Bu hain sürecin meyvelerini kim aldı?
Yalnızca "pkk" aldı bu meyveleri.

Ben bir Ülkücüyüm.
Seversiniz sevmezsiniz bu beni ilgilendirmez.
Lakin ben bunu vurgulamaktan gurur duyuyorum.
Bu yazıda bir ülkücünün kaleminden sizlere nakşedilecektir.
Geçmişte bu millet Doğuda kürttü, dadaştı,gakkoştu, zazaydı fransıza doğu torosları mezar etti
Batıda yörüktü efeydi yunanı denize döktü.
Orta Anadoluda seymendi Atasının önünde dünyayı yendi.
Ama hepsinin ortak adı "Türk"tü
Kürtte Türktü, Lazda,Çerkezde, Zazada,Dadaşta, Gakkoşta

Çünkü ırk gibi bakmıyodu kimse.
Dil aynıydı,din aynıydı, kültür aynıydı VATAN aynıydı vatan!!

Sonra aradan zaman geçti birileri doğuda ki Türk halkını Kürt diye niteledi kanına baktılar o insanların vatanına değil sonra potansiyel hain gözüyle bakmaya çalıştılar o insanlara.(Burda eski dönemden bahsedip bunları ülkücüler yaptı diyen olursa bu dönemde iktidar olan ismet paşa uzantısı partiyi ve tutumunu iyi araştırsın.)

Gel zaman git zaman pkk çıktı ortaya.
Asala uzantısı bu ermeni grup Kürtlerin dindarlığını kullandılar. Yanlarına öyle çektiler.
Sonra sapıttılar.
Katliam yaptılar ezdiler.
Hainliğe yönlendirdiler.
Yazık ettiler.
Bu ülkede Kürt sorunu var gibi gösterdiler.
Sonra bi parti çıktı ortaya
8 sene önce açılım dediler 2 sene sonra Kürt Açılımı adıyla bişey yaptılar.
işte o zaman Ülkücünün çilesi başlamıştı.

Hemde ne çile.
Medyaya yansımadı bu çilemiz çünkü süreç zarar görürdü ama ben anlatayım size.

24 Mart 2009 da dönenim c.başkanı Gül Erbile uçakla ziyarete gittiğinde kürdistan dedi.
O zamana kadar hiçbir devlet adamı oraya kürdistan dememişti.

işte ip ondan sonra koptu.
Pkk kandilde eğittiği bilgili hevalleri üniversitelere sokuyordu yavaş yavaş

Üniversitelerde yavaş yavaş taraflar ortaya çıkıyordu.
Siyasi uzantılar kampüslerde varlık savaşına girmişti bile.

Ülkücülerin kalesi denilen Gazi Üniversitesinde bile pkklıyım diyenler ortaya çıkmıştı. Etkisizdiler ama vardılar.
Üniversitelerde ilk ve en sert pkk dalgası 2011 de başlamıştı.
(Liselilere Not-Fen-Edebiyat ve Eğitim fakülteleri pkklıların en aktif oldukşarı fakültelerdir.Çünkü bu hainler görüşlerine sahip nesiller yetiştirmeyle başarıya ulaşacaklarını bildikleri için öğretmenliğe giden bölümleri seçerler.Siz vatansever temiz liseli kardeşlerimizde o bölümlere gitmeli ve pkklıların önünü kesmeli hayırlı nesiller yetiştirmelidir)

RTE nin Bahçeliyi sözde çözüm sürecine karşı çıktığı için terör yanlısı diye nitelemesinden sonra ülkücüler hükümetci hocalar ve rektörler tarafından yavaş yavaş baskı görmeye başlamıştı.(bu hocalar hâla var örn;Adıyaman üniversitesi rektörünün ülkücülere yönelik bu ülkenin başına ne geldiyse vatanseverlerden geldi demesi)

Pkk ise en kıdemli adamlarını üniversitelere yollamıştı.
Bela için gelenlerin sela ile gitmesi gerektiğinin kanısına varmıştı Ülkücüler...
Zor ve çileli günler ben geliyorum diye bağırıyordu.

Belalı günler Fırat, ANKARA,iNÖNÜ SÜTÇÜ iMAM, ATATÜRK,DUMLUPINAR, MUSTAFA KEMAL ve EGE Üniversitelerinde çetindi.
Elazığ milliyetçi vatansever bir şehirdi(gakkoştan hainlik beklemeyin sakın!!) lakin doğuda olması başarılı olması ders alanında başarılı bölücüleri oraya çekmişti.
Ülkücüler ve pkklılar vardı üniversitelerde (bugün kendisine ÜniAk diyen yüreksizler o günlerde ülkücü harekatın arkasında saklanıyor veya o pkklılara göz yumuyordu)
Kavgalar çetindi.
Ama imanlı yürekler o işlerden alnının akıyla çıkmıştı.
Hamd olsun canlarına zarar gelmedi hiçbirinin.
Allah hepsinden razı olsun.

Ankara Üniversitesinde bir avuçtuk ama diktik, yürekliydik.
Hainlerin yaptığı her fiziki saldırıya misliyle karşılık veriliyordu ama orda o diklik devam edemedi hocalarda haindi kardeşlerimiz okullardan atılmıştı.
Allah yaptıkları her şeyden razı olsun.

Uzun oldu yeni sayfaya geçeyim

Atatürk üniversitesi ve inönü hemen hemen aynıydı bölücü pkklılar sayıca üstün olsada yüreksiz oldukları için dalga dalga hareket edemiyorlardı.
Ama savaş vardı.

