- 1 / 1 / 2219 entry
- 188 başlık
- 11.34 incipuan
pezkar ikinci nesil normal
-
0
pinhane
Taksimde bulunan evden kaçış oyunum. Kapıda inci'den pezkar diyenlere %10 anında indirim var. Az çok demeyelim şu kardeşinizin dükkanı boş geçmeyelim.
http://www.pinhane.com -
0
çok sıkılıyorum lannnnnn
aslında o vat69'u içip kelle olmak yerine
-"lann! bi dakika! bi gibimin değiştiği yok bunlar bizi gibmeye devam ediyorlar, bizi böyle kandırmalarına izin vermeyelim!" diyebilseydi oradaki John, Samantha ve O'neal, belki de büyük bir harekete öncülük edeceklerdi. ama ne olduğunu ben size söyliyim. John kafayı iyice bulup samanthaya yürüdü. samatha john'a vermedi sonra john iyice kelle olup o'neal'larda kaldı.
gerçi amerikada geçtiği için hikaye samantha kesin vermiştir. en azından biz izlediğimiz ferrelerde böyle gördük hep. -
0
çok sıkılıyorum lannnnnn
acaba bu samimiyetsiz slogan fikri ilk kimin aklına gelmiştir? bu kesin amerikalı bir patronun tak yemesi bence. çünkü böyle şirketsel şeyler genelde amerikadan çıkar.
muhtemelen texas'lı bir petrol zengini hightowers ailesinin zeki oğlu james hightower, babasının çiftliğini satıp petrol arama faaliyetlerine girmiş ve petrolu bulduktan sonra hem çiftliği geri almış hem de o çiftliği artık hizmetçilerine hediye etmiştir falan.
sonra hemen bir hightower oil and energy limited adlı şirketi kurup varil varil petrol okutmaya başlamıştır. zamanla işlerin çığ gibi büyümesine ve (ne hikmetset bugün çalışan her şeyi petrole ihtiyaç duymasına) bağlı olarak kocaman bir holding haline gelmiştir. hatta bu muallakler hemen gidip new york borsasına kote bile ettirmişlerdir kendilerini.
zamanla şirket içerisinde çığ gibi büyüyen personel memnuniyetsizliği ve iş yavaşlatma eylemleri (gerçi o zaman internet yok akıllı telefon yok hiç bi gib yok. olsa olsa tuvalette kare bulmaca çözerek mesai atlatıyordu dayılar) artmış ve mr. hightower işe müdahale etmek zorunda kalmıştır.
personel şefi iki çocuk babası mr. woods ile puro/viski eşliğinde gündüz vakti kelle olurken woods'un
-"aga şöyle yapalım mesela, sizi çok seviyoruz! yazsın girişte, ne dersin?"
önerisi bir anda mr. hightower'ın aklında şimşekler çakar ve hightower o an o kilit sloganı bulur:
-"çünkü siz buna değersiniz"
ardından küçük çapta şirket içi bir drink organize edilmiştir. mr. woods "herkese benden vat69!!" diye bütün çalışanların ağzına bir parmak bal çalmıştır. -
0
çok sıkılıyorum lannnnnn
ondan sonra şirket içerisinde görürsünüz,
-"kurumsal yapımızda şeffaf değerleme ve nesnel ödüllendirme politikaları uygulanır"
gibimin başı. çocuk mu kandırıyorsunuz lan? ne kurumsallığı ne şeffaflığı?
ama aynı yazıyı seneler boyunca görüp bir sürü insandan duyunca insan bu yalana inanmaya başlıyor. hani derler ya, yeterince söylersen kendin bile inanırsın yalanına diye. patronlar da aynı kafada işte. zütten uydurdukları bir şeyi misyon edinip senelerce işliyorlar, sonunda kimse çıkıp
-"lan samimiyetinizi gibeyim bu nasıl laf?" demediği için böyle içi boş kalıplar genel geçer gerçek haline geliyor. -
0
çok sıkılıyorum lannnnnn
@78 imla hataları varsa affola. yazarken alt+tab yapmaktan zütüm çıkıyor, dikkat edemiyorum. -
0
çok sıkılıyorum lannnnnn
mahmut'un üniversitede cemaatçi sanmasınlar diye kapamadığı gömleğin üst düğmesi artık ona açık olduğu için sorun yaratır. çünkü artık kapalı gömlek giymek moda oldu. mahmut'un da kafası karışık.
