- 1 / 1 / 141 entry
- 14 başlık
- 454.96 incipuan
mlgprophet önüncü nesil normal
-
+12
sultan abdülaziz han efsane ayar
Sultan Abdülaziz Hân ve beraberindekiler, 1867’de Paris’te yeni imal edilmiş makinelerin görücüye çıktığı sergiyi gezmektedirler. Padişah, çember şeklinde bir cetvel ve önünde asılı kadife kaplı bir toptan meydana gelen makinenin önünde durur. Bu makine, günümüz lunaparklarında da görülen, topa atılan yumrukla kol kuvvetinin ölçüldüğü ilkel bir makinedir.
Osmanlı sultanı topun aldığı darbeye göre ibrenin cetvel üstünde hareket ettiği dinamometrenin adını sorar. Kısa süren bir kararsızlığın ardından bir Fransız yetkili yutkunarak cevap verir:
“Tete Turkue”
Mevsim yazdır ama buz gibi bir hava eser ortalıkta... Fransız kaşif, “Türk Kafası” adını verdiği makinenin önünde Osmanlı Padişahının duracağını nereden bilebilirdi ki? Demek Avrupa için Türklerin kafası yumruk atmaya yarıyordu. Sessizliği yine Sultan Abdülaziz Hân bozar:
“Halil Paşa, göster bakalım şunlara Türk kolunun kuvvetini!”
Kayserili Halil Paşa, Abdülaziz Hân gibi heybetli birisidir.
“Emriniz başım üstüne hünkârım!” dedikten sonra ceketini çıkarır ve gömleğinin kollarını sıvar. Herkes nefesini tutmuş olacakları beklemektedir. Halil Paşa yaradana sığınıp öyle bir yumruk savurur ki, dinamometrenin dağılan yuvarlak ibresi bir Fransız’ın, kopan topu başka bir Fransız’ın, yayları da etrafta toplanan öteki diğer Fransızların ayaklarının dibine savrulur.
Dağılan makinenin karşısındaki Halil Paşa alaycı bir dille şunları söyler:
“Bu Türk kafası değildir Sultanım! Bu olsa olsa, Avrupa kafası olmalı ki bir vuruşta dağıldı.” -
+8
kanuni sultan süleyman efsane ayarı
fransa kralı i. fransuva (françois), ispanya kralı şariken ile yaptığı pavie savaşı'nda esir düşmüştü. şariken onu madrid kalesi'ne hapsetti. fransuva, kanuni sultan sülayman hana bir mektup göndererek ve yalvararak yardım istedi.
kanuni 6 aralık 1525 yılında fransuva'ya bir mektup gönderdi. padişahın fransa'yı nasıl gördüğünü anlatması bakımından
mektup enteresandır. mektup'ta bu şöyle deniliyor:
"ben ki, akdeniz'in ve karadeniz'in ve rumeli'nin ve anadolu'nun ve karaman'ın ve rum'un ve dulkadir vilayeti'nin ve diyarbakır'ın ve kürdistan'ın ve acem'in ve şam'ın ve halep'in ve mısır'ın ve mekke'nin ve medine'nin ve kudüs'ün ve bütün arap diyarının ve yemen'in ve daha nice memleketlerin-ki yüce atalarımın ezici kuvvetleriyle fethettikleri ve benim dahi ateş saçan zafer kılıçımla fetheylediğim nice diyarın-sultanı ve padişahı sultan beyazid han oğlu, sultan selim han oğlu, sultan süleyman hanım,
sen ki, françe vilayetinin kralı françesko'sun.
sultanların sığınma yeri olan kapıma, adamın frankipan ile mektup gönderip, memleketinizin düşman istilasına uğradığını, halen hapiste olduğunuzu bilirip, kurtulmanız hususunda bu taraftan yardım ve medet istemişsiniz. her ne ki demiş iseniz, benim yüksek katıma arz olunup, teferruatıyla öğrendim.
padişahların bozguna uğraması ve hapsedilmesi acayip değildir. gönlünüzü hoş tutup, hatırınızı inciltmeyiniz. bizim ulu ecdadımız, daima düşmanı kovmak ve memleketler fethetmek için seferden geri kalmamıştır. biz dahi onların yolundan yürüyüp, her zaman memleketle ve kuvvetli kaleler fetheyleyip, gece, gündüz atımız eğerlenmiş ve kılıcımız kuşanılmıştır. allah hayırlar versin ve iradesi neyse o olsun. bunun dışındaki vaziyet ve haberleri addıbınızdan sorup öğrenesiniz... " -
+7
churchill parlemento ayarı
Churchill, parlamento kürsüsünden konuşurken bir kadın parlamenter, 'sen kocam olsaydın kahvene zehir katardım' demiş.
bunun üzerine Churchill, ayarı vermiş: 'hanımefendi, siz karım olsaydınız o zehri tereddütsüz içerdim.' -
+4
neyzen tevfik ayarı
neyzen tevfik bir gün camide hocanın vaazını dinler. hoca cemaate herkesin dinin gereklerini yerine getirmesi gerektiğini, cennette herkese çok güzel huriler verileceğinden ve bu hurilerle ne yapmak isterlerse yapabileceklerini anlatır. ertesi gün ki vaazda neyzen hocaya sorar :
hocam cennette şarap olacak mı ? diye .