Mustafa Kemal Üniversitesi ise haün kaynıyordu.
Hocalar ve proflar pkklılar göz yumuyor fikir özgürlüğü diye izin veriyordu.
Ama ülkücüler ne yaptı etti kendini ezdirmedi
Var olsunlar.

2010 kasım tarihinde dumlupınar üniversitesinde sehit edilen ülkücü hasan şimşek'i unutmuştum sağolsun (pohyiyen) kardeş hatırlattı.
O dönemde kuduz it gibi kampüste sağa sola saldıran pkklı öğrenciler hem emniyete hemde okul yönetimine şikayet edilmelerine rağmen hiçbirşey yapılmıyor. Hasan Kardeşim kampüsün içinde otobüs beklediği durakta önce sözlü saldırıya uğruyor karşılık verince bıçaklanıyor ve ambulansla hastaneye kaldırılirken şehit düşüyor. Artık bir cinayet olduğu için mecburen olaya müdahale ediyor polis onlarca kişiyi gözaltına alıyorlar. Katile müebbet, kavgaya karışan diğer itlerede 30 40 yil arası ceza isteniyor. ancak hakim sanıkların terör örgütü üyesi olduğunu kabul etmiyor ve olayı basit bir öğrenci kavgası olarak değerlendiriyor. katile müebbet verirken diğer tum itler beraat ediyor. olayın üzerinden 7 yıl geçti. katil adli suçtan müebbet aldığı için muhtemelen 17 yıl sonra şartlı tahliyeden yararlanacaktır
Allah Hasan'ın katline göz yuman herkesin belasını versin.

Gelelim Sütçü imama ve Egeye
iki farklı uç gibi gözüksede aslında Sütçü imam olayların ilk başladığı yer.

Kahramanmaraş halkı milliyetçi geçinsede bu dönemde pkk maraşta borusunu öttürmüştür.
Üniversite ise savaş alanı...

Maraşa 2011 yılında dağ kadrosundan gelen N.Y önderliğinde 6-7 kişilik kemik ekip pkklılıklarını doğudan gelme öğrencilere bulaştırıyor sayılarını arttırıyordu.

2011-2013arası ülkücülerde geniş bir kitleye sahip olduğundan sert faaliyet gösteremeselerde çetin kavgalar tabiri caizse göğüs göğüse muharebe alanı oluşuyordu. Ama Allaha şükür Ülkücüler dik ve yiğitti.
Ama en büyük kazığı onlara rektör atıyordu.
Rte yanlısı bu adamlar gerek kendi reklamları için gerekse yalakalık için ülkücülere hain muamelesi yapıyordu.

Şerefsiz çoktu orda.
Gelelim Sütçü imamın 2014 yılına

2014 ün sonuna doğru pkklıların başı olan Yüksel .T ülkücü kardeşlerimiz tarafından mükemmel bir şekilde benzetiliyor.
Ve işte tüm Türkiye'de gerçekleşen "büyük" olayların fitili ateşleniyor.
Çünkü bu Yüksel T. akdeniz sorumlusu olarak Sütçü imam'a gönderiliyor.
45 gün komada kalıyor bu hain bin uyanır uyanmaz hem kürt hem ülkücü hemde üniversitede etkili olan bir reismizin adını veriyor.

Hainliğini ordada gösteriyor.

Ve gelelim 2015

2015 bizim hüzn senemizdir.
Yüksel T. isimli hevallerinin intikamı için Ege üniversitesinde yiğit bakışlı, yiğit duruşlu, yusuf yüzlü bir gencin şehit edildiği yıldır bu yıl.

Fakülte koridorlarında kan ve revan içinde, acıyla savaşarak şehit düşüyor.
O bıçaklandığı anda dağ ın devrilişini gördük diyor bir kardeşim.

Rektör denen huur!! ambulansı bekletiyor kapıda güvenlik denenler her şeyden bi haber, güvenlik kameralarının kasetleri ise paramparça edilmiş.

işte çözüm sürecinin ülkücü camiaya yaptıkları.
Sur, Cizre,Hakkari,Şırnak, Silopi de ki hendekler ise çözüm sürecinin devlete ve millete yaptıklarıdır.
Sınırkapılarında pkklı karşılayanlar, megri megri diye ağlayanlar ambulansı bekletenler, ülkücülere üniversitede terörist muamelesi edenler Fırat Ağabeyimin katilidir.

Emeği geçen herkesin elinde o kan izi var olacaktır.

Üniversitede ki Ülkücüler vatanı sevmenin bedelini bugün vatanseverim diye ortada gezen yalakçı üniakçı müsveddelerinden, rektörlerden,asistanlardan, danışmanlardan,prof. lardan görmüştür.
Lakin o imanlı yürekler hiçbir şekilde geri adım atmamıştır!!

Allah bu vatana Ülkücülerin yokluğunu vermesin!!
Okuyan okumayan herkese teşekkürler.

Soru sormak isterseniz sorabilirsiniz.

Şöyle bir algı oluşmasın sakın!
Sadece ismi geçen üniversitelerde mücadele verildi.
Hayır!

Biz nerdeyse her üniversitede mücadele ettik kavga ettik, dövüştük yaralandık, dayak yedik dayak attık.
RTE yalaklarıyla her üniversitede soğuk savaşta kaldık
Dağdan inmelerlede göğüs göğüse geldik
Belimizde tabancalarla sınava girdik

Bütün mücadelemiz o huur çocukları Dicle Üniversitesinde olduğu gibi üniversitelerde hoca olup dekan olup milliyetçi veya vatansever gençleri ezmesin diyeydi.
Mücadelemiz vatan mücadeleseydi.
Ve biz bu mücadeleyi her üniversitede her kampüste verdik.