• 1 / 1 / 3 entry
  • 0 başlık
  • 8.87 incipuan

kardaneriyenadam önüncü nesil normal

  • 0
    korkacak olan okumasın sorumluluk kabul etmem
    Bitince haber ver, topluca okurum
    ···
  • 0
    morgda yaşadığım paranormal olayy
    O parmak zütüne girsin. Lan hızlı yaz
    ···
  • 0
    sadece içimi dökmek istedim
    Başlıkta yazdığım gibi sadece içimi dökmek istedim. Kim okursa okusun, buraya yazıyorum çünkü bunları anlatacak kimse yok, kimse anlamayacak, bir şeyleri mutlaka yazmalıyım.

    Sizin gibi sözlükteki kısaltmaları bilmem, sadece kafamı dağatmak için girerim. Çok yaratıcısınız gerçekten *

    https://www.youtube.com/watch?v=3K4u0XhCNds

    Öncelikle sözlüğün belkide çoğu benden küçüktür. 30 yaşındayım. Sizden tek bir rica var. Anlatacaklarımdaki sözü geçen kişilere hiçbirşey yazmayın. Bana ne derseniz deyin kabulümdür...

    Benim hikayem;

    Öncesi çok önemli değil. Hani herkes der ya; ulan hep mi zor bu hayat? gerçekten hep mi zor? Bir insanın omuzlarına bu kadar yük binmesi normal mi?
    Babamı kaybettim, hayatta tek idol aldığın adam, tek güvencen, bir gün bi bakıyorsun yok. Nasıl birşey sadece başına gelen anlayabilir. Allah yaşatmasın.
    Ama herşey yavaş yavaş geçiyor, acılar sonsuza kadar sürseydi insanlar yaşayamazdı. Hafifliyor...
    Maddi imkanları çok yerinde olmayan biriyim. Bir yandan anneme bakmakla yükümlüyüm, bir yandan hayatımı düzene sokmakla.
    Abuk sabuk aşk yaşadım. Adı aşkmıydı bilmiyodum ta ki şu anda kız arkadaşım dediğim insanla tanışana kadar. Evet öncekiler aşk değilmiş. O kadar zor bir birliktelik yaşadık ki anlatmamam. ikimizde birbirimizin olmak için sevgililerimizden ayrıldık, boyunca kaçak kaçak buluşup görüştük. insan kendisinden bile çok sevdiği birinin sırf o sıkıntı yaşamasın diye dışarda elini bile tutmadım. Aman laf gelmesin diye yaklaşmadım. Kimseye anlatmadım anlatamadım onu nasıl sevdiğimi. Hani leb demeden leblebiyi anlamak var ya öyleydi. iki kişi nasıl birbirini bu kadar anlar nasıl bu kadar anlaşır anlamak mümkün değildi.
    Şimdi mi?
    2. senemiz bitti.
    Bir şey oluyor. Benden ayrılmak istiyor.
    Sürekli bişey yapmak isterken yapamamak, elinde imkan yoksa bunu sürekli zorlamaya çalışmak ne kadar zor. Çok tartıştık çok kavga ettik ama çok sevdik. Hala da seviyoruz adım gibi eminim. Kafasında nasıl soru işaretleri var, ne düşünüyor bilemiyorum. En son buluşmamızın üstünden tam 1 hafta geçti. Biz en fazla 2 gün birbirimizi görmeden yapabiliyorduk...
    2 gündür mesaj atıyorum, konuşmak istemez tavırlar sergilemesi bir yana bana yabancı gibi davranıyor. Pazartesi büyük ihtimalle son kez buluşacağız. Ama ben ona nasıl evlenme teklif edeceğimden tutun nasıl söz nişan yaparıza kadar planlamıştım.
    Bir yandan düzelirken bir yandan bozulur mu insanın hayatı?
    Babam öldükten sonraki belkide tek dayanağımda gidecek.

    Size başta yazdım ya ona bişey demeyin diye. Çünkü gerçekten hala her şeyden vazgeçecek kadar çok seviyorum.

    Bavulunu topladı, eşyalarını hazırladı. En acı verende bavulunu ben indirdim, taksiye bindirdim. Kendi kendime kocaman adamsın diyorum ama bunları yazarken bile hüngür hüngür ağlıyorum. Bugün metrobüste bir şarkı dinlerken ağladım ya. Bu kadar sevmek mi olur? Bir insanın bu kadar severken nasıl bir ilişkiyi bitirebilir? Nasıl yabancı gibi davranır? Nasıl sona sürükler? Bu kadar hayal kurarken nasıl hayalleri başına yıkılır? Birbirimize ÖMRÜM diyorduk. Ömrümüzün sonu oldu belkide.

    Ve belkide hiçbir zaman kimseyi bu kadar sevemeyeceğim, kimseye ömrüm, nefesim diyemeceğim.

    Hala çok seviyorum...

    Aasıl soru şu ki; alt üst olmuş bir hayatla tek başına, şimdi ben ne yapacağım???
    ···