• 3 / 6 / 47 entry
  • 15 başlık
  • 377.93 incipuan

ucanhayfan "Bilemezsek kıymetini hayat bizi giber."

  • +1
    az bi bakın hele şuna
    hayatta en hakiki mürşit ilimdir fendir demiş başkumandanımız şimdiki durumumuza bakalım her yer imamhatip,o saçma sınav sisteminde en düşük puanı alanlar imamhatiplere giriyor ve sadece dini eğitim alıyorlar,ilimden fenden haberleri yok,laik kelimesini duyunca haram deyip kulaklarını kapatıyorlar ama bunlar ne hikmetse okulu bitirince hemen atanıyor,fizik mühendisleri,kimyacılar,bilişim mühendisleri,uzay mühendisleri,öğretmenler ne kadar ilim ve fenle alakalı daha doğrusu dolu kişi varsa hepsi boşta.

    Tübitak denen kurum var biliyosunuz neymiş bilimsel çalışmalar yapılıyomuş,ülke gelişiyomuş,ulan bu salakların görmezden geldiği ne kadar kişi varsa neredeyse tüm dünya ülkeleri tarafından takdir ediliyo,ödül alıyo. bu tübitak denilen takun önem verdiği ve ödül verdiği şeyler genelde pamukta fasulye yetiştirme gibi gibimsonik şeyler,

    Atatürkün zamanında kapatılan medreseler günümüzde imamhatip adı altında yeniden ortaya çıkarılmaya çalışılıyo,burda okuyanların geneline sorarsan pozitif bilimler onlar için haram,neymiş efendim laik eğitim olamaz,aman efendim kızlı erkekli okul mu olurmuş,bilim sadece dinden ibarettir falan filan,ulan salak aç kuranı bak bakalım ilime bilime ne kadar önem veriyo gerizekalı daha onu anlayamamış üç beş gerizekalının saçmalığına inanıp,iki satır dahi bişey okumadan ahkam keser olmuş durumda,ortaçağda kiliselerin yaydığı o uydurma tarih ve bilime ve gelişime karşı gerici bakış açısı günümüzde bu salaklar aracılığıyla oluşturulmuş durumda,

    şeriatı ister şeriatın ne olduğunu bilmez halifelik diye öter ne olduğunu bilmez bi araplık sevdası tutturmuştur müslümanlığı araplık sanır araplığa uygun olmayanın dine uygun olmadığını düşünür,Osmanlı Türkçesini arapça sanar salak ahkam keser işte neymiş harf devrimi olmasaydı biz kuranı ezanı anlardık ebesinin dıbını anlardın,genelde osmanlı sevdalısıdırlar ama osmanlıyı bikaç padişah ismi dışında bilmezler onu da dizi film veyahut köprü isminder bilirler,bunlara göre Osmanlı dışındaki Türk devletleri gavurdur,kıt akıllarıyla her yerde konuşur dururlar böyle adamı sinir ederler.

    zamanında beraber yürüdüklerine laf atanlara her türlü hakareti ederler sonra işler değişir hakaret etmeyene küfür ederler.Sapık, sapkın, megaloman tabirleriyle tanımlarlar ama zamanında arkasında 17 yıl boyunca niye yürüdüklerinin hiçbir cevabı yok.

    şuna da bi bakın:

    https://www.change.org/p/...bul-etmiyorum-1000000imza
    ···
  • +1
    okuyun şunu bi
    şuan liseli olabilirler ama bu ülkenin geleceği onlar
    ···
  • +5 -5
    okuyun şunu bi
    gençler belki duymuşsunuzdur tbmm de maarif yasası oylandı ve onaylandı bu yeni sistemle tabiri caizse zaten taktan olan eğitim sisteminin dıbına koymaya hazırlanıyorlar,4+4+4 ten sonra şimdide 3+3+3+4 saçmalığını getirdiler,5 yaşındaki çoçuklar okula başlayacak.Bazı kendinibilmez siyasetçiler ülkenin eğitim sisteminin dıbına koyarak kirli emellerini gerçekleştiriyo malesef

    önce imamhatipleri çoğalttılar şimdide bu olaylar yakında eğitimde haremlik selamlık yaparlarsa şaşırmayın,eğitimle uzaktan yakından alakası olmayan medrese sistemini geri getirmeye çalışıyolar bizler bi tepki vermezsek bu böyle devam edecek,benim, bir öğretmen adayı olarak bu gidişe itirazım var,bir iki dakikanızı ayırın şu ankete katılın bu gidişe bir dur demeliyiz

    https://www.change.org/p/...bul-etmiyorum-1000000imza

    eğer sizde kabul etmiyosanız bugün saat 20:00 da twitter üzerinden #maarifkanununahayır hashtagi ile tepkimizi gösterelim
    twitterdan yapacağımız olaya kesin katılacaklar kendini belli etsin,ota taka yazacağınıza şunu twitterda gündeme sokalım belki ciddiye alırlar,en azından sesimizi duyururuz.
    ···
  • 0
    suikaste uğrayan reisler
    Çünkü onlar gelirse iyi şeyler olacaktı bu ülke için
    ···
  • +1
    suikaste uğrayan reisler
    bu vatan için çalışan ne kadar kişi varsa hepsinin durumu bu malesef
    ···
  • +3
    suikaste uğrayan reisler
    MUHSiN YAZICIOĞLU

