğimiz bir yerde elimizle dürbünde bekliyorduk ve olası bir tehlikede arabaya yakın duruyorduk . eğer yakalanırlarsa önce onları öldürün demişti serdar bey . dua ediyorduk yakalanmasınlar diye . içeriyi göremiyorduk , sadece etrafta biri olup olmadıgına bakıyorduk . kulaklıktan bilgi alıyorduk sürekli . çekime baslamıslardı , farkedilmediler . işin bittiğini söyledi ve arabaya bindik . fakat hiç hesapta olmayan bir muallaklik çıktı . araba çamura saplanmıstı . çok ses yaparsak yarra yan basabilirdik.

ulan bide yorum yapın dıbına koduklarım

neyse . patinaj çekersek sesten yakalanacğımızı çok iyi biliyorduk . arabayı itmeye çalıstık , biraz çıkmıstı sanki ama gitmiyordu . bu arada saat iyice geç olmustu . adamlar depodan çıkacakları , bizi görebilirlerdi . en sonunda ite kaka arabayı çıkarmaya basladık , biz arabayı çalıstırdık arkamızdan onlar çıktı . hızlı bir şekilde oradan uzaklastık , arabanın plakası takılı değildi . arkamızda 2-3 el ateş ettiler fakat gecikmişlerdi , biz işi bitirip çıktık . kameralar özellikle sese duyarlıydı . 100 metreye kadar ses alabilme özelliği vardı . içeride ne oldugunu sordum , varillerle birşeyler getirdiklerini söylediler , yorgundum fazla üstelemedim .

son 2 entryi girip yatıyorum devamı sabaha .

kameraları serdar beyin ofisine zütürüp verdiğimizde bize 4 tane sınırsız kredi kartı verdiler . istediğinizi alın yiyin için dediler . bu arada arkadaş çevremde olmaya baslamıstı . ama hiçbiriyle iş dolayısıyla ilgilenemiyordum ve birşey söyleyemiyordum . bir gün ankara gazide okuyan bir arkadas ' A Abi ... kafedeyiz , kızlarda var gel oturalım ' dedi , tamam kardeşim geliyorum dedim ve yanlarına gittim . oturduk takıldık . çıkısta parkta arkadasım ve sevgilisi el ele yürüyorlardı ben ve sanem diye bir kız arkadalarından geliyorduk . kız bana abi diyordu , iyi biriydi . parkta yürürken 2-3 tane çocuk arkadasımın sevgilisine laf attı ve kavga çıktı . ikisinide dövmüştüm . bebeler silahıda görünce iyice korkup kaçmıstı . abi sen silahı niye tasıyosun felan diye sorular gelince telefon geldi ayağaına kaçmayı basarmıstım ordan.

uzun bir süre telefonum çalmıyordu , hayatımı yaşıyordum . bu arada 20 yaşına basmıştım . ailemin mezarına gitmeyi ihmal etmiyordum , fakat orada bile takip edilmek canımı iyice sıkmaya baslamıstı . anlamadılarmı daha itaatkar oldugumu ? hazır telefonum çalmıyorken yiyip içip geziyordum . derken bir gün eğitime alınacağımız söylendi . zahmetli bir iş değildi , müzikler dinletiliyordu . o dinlediğim müziğin yalan konusunda oldugunu söylediler , anlamamıstım . karşımdaki insanın nasıl yalan söylediğini ve nasıl anlayacağımı anlatıyorlardı . yaklaşık 2 ay sırf bunun üzerine eğitime gitmiştim ve bazı testlerden geçmiştim . çoğunda başarılı olmustum . harika bir histi bu

yalan konusunda iyi biri olmustum . karşımdakine farkettirmeden çok iyi yalan yedirebiliyor ve biri yalan söylediği zaman hareketlerinden , konusmasından , gözlerinden ve en önemlisi kelimelerin uzunlugundan anlıyordum . bir kişi basit bir şey sordugunuzda ayrıntılı anlatıyorsa ve gözlerini kaçırıyorsa %99 yalan söyliyordur . örneğin : dün neredeydin - şurdaydım . dün neredeydin - arkadaslarla alısverise gittik şunu aldık bunu aldık çok eğlenceliydi erkek yoktu hep kızdık vs vs YALANN . Bunları herkes bilir , önemli noktalarıda yakalamıstık ve diğer iş için bunların bize çok yardımcı olacağı söylendi . artık albaylar komutanlar yoktu . hep pgibolojik testlerden geçiyorduk

beyler devamı sabaha . öyle bi saatte anlatılacak hikaye değil . yılların olayları . şimdi not defterine alıcam , yarın buradan devam edicem . iyi geceler.