-"bir karar verin huur çocukları!"
kararlarını veriyorlar zaten mahmutcuğum ama suratına söyleme cesareti kimsede yok.
siz hiç sıfatını beğenmedikleri için işe almadığını söyleyen bir işveren gördünüz mü? göremezsiniz.
ya pozisyona daha deneyimli birini arıyorlardır (giriş pozisyonu olsa bile), ya şirket içi atama yapma kararı veirlmiştir ya da cv'nizi şirketin veritabanına eklediklerini ve ilerideki fırsatlarda ilk önce sizi arayacaklarını söylüyorlardır.
delikanlı işveren olsa, mahmut tipini gibeyim derdi. ve inanın mahmut'un gururu daha az kırılırdı. -
0
çok sıkılıyorum lannnnnn
bi de mesela, pazarlama, insan kaynakları gibi sevimli departmanlar hep kız egemen ekiplerden oluuşur. benim itü iktisat mezunu mahmut kardeşim zütünü yırtsa kreatif bir yönü olduğuna kimseyi inandıramaz. bunun için saçının üst kısmını olduğu gibi bırakıp yanlarını sadece yazlıklarda görülen alamancı binleri gibi kazıtmak zorunda kalır. mahmutun mülakatları bitmek bilmez. bir departman müdürü görüşür, bir direktör görüşür, bir patron görüşür, bir ekibe sorarlar bir mahoya daha hazır mısınız diye.
ama bilgi uluslarası ticaret mezunu pelin tek mülakat sonrasında teklifi alır. -
0
çok sıkılıyorum lannnnnn
güzel insanlara, ya da daha doğrusu güzel kızlara, çünkü bir erkek ne kadar yakışıklı olursa olsun sonuçta erkektir, her zaman kolaylıklar sunulur.
ne bileyim, pazarlamadan pelin tenis oynarken bileğini burktuğu için 1 hafta home office adı altında evde taşak kebabı yaparken eşya taşırken belini büken mahmut'un duyacağı en iyimser cümle
-"ya mahmut hep kaçışlardasın var ya" olur. o da müdür iyi günündeyse.
mahmutun ne suçu var lan huur çocukları? taşınmasın mı adam?
ya da para vereydiniz de amele tutaydı? -
0
çok sıkılıyorum lannnnnn
zaten bu şirketlerde çalışan çirkin insanlara çok üzülüyorum.
çirkin olmak durumu olduğundan daha vahim hale getiriyor otomatik olarak. çünkü gözlerimiz evrim sürecinde bir özellik kazanmış, çirkin insanları görmeme özelliği. burcuyu bundan 25 yıl sonra görsem hatırlarım. bugüne kadar konuşmuşluğumuz yok. ama bu kızın adını şu an gerçekten hatırlayamıyorum.
çirkin insanlarla kimse aynı projede olmak istemiyor. kimse çirkin insanlarla toplantı yapmak istemiyor.
-"çıkışta iki bira atalım ya bugün çok yorulduk" cümlesi hiçbir çirkine kurulmadı bugüne kadar.
-"amk bunu kim almış şirkete ya gibecem belasını" cümlesi ise her çirkin için en az bir kere kurulmuştur. -
0
çok sıkılıyorum lannnnnn
az önce aşağıda sigara içerken bi arkadaş geldi yanıma, yanında da başka bir arkadaşını getirdi. kız bizim ofisten, arada görüyodum mutfakta falan.