    25 Mart 2009 tarihinde, Kahramanmaraş mitinginden Yozgat-Yerköy mitingine hareket etmek üzere içinde bulunduğu helikopter bilinmeyen bir sebepten dolayı düştü,tamamen yalan bilinen bir sebeple VATAN HAiNLERi tarafından düşürüldü ve onca teknolojiye rağmen ne hikmetse 48 saat sonra ulaşıldı.
    https://www.youtube.com/watch?v=IqY1UQL5eJk Muhsinler ölmez

    ABDULLAH ÇATLI

    mit ile beraber çalışarak Asala terör örgütünü dağılmasını sağladı. O dönemki hükümetin kanlı politikasına uymadığı için 3 Kasım 1996 yılında susurlukta VATAN HAiNLERi tarafından resmen katledilmiştir.
    https://www.youtube.com/watch?v=-TpI43Sflao Kuralsız

    MAHMUT YILDIRIM

    Abdullah Öcalan'ı öldürmek için gönderildikten 3 ay sonra öldürülmemesi için emir verilmiştir ve Yıldırım'ın buna isyanı üzerine vatan haini ilan edilmiştir,sonrasında kendisinden haber alınamamıştır,büyük ihtimalle o dönemin hükümeti-VATAN HAiNLERi tarafından katledilmiştir.
    https://www.youtube.com/watch?v=WyNh4sdvrwI adım yeşil

    BARIŞ MANÇO

    Darbeler üzerine bir belgesel hazırladığını ve cumhurbaşkanlığına adaylığını koyacağını söyledikten kısa bir süre sonra öldürülmüştür.
    https://www.youtube.com/watch?v=aIfpNp8Figg genç osman

    Tininiz şad kurganınız uçmag olsun
    ···
  • 0
    suan calan sarki
    Handan Kara-Kulakların Çınlasın
    çok eskiyi hatırlatıyo,ilk ve tek aşkımı,ona sevdiğimi söylediğimde gerizekalı diyerek bana attığı tokatı hatırlatıyo,ama seviyom be hacı napacan.
    ···
  • +1 -2
    atatürkçülükten kemalizm e
    Atatürkçülük terimi günümüzde yerini Kemalizm'e bırakmış durumdadır. Bunun en önemli nedeni 12 Eylül yöneticilerinin kendilerini Atatürkçü olarak nitelemesi ve Atatürk'ün kişisel vasiyeti dahil pek çok Atatürkçü ilkeyi Atatürk'ün adını kullanarak bozmuş, zedelemiş hatta ortadan kaldırmış olmalarıdır. Atatürkçü düşünceyi ve ideolojiyi incelemek isteyen bazı bilimadamları sırf 12 Eylül yönetimi ile özdeşleşmemek için çalışmalarını Atatürkçülük adı altında değil Atatürkoloji ismi ile yapmak ve yayımlamak gereğini duymuşlardır.
    işte bütün bu nedenlerle toplum ve özellikle Atatürk'ü düşünce ve eylemlerinin odak noktası yapmak isteyen yazar, düşünür ve politikacılar artık Atatürkçülük yerine Kemalizm adını kullanmaya başlamıştır. Atatürkçü bir yazar olarak bilinen Nadir NADi ise Ben Atatürkçü Değilim adında bir kitap yazmıştır.
    ···
  • 0
    atatürk hakkında derleme
    Bu ülkede öyle insanlar var ki kendilerini dini bütün dine tamamiyle hakim din adamı sanırlar ona buna laf ederler,din bireyseldir kelimesini anlamak dahi istemezler. Atatürk benim için sadece mükemmel bir komutandır ve liderdir dini beni ilgilendirmez,o Allah'la ardasındadır.
    ···
  • +7
    atatürk hakkında derleme
    Mekke’ye şapka ile gideceksin:

    Atatürk sağ iken, büyük islam kongrelerinden birine biz de çağrılmıştık. Kongre Mekke’de toplanacaktı. Atatürk’ün bir delege göndermeye razı olup olmayacağını merak ediyorduk.
    Hiç tereddütsüz karar verdi. Türklüğünden kibir denecek kadar gurur duyan büyük adam, milleti ile aynı dinden olanları da gerilik ve kölelikten kurtulmuş görmek için elinden geleni yapmak istemiştir. Müslümanlık yeniden şereflendikçe nasıl Türklerin bundan manevi bir hissesi olacaksa, on milyonlarca Müslüman ya geri, ya köle kaldıkça bundan Türklere de bir utanç payı düşmemek ihtimali var mıydı?
    Biliyordu ki Mekke’ye şapka ile gidilemez. Fakat daha iyi biliyordu ki başlık ve kıyafet değiştirmekle din değiştirileceğini zanneden bir toplum ne gerilik, ne de kölelikten sıyrılabilir. Milletvekillerinden Edip Servet Tör’ü çağırdı:
    - Mekke’ye gidip beni temsil edeceksin, dedi. Türksün ve Müslümansın. Türklük, Müslümanlığın öncüsü ve kılavuzudur. Müslüman milletleri uygarlaşmaktan alıkoyan batıl inançları yıkmak için Mekke’ye şapka ile gireceksin. Kara taassup seni parçalamağa bile kalksa, başını vereceksin, fakat eğilmeyeceksin.
    Edip Servet Tör, Mekke’ye şapka ile girdi. Müslüman delegelerin en fazla itibarlısı o idi. Kongrenin sonuna kadar, Mustafa Kemal mucizesine hayranlık duyan heyetler arasında, Kemalist Türkiye’yi efendice temsil etti.

    Behçet Kemal ÇAĞLAR/Atatürk Denizinden Damlalar

    Türk olarak doğmamdır:
    Atatürk, kendisinin insanüstü bir varlık olduğunu söylemelerini hiç hoş karşılamazdı. Çocukluk arkadaşı Nuri Conker’in sert şakalarını büyük bir neşe ile dinler ve hepimizin önünde tekrarlatırdı.
    Bir gün sofradakilerden biri:
    - Paşam, demişti, kimbilir çocukluğunuzda ne müstesna bir insandınız. Kimbilir ne eşsiz anılarınız vardır.
    Atatürk güldü ve Conker’e döndü:
    - Nuri anlatsın, dedi.
    Nuri Bey her zamanki şakacı diliyle:
    - Bakla tarlasında karga çobanlığı ederdi, yanıtını verdi. Deminki soruyu soran kişi, sözün bu yola dökülmesinden fena halde ürktü. Soruyu ortaya attığına bin kez pişman oldu.
    - Aman efendimiz, diyecek oldu, Atatürk hemen sözünü kesti:
    - Bana, insanlar üstünde bir doğuş atfetmeye kalkışmayınız. Doğuşumdaki tek olağanüstülük Türk olarak dünyaya gelmemdedir.”

    Hadi BESLEYiCi/Atatürk’ü Anlamak

    Cumhuriyet’te angarya diye bir şey
    yoktur:

    Cumhuriyetin ilanından sonra idi. Karadeniz’de bir gezintiye çıkmıştı. Kendisine eşlik edenler arasında bulunuyordum. Rize’ye geldik. Yolların düzgünlüğü ilgisini çekmişti, valiye:
    - Yollarınızı nasıl bu hale getirebildiniz? diye sordu.
    Vali de anlattı. Bu yakın köylüleri jandarmalarla toplattırmış ve yol onarımında çalıştırmış.
    Ata’nın kaşları çatıldı, oldukça sert bir dille:
    - Vali bey, dedi, “corvee” nedir bilir misin? Öyle ise ben söyleyeyim; angarya demektir ve şu anda bilmeniz lazım ki, kanunsuz hiçbir vatandaşı işten alıkoyamaz, onu çalışmaya zorlayamazsınız. Cumhuriyet’te angarya diye bir şey yoktur.

    Kemal ARIBURNU/Atatürk’ten Anılar

    Türk Askeri:
    Alfabe toplantısında, 29-30 Ağustos 1928 Dolmabahçe.
    Şafak söküyordu. Doğacak güneş 30 Ağustos sabahının güneşi idi. Bütün istanbul, bu büyük zafer hazırlıklarını tamamlamıştı...
    Hep birden kalkıldı. Atatürk’ü, Türk yurdunu ve Türk ulusunu kurtaran en büyük zaferin yıldönümünü kutluyorduk.
    Ulu Önder, kutlamaları – derinlere bakan gözlerinin dalgınlığı içinde - dinledi, dinledi:
    - Bu zaferi kazanan ben değilim, dedi. Bunu asıl, tel örgüleri hiçe sayarak atlayan, savaş meydanında can veren, yaralanan, kendini esirgemeden düşmanın üzerine atılarak Akdeniz yolunu Türk süngülerine açan kahraman askerler kazanmıştır. Ne yazık ki onların her birinin adını Kocatepe sırtlarına yazmak mümkün değildir. Fakat hepsinin ortak bir adı vardır: Türk Askeri.
    Kutlamalarınızı onların adına kabul ediyorum.

