• 1 / 1 / 2 entry
  • 0 başlık
  • 10.14 incipuan

postmoderndarbe önüncü nesil normal

  • 0
    götüne güvenen gelsin
    Herkese merhaba. 38 yaşında kendi halinde bir abiniz, kardeşiniz, arkadaşınızım... Malumunuz son günlerde gerçekleşen operasyonlarda ardı ardına gelen şehit haberleri yüzünden özellikle sosyal medya üzerinde yapılan "gereksiz" saçmalamalar yüzünden yine sosyal medya üzerinden yazdığım kısa bir yazıyı burada da paylaşmak istedim.

    • **
    Bazı paylaşımları görüyorum yok işte "bırakalım oraları, ne işimiz oralarda, askerimiz neden orada vb... "

    Olay aslında basit "Madem bu kadar çok istiyorsun bu toprakları, zütüne güveniyorsan gel al" davası bu...

    O yüzden sayfalarınızda "yok efendim şunun yüzünden askerimiz ölüyor, askerimizin ne işi var orada, dağda bayırda gencecik insanlar ölüyor vb... " yazılar yazmadan önce azıcık olsa düşünün derim.

    Şehit olan kardeşlerimiz içinde yapabileceğimiz en güzel şey ailelerine destek olup arkalarından dualarını ekgib etmemek olacaktır.Ben inanıyorum ki onlar korkmadan, güle oynaya göçtüler ahirete çünkü Türk milleti olarak bizim genlerimize kazınmış "vatan" olgusu. Dünyada hiçbir millet vatan dediği toprakları bizim kadar benimseyip uğruna akla gelebilecek en çılgın işleri geçekleştirmemiştir.

    Çok kısa bir olay anlatayım, asker arkadaşlarım büyük ihtimalle okuyacaklar yanlışım varsa katılıp düzeltirlerse sevinirim.

    24 Mayıs xxxx Akşam üstü bölük komutanı bölüğü topladı bölük olarak komple göreve gidiyoruz, anladık zaten ters bir durum olduğunu. Araçlarla görev yerine hareket edeceğimiz karakola gittik hazırlıklardan sonra sanırım 21:00 yada 22:00 suları görev yerimize intikale (yürüyüş) başladık. Abartmıyorum 5-6 saat yürüdüğümüzü hatırlıyorum. Yürüyüş derken kır gezisi gibi yürüyüş anlamayın tam teçhizatlı, mühimmatlı askeri intikal...
    Saat : 03:00 - 04:00 arası artık o kadar yorulduk ki herkesten şunlara benzer cümleler çıkmaya başladı " Ben böyle askerliğin... , Bizi buraya getirenin... , vb."

    Artık havanın aydınlanmasına yakın çatışma bölgesine 4-5 km yaklaşıp, izli mermileri havada görüp, çatışma sesleri her sesi bastırmaya başladığı anda demin " ben böyle askerliğin... , bizi buraya getirenin... , vb." türü cümleleri sarfeden arkadaşlarımın sırf çatışma bölgesine bir an önce yetişmek için, oradakilere yardım edebilmek için bir anda yaptıkları o koşuyu hayatım boyunca unutamam.

    Cihan'ın, Tarık'ın, Serkan'ın, Uğur'un, Mehmet'in, Hacı'nın, Yunus'un, Burhan'ın, Ali Haydar'nın ve adını sayamadığım birçok arkadaşımın adım atacak halleri kalmamasına rağmen sadece çatışma bölgesine bir an önce varabilmek için yaptıkları o koşu...

    Kimdi peki o koşan çocuklar? Kimisi bayan kuaförü, kimisi işçi, kimisi esnaf... Şimdi koca koca adamlar oldular...

    Bunu gururla söylüyorum biz 1000 yıldır bu topraklarda ölüme koşarak gidiyoruz... Onlar yine saldıracak biz yine öleceğiz, tekrar saldıracaklar biz yine öleceğiz, belki bıkmadan yine saldıracaklar biz daha fazla öleceğiz... Ancak herkesin gözardı ettiği şey "biz kendi topraklarımızda öldük ve ölmeye devam edeceğiz."

    O yüzden tekrar ediyorum "Madem bu kadar çok istiyorsunuz bu toprakları, zütünüze güveniyorsanız gelin alın! Siz nasıl geliyorsanız gelin ancak biz koşuyor olacağız... "

    (Not: Yukarıda bahsi geçen olay sonunda 1 Uzman Çavuş, 1 Er, 2 Köy Korucusu şehit olmuştur.)
    ···
  • +1
    cadde kenarında ağladım
    zerolegolas sırf yazdıklarına karşılık bir iki kelime etmek için kayıt oldum ancak insanın eli ayağı tutuluyor resmen... Helal olsun.
    ···