pgibolojik testler bitmişti . resmen karşımdaki adama baktıgımda yalan söyleme potansiyelini biliyordum . bu arada yavaş yavaş bir kıza bağlanmaya baslamıstım . adı selendi . çok güzel bir kızdı . ama işten kimseyle görüşemiyordum . birgün serdar bey telefon açtı ve ofise gitmem gerektiğini söyledi . gittiğimde bir fotoğraf ve bir kimlik fotokopisi verdi . bu adamı bul ve korkut , ama sadece korkut dedi . sebebini sordugumda gençleri zehirliyor dedi . uyuşturucu satıcısı oldugunu anlamıstım ama bundan bizeneydi ? arabayı alıp silahla birlikte adamı bulmaya gittim . adamı bulmam zor olmadı . oturdugu semtte tanınan bir kişi . fakat ben bu işin kolay oldugunu düşünürken işler zorlasmıstı . adam kahvede okey oyniyordu . oraya silahla girsem beni öldürebilirlerdi . şüpheli hareketler yapıyordum , dikkat çekmiştim . adam arka kapıdan çıktı . peşinden koşarken dönüp ateş etti , korkmustum bende o korkuyla ateş ettim ve bacağından vurdum . ilk defa birini vurmustum . panikle kaçtım , fakat yakalandım . evet yakalanmıstım.

karakola zütürülmüştüm . korkuyordum . ardı arkası kesilmeyen sorular . serdar bey öğrenmişti yakalandıgımı . birşey olmaz demişti . biraz rahatlamıstım . adliyeye sevk edildim . 2 gün geçmişti . mahkemeye çıktım , hakim 1 ay sonraya atmıstı davayı. bu arada soruşturmanın savcısı değiştirilmişti . bu beni korkutmustu . benden vazgeçtiler diye düşünmeye baslamıstım ki korktugum oldu . 1 yıl 4 ay tutuklu yargılanmama karar verilmişti . hani herşeyi hallederdi bu muallakler . hayatımla oynamışlardı . benden vazgeçmişlerdi . serdar bey telefonlarıma çıkmıyordu . en son onla görüştüm . içerde olmamın benim için daha iyi oldugunu , biraz gözden uzak durmamı ve oranında bizim için bir eğitim yeri oldugunu söylemisti . sallamamıstım . daha önce hiç içeri girmemistim . çok moralım bozuktu derken sincana postalandım.

4 Duvar arasında 1 yıl geçermiydi . müebbet yiyenler vardı . sıcak karsılanmıstım . iyi bir koğuşa benziyordu . 50 yaşlarında bir dayı vardı . herkes dayı diyordu . koğuş ağasıydı herhalde . takma zaman çabuk geçer demişti bana . umursamamıştım . selenide göremeyecektim . ailem zaten yoktu . ilk 2-3 gün sürekli uyudum can sıkıntısından . ardından mehmet adında biri bir kitap vermişti bana . mehmet yer altı dünyasında sağlam ve tanınan biriymiş . uzun kalmayacağını söyliyordu . yavaş yavaş buranın kurallarınıda öğreniyordum . farzı misal ; voltanın önü kesilmezdi , bu apaçık meydan okuma demekte burada . ranzada üstte yatıyorsan zıplayarak inilmezdi , aşşadakine saygısızlıktı . yeni geldiysen avluda orta tarafta volta atamazdın , kenardan kenardan , biraz palazlanınca ağanın yanında , en sağlam benim diyince en ortada . önüne kim geldiğini umursamadan atacaktın voltanı, zaten önüne kimse çıkamazdı . gardiyanlar iyiydi , öyle filmlerdeki gibi yavşak yoktu burda . bize yardım ediyorlardı .1 ay böyle geçmişti . alışmıştım biraz .

okudugum kitaplarla zaman hızla geçmeye başlamıştı . mehmetle aram çok iyiydi . buradan çıkınca iş teklifi etmişti bana . fakat mehmetinde onların adamı olabileceği için ne iş yaptıgım hakkında tek bi bilgi vermemiştim kimseye . 4.ncü ayın sonunda serdar bey ziyaretime gelmişt. buranın bana bir ders olması gerektiğini ve çıkınca çok büyük işlere hazır olmam gerektiğini söylemişti . bu arada ziyaretime hiç beklemediğim biri gelmişti . selen . gözlerime inanamamıstım . duymuştu benim hapise düştüğümü , gelmişti . çok mutlu olmustum . dayı beni görüp gülümsemisti ve ' bu gaz sana çıkana kadar yeter ' deyip gülmüstü . ondanda çok şey öğreniyordum . günde 1 kitap bitirebiliyordum artık. kitap kurdu olup çıkmıstım . zaman hızla akıp geçti ve tahliye oldum .23 yaşına gelmiştim . çıkar çıkmaz serdar beyin ofisine gittim . 50.000 lira para aldım . neden aldıgımı söylemediler . bu para senin dediler . şahsi bir araba aldım kendime . selenle iyice yakınlasmıstım . fakat görevde bana verdikleri kameralarla bizi takip etmişler , sese duyarlı oldugu için ne konustuklarımızıda duymuslardır . ama bu sınavıda geçmiştim . selene muhasebeci oldugumu ve hesaplarda bi yolsuzluk oldugu için içeri düştüğümü söylemiştim.

