biraz uzun oldu ama okuyun beyler pişman olmazsınız. hem trajik, hem komik, hem de tecrübeden faydalanmak isteyenlere birebir.

evet beyler bugün size ilk gibişimi nasıl gerçekleştirdiğimi anlatıyorum

2 ay önceydi. 19 yılın verdiği azgınlıkla düz duvara tırmanıyordum. nihayet bütlerim bitmişti ve ankaraya dönmüştüm. benim orda çok bin bi arkadaşım var bütün karıların numaralarını ezbere bilir. yine azmış bu bin, gel diyo bana karıya gidek. o güne kadar çok diyen oldu da ben yok ben sevgilim olan kızla yapıcam, milletin gibtiğini gibemem falan diyodum. çalıştığım yerden parayı da yeni almışım ki, tamam dedim lan öyle ya da böyle bu bekaret kemerini çıkaracaz, bari sevgiliyle yapma gibi bi durum olursa tecrübem olsun, elim ayağım dolanmasın, bide milli olmanın tadına varayım diye kabul ettim.

ertesi gün oldu, ben arabayla aldım bu bini. ankara gaziosmanpaşa mahallesinde çok yabancı karı var. bu bin bana anlatıyo şimdi bizim gideceğimiz karı şöyle güzel böyle iyi, ukraynalı, 90 60 90 benim ağzımın suyu akıyo gibişi düşündükçe. dıbını gibtiğimin tarif ettiği adresi bulana kadar bi ankara turu yapmışızdır. en nihayetinde vardık adrese, apartmanın önünde bekliyoruz. hemen o caddede bi tane de iranlı hatun varmış bizim arkadaş o hatuna deli oluyodu ona gidecektik ama açmadı telefonları. baskın ihtimaline karşı da 2 erkek aynı anda alınmıyor eve. dedim lan ahmet ilk sen girsen ben burda heyecandan ölürüm. bi gibiyim de çıkıyım dedim o da kabul etti.

zütüm zütüm yanaşıyom ben kapıya, ama nasıl heyecanlıyım züt korkusuyla karışık ilk ciksin heyecanını yaşıyorum. benim karının adı lia bu arada. neyse apartmana gidrim, tam merdivenleri çıkacam koridorun sonunda bi kapı açıldı. göz ucuyla bi baktım, 90-100 kilo civarında 30-35 yaşlarında 1.65 boylarında bi teyze kapıdan bana bakıyor. ulan bi de beni çağırmaz mı? hay kara bahtımı kör talihimi gibeyim...

o anda anlamıştım gibeceğim karının o olduğunu. oraya kadar gittik geri de dönülmez amk. ben zütüm zütüm yanaştım kapıya. öpüştük ayakkabıları çıkardım, kadın bana yol gösterdi. beni odaya soktu.

1.round: rus aksanıyla konuşarak sohbet etmeye başladı. şöyledir böyledir, ben de ilk olduğunu anlamasın diye rahat davranıyorum sanki çok karı gibmişim gibi. ee hadi ne duruyosun aşkım soyunsana dedi. ben utancımı belli etmemeye çalışarak soyundum, yatağa geçtim. sonra bana bi soru sordu. grup ciks ister misin aşkım? ulan hasgibtir dedim sanıyom ki adamlar falan da gelecek, kimin eli kimin gibinde oynayacaz. neyse ben gayet cool bi şekilde; ben başbaşa olmayı seviyorum hayatım dedim ve tamam dedi. kondomu takmadan bir sakso çekişi var, ona hiçbişey diyemem gayet güzeldi. ama gel gelelim iş gibişe geçince karının beni tahrik eden bi yönü varsa o da ilk defa gibiyo olmamdı. pozisyondan pozisyona 20 dakka pompaladım. karının sıkıldığı belliydi ama beni boşaltabilmek için o da orgazm sesleri çıkarıyordu. neyse terler içinde geçen 20 dakikanın sonunda bi güzel boşaldım. kadın 5 dakka dinlen geliyorum hayatım dedi.