-"merhaba ben bilmem ne" dedi
-"merhaba ben de pezkar" dedim.
ama şu an bilmem ne yazmış olmamın sebebi kızın adını hatırlamıyor olmam. kızın adını 1 saniyede unuttum. 1, bir, one.
neden mi? çok basit, çirkindi çünkü kız. ben ne ara böyle hayvan birisi oldum bilmiyorum ama resmen sildim hafızadan amk. hem de 1 saniyede.
hani çok güzel kızlar bize it gibi davranıyor ya, hatırlamıyor bizi falan, al işte benim ne farkım kaldı o amcık kezolarından. yazık bana.
güzel olsaydı kesin hatırlardım. -
0
çok sıkılıyorum lannnnnn
gidip bir sigara içeceğim. vakti geldi.
sigaranın vakti mi olurmuş? olur tabi amk. eğer çok içersen arkandan "mesaiyi sigaraya yediriyor zütveren" derler. müdürün dikkatini çekersin. çok ayakta durmıcaksın ofiste. kafan çok kalkmıcak, ya rapora ya monitöre.
ben yemekten beri içmediğim için şimdi bir tane içebilirim. bunu hak ettim.
40'larda chp ekmeği karneye bağladı diyorlar, ulan 2014'te sigarayı karneyl bağlayanlar var amcık ağızlılar! -
0
çok sıkılıyorum lannnnnn
galiba bu şehirde sadece bodyguardlar korkusuz lan. şimdi aklıma geldi, faces'ın badigardı da allahtan korkusu yokmuşçasına almazdı içeri. yani şöyle ki allah yer yüzüne inse ve faces'a girmek istese, o gözlüklü muallak allah'a
-"bayan yokken alamıyoruz" derdi muhtemelen.
bir de bu şehirde mecidiyeköy ışıklarda bekleyen çocuklar çok korkusuz. ulan aklım çıkıyor bigün biri ezilecek diye ama çocukların gibinde değil "para para para" diye bir atlıyorlar ki cama aklınız durur. ben hayatımda hiçbir şeye o çocukların 2 liraya atladığı gibi atlamamış olabilirim. -
0
çok sıkılıyorum lannnnnn
yarağı yemişliğimizi şöyle özetlemek istiyorum:
geçen bir mekanda ateş alırken kavga ettim lan. bildiğin ateş istediğim bir eleman bana ters bir cevap verdi ve tam yumak olacakken etrafımızı saran bodyguard ordusu tarafından tartaklanarak yaka paça dışarı atıldık. eleman mekanın müdavimiymiş onu geri aldılar da, ben yanımda iki arkadaşımla yarak gibi kaldım kapıda.
kapıda kalmış olmamı gibtir et, zaten bana göre bir yer değildi. ama ateş isteme/alma üzerinden nasıl kavga edebilir iki insan? bu arada ben kafa değildim, adam da değildi çünkü gayet net konuşuyordu. ayrıca akran sayılırız. yani mantıkle izah etmek mümkün değil bu durumu.
ama tek bir gerçek var, bu devirde ve bu şehirde her an kavga edebilirsiniz. çünkü herkes en az sizin kadar etrafından korkuyor.
bu arada bodyguarda benim babam savcı diye yalan attım beyler ama giblemedi haberiniz olsun böyle şeyler prim yapmıyor artık. (sonra bir de telefonu çıkarıp babamı ara gibi yapışım var ki sormayın) -
0
çok sıkılıyorum lannnnnn
-"lan sen mal mısın sokakta tanımadığın adamlara merhaba diyemiyorum diye mi üzülüyosun derdini gibtiğim?"