    Kemal ARIBURNU/Atatürk’ten Anılar

    Ahundların iran'ı:
    Kız ve erkek çocukların bir arada okumaya başladıkları sırada, Karadeniz kıyılarında bir inceleme gezisine çıkan Atatürk, 19 Eylül 1924 Cuma günü Rize’de bulunurken Rize ve Pazar müftüleri kendisine bir dilekçe verirler. Atatürk, sunulan dilekçeye göz gezdirdikten sonra biraz sinirli müftülere döner:
    - Yaaa?... Demek medreselerin tekrar açılmasını istiyorsunuz? Bu millet, çocuklarını istediği gibi okutmayacak mı? Şimdiye kadar geri kalmamızda, en büyük etkinin ne olduğunu hala bilmiyor musunuz? Hayır, medreseler açılmayacak!.. der ve birdenbire kopan alkış sağanağı içinde sözlerine devam eder.
    - Geçiminizi mi düşünüyorsunuz? Rahat olun, ibadetinizle meşgul olun bırakın bu milleti!.. Bu kararı veren Meclis’te, sizden büyük alimler yok mu sanıyorsunuz? Millet, bildiği gibi yapacak... anladınız mı?
    Bu sözleri de sürekli alkışlarla karşılanırken yanıbaşındaki valiye dönerek:
    - Bu adamlar, burasını ahundlar (iranlı Din Adamı) iran’ı gibi mi yapmak istiyorlar?...
    Falih Rıfkı ATAY/Çankaya

    Şimdi anladım biz niçin mağlup olduk:

    Büyük Taarruz esnasında Gazi’nin yanında bulunan arkadaşlar, Yunan Kuvvetleri Komutanı General Trikopis’in Başkomutan Çadırı’na nasıl getirildiğini şöyle anlattılar:
    Trikopis, diğer esir kolordu ve tümen komutanları ile birlikte Gazi’nin huzuruna çıkarıldıkları zaman, hepsi çok heyecanlı ve bitkin halde imişler. Gazi, bunları oturtmuş, kendilerini teselli için bu gibi yenilgilerin tarihte örnekleri olduğunu, sevk ve idareyi ekgibsiz yapmış iseler vicdanen rahat olabileceklerini söylediği zaman, Trikopis:
    - Askeri görevimi tamamen yaptığıma eminim. Fakat asıl görevimi maalesef yapamadım” diye intihar edemediğini anlatmak isterken, Gazi:
    - O size ait bir düşüncedir” diye sözünü kesmiş ve harita üzerinde:
    - Şurada bir tümeniniz vardı. Niçin onu şuraya almadınız. Filan yerdeki kuvvetlerinizi falan yere sürseydiniz daha iyi olmaz mıydı? gibi bazı eleştiriler yapmış, Trikopis:
    - Ben öyle hareket etmek için emir verdim. Fakat (yanındaki Kolordu Komutanı’nı göstererek) bu yapamadı” demiş.
    Bu görüşmeler olurken esir komutan yavaşça yanında bulunan subaylarımızdan birine:
    - Bizim ile konuşan bu general kimdir? diye sormuş, subay:
    - Başkomutan Mustafa Kemal, deyince adam hayrete düşmüş:
    - Şimdi anladım biz niçin mağlup olduk! Bizim Başkomutan izmir’de vapurda oturuyordu, diyerek derdini dökmüş.

    Em.Tümg. Muzaffer ERENDiL/ilginç Olaylar ve Anekdotlarla Atatürk
    ···
  • 0
    atıp tutmadan önce okuyun
    Önce şunu bi öğren bi rivayete göre dünyaya 124000 Peygamber gönderilmiştir yani Kuran'da geçenler değil sadece ayrıca “Biz her millete bir peygamber gönderdik."(Nahl, 16/36). ayetine bakarsak Türk milletine de bir Peygamber gönderilmiştir, yani bütün Peygamberler Arap değil Allah kelimesine bakarsak islamiyetle birlikte geliyor bu kelime yani ondan önce Abdullah ismini bu şekilde açıklayamazdın ancak bunu karşılayan başka bir kavramla açıklayabilirsin.

    Aşağıda yazacaklarımı da nereden öğrendiğimi merak edersen söyleyim şimdiden Türkçe öğretmenliği okuyorum ve Türk diline gayet iyi bir şekilde hakimim, Tarih bilgim de aşırı merakım sonucu araştırmalarımdan geliyor, ayrıca kimseye sen dinsizsin falan diye de iftira atamazsınız senin sadece ismini bildiğin o birçok dini tasavvufi kitabı ben derinden irdeleyerek okudum ve iyi biliyorum merak etme.