2. round: lia yanıma geldi ve arkadaşım da seninle gibişmek istiyor dedi. ben durur muyum hemen kabul ettim. ne de olsa bundan kötü olamazdı. aradığımı bu kez bulacaktım. ben ve co heyecanla kapıdan girecek afet-i devranı gözlerken içeri ne girse beğenirsiniz? aynı bunun gibi bi ayı yavrusu, ama 45 yaşında vardı bi en az. işte o anda dünyam başıma yıkıldı beyler şanssızlık konusunda çok büyük bi istisna olduğumu bilirdim de bu kadarını bilmiyordum. olaylar yine aynı şekilde gelişti. önce saksoyla kaldırdı, sonra üstüme çıktı ve farklı pozisyonlar yaptık. 20 dakika da ona pompaladım.

gibişin sonuna geldiğimzde kadın bana dedi ki, senden çok iyi sevgili olur ama müşteri olmaz dedi. nedenini sordum, müşteriler genelde 3-5 dakkada boşalıp gidiyolarmış. o yüzden benim istediğim kadar pompalamam işlerine gelmemiş. ama sen benim sevgilim olsan yannanının üstünden inmezdim dedi. boşalmak için kendimi hiç öyle kasmamıştım, ona rağmen 20 dakka sürdü amk.. neyse geçtik kapıya, tekrar görüşürüz, hoşçaka aşkım diyerek beni uğurladılar. gelir miyim lan bidaha be oraya? deli mi gibti beni?

neyse dışarı çıktım bizim bin nasıl geçti gibisinden sırıtıyo. dedim lan senin ben dıbına koyum. bu muydu lan bana layık gördüğün karı. bu muydu bekaret kemerimi çözecek olan afet-i devran. lan ben bunu deyince bizimki bi şaşırdı, lan oğlum lia gibi hatun türkiyede yok sen nasıl beğenmiyon falan yapıyo bana. lan dedim karı 100 kiloydu gibimi kırdı amk. bu hala inkar ediyo yok lan çok hafif balık etliydi abartma falan filan. üstüne gitmedim ben de. bizim bin de bu arada iranlıyla bitirmiş işini. son arayışında açmış karı, ben lianın yanındayken o da iranlıya gitmiş, 15 dakkada 2 posta kaymış...

neyse işin aslını ertesi gün eskort sitesinde dolanırken öğrendik. bizim bu salağın telefonunda 2 tane lia kayıtlıymış. bi tanesi bunun dediği lia, diğeri de benim gibtiğim ayı yavrusu..

ama pişman mıyım, hayır. ben 19 yıllık abazanlığın etkisiyle 2 dakkada boşalacağımı düşünürken 20 dakka birine, 20 dakka diğerine kaydım. kadından da bu sayede iltifat aldım. kendime olan güvenim arttı erken boşalmadığımı öğrenince.

sonuç olarak beyler; kız yurdu patlasa kafamıza bekçinin yannanı düşer, o da seker zütümüze gireer...

biraz uzun oldu ama okuyun beyler pişman olmazsınız. hem trajik, hem komik, hem de tecrübeden faydalanmak isteyenlere birebir.

evet beyler bugün size ilk gibişimi nasıl gerçekleştirdiğimi anlatıyorum

2 ay önceydi. 19 yılın verdiği azgınlıkla düz duvara tırmanıyordum. nihayet bütlerim bitmişti ve ankaraya dönmüştüm. benim orda çok bin bi arkadaşım var bütün karıların numaralarını ezbere bilir. yine azmış bu bin, gel diyo bana karıya gidek. o güne kadar çok diyen oldu da ben yok ben sevgilim olan kızla yapıcam, milletin gibtiğini gibemem falan diyodum. çalıştığım yerden parayı da yeni almışım ki, tamam dedim lan öyle ya da böyle bu bekaret kemerini çıkaracaz, bari sevgiliyle yapma gibi bi durum olursa tecrübem olsun, elim ayağım dolanmasın, bide milli olmanın tadına varayım diye kabul ettim.

ertesi gün oldu, ben arabayla aldım bu bini. ankara gaziosmanpaşa mahallesinde çok yabancı karı var. bu bin bana anlatıyo şimdi bizim gideceğimiz karı şöyle güzel böyle iyi, ukraynalı, 90 60 90 benim ağzımın suyu akıyo gibişi düşündükçe. dıbını gibtiğimin tarif ettiği adresi bulana kadar bi ankara turu yapmışızdır. en nihayetinde vardık adrese, apartmanın önünde bekliyoruz. hemen o caddede bi tane de iranlı hatun varmış bizim arkadaş o hatuna deli oluyodu ona gidecektik ama açmadı telefonları. baskın ihtimaline karşı da 2 erkek aynı anda alınmıyor eve. dedim lan ahmet ilk sen girsen ben burda heyecandan ölürüm. bi gibiyim de çıkıyım dedim o da kabul etti.