hoca bu soruya çok sinirlenir başlar neyzeni zındık, kafir, iblis gibi dini motiflerle haşlamaya ve sorar :
bre zındık cenneti meyhane mi sandın ?
neyzen istifini bozmaz önceki günü hatırlatır :
e hoca cenneti kerhane yapmayı biliyosun . şimdi benim dediğim mi suç oldu ? -
+3
ismail dümbüllü nün hıyarlara verdiği ayar
ismail Dümbüllü sahnedeyken seyircilerden birisi sahneye hıyar atar. Dümbüllü de hıyarı yerden alır ve şöyle der:
"BiRi KiMLiĞiNi DÜŞÜRDÜ!" -
0
şeyh şamil in rus çarına verdiği ayar
Rus çarı, hızlı hızlı yemek yiyen Şamil’i diğer krallara gösterir ve der ki;
“Şuna bakın neredeyse beni yiyecek.”
Bu sözün üzerine yemek yemeği bırakan Şamil arkasına yaslanır ve Çar’a;
“Merak buyurmayın Çar hazretleri benim dinimde domuz eti yemek haramdır, endişelenmeyin” der. -
+2 -2
necip fazıl eline verdi
Necip Fazıl sakal bırakmış. Adamın biri de Necip Fazıl'ın yanına gelip "Maymun'a dönmüşsün" demiş. Necip Fazıl da adama arkasını dönmüş aynen şöyle söylemiş:
"iYi O ZAMAN, BAŞKA TARAFA DÖNEYiM." -
0
napolyon un efsane ayarı
Napolyon'un esir olarak aldığı bir generale verdiği ayar gerçek bir efsanedir.
Siz para için savaşıyorsunuz biz ise şerefimiz için savaşıyoruz!!
"DOĞRU, HERKES KENDiSiNDE OLMAYAN ŞEYLER iÇiN SAVAŞIR." -
+3
yavuz sultan selim vs iran şahı
Bir rivayete göre iran Şahı, Yavuz Sultan Selim'e mücevherlerle dolu bir sandık gönderir. Sandık açıldıkça değerli eşyalar çıkar ve değişik kokular. iran Şahı, meğer sandığın dibini dışkı ile doldurmuş. Yavuz Sultan Selim bu harekete yanıt olarak hemen gül kokulu lokumlardan hazırlatır ve elçi ile iran Şahı'na gönderir. Şah lokumları yer ve dibindeki not ile karşılaşır. O notta şöyle yazmaktadır.
"HERKES YEDiĞiNDEN iKRAM EDER." -
+2
atatürk ün efsane ayarlarından
Cumhuriyet'in ilânından sonra istanbul'da bir resepsiyon verilir...
Tüm dünya ülkelerinin elçileri ve ateşeleri de davet edilir...
Davet güzel bir şekilde devam etmektedir fakat ingiliz Ateşesi olan
binbaşının bakışları Mustafa Kemal'in gözünden kaçmaz...
bütün davet boyunca kendisine dik dik bakmıştır ve bakmaya devam etmektedir...
Ne olduğunu öğrenmek için yaverini gönderir,
yaver Mustafa Kemal'e şöyle der:
Paşam kendisine neden ters bir tavır takındığını sordum, o da bana
Mustafa Kemal'in çanakkale'de babasını öldürdüğünü söyledi...
bunun üzerine Mustafa Kemal şöyle der:
GiT SOR BAKALIM BABASININ ÇANAKKALE'DE NE iŞi VARMIŞ? -
+3
john wilkes ayar
Frengi:Cinsel ilişkiden bulaşan bir hastalık.
ingiliz politikacı John Wilkes'a bir rakibi "Sonunuz dar ağacından mı olacak, yoksa frengiden mi, emin değilim" der.
Wilkes yanıtlar: "Politikalarınızdan ve karınızdan uzak durduğum sürece ikisi de olası gözükmüyor." -
+2 -1
truman capote nin ayarı
Son derece popüler olduğu bir dönemde yazar Truman Capote, sokakta sarhoş bir adamla karşılaşır.
Adam onu gördüğünde penisini çıkarıp "Gel bunu da imzala" diye bağırmaya başlar.
Capote'nin cevabı gecikmez: "Buna imzamı atabilir miyim bilmiyorum. Ama baş harflerim kesin sığar." -
-2
abd li 2 dünya savaşı gazisinin ayarı
Polis Daha önce Fransaya giriş yaptınız mı
Gazi Bir kez gelmiştim
Polis Eğer gelmiş olsaydınız sıraya girmeniz gerektiğini bilirdiniz
Gazi Beyefendi, en son Fransaya giriş yaptığımda 1944 Haziranıydı Ve pasaportumu gösterecek bir tane bile Fransız yetkili bulamamıştım - daha çok