    TANRI KAVRAMI:
    Gök Türk'lere bakacak olursak ibtidai din anlayışında bütün dünyayı yaratan varlık ‘Tengri’ dir. Göktürk/Orhun Yazıtları’nda geçen, “Tanrı öyle buyurduğu için devletliyi devletsiz bırakmış, hakanlıyı hakansız bırakmış.”, “Yukarıda Gök Tanrı”, “Türk Tengri”, “Yüce Tengri” ifadeleri de Gök Tanrı inancını ortaya koymaktadır. Asya Hun imparatoru Mete’nin Çin imparartoru’na gönderdiği mektupta, askeri zaferlerini “Gök-Tanrı’nın inayeti” ile kazandığını belirtmesi, Göktürklerde Tardu Hakan’ın savaşta atından inerek Tanrı’ya niyazda bulunması, yine farklı Türk boylarında ifade edilen ve Başkırtça hariç bütün Türk lehçelerinde ortak olarak kullanılan “Tanrı(Tanara, Teri, Ter, Tura, Tora, Tenggeri)” tabiri, Türklerde Monoteizmin varlığını ortaya koymaktadır. Dede Korkut Hikayeleri’nde Deli Dumrul’un Tanrı için söylediği, “Yücelerden yücesin!/Kimse bilmez nicesin! Yüce Tanrı!” ifadeleri de Türklerde Tanrı tasavvurunun varlığını ortaya koymaktadır.ibn Fadlan Seyahatnamesi’nde geçen Oğuzlarla ilgili olarak, “Aralarından biri zulme uğrar veya başına kötü bir şey gelirse başını semaya doğru kaldırır, ‘bir Tanrı!’ der. Bu ‘bir Allah’ demektir.” rivayet de bu durumu desteklemektedir. Samanoğulları devrinde Çin’e elçi olarak gönderilen Ebu Dulef de Oğuzların bir mabedleri olduğunu fakat içerisinde put olmadığını belirtmektedir. M. Eliade ve R. Graud’a göre de Gök Tanrı inancı neredeyse “bütün Türklerin ana kültü/inancı” durumundadır.

    Türkler ve peygamberlik meselesiyle ilgili olarak tarih, tefsir ve kısas-ı enbiya kitaplarında rivayet edilen ilk malumat, yeryüzündeki bütün insanların onun sulbünden geldiğine inanılan Hz. Nuh’un, Ham ve Sam ile birlikte üç oğlundan biri olduğu kabul edilen Yasef/Yafes’in Türkler, Hazarlar, Sakalibe ve Yecüc ile Mecüc’ün atası olduğuna dair rivayettir. islami kaynaklara göre Hz. Nuh, tufan sonrası yeryüzünü oğulları arasında paylaştırınca Türkler’in atası olan Yafes’e Doğu ülkelerini ve Rum diyarını vermiştir. Yafes’in soyundan gelenler kızıl ve kumral tenlidir. Bu rivayetin bir uzantısı olarak Osmanlı Devleti erken dönem tarihçilerinin çoğu, kurucu hanedanı olarak kabul edilen Kayı boyuna mensup Ertuğrul Gazi’nin kökeninin Nuh Peygamber’in oğlu Yafes’e dayandırmaktadırlar.

    Bunların dışında Kur’an’da Kehf Suresi 83-98. ayetlerinde adı geçen, doğuya ve batıya seferler düzenleyen, büyük fetihler yapan bir cihangir olan, hatta Yecüc ve Mecüc adlı korkunç bir kavme karşı bir set inşa ederek kavmini koruyan, insanları tevhide çağırdığı için başının iki tarafına vurularak öldürüldüğü rivayet edilen Zülkarneyn’in bir Türk Peygamberi olduğu ve 116 yıl yaşadığı varsayılan Oğuz Han; yahut Kehf Suresi ile Bilge Kağan Yazıtı arasında bir illiyet olduğu ön kabulünden hareketle Göktürk hakanı Bilge Kağan’la aynı şahıs olduğu şeklinde de bazı yaklaşımlar bulunmaktadır.

    Osmanlı erken dönem ana kaynaklarından olan Neşri de “Türkler şöyle sanırlar ki, Hakk Teala’nın kelamı kadiminde zikrettiği, Yecüc ve Mecüc Seddi’bi yapan iskender-i Zülkarneyn belki de budur, yani Oğuz Han’dır.” şeklinde geçen rivayet, Türklerin Zülkarneyn’i Oğuz Han olarak kabul ettiklerini ve buna inandıklarını ifade etmektedir. Yine Osmanlı sadrazamı Rüstem Paşa ve Vani Mehmed Efendi de bu kişinin Oğuz Han olduğunu iddia etmişlerdir. Cumhuriyet devri tarihçilerinden ismail Hami Danişmend de Türklük Meseleleri adlı eserinde Zülkarneyn’in Oğuz Han olduğunu iddia etmektedir. Oğuz Kağan Destanı’nda, Mete Han olarak da kabul edilen Oğuz Han’ın doğar doğmaz konuştuğu ve annesinden ilk sütü emer emmez yemek yemeye başladığı, kırk gün sonra büyüyüp yürüdüğü, tek Tanrıya iman etmedikçe hiçbir kadını zevce edinmediği, putperestliğe karşı mücadele ederek babası Kara Han’ı bu uğurda tahttan indirerek tek Tanrı inanışını hakim kıldığı, dünyanın dört bir tarafına elçiler göndererek kendisine itaat etmelerini istediği ve pek çok kavmi kendisine bağladığı rivayet edilmektedir. Türk yurtlarına, Çin’e, Hindistan’a ve dünyanın birçok bölgesine tevhide çağıran bir peygamber gönderildiği açıktır.

