• 1 / 1 / 73 entry
  • 6 başlık
  • 227.87 incipuan

zencibebek önüncü nesil normal

  • +1
    1 ekim 2017 günü seçim olsaydı anketi
    1 ekim 2017 günü seçim olsaydı oyunuzu kime atardınız? varsayılan başkan adayları bugünkü parti başkanlarıdır.

    anket: http://www.strawpoll.me/14046277
    ···
  • 0
    gay değilim ama
    itiraf ediyorum gay degilim ama bi kere merak edip gotume salatalık sokmustum :D kremlemistim falan boyle :D böyle hızlı hızlı pompalayınca zütüne sokup cıkartırken salatalıgı birden cıkartınca istemsizce osuruyoson cok komik oluyo :DD
    ···
  • +3
    bak güzel kardeşim
    bak güzel kardeşim,
    ben amerika birleşik devletleri deniz kuvvetlerinden albay george blackstone. şu an kuzey buz denizinin tam 247 metre altında bir denizaltıdayım. burada ne halt yiyorsun diye sorarsan tanrının belası rusları izliyoruz. senin de anlayacağın üzere burada çok sıkılıyordum. neyse ki yüksek teknolojimiz sayesinde buradan internete girmeye başladım. tabi hemen türkçe öğrenip inci yi keşfetmem uzun sürmedi. o sıkıcı ve bitmek bilmeyen günler artık benim için geride kalmıştı. ta ki senin o gibindirik entrylerini görene kadar. bak ahbap, zaten sinirli bir adamım bir de senin açtığın başlıkları görünce iyice dellendim. ve birgün sinirden kafamı duvarlara, aletlere vururken yanlışlıkla lanet olası torpidoyu ateşledim. sen o torpido git bir balina sürüsüne çarp... şu an ağlıyorum feriştahını gibtiğimin şerefisizi. bak dıbına koduğum, bu balina türünün nesli zaten tehlikedeymiş senin yüzünden bir de ben toplu katliam yaptım. bunun sorumlusu tamamen sensin. buradaki görevimiz biter bitmez, ne pahasına olursa olsun seni bulacağım ve zütünde 40 tane torpil patlacağım huur çocuğu
    ···
  • 0
    işinize yarıya bilir
    bak güzel kardeşim,
    ben amerika birleşik devletleri deniz kuvvetlerinden albay george blackstone. şu an kuzey buz denizinin tam 247 metre altında bir denizaltıdayım. burada ne halt yiyorsun diye sorarsan tanrının belası rusları izliyoruz. senin de anlayacağın üzere burada çok sıkılıyordum. neyse ki yüksek teknolojimiz sayesinde buradan internete girmeye başladım. tabi hemen türkçe öğrenip inci yi keşfetmem uzun sürmedi. o sıkıcı ve bitmek bilmeyen günler artık benim için geride kalmıştı. ta ki senin o gibindirik entrylerini görene kadar. bak ahbap, zaten sinirli bir adamım bir de senin açtığın başlıkları görünce iyice dellendim. ve birgün sinirden kafamı duvarlara, aletlere vururken yanlışlıkla lanet olası torpidoyu ateşledim. sen o torpido git bir balina sürüsüne çarp... şu an ağlıyorum feriştahını gibtiğimin şerefisizi. bak dıbına koduğum, bu balina türünün nesli zaten tehlikedeymiş senin yüzünden bir de ben toplu katliam yaptım. bunun sorumlusu tamamen sensin. buradaki görevimiz biter bitmez, ne pahasına olursa olsun seni bulacağım ve zütünde 40 tane torpil patlacağım huur çocuğu
    ···
  • 0
    penis bölgesini kesimi ve temizlede püf noktalar
    gibişmek isteyen çügülesin
    *
    ···
  • 0
    penis bölgesini kesimi ve temizlede püf noktalar
    gibişmek isteyen çügülesin
    ···
  • 0
    1 ayda 22 bin euro kazanmak
    yolla reis
    ···
  • 0
    çöp başlık
    yolla panpaa
    ···
  • 0
    inciyi siz bitirdiniz
    kurmanciyi açan serkan, inciyi sen bitirdin.
    sözlüğe kayıtları açan serkan, inciyi sen bitirdin.
    aog adminlerine 1. nesil veren serkan, inciyi sen bitirdin.
    tasarımı değiştiren serkan, inciyi sen bitirdin.