hayır güzel kardeşim, güvensiz hissettiğim için dert ediniyorum kendime. tehlikeden alabildiğine uzak bir yaşam kuramadığım ve böyle bir hayatın nasıl kurulacağından haberdar olmadığım için kızıyorum kendime. çünkü öyle olsaydı eğer, o zaman kendimi bu kadar yalnız ve tehdit altında hissetmezdim belki de. -
0
çok sıkılıyorum lannnnnn
2013 haziranını neden bu kadar çok özlediğimizi anladınız mı? ben şimdi bir kere daha anladım. ama olayı politikleştirmeyeceğim. gezi edebiyatından ekmek yeme olayına kıl oluyorum. hani beşiktaşın bir lafı var ya bence hem çok komik hem çok ağır bir laf:
-"beşiktaştan menfaat bekleyen anasından am beklesin" diye.
ben de şunu diyorum
-"geziden ekmek bekleyen anasından am beklesin" bu kadar. -
0
çok sıkılıyorum lannnnnn
bir an için ofisten çıkalım, zaten yarak gibi bir yer. sokakta durum nasıl?
bu sorunun cevabı sokaktan sokağa değişiyor. ne bileyim nişantasını mı soruyorsun yoksa ümraniyeyi mi?
hadi ikisini de birleştir. bir yanda frappaççoni'den aldığı abiyeyi dükkanın elemanına taşıtan servet avcısı huurlar diğer yandan da okulda evladının canı çekmesin diye haftada bir gün yerli muz alan başörtülü teyzeler birbirine karışsın.
biz burada kendimizi nereye ait hissedeceğiz? biz sokağın neresindeyiz?
çok ilginç değil mi lan? bak 2014 yılındayız artık herkes ingilizce biliyor falan (yersen) ama sen sokakta gördüğün bi yabancıya gülümseyerek
-"merhaba" diyemiyorsun çünkü ananı gibebilirler.
lan oğlum ben az önce ofisten neden kaçtım o zaman? -
0
çok sıkılıyorum lannnnnn
--spoiler--
geym of thrones 4x2 spoilerı var hala sövmeyin
--spoiler--
-"vur lan artık şu neşreti amcık ağızlı!" diye bağırmadık mı? bağırdık.
bence 5 sene sonraki halimizi bize şimdi izletseler biz de aynı tepkiyi veririz.
-"lan yeter ezdirme kendini be ömrün bitti mal!" diye bağırırdık muhtemelen ve yine kendimizi gönüllü bir şekilde boyun eğerken izlerdik. -
0
çok sıkılıyorum lannnnnn
game of thrones 4x2'yi izlemişsinizdir çoğunuz. izlemeyenler için uyarayım spoiler.
--spoiler--
game of thrones 4x2 spoileri var dikkat aga
--spoiler--
orda işkence edilen elemanın düştüğü durumu gördünüz değil mi? adamın aklı gitmiş, başka birisi gelmiş lan.
abartma amk! dediğiniz duyuyorum. tamam abartmıyorum, ama siz de bana hak verin.
profesyonel bir çalışma ortamında (bu da ne demekse dıbına koyayım. bence profesyonel, küfür edilmeyen yer demek) 3-5 sene geçiren birisinin karakterinin değişmemesi mümkün değil.
hani bazı ergenleri görünce istemsizce
-"askere gitmemiş bu" dersiniz ya. onun gibi işte. değiştirir insanı burası, herkesi değiştirir hem de.
boşuna sistem demiyorlar sonuçta değil mi? -
0
çok sıkılıyorum lannnnnn
bir de mahmut kardeşimizin başka bir özelliği de, kendi işini kuracak olmasıdır. ben hayatımda daha komik bir yalan duymadım.
-"bordroyla olmuyor aga bordroyla olmuyor" gibtir git o zaman midye sat amcık ağızlı!
bizim en pislik özelliklerimizden birisi de aslında sorsanız hepimizi sorunların farkındayız ve hepimizin çözümleri hazır ve en iyi çözümler hep kendi çözümlerimiz.
bizli söylüyorum bunları çünkü ben bir kanaat önderi değilim, bu kadar sövdüğüme bakmayın verse ben de burcunun dıbını dizine indiririm.
ama hepimizi sindirilmiş korkaklar olduğumuz için aramızdan çok ama çok az sayıda insan kalkıp kendi işini kurma cesaretini gösterecek. ben muhtemelen onlardan birisi olmayacağım. aynaya baktığımda o taşağı kendimde göremiyorum. çoğu zaman aynaya bakacak kadar taşağı bulmakta bile zorlanıyorum ya, neyse. -
0
çok sıkılıyorum lannnnnn
-"oo mahmut mu? o winner karakterli birisi."