    Allah tarafından gönderilen dinde zaman içerisinde bir değişiklik olmayacağına göre bütün Peygamber'ler aynı çağrıda bulunmuştur, kaynaklarda da geçen Tanrı kelimesi de Allah kelimesiyle aynıdır, biri Arap kavminde gönderilen Peygamber aracılığa diğeri ise Türk kavmime gönderilen bir Peygamber aracılığıyla yayılmıştır.

    Türkçe namaz meselesine gelirsek benim bu konu hakkında bir bilgim yok zira ne internette ne de başka bir kaynakta böyle bir durumu okumadım, işitmedim,aynı zamanda doğru bulduğumu veya yanlış bulduğumu belirtmedim.Ha öyle dedemden duydum, anneannem söyledi, bizim amcaoğullarından sufi söyledi gibi şeylere de pek itibar etmem zira söyleyen Peygamber olmadığına göre geçerli bir kaynak belirtmesini isterim.
    ···
  • 0
    atıp tutmadan önce okuyun
    Önce şunu bi öğren bi rivayete göre dünyaya 124000 Peygamber gönderilmiştir yani Kuran'da geçenler değil sadece ayrıca “Biz her millete bir peygamber gönderdik."(Nahl, 16/36). ayetine bakarsak Türk milletine de bir Peygamber gönderilmiştir, yani bütün Peygamberler Arap değil Allah kelimesine bakarsak islamiyetle birlikte geliyor bu kelime yani ondan önce Abdullah ismini bu şekilde açıklayamazdın ancak bunu karşılayan başka bir kavramla açıklayabilirsin.

    Aşağıda yazacaklarımı da nereden öğrendiğimi merak edersen söyleyim şimdiden Türkçe öğretmenliği okuyorum ve Türk diline gayet iyi bir şekilde hakimim, Tarih bilgim de aşırı merakım sonucu araştırmalarımdan geliyor, ayrıca kimseye sen dinsizsin falan diye de iftira atamazsınız senin sadece ismini bildiğin o birçok dini tasavvufi kitabı ben derinden irdeleyerek okudum ve iyi biliyorum merak etme.

    TANRI KAVRAMI:
    Gök Türk'lere bakacak olursak ibtidai din anlayışında bütün dünyayı yaratan varlık ‘Tengri’ dir. Göktürk/Orhun Yazıtları’nda geçen, “Tanrı öyle buyurduğu için devletliyi devletsiz bırakmış, hakanlıyı hakansız bırakmış.”, “Yukarıda Gök Tanrı”, “Türk Tengri”, “Yüce Tengri” ifadeleri de Gök Tanrı inancını ortaya koymaktadır. Asya Hun imparatoru Mete’nin Çin imparartoru’na gönderdiği mektupta, askeri zaferlerini “Gök-Tanrı’nın inayeti” ile kazandığını belirtmesi, Göktürklerde Tardu Hakan’ın savaşta atından inerek Tanrı’ya niyazda bulunması, yine farklı Türk boylarında ifade edilen ve Başkırtça hariç bütün Türk lehçelerinde ortak olarak kullanılan “Tanrı(Tanara, Teri, Ter, Tura, Tora, Tenggeri)” tabiri, Türklerde Monoteizmin varlığını ortaya koymaktadır. Dede Korkut Hikayeleri’nde Deli Dumrul’un Tanrı için söylediği, “Yücelerden yücesin!/Kimse bilmez nicesin! Yüce Tanrı!” ifadeleri de Türklerde Tanrı tasavvurunun varlığını ortaya koymaktadır.ibn Fadlan Seyahatnamesi’nde geçen Oğuzlarla ilgili olarak, “Aralarından biri zulme uğrar veya başına kötü bir şey gelirse başını semaya doğru kaldırır, ‘bir Tanrı!’ der. Bu ‘bir Allah’ demektir.” rivayet de bu durumu desteklemektedir. Samanoğulları devrinde Çin’e elçi olarak gönderilen Ebu Dulef de Oğuzların bir mabedleri olduğunu fakat içerisinde put olmadığını belirtmektedir. M. Eliade ve R. Graud’a göre de Gök Tanrı inancı neredeyse “bütün Türklerin ana kültü/inancı” durumundadır.