    biz değil, bu sözlüğü sizler bitirdiniz. artık imçi diye dalga geçiliyoruz. türk mizahının başladığı nokta inci sözlükken, artık bize gülüp geçiyorlar..
    ···
  • 0
    beyler eski tasarımı geri getiren eklenti yaptım
    yolla panpa
    ···
  • +1
    bir sabah saat 06 00 da siren sesleriyle
    off çomar koktu buralar
    ···
  • +4
    niye enayi gibi davranıyorsunuz
    incide yada facebookda yada her ne gibimse. internette her gördüğünüz taka inanmayın. yok adam hikaye anlatıyor aşk gibiş hikayesi hemen inanıyorsunuz. yada başka konuda. az çakal olun dıbına koyim.
    ···
  • 0
    türkiye suriye ye girseydi
    ayraç oç
    ···
  • 0
    türkiye suriye ye girseydi
    ayraç hızlı yaz oç
    ···
  • +1
    istanbuldaki depremin saatine kadar söylüyorum
    gibtir git yarram
    ···
  • 0
    türkiye suriye ye girseydi
    yaz hadi aq ayraçç
    ···
  • 0
    reformcu kimdir
    kölelik ve cariyelik, islam'ın getirmediği, ama önce ıslah ettiği ve zamanla tamamen kalkmasını hedeflediği bir statü idi; dünya milletlerinin de aynı noktaya gelmeleri sonunda geri dönüşsüz olarak tarihe karıştı.

    ama şunu unutmayalım ki, bugün dünyanın birçok yerinde açlar, açıklar, işsizler, evsizler, güçsüzler var ve bunların bir kısmı, eski köleler ve cariyeler gibi kullanılıyorlar. yoksullukla özgürlük bir arada olamıyor, ihtiyaç insanları köleleştiriyor; bu sebeple insanlık köleliği kaldırmakla yapması gerekenin ancak küçük bir kısmını yapmış oldu.

    islam'ın hedefi bütün dünyada insana yaraşır bir özgürlük ve adalettir. yepyeni bir dünya düzeninde bu iki amaca ulaşmadıkça dünya insanlığı büyük bir sorumluluk, dahası vebal içindedirler, dine inanmayanların bundan (haksız yere akan kandan, göz yaşından, çekilen ıstıraplardan... ) dolayı vicdanları sızlamalı, dine inananlar da bir gün allah'ın bundan dolayı kendilerini sorguya çekeceğini unutmamalıdırlar.

    nikah akdi, ikisi de hür olan (bu sebeple vücutlarına da malik bulunan) bir erkekle bir kadının, karşılıklı olarak bir aile kurma ve cinsî yönden birbirinden yararlanma konulu -şartlarına uyarak yaptıkları- bir sözleşmeden ibarettir. cariyeye sahip olmayı sağlayan akit ve tasarruf da (satın alma, miras, ganimet veya bağış yoluyla elde etme…) bir hukuki işlemdir ve bu hukuki işlem, sahibi ile cariye arasında karı-koca gibi yaşama hakkını da vermekte, nikah akdinden daha güçlü ve kapsamlı olarak onun yerine de geçmektedir. (prof. dr. hayrettin karaman)

    şu ayetlerde, iki çeşit evlilikten söz edilmektedir: biri hür kadınlar, diğeri de cariyelerle olan evlilik.

    "onlar/müminler, mahrem yerlerini günahlardan korurlar. yalnız eşleri ve ellerinin altında bulunan cariyeleri ile ilişki kurarlar."(müminûn, 23/5-6).