aradan bir süre vakit geçtikten sonra telefonum çaldı . bilmediğim bir numaraydı . açtım , arayan mehmetti . istanbula çağırıyordu beni , iş teklifim hala geçerli diyordu . serdar beyin yanına gittim , yaptıkları için teşekkür ettim . itaatkar biri oldugumu biliyordu . sana son bi görev vericez , ondan sonra istediğini yapabilirsin dedi. bu görev kolaydı . eskişehire gidip birine bir kutu verip dönecektim . dediğim gibi kolaydı gittim kutuyu verdim , içindee ne oldugunu bilmiyorum . çorbacıya gidip çorba içtim , sorhoşlar kavga etmeye basladı. ayırayım derken çok sağlamda bi yumruk yemiştim . sinirlenip silahıma sarılmayı düsünsemde sonra sakinlestim . ankaraya döndüm ve serdar bey ile son görüşmemi yaptım . aldıgın herşey sende kalabilir dediler . mehmetin iş teklifi daha basit , daha sıradan , parası iyi olan bir işti . mehmetin yanında koruma gibi duracaktım

kısa bir süre sonra istanbula gittim , serdar beyin yanından tamamen ayrılmama izin yoktu . ayrıca yine takip edilebilirdim . o yüzden dikkatlı olmam lazımdı . ileride daha büyük işler için 3 hücre birleşecekti , fakat ben artık grubun aktif bir üyesi değildim . serdar beye güvenim tamdı . beni öldüreceklerini sanmıyorum . mehmetin yanında işe başladım . hayatım azda olsa düzene girmişti , ama oda tekin birisi değildi . istanbulda ismi bilinen biriydi . bir barı vardı ve geceleri barın gizli bölmesinde tombala oynatıp yolunu buluyordu. birgün serdar beyden telefon geldi . acil ankaraya gelmem gerektiğini söyledi . bir hücrenin salaklık yapıp kendini ifşa ettiğini ve devletin bu olusumu tamamen ortadan kaldırabileceğini , onları bulup öldürmemiz gerektiğini söyledi . kabul edemezdim böyle bi işi . daha önce adam öldürmemiştim , ve bu onlar kadar kolayda değildi . hücredeki herkes bizim aldıgımız eğitimleri almıstı . karşımızdakilerde en az bizim kadar dişliydi , ayrıca bu hücre bursadaydı .

bursaya varrdık . adamları aramak için 2 şerli gruplar halinde dağıldık . biz üç diğer arkadaslar 2 kişiydi . hücre lideride yanımızdaydı . hücre liderinde herkesin fotoğrafı oldugu için adamları bulmamız daha kolay olmustu . adamları bulduk . gizli bir villada saklanıyorlardı . vilalya girerken bir köpek üstümüze saldırdı , arkadas köpeği öldürmüştü . çok korkuyordum derken silah sesleri duyuldu . evet çatısma çıkmıstı ve dakka bir gol bir kolumdan vurulmustum , ama işi bitirmiştik . adamların hepsi yaralıydı . bende dahil . beni bursadaki özel bir hastaneye bırakıp adamları zütürmek üzere minibüse bindirdiler . kolumun acısından işi felan unutmustum . allahtan önemli birşey değildi . 2 gün hastahanede yattıktan sonra hastahaneden çıkıp serdar beye telefon ettim . kapalıydı . hücre liderini aradım , serdar beyin öldürüldüğünü söyledi . şok olmustum .

ulustaki firmaya gittim . hücreler dağıtılmaya , farklı şehirlere gönderilmeye baslanmıstı . kendini ifşa edenler yüzünden büyük bir olusum çökmüştü . serdar beyin bir trafik kazasında öldüğünü yada öldürüldüğünü söylediler . eğitim verenlerin yurt dışına kaçtıklarını duymuştum . bende korkudan tekrar istanbula mehmet beyin yanına gittim . 2.5 yıldır onun yanında çalısıyorum , kendime ait istanbulda 2 evim var . ankaraya dönmeyi de düşünmüyorum .yaklaşık 1o yıldır bu işlerin içinde olan biri olarak çok gizli şey döndüğünü öğrendim . ve bu işe bulasanların yarısı sürgün hayatı , yarısı kral hayatı yaşıyor . parayı çok güzel kaldıranlarda var , öldürülenlerde . düşünün , biz sadece bir hücreydik ve buraya yazmadıgım daha onlarca iş bitirmiştik . yaklasık 5 işten aldıgım para 50.000-60.000 lirayı buluyordu , primler kredi kartları arabalarda cabası . bunun gibi yaklaşık türkiyede 100 hücre oldugunu duydum , son yıllarda pek kalmadılar , ama tekrar bi yapılanma olabilir diye bir bilgi aldım . eğer olursa tekrar katılırmıyım , bilinmez . şunu bilin. bu ülkede hiçbirşey göründüğü gibi değil .

Edit : dinleyenlere teşekkürler
ikinci edit : olaylardaki isimler değiştirilmiştir.