    Türkler ve peygamberlik meselesiyle ilgili olarak tarih, tefsir ve kısas-ı enbiya kitaplarında rivayet edilen ilk malumat, yeryüzündeki bütün insanların onun sulbünden geldiğine inanılan Hz. Nuh’un, Ham ve Sam ile birlikte üç oğlundan biri olduğu kabul edilen Yasef/Yafes’in Türkler, Hazarlar, Sakalibe ve Yecüc ile Mecüc’ün atası olduğuna dair rivayettir. islami kaynaklara göre Hz. Nuh, tufan sonrası yeryüzünü oğulları arasında paylaştırınca Türkler’in atası olan Yafes’e Doğu ülkelerini ve Rum diyarını vermiştir. Yafes’in soyundan gelenler kızıl ve kumral tenlidir. Bu rivayetin bir uzantısı olarak Osmanlı Devleti erken dönem tarihçilerinin çoğu, kurucu hanedanı olarak kabul edilen Kayı boyuna mensup Ertuğrul Gazi’nin kökeninin Nuh Peygamber’in oğlu Yafes’e dayandırmaktadırlar.

    Bunların dışında Kur’an’da Kehf Suresi 83-98. ayetlerinde adı geçen, doğuya ve batıya seferler düzenleyen, büyük fetihler yapan bir cihangir olan, hatta Yecüc ve Mecüc adlı korkunç bir kavme karşı bir set inşa ederek kavmini koruyan, insanları tevhide çağırdığı için başının iki tarafına vurularak öldürüldüğü rivayet edilen Zülkarneyn’in bir Türk Peygamberi olduğu ve 116 yıl yaşadığı varsayılan Oğuz Han; yahut Kehf Suresi ile Bilge Kağan Yazıtı arasında bir illiyet olduğu ön kabulünden hareketle Göktürk hakanı Bilge Kağan’la aynı şahıs olduğu şeklinde de bazı yaklaşımlar bulunmaktadır.

    Osmanlı erken dönem ana kaynaklarından olan Neşri de “Türkler şöyle sanırlar ki, Hakk Teala’nın kelamı kadiminde zikrettiği, Yecüc ve Mecüc Seddi’bi yapan iskender-i Zülkarneyn belki de budur, yani Oğuz Han’dır.” şeklinde geçen rivayet, Türklerin Zülkarneyn’i Oğuz Han olarak kabul ettiklerini ve buna inandıklarını ifade etmektedir. Yine Osmanlı sadrazamı Rüstem Paşa ve Vani Mehmed Efendi de bu kişinin Oğuz Han olduğunu iddia etmişlerdir. Cumhuriyet devri tarihçilerinden ismail Hami Danişmend de Türklük Meseleleri adlı eserinde Zülkarneyn’in Oğuz Han olduğunu iddia etmektedir. Oğuz Kağan Destanı’nda, Mete Han olarak da kabul edilen Oğuz Han’ın doğar doğmaz konuştuğu ve annesinden ilk sütü emer emmez yemek yemeye başladığı, kırk gün sonra büyüyüp yürüdüğü, tek Tanrıya iman etmedikçe hiçbir kadını zevce edinmediği, putperestliğe karşı mücadele ederek babası Kara Han’ı bu uğurda tahttan indirerek tek Tanrı inanışını hakim kıldığı, dünyanın dört bir tarafına elçiler göndererek kendisine itaat etmelerini istediği ve pek çok kavmi kendisine bağladığı rivayet edilmektedir. Türk yurtlarına, Çin’e, Hindistan’a ve dünyanın birçok bölgesine tevhide çağıran bir peygamber gönderildiği açıktır.

    Allah tarafından gönderilen dinde zaman içerisinde bir değişiklik olmayacağına göre bütün Peygamber'ler aynı çağrıda bulunmuştur, kaynaklarda da geçen Tanrı kelimesi de Allah kelimesiyle aynıdır, biri Arap kavminde gönderilen Peygamber aracılığa diğeri ise Türk kavmime gönderilen bir Peygamber aracılığıyla yayılmıştır.