    "eğer (birden çok evlilikte kadınlar arasında) adaleti gerçekleştirmekten endişe ederseniz, bir kadınla veya eliniz altında olan cariyelerle yetinin."(nisa, 4/3).

    cariyelerle ilgili olan evlilik, ayette: "eliniz altında bulunanlar" şeklinde ifade edilmiştir. buna "milkü'l-yemin" veya "akdu'l-mülk" da denilir.

    islam fıkhında bu konuyla ilgili önemli bir kavram da "teserri" kavramıdır. bunun anlamı; cariye olarak elde edilen bir köle kadını eş olarak almaya, onunla birlikte olmaya karar vermek demektir.

    islam hukukuna göre, teserri olgusu, sadece cariyeye sahip olmakla gerçekleşmez. nikah akdi dışında, normal kadınlarla evlilikte gereken bütün şartların hazırlanması gerekir.

    hanefî mezhebi'ne göre teserrinin gerçekleşmesi için iki şart vardır:

    birincisi: normal hür kadınlardan olan eşlerine ayırdığı gibi, tesri (birlikte olmak) istediği cariyesi için de hususî bir mesken ayırması.
    ikincisi, diğer eşleri için birlikte olmak için ayırdığı zamanı ona da ayırması.
    ebu yusuf'a göre ondan bir çocuk edinme arzusu da şarttır.(bk. el-bedai', 8/344-45-şamile).

    bu iki şart şafii mezhebinde geçerlidir(bk. muğni'l-muhtac, 20/316; nihayetu'l-muhtac, 29/343-şamile) bu şartları yerine getirirse izin alması gerekmez. nitekim hür eşi de olsa kocası kendisini cimaya çağırdığında, karısının bunu özürsüz olarak reddetmesi, câiz değildir. hattâ âdetli olması da bir özür değildir. çünkü kocası onun, âdetli iken haram olan bölgesi dışında bir yerinden yararlanabilir. (fetâvây-i hindiyye (yazma) 611/45 müslim, hayz 16, nesâî, taharet 180; ibn mâce, taharet 124)

    savaş sırasında düşman tarafından esir edilen kız ve kadınlar "cariye" olarak alınır. hukuk itibariyle ganimet sayıldıklarından, islâm devleti tarafından hizmetçiye ihtiyacı olan gazilere verilirdi. azat edilmedikleri müddetçe de, ticarî bir eşya gibi alınıp satılırdı. artık o andan itibaren "cariye" ailenin bir parçası ve bir ferdi olarak kabul edilir, ona göre muamele görürdü. cariyenin sahibi olan "efendi" onu şahsî hizmetlerinde ve ev işlerinde istihdam edebildiği gibi, isterse, ayrıca bir nikâh kıymaya ihtiyaç duymadan istifade edebilirdi. bu durum her ne kadar ilk anda garip karşılanacak olsa da, tarihî şartları içinde bu gayet normal ve tabii karşılanırdı. zâten ayrıca bu hususta kur'ân'ın verdiği bir ruhsat da mevcuttur. mü'minûn sûresi'nin 5 ve 6. âyetlerinde bu ruhsat şöyle ifade edilir:

    "o mü'minler ki, ırzlarını korurlar; ancak hanımlarına ve sahip oldukları cariyelerine karşı münasebetleri müstesnadır. bunlarla olan münasebetlerinden dolayı kınanmazlar."

    efendinin, cariyesinden cinsî yönden istifade etmesinin, cariyenin hesabına iki mühim hikmet ve faydası vardır:

    birincisi ve en mühimi, esir düşen ve sahipsiz kalan bu kadınların bu vesile ile ihmal edilmeleri önlenmiş olur. çünkü, aksi takdirde, cariyelerin fuhşa düşmeleri, zinaya girmeleri ihtimali kaçınılmaz olduğu gibi, efendisinin evine de bağlı kalmış olur.