zütüm zütüm yanaşıyom ben kapıya, ama nasıl heyecanlıyım züt korkusuyla karışık ilk ciksin heyecanını yaşıyorum. benim karının adı lia bu arada. neyse apartmana gidrim, tam merdivenleri çıkacam koridorun sonunda bi kapı açıldı. göz ucuyla bi baktım, 90-100 kilo civarında 30-35 yaşlarında 1.65 boylarında bi teyze kapıdan bana bakıyor. ulan bi de beni çağırmaz mı? hay kara bahtımı kör talihimi gibeyim...

o anda anlamıştım gibeceğim karının o olduğunu. oraya kadar gittik geri de dönülmez amk. ben zütüm zütüm yanaştım kapıya. öpüştük ayakkabıları çıkardım, kadın bana yol gösterdi. beni odaya soktu.

1.round: rus aksanıyla konuşarak sohbet etmeye başladı. şöyledir böyledir, ben de ilk olduğunu anlamasın diye rahat davranıyorum sanki çok karı gibmişim gibi. ee hadi ne duruyosun aşkım soyunsana dedi. ben utancımı belli etmemeye çalışarak soyundum, yatağa geçtim. sonra bana bi soru sordu. grup ciks ister misin aşkım? ulan hasgibtir dedim sanıyom ki adamlar falan da gelecek, kimin eli kimin gibinde oynayacaz. neyse ben gayet cool bi şekilde; ben başbaşa olmayı seviyorum hayatım dedim ve tamam dedi. kondomu takmadan bir sakso çekişi var, ona hiçbişey diyemem gayet güzeldi. ama gel gelelim iş gibişe geçince karının beni tahrik eden bi yönü varsa o da ilk defa gibiyo olmamdı. pozisyondan pozisyona 20 dakka pompaladım. karının sıkıldığı belliydi ama beni boşaltabilmek için o da orgazm sesleri çıkarıyordu. neyse terler içinde geçen 20 dakikanın sonunda bi güzel boşaldım. kadın 5 dakka dinlen geliyorum hayatım dedi.

2. round: lia yanıma geldi ve arkadaşım da seninle gibişmek istiyor dedi. ben durur muyum hemen kabul ettim. ne de olsa bundan kötü olamazdı. aradığımı bu kez bulacaktım. ben ve co heyecanla kapıdan girecek afet-i devranı gözlerken içeri ne girse beğenirsiniz? aynı bunun gibi bi ayı yavrusu, ama 45 yaşında vardı bi en az. işte o anda dünyam başıma yıkıldı beyler şanssızlık konusunda çok büyük bi istisna olduğumu bilirdim de bu kadarını bilmiyordum. olaylar yine aynı şekilde gelişti. önce saksoyla kaldırdı, sonra üstüme çıktı ve farklı pozisyonlar yaptık. 20 dakika da ona pompaladım.

gibişin sonuna geldiğimzde kadın bana dedi ki, senden çok iyi sevgili olur ama müşteri olmaz dedi. nedenini sordum, müşteriler genelde 3-5 dakkada boşalıp gidiyolarmış. o yüzden benim istediğim kadar pompalamam işlerine gelmemiş. ama sen benim sevgilim olsan yannanının üstünden inmezdim dedi. boşalmak için kendimi hiç öyle kasmamıştım, ona rağmen 20 dakka sürdü amk.. neyse geçtik kapıya, tekrar görüşürüz, hoşçaka aşkım diyerek beni uğurladılar. gelir miyim lan bidaha be oraya? deli mi gibti beni?

neyse dışarı çıktım bizim bin nasıl geçti gibisinden sırıtıyo. dedim lan senin ben dıbına koyum. bu muydu lan bana layık gördüğün karı. bu muydu bekaret kemerimi çözecek olan afet-i devran. lan ben bunu deyince bizimki bi şaşırdı, lan oğlum lia gibi hatun türkiyede yok sen nasıl beğenmiyon falan yapıyo bana. lan dedim karı 100 kiloydu gibimi kırdı amk. bu hala inkar ediyo yok lan çok hafif balık etliydi abartma falan filan. üstüne gitmedim ben de. bizim bin de bu arada iranlıyla bitirmiş işini. son arayışında açmış karı, ben lianın yanındayken o da iranlıya gitmiş, 15 dakkada 2 posta kaymış...