şaka değil lan, millet birbiri hakkında böyle konuşuyor. winner (kazanan) / loser (kaybeden).
sorsan, neyi kazandın pekekent? madalyan nerde? desen diyecek bir lafı yok. en fazla 2 senede alınan bir terfiyi 1 senede almış, şirketin patronuna oğlunu kanada'da okutma fırsatı sunmuştur. karşılığında da 3 maaş prim aldıysa, tamam işte winner mahmut. -
0
çok sıkılıyorum lannnnnn
işin kötüsü bu adamla tartışamazsın da. yani ne kadar akıllı ve haklı olduğunun bir önemi yok. çünkü daha önce de dediğim gibi, adamın kendi dünyası var aga sen ne konuşuyon?
öğlen yemeklerine bakın. benim her günüm neredeyse aynı: 6-7 kişi bir masaya oturup yemeye ve konuşmaya başlıyoruz. en basit bir konuda bile herkes o kadar fanatikçe kendi bildiğinin doğru olduğunu iddia ediyor ki, yarım saat sonra aynı anda kendi kendine konuşan 6 tane manyak olup çıkıyoruz.
bi kişi de çıkıp aga bunun doğrusu nedir? demiyor. çünkü doğru olmanın bir manası yok, kazanan olmak lazım. -
0
çok sıkılıyorum lannnnnn
o eleman sonra çok başarılı bir adam oldu ve harika bir hayat yaşıyor. o yüzden elemana sövmemize gerek yok.
ama o eleman bir zihniyetin temsilcisiydi, bugün her yerde gördüğümüz zihniyetin. ışığın peşinde koşup güneşi hor gören bir zihniyetin. -
0
çok sıkılıyorum lannnnnn
bu şuna benziyor,
üniversitede okurken bir arkadaşım macbook almıştı. ilk defa o zaman görmüştüm. baya değişik, baya güzel bir aletti. çok kıskanmıştım. (nedense?)
o zamanlar deli gibi age of empires oynuyordum. elemana dedim ki kur ir age of da oynayak kanka. kuramadı. muhtemelen kuruluyordu da bizim ipne o an için age of gibi alelade bir şeyin macbook gibi fevkalade bir şeyle birleşmesini istemedi.
-"olm bu ne gibe yarar o zaman?" dediğimde ise bana laptopun nefes alır verir gibi yanıp sönen ışığını gösterdi.
o ışık onun için yeterliydi. o ışık aramızda bir sınıf oluşturuyordu. -
0
çok sıkılıyorum lannnnnn
sonrasını söyliyim, burcu hala gibilmedi ve midpoint'te biftek 35 lira falan.
yani bu ilişkiden bir sevgi doğması beklemek saçmalık. çünkü insanların önünde sevgiden daha önemli şeyler var. bize bunları kim inandırdı bilmiyorum ama helal olsun ipneye, gerçekten hayatta belli başlı statü belirten şeye sahip olmak hayatı olduğu gibi yaşamanın önüne geçti. -
0
çok sıkılıyorum lannnnnn
şimdi bir önceki mülakatta burcuyu gibmek isteyen adamla sushiyi annem çiğden yapar diye ortalıkta gezinen hatunun bir akşam şirket aktivitesinde bir mekanda kafalar güzelken tnaıştığını ve birbirlerinden hoşlandığını düşünelim. buraya kadar her şey süper. telefonlar alındı verildi, whatsapp matsapp derken ikisi de birbirine çılgınca yürüyor.
başbaşa buluştular birkaç kere ve nihayetinde sevgili oldular. sonra? - daha çok