    diğer bir faydası, cariyenin efendisinden bir çocuğu olduğu takdirde "çocuğun annesi" mânâsına "ümmü'l-veled" sayılmaktadır. cariyeden doğan bu çocuk hür kabul edilir. çocuğun doğumu ile annesi de, efendisinin ölümünden sonra mirasçılarına geçmeyip hürriyetine kavuşmaktadır. çocuk olmasaydı, efendisi de azat etmeseydi, diğer mallar gibi cariye de miras olarak kalacaktı.

    efendinin, cariyesi ile karı koca olmaları da şart değildir. efendi, onu sadece bir hizmetçi olarak istihdam edebilmektedir. ayrıca, cariyenin kocası esirler arasında ise, eşlerin nikâhları devam edeceğinden, efendinin bu cariye ile münasebette bulunması caiz değildir. hattâ erkek başka birisinin, kadın da bir başkasının yanında köle ise, yine efendi, yanında bulunan bu kadın köleden cinsî yönden faydalanamaz.
    bu meselelerle birlikte, kur'ân-ı kerim, erkek ve kadın kölelerin birbirleriyle evlendirilmesini de teşvik etmiştir. nur sûresi'nde meâlen şöyle buyrulur:

    "bir de içinizden bekârları ve kölelerinizle cariyelerinizden sâlih olanları evlendiriniz. eğer fakir iseler, allah onları kendi lütfundan zengin eder." böylece kölelerin kendi aralarında bir nevi eşitlik sağlanmış olur.

    her vesile ile kölenin hürriyetine kavuşturulmasını tavsiye eden dinimiz, cariyenin de nikahlanarak ev hanımı yapılmasını teşvik etmiştir. bir hadis-i şerifte peygamber efendimiz (sav) bu hususu şöyle ifade ederler:

    "sizden cariyesi olan biriniz onu en güzel bir şekilde terbiye eder, yetiştirir de sonra azat edip onunla evlenirse, onun için iki sevap vardır."

    bu açıklamalar göz önüne alınırsa, islâm'ın köle ve cariyeleri ne kadar himaye ettiği, onların haklarını koruduğu açıkça görülecektir. cariye sadece "kadınlığından" istifade edilen bir insan olarak da görülmemektedir. o aynı zamanda evin bir ferdi, ailenin bir parçasıdır. ailenin, hanımından sonra evin en sorumlu kadınıdır.

    bir insan sahip olduğu cariyesini azat edip hürriyetine kavuşturabildiği gibi, onu bir başkasına hediye olarak da verebilirdi. işte mısır hükümdarı mukavkıs'ın peygamber efendimize (a.s.m.) gönderdiği iki cariye de bu kabildendir. zaten bu iki cariye mısır'dan gelirken yolda müslüman olmuşlardı. bilindiği gibi peygamberimiz (asv) bu cariyelerden mâriye'yi kendi nikâhı altına almıştı. daha sonra hz. mâriye'den hz. ibrahim dünyaya gelmişti. hz. ibrahim'in doğumundan sonra peygamberimiz (asv) hz. mâriye'yi hürriyetine kavuşturdu. böylece mâriye, diğer peygamber hanımlarının gıpta edeceği bir mevkiye yükselmişti. şîrin isimli diğer cariyeyi de peygamberimiz (asv), şâiri hassan bin sabit'e verdi.