    Türkçe namaz meselesine gelirsek benim bu konu hakkında bir bilgim yok zira ne internette ne de başka bir kaynakta böyle bir durumu okumadım, işitmedim,aynı zamanda doğru bulduğumu veya yanlış bulduğumu belirtmedim.Ha öyle dedemden duydum, anneannem söyledi, bizim amcaoğullarından sufi söyledi gibi şeylere de pek itibar etmem zira söyleyen Peygamber olmadığına göre geçerli bir kaynak belirtmesini isterim.
    ···
  • 0
    atıp tutmadan önce okuyun
    Çıkarılan kanunlara bak, anayasaya bak Atatürk zamanındakilere, hangisi dine aykırı, hangisi bir ayete veyahut hadise karşı bana bunu bi açıkla, şeriat şeriat diye diye özelden yazıyorsun, doğru şeriat Allah'ın hükümlerini uygulamaktır sen şimdi günümüze bak bakalım dini bile kanlı siyasetine alet eden şahsiyetler sence şeriatı nasıl kullanır azıcık aklın varsa bi düşün,ha şunu da söyleyim demişsin ya gidin sorun öğrenin diye her konuşanın sözüne inanma oku az koyun olma güttürmeyin kendini, anayasa yok demişsin ya Medine vegibasını bir araştır istersen roman değil o anayasa
    ···
  • 0
    atıp tutmadan önce okuyun
    Bak arkadaşım laiklik ne demek önce onunki öğren sen sonra konuş,Hz Peygamber Zaman'ına bakalım devlet işlerinde din ayrımı yapılmış mı kime sen şusun sen busun denmiş, daha sonraki dönemlere bakalım 4 halife dönemine neden cumhuriyet dönemi deniyo sence bi düşün, devlet işleri ayrı din işleri ayrı tutulmalıdır her şeyin bi yeri zamanı vardır,sen de şu soruya cevap ver sen laikliği ne olarak görüyorsun?
    ···
  • +1
    atıp tutmadan önce okuyun
    o zaman düz mantık kur bilim insanları, edebiyatçılar ki bir edebiyatçının hayali teknolojiyi büyük yönde etkiler ve daha nice insanlar bu savaşlarda kaybedilecek. edebiyatçı demişken ısaac asimov'un kitaplarını tavsiye ederim birçok bilim insanı bunun gibi bilim kurgulardan çıkan hayallerle gerçeğe ulaşmıştır.
    ···
  • 0
    atıp tutmadan önce okuyun
    arkadaşım saraydada halkın içindede Türkçe konuşuluyordu osmanlıca diye ayrı bir dil yok Osmanlı Türkçesi var ha şöyle bir durum olabilir saray sınıfı arapça farsça tamlamaları çokça kullanır bunu padişahların şiirlerinde görebilirsin ama konuşmalarda böyle bir durum söz konusu değildir ayrı bir dil yok ortada onu anlatmak istedim ben halkın burda bilmediği arapça ve farsçadır
    ···
  • 0
    atıp tutmadan önce okuyun
    bana hilafetle ilgili bi ayet veyahut bir hadis söyleyebilir misin?
    ···
  • 0
    atıp tutmadan önce okuyun
    o tam olarak öyle değil arapça farsça kelimeler var evet ama günümüz türkçesinden pek farkı yok, ayrıca osmanlıca konuşmak diye bir tabir de yok Türkçe konuşursun Türkçe yazarsın değişen sadece yazıya döküküşteki sembollerdir. mesela تورك yazarsın ama Türk diye okursun farklı okumazsın yani bunu. sadece yazımı zordur harf uyumu dilimize uygun olmadığından
    ···
  • 0
    atıp tutmadan önce okuyun
    şunu da bi hatırlatayım istersen zamanında şerif hüseyin denilen köpeğin yaptıklarını biliyor musun sen nasıl ihanet ettiğini bize biliyomusun
    ···
  • 0
    atıp tutmadan önce okuyun
    ingiliz, amerikan ya da başka bir mandacı devletin sömürgesi altındaki birisinin nasıl açıklamalar yapabileceğini bi düşün bakalım, hadi diyelim müslümanları savaşmamaya ikna etti başka devletler yok mu her devlet müslüman mı kimse sana savaş açamaz mı illa savaşı sen mi başlatmak zorundasın?
    ···
  • 0
    atıp tutmadan önce okuyun
    Atatürk'ün teşvikiyle 1932'de, Türkçe ezan okunmasının dinen caiz olup olmadığı tartışıldı ve caiz olduğu kanaatine varıldı
    http://www.kongar.org/ayd..._Turkce_Ezanin_Oykusu.php
    ···
  • 0
    atıp tutmadan önce okuyun
    Kıvırmaya çalışmıyorum kardeş bak halife tüm müslüman ülkelerin içinden seçilir bakalım günümüz durumuna çoğu müslüman ülke darmaduman olmuş durumda, birilerinin sömürgesinde sence bu durumda ne olur ülkenin hali,ha savaş çıkması durumuna bakalım bu ülkenin askeri var ordusu var elbet karşılık verebilirsin ama hilafette halifenin dediğini mecburen yapmak zorundasın, öyle düşünüyosan hala yarın ölebilirsin bugün intihar et!
    ···
  • 0
    atıp tutmadan önce okuyun
    bak kardeşim hilafet o dönem sende diye hep sende kalacak değil biraz düşün yazmadan önce
    ···
  • +1
    atıp tutmadan önce okuyun
    ben de diyorum ki anlatıldıdan öteye git oku biraz şunun bunun demesine hemen inanma zira bu ülkede herkes kendini alim sanır oldu.
    ···
  • +1
    atıp tutmadan önce okuyun
    bak kardeş anlamamakta ısrar ediyorsun biz burda diyoruz ki sana:anlamak,ne dediğini bilmek diyoruz.sen şimdi bildiğin kaç tane sure dua varsa bi düşün bakalım kaçının ne dediğini tam olarak biliyosun, senin dediğin papağanlıktan öte bişey değil dediğini anlaman lazım önce.
    ···
  • daha çok