neyse işin aslını ertesi gün eskort sitesinde dolanırken öğrendik. bizim bu salağın telefonunda 2 tane lia kayıtlıymış. bi tanesi bunun dediği lia, diğeri de benim gibtiğim ayı yavrusu..

ama pişman mıyım, hayır. ben 19 yıllık abazanlığın etkisiyle 2 dakkada boşalacağımı düşünürken 20 dakka birine, 20 dakka diğerine kaydım. kadından da bu sayede iltifat aldım. kendime olan güvenim arttı erken boşalmadığımı öğrenince.

sonuç olarak beyler; kız yurdu patlasa kafamıza bekçinin yannanı düşer, o da seker zütümüze gireer...

DENNiS NILSEN “
Hep durmak istedim, ama yapamadım. Başka bir heyecan veya mutluluk kaynağım yoktu.” “Ölümlere sebep olan rüyalar üretiyordum. Benim suçum buydu“

ingiliz seri katil. Britanyalı Jeffrey Dahmer olarak ta bilinen Nilsen 15 genç erkeğin öldürülmesinden suçlu bulunmuştur. Temel olarak bakıldığında standart seri katil profiline hiç uymuyordu. Çocukken hayvanlara işkence edilmesinden hoşlanmazdı. Daha sonra işgücü hizmetleri komisyonu için çalışarak kendisini zor durumda olanlara yardım etmeye adamıştı.
Cinayetleri de incelendiğinde öfke ve nefretten ziyade tuhaf bir sevgiden kaynaklandığı görülmektedir. Baba alkolik olmak üzere sürekli kavga eden iki ebeveynin meyvesi, Dennis. Travmatik çocukluğuna karşın otuzlu yaşlarının ortalarına değin cinayete bulaşmamıştır. Çevresindeki insanlar tarafından mazbut ve mazlum bir adam olarak tanınmaktadır. Dennis formatif yıllarında travma üstüne travma yaşamış, bir nevi yaşayan hilkat garibesi olmuştur. Beş altı yaşlarında büyükbabası elinde ölmüş, çocukken tanımadığı bir adam tecavüz bile diyemeyeceğimiz tuhaf, anlamsız bir eylemde bulunmuş, midesine oturup mastürbasyon yaparak yüzüne boşalmıştır. Askerlik hayatı sırasında bir ara kasap olarak çalışan Nilsen bu mesleğini daha sonraki yıllarda farklı alanlarda da kullanmıştır. Sürekli ayna karşısında ölü olduğunu hayal ederek veya daha ileri gidip vücuduna pudra ve boya sürüp öldürülmüş bir ceset görüntüsü ile mastürbasyon yapardı. 1972 yılında 18 yaşında bir askerle yaşadığı kısa bir cinsel ilişki sırasında ölü taklidi yaparken filmlerini çekmişti. Aynı yıl ordudan ayrıldı ve Londra polis teşkilatına girdi. Ancak burada bir yıldan fazla kalamadı. Devlete bağlı bir iş bulma kurumunda çalışmaya başladı. 1978 Noel’inden birkaç gün sonra öldürmeye başladı. Barda tanıştığı bir adamla eve gitti. Onunla ilişkiye girdi. Adam sabah gitmek isteyince Dennis onun kafasına bir şey ile vurup sersemletmişti, salonun ortasında su dolu bir kovanın içine adamın kafasını sokup boğdu. Salondaki parkeleri kaldırıp cesedi oraya gömdü. 2 gün sonra cesedi tekrar dışarı çıkarıp, küvette yıkayıp temizledikten sonra ona bakarak mastürbasyon yaptı. Vücuduna boşaldı ve onu bir süre evin çeşitli yerlerinde sakladı. Sonraki 3 yıl boyunca 11 kişiyi bu şekilde öldürerek aynı sapık ayinleri tekrarladı. Ancak evde biriken cesetler sorun yaratmaya başlamıştı. Nilsen bununla baş edebilmek için iğrenç yollar deniyordu. Başlangıçta cesetleri dolaplara, parkenin altına ve kömürlüğe sakladı. Ancak bir müddet sonra onları parçalayıp bahçede yakmak zorunda kaldı. Kötü kokuları bastırmak için kamyon lastikleri de yaktı. 1981’de Nilsen başka bir daireye taşındı. Burada 3 genç adamı daha öldürdü. Cesetleri ise küçük parçalara bölüp tuvalete atıyor ve sifonu çekiyordu. Kafasındaki etleri sıyırmak için büyük bir tencerede haşlıyordu. Bu yok etme biçimi onun başına dert olacaktı. Binanın tuvalet boruları tıkanınca tamirci çağırıldı ve boruları insan kemikleri ve çürümüş et parçalarının tıkadığı ortaya çıktı. Çok kötü kokan dairenin içinde polis, insan uzuvları ve parçalanmış cesetler buldu. Dennis Nilsen kendiliğinden 15 kişiyi öldürdüğünü itiraf etti ve her şeyi anlattı. Öldürdüğü erkeklerin cesetlerini hemen yok etmemiş büyük bir özenle yıkamış, temizlemiş ve saklamıştır. Bu saklama süreci içerisinde bu cesetlere bakarak mastürbasyon eylemi de devam etmiştir. Dennis öldürdüğü erkekleri yıkayıp sterilize ediyor, bir miktar mumyalayıp onlarla yaşıyor. Ama yaşamadıklarını elbette bilerek. Daha önce dediğim gibi, Dennis arzu ettiğimiz kadar şizofren değil. 1983`te biten mahkeme sonrasında ömür boyu hapse mahkum olmuştur. Dennis kendini izole ettiği kabuğunda yaşamış otuzlarına kadar, Üvey babasıyla dahi iyi geçinerek. Dennis eşcinsel. ilk cinayeti yattığı bir adam. Ne bu cinayette ne de diğerlerinde soğukkanlılığını yitirmiyor Dennis. Genellikle kravatla boğuyor, ya da lavaboda boğuyor. Dennis'in arabası yok, yani cesetleri evden salimen tahliye etme şansı da yok. Bu yüzden mabedi olan evi mezarlığı da oluyor. Ama dennis asosyal işte, dünyadan bihaber. Sevgililerini bulduğu gay barlardan, gazetesini okuduğu parklardan başka gittiği bir yer yok.