    bu hadiseyi misal getirerek, bugün gayrimüslim ülkelerden "cariye" olarak nikâhsız bir şekilde kadın alınamaz. çünkü artık tarihî bir hadise olan cariyelik müessesesi günümüzde hiçbir şekilde tatbik edilmemektedir. diğer taraftan peygamberimiz (asv)'e hediye edilen "cariye", mukavkıs'ın yanında da cariye idi. yoksa mukavkıs kendi milletinden bir kadını peygamberimiz (asv)'e "hediye" olarak göndermiş değildi.
    ···
  • 0
    reformcu kimdir
    Sağol kardeşim
    ···
  • +3 -1
    reformcu kimdir
    Peygamberimiz ölür.
    Sonra "fırkalara bölünmeyin" diye bağıran ayetlere rağmen mezheplere bölünürsün, bu mezheplerin farklı helal ve haramları, farklı kuralları olur. Bu reform değildir.
    Sonra "hadis" ve "sünnet" adı altında Kuran ile alakası olmayan, hatta Kuran'a tamamen zıt yeni kurallar eklersin dine. Bu yeni kurallar saymakla bitmese de dinden çıkanın öldürülmesi, namaz kılmayanın öldürülmesi ve dövülmesi, Kuran'da bir defa bile geçmeyen cariyeliğin meşruluğu gibi rezaletler içerir. Aynı hadis kaynakları peygamberimizin, Ömer'in, Ebu Bekir'in ve Ali'nin hadis yazılmasını yasakladığını, hatta hadisleri toplatıp yaktırdığını söyleseler bile, bu yeni kuralları dine eklemek reform değildir.
    Sonra tasavvuf diye bir şeyi islam'ın içine sokarsın. Şeyhlik, müritlik, vahdet-i vücut, vahdet-i şühut, fenafillah gibi Kuran'da yeri olmayan yeni kavramları dine sokarsın. insanları pasifize eder, cennete gitmenin tek yolu şeyhe bağlanarak nafile ibadet etmektir diye ahkam kesersin. Sanki peygamberimiz, sahabe, Ebu Bekir, Ömer bir arada toplanıp semazen kıyafetleri ile veya "hah huh hah huh" diye cezbe haline kapılmak için zikir ayinleri yapıyormuşçasına... Bu reform değildir.
    Sonra Hadid 27'de Allah'ın "ruhban sınıfı" oluşturdukları için eleştirdiği Hristiyanları örnek alırcasına, aynı ayette Allah'ın "bidat" olduğunu belirttiği ruhbaniyeti kurarsın. Allah'a kafa tutarcasına evliya, veli, şeyh, gavs gibi üstün özelliklere sahip olan ve kendisine teslim olunması gereken ulvi kişiler yaratırsın. Bu reform değildir.
    Her yüzyılda insanlara dini yeniden hatırlatacak, bir nevi peygamber jr olan mücedditlerin geleceğini uydurursun. Bu da reform değildir.
    Apaçık, anlaşılır ve yeterli olduğu kendi içerisinde belirtilen Kuran'a rağmen, "alim, mürşid, veli, mezhep, siyer, hadis" vs gibi kişi ve kavramlar olmadan Kuran'ın anlaşılamayacağını ve islam'ın bu kişi/kavramlar sayesinde tamamlandığını söylersin. E bu da reform değildir.
    Fakat...
    insanlara "Allah'ın kitabı yeterlidir, tek rehber Kuran'dır" dersen, sen bir reformcusundur.
    Yalnız Kuran'a sarılmak, yüzlerce yıl önce yaşamış herifler tarafından yapılan reformlardan kurtulmak ve öze dönmektir.
    Lokman Suresi 21 Böylelerine, Allah'ın indirdiğine uyun dendiğinde şu cevabı verirler: "Hayır, biz atalarımızı üzerinde bulduğumuz şeye uyarız." Peki, şeytan onları, alevli ateşin azabına çağırmış olsa da mı?
    Allah yine, yine, yine, ısrarla doğruyu söyledi.
    ···
  • 0
    tüürk öğretmen ferresi
    ALLAH iÇiN AT gibiM ELiMDE ÇILDIRIYOUM
    ···
  • +1
    oybirincilere ağır nesilcilik
    hakkı sevelim zikir edelim
    ···
  • 0
    abimin intikamını alıyorum beyler
    Gece oldu amk akıt gelsin
    ···
  • 0
    bu sol tarafta 0 00 tl yazıyor ya
    pp çok tatlıymış şuku
    ···
  • 0
    hiç bir türk erkeği bunu düzgün okuyamaz
    o ne amk çugu
    ···
  • +2
    sözlükten bir kızı sevdim evet sevdim
    Off ojeyi bile yalarim
    ···
  • daha çok