sazan.avl

yogartik.flv

"pasla gelsin sinyor"

gran tourismo.avi

@2 gibmis, icine akitmis!

gran tourismo!

kültürüm yetmedi, okuyamadım.

aeuıhaeuhaeuh bu ne laaaannn
şukular şelale amk
sandalyeden düştüm
beyler :(

zimpara

@5 al o zaman panpa;
http://www.milliyet.com.t...-en-uzun-bacakli-mankeni/

helloooooo

merhaba, biz mutaassıp ana-kızız, bizi de aranıza alır mısınız?
http://imgim.com/2855incid9622875.jpg

gülüp gülmemek arasında kararsız kaldım ve gülmemeye karar verip eksiledim güzel kardeşim

@3 panpa 106 santim bacakta 35 numara ayak daha igrenc dururdu be?
karinin bacak boyu, evlerdeki buyuk ekran tv standardi amrumendu.

yalansa anastasyanin bacaklar sana girsin akkezbancim.
http://dunya.milliyet.com...detay/1818606/default.htm

http://dunya.milliyet.com...detay/1818606/default.htm
bu ne amk? 106 santim ne lan?
gorusleri alayim?

panpacim fena olmamis, en azindan bir basscinin ritm duygusuna sahipsin. ama sanki biraz cekinerek calmissin. arada sesin yukselip dusmus falan.
nasil egzersiz yapiyorsun bilmiyorum ama, seek and destroy giris ve parmak acma icin fena degil, hatasiz calana kadar tekrar tekrar cal panpa.
hata yaptigin, 1 vurus kacirdigin anda bastan basla.
bir de tellerini acuk yaglamayi dusunebilirsin, ara ara otuyorlar.
eline saglik.

Rezerv, sonra bakacam panpa.
Ekipmanini da yaziver sen bir hele yigidim.

Bir oy da benden panpa

"Bulusuyoruz" dedim cevap olarak.
Pis pis guldu:
"Ankara'dayim, 3 gun sonra gelecegim"
"Beni 1 hafta bekletmenin cezasi olacak bu 3 gun" diye ekledi.
"72 saat hep beni dusun, ne giyecegini, nereye goturecegini dusun, cunku tek bir hakkin var" dedi.

Sonrasi ayni. Masa ustunden manali bakislar, masa altindan ufak dokunuslar.
Telefonlarimizi verdik karsilikli, ve gece bitti.
Bir hafta surdu aramasi.
"Neden aramadin"dedi, telefondaki ilk konusmamizda kurdugu cumle bile yeterliydi belki birakip kacmam icin... Ama o saclar... O bakis... O sesi civil civil duymak...

Gozleriyle uyumlu mavi beresinin altindan sarkan altin sarisi saclari, o saclarin cevreledigi hafif cilli, uzun bir yuz...
"Bere yakmiyor mu" dedim.
Guldu.
Gulduk.
Bu kadar basitti yani. Les gibi kokan umumi tuvaletin onunde, vicik vicik ter kokan vucutlarin arasinda yapilan 3. sinif memet ali erbil esprisine gulmustu...

Gunesin sicakligi gogsume vururken,onu gorup, -hep yaptigim gibi- agib oldugum ani hatirladim.
Babylon'da gibik bir jazz triosu, jazz disinda tum muzik turlerinin icine siciyordu. Biraz olsun kafdami dinleyebilmek icin gittigim tuvalet sirasinda karsima cikmisti.
ilginctir, iliskimizin basi da, sonu da taktan sebeplerle kapliydi.

Cok da sasirmadim. Sasiramadim.
Giden hep o oldu cunku. Bu yuzden gidemedim bir turlu belki de. Etki-tepki.
En basindan demistim oysa ki, "kizim ben farkliyim" diye.
Farkli olma beyanatima zara katalogundaki erkeklere ayirdigindan cok daha az zaman/dikkat ayirdigi icin, suclu yine bendim.

Sinirden yuzumden cikan atesi farketmeden kumandayi arabanin uzerine firlattim...
Firlattim...
Firlattim...
Firlattim...
Cikan sese annem kostu geldi. Bir bana bakti... Bir arabaya... Oyle bir ic cekti ki... O ufacik aklimla benim bile icim acidi, yuregime bir agri girdi.
Hic sesini cikarmadan gitti annem.
"Gittin yine abi" dedi garson.
"Ha?" Dedim zorla bugune donerken.
"Hanfendi giderken hesabi sana getirmemi tembihlemisti, onu getirdim abi" dedi.
Gitti...