+8
-7
Merhaba arkadaşlar, hikayeyi başından beri sessizce takip ediyorum. Belki 2 kere entry girmişimdir. Bu da 3. olsun..
Dün gece, bu sabah hep okudum yazdıklarınızı. Şunu söyleyebilirim ki; ayıp ettiniz.. Bu adam/kadın en başından beri yazdıklarım %100 gerçektir, hepiniz bana inanın demedi. Keza, inananlar olduğu kadar inanmayanlar da oldu. Hepsini siz bertaraf ettiniz, siz susturdunuz." Isteyen kurgu olduğuna inansın, isteyen gerçek olduğuna" dedi. Yine siz gerçek olduğuna inanmayı kabul ettiniz. Şimdi birisi de çıkıp dese ki; bu kişi bizi kandırdı, inanmam sizlere. Çünkü bu "SiZiN" tercihinizdi.
Burada 3 ay hepiniz, hepimiz emek harcadık. Kimimiz derste okuduk "hikaye kaçmıyor dersini dinle" dedi. Bugüne kadar bir kez bile hiç kimseye kırıcı/incitici bir söz ya da davranışta bulunmadı. Hepimizin hayatında olan, olabilme ihtimali olan şeylerdi anlatılan. Bunları okurken Ömer olduk biz, kim olduğu önemli bile olmadan.. Çünkü yaşadık anlattıklarını, en kötü günlerde yoldaş oldu herkes birbirine, dostluklar kuruldu, dostluklar bozuldu. Ağlamadık mı hepimiz? Ablamız ölmüş gibi, Umut kardeşimiz gibi, yeğenimiz gibi olmadı mı? O mahalleyi her köşesine kadar ezberlemedik mi? Hayal etmedik mi? O hikayede hepimiz kendimizi bulduk, yalandan yere kimse ağız göz eğmesin.
Hepiniz "Lan hikaye gerçek olmasın, gerçekse acayip üzülürüm" dediniz. Hikaye "belki" de kurgu çıktı, sevineceğinize küfürleri yağdırdınız.
Peki ben sormak istiyorum şimdi, bu size yakıştı mı?
Hayalleri çalınan nice insanlar varken bu Dünya'da, bi hikayenin sadece "kurgu" olabilme ihtimali mi bu kadar yıktı sizi? Hepimiz üzüldük, kırıldık. Ama bu kadar ağır olmamalıydı bedeli..
Eğer kıracak bir sözüm olduysa, özür dilerim. Ama unutmayalım bu sadece bir "HIKAYE". Eğrisiyle, doğrusuyla hem de.. Önemli olan kurulan dostluklar, önemli olan bu yazarın bize hissettirdikleri, yaşattıkları.. Önemli olan, eve geldiğinizde bilgisayarın başına Hevesle koşmuş olmamızdı. iyi kalpli insanlar, tek üzüldüğünüz şey bu olsun Dünya'da. Hep mutlu olun inşallah..