Edit : DAHA ÇOK SERi KATiL BiLGiSi iSTEYENLER REZ ALMAYI UNUTMASIN ;)

Her bir göz kırpma gözyaşını gözün her tarafına yayarak adeta gözü yıkar göz kapağı arabalardaki silecekler gibi üst kısımlara kaçmış zerreleri kapağın altına doğru sürükler böylelikle gözyaşı seline kapılan bu zerreler uzaklaşıp giderler göz kapaklarımız her kapandığında gözyaşı bezlerimizden salgılanan bu tuzlku salgı gözümüzü bir anlamda korur korumasaydı ne mi olurdu ?

Eğer insan göz kırpmasaydı ve göz kapağı hep açık kalsayı gözlerdeki saydam tabaka olan kornea kururdu ardından üzeri başka bir tabakayla kaplanırdı ve insan bu yüzden kör olurdu

Mustafa Kemal Atatürk

-Sigara: Hastalığının başlangıcında kendisini tedavi eden doktor kaç paket sigara içtiğini sorunca, Atatürk sekiz dedi. Doktor bunu 2ye düşürmesini söyleyince Atatürk güldü ve...

Ben zaten 2 paket içiyodum artık sizin izninizle içeceğim dedi.

-Düzen Takıntısı: Evinde çevresinde hatta konuk olduğu evlerde bile eğri duran eşyaları düzeltmeden rahat edemezdi.

-En Sevdiği Yemek: Kuru fasulye pilavdi. Tatlıya düşkün değildi. Ama cani istediğinde cok sevdiği gül reçelini tercih ederdi.

-En Başarılı Olduğu Ders: Eğitim hayatı boyunca en başarılı olduğu ders matematikdi. Pozitif bilimlere de olan ilgisi hayatı boyunca sürdü.

-Kan görmeye dayanamazdı: Cephelerde o kadar savaşmasına rağmen cephe dışında kan görmeye dayanamazdı.

Adolf Hitler

-Kurtarma: 1. Dünya Savaşında ingiliz bir asker, bir Alman askerinin hayatını kurtardı. Daha sonra anlaşıldı ki bu kurtarilan kişi Adolf Hitler'di.

-Gaz sancısı: Kronik gaz sancısı için, içinde amfetamin ve kokaininde olduğu 28 değişik ilaç kullanıyordu. Bu ilaçlar kendi kişisel doktoru tarafından veriliyordu.

-Mektup: Gandhi arkadaşına savaşa girmemesi için ısrar eden bir mektup yazmışdi. Mektubu yazdığı arkadaşi Hitler'di.

Ama ingiliz Hükümeti mektubun gönderilmesine izin vermedi.

-Nobel: Hitler Nobel Barış Ödülüne aday gösterilmiştir. Kendisi, 1939 isveç Parlamentosu tarafından Nobel Barış Ödülüne aday gösterildi.

-Aşıkları: Hitlerin sayısız aşıklarindan iki tanesi intihat etmiştir.

Napolyon Bonapart

-Lakap: Akrabaları ve yakınları ona Nabulio lakabıni takmislardir.

-Ordu: orduya katılımı öğretmenler tarafından önerilmiştir.

-Korku: ailurofobi olarak bilinen kedi korkusu vardır.

-Boy: 1.68'lik boy ortalaması ile Avrupa'nın boy ortalamasının altında kalıyordu.

-Suç: Bugün dahi Fransa'da bir domuza Napolyon adını vermek suçtur.

-Trafik Etkisi: Avrupa'da trafik yolunun soldan gitmesinde tarihçilere göre Napolyon'un etkisi bulunmaktadır.

Josef Stalin

-Nobel: Tıpkı Adolf Hitler gibi, Stalin de Nobel Barış Ödülü'ne layık görüldü.

-Film: Filmlerdeki cinsel içerikli sahnelerden nefret ederdi. Bu sahneler Josef Stalin'i çıldırtırdı.

-Müzik: Ziyafetlerde Rus Halk Müziği söylemeyi severdi.

-Tutuklanma: 8 kez tutuklandı ve 4 kez sürgüne gönderildi.

-Suçlama: Belgelerle kanıtlanmasa da Çar korumalarından bir kadınla iş birliği yapmakla suçlandı.

-En Sevdiği Müzik: Suliko

Fatih Sultan Mehmet

-Dil: Arapça ve Farsça olmak üzere 7 dil biliyordu. Latinceyi anadili gibi bildiği söyleniyor.

-Şair: Mahiyetindeki 185 şairden 30unu maaşa bağladı.

-Unutulmaz: Son yapılan anketlere göre, akla ilk gelen Osmanlı Padişahı olmuştur.

-Başarılı: Ömrü boyunca 2 imparatorluk, 4 Krallığı ve 11 prensligi kendine bağladı.

-Sanat: Ünlü ressam Bellini'yi istanbul'a getirip kendi portresini yaptırdı.

edit: part part bilinmeyen leri atıcam %90 bilmiyecek bundan sonra yazdıklarımı şukulamayı nuutmayın ;)

Şukula Pampa xd

-hikaye taşşaklı gençler. ayık olun toplanın itimat edin feyz alın. gibmiyim belanızı gibim gibim işlerle uğraşıyorsunuz mal olmuşsunuz amk. daha ne diyim dıbınızı gibeyimden başka. şaka lan hepinizi seviyorum. adamsınız amk. devam etsene huur çocuğu diye darlayıp bana motivasyon sağlayan candan panpalarım siz daha bi başkasınız. dıbınızdan yalıyorum.
-
.
.
.

bölüm 1 - "genç semih, murat 131 ve karanlıkta gelişenler - bir gibiş gecesi"

olay yaşanırken üniversitedeyim. rezil yıllar. mühendislik fakültesi olduğu için sınıfta zaten pek kız yok sadece biri güzel onun da sevgilisi var. hiç kimseyi giblemiyordum okulda. sürekli cool bin takılıyordum, gerçi kime yapıyorsam her yer sap dolu amk. ama bizim bi arkadaş çevresi var okul dışı bi kaç bin arkadaş da var tanıdığımız allahtan. arada pes atıyoruz içmeye gidiyoruz filan. karı bulsam ordan bulurum yani, o var hep kafada. o düşünce hep dönüyor. tek ümit orası.

neyse bizim bin semih var bahsettiğim okul dışı iki yıllık tayfasından, bu dedi, akşam bara gidiyoruz 4 tane de hatun ayarladım bu hatunlar arkadaş ayık olun. bi tanesini kendine bağlamış biz de diğerlerinden düşürücez. bizim tayfada diger 2 eleman zaten temiz mal. hayatında karıyla kızla işi olmamış elemanlar o yüzden bende bi rahatlık var. hangisini istersem bağlarım kafasındayım. amaç gibiş tabi. neyse gittik bara.

semih bini kendine güzelini bağlamış ama bi tane daha var gayet giderli olan. diğer 2 si patates. bu kızın adı aslı. neyse ben oturdum aslının yanına, bizim mallar da aslıya sırnaşmaya calısıyor ama aslı paso bana sarıyor. ben giblememe triperindeyim hala. muhabbet uzadı gece kafalar güzel oldu filan. semih çekti beni kenara helada dedi bu kız yollu keyfine bak. tamam dedim. döndüm masaya. semih gerçek bir huur çocuğu, bense olma yolundayım.

makara kukara devam etti bağladım ben bunu. semih bini dedi burası baydı hadi diskoya akalım. patateslerle bizim malları bi şekilde ortamdan ayıkladı semih. kaldık semih semihin manita (gamze) ben aslı. lan diyor nereye zütürücez bunları sana gidelim. semih yurtta kalıyor. dedim ev arkadaşımın annesi evde karı kız atamayız geççen onu. çözümsüz kaldı yani. diskodan miskodan zerre hazzetmem ama ucunda am var. gittik. sürtüş elleşmeler dans mans derken saat gece 3 oldu. semihin manitası dedi bu saatte sizin ev uzak gelin hep beraber bize. bizde bayram sevinci. çocuklar gibi şeniz. çıktık merkandan uzadık beraber gamze kaşarının evine.

Not : FOTOĞRAF BULAMADIM HEPiMiiN BEĞENECEĞi BiR FOTOĞRAFI KOYDUM ;)

Büyük amcam bizi misafirliği çagırmıştı neymiş efendim oğlu tıp kazanmışmış.

Babamda tam bir züt yalayıcı olduğu için beni, annemi, aptal kız kardeşimi tarih öncesinden kalma serçe arabasına zorla bindirip zütürmüştü.

ilk önce yemekle başladık geceye sonrada çay faslı ve meyve ikramı.

Sonra oturma odasına geçtik, oturuyoruz.
Amcam yine oğlunu övüyor, kimsenin konuşmasına izin vermiyor anlattıkça beni gömüyor ne olmuşlan süt ve süt ürünleri okuyorsam pekekent.

işte herkes televizyona daldığı bir anda, babam ilk önce ayağa kalktı sonra amcamın önünde durup, amcamın suratına doğru domaldı ZARTTTTT diye osurdu.

Herkeste ölüm sessizliği oldu, amcam " ne yapıyonlan gundi " diye babama bagırmaya başladı.

Babamda "şaka yaptım abi " filan diyor.
Neyse ortalık sakinleşti biraz.

Sonra babam birdaha ayağa kalktı, yine olay cıkartacak belli.
Bu sefer kemeri çıkarmaya başladı.
Amcam dur fur diyesiye kalmadan babam kemeri çözüp malafatı sallamaya başladı bile aq
Annem bey yapma diyor babam geleni yıkıyor.

Birde " abiiii seninkiyle kılıç dövüşü yapalım mı" diye gülüyor.

En son yengem yeltenecek oldu, kadıncagıza tekme attı muallak beş kişi zorla üstüne çullandıkda durdurabildik adamı aq ya.

Sonra bize diyorki " sizi benden başka giben oldumu" bu adam büyümüyecek, ailecek zor günlerden geciyoz

Selamün Aleyküm Ben Her Panpanız Gibi 1.80 Boy 70 Kilolu Bir incici Panpanızım Yeri Gelecek Gülücez , Korkucaz , Ağlıycaz Neyse Eski Hesaplarımı Vermiyicem Verirsem Tanıyanlar Çıkar ;)

Not : Nick6 